- Katılım
- 23 Nisan 2011
- Mesajlar
- 3,344
- Tepkime puanı
- 25
ruyada kocasini gormek, rüyada eşeini görmek, rüyada koca görmek, rüyada kocanın görülmesi
Bir kadın rüyada kocasını görmesi, kocası gurbette ise geri gelmesine veya ondan bir haber almasına yorumlanır.
Genç bir kız veya bekar bir kadının, rüyada herhangi bir kişinin kendi kocası olduğunu görmesi , evliliğe veya güvenilir birinin himayesine girmeye yorumlanır.
Bazen koca görmek , kadının örtünüp büründüğü şeylere işaret eder.
Rüyada bir kadının kocasını görmesi sevindirici haber almasına da işaret eder.
Rüyada kocanın ölmüş olduğunu görmek ummadığı bir yerden hediye almaya işaret eder.
kendisini iki kocalı görmek, Aile içinde bazi anlaşmazlıkların bulunduguna işaret eder.
Konuyla ilgili okuduğunuz çeşitli yorum ve tabirlerden sonra, gördüğünüz rüyadan kendinizle ilgili bir fikir edinebilmek için aşağıdaki yazıyı da mutlaka okuyunuz...
***
Umumiyetle rüya, uyanıklık halinin bir uzantısıdır; etkisinde kalınan sevindirici veya üzücü olayların uyku halinde yaşanması olayıdır. İslâm'da rüya hukukî bir kaynak ve delil değildir. Yalnız gören kişi ile alakalıdır. O kişi de bu rüyasını hayra yorar ve bu rüya yalnız kendisini bağlar.
Rüya, "Allah Teâlâ'nın melek vasıtasıyla hakikat veya kinaye olarak kulun şuurunda uyandırdığı enfusî idrakler ve vicdanî duygular veya şeytanî telkinlerden meydana gelen karışık hayallerden ibarettir" şeklinde de tarif edilmiştir.
Rüya uykuda bütün duygu ve bilinç hallerinin tamamen yok olmadığı bir sırada meydana gelir. Nitekim rüyâ, uykunun az olduğu sabaha karşı daha çok görülür. Rüyada, görülmesi mümkün olan şeyler görülür. Uyanıkken görülmeyecek olan şeyleri rüyada görmek mümkün değildir. Bir kişi rüyada aynı anda hem ayakta, hem de otururken görülemez. Mümkün ve olağan olmayan şeyleri rüyada görme imkanı yoktur. Rüya bir idrak işidir. Zira rüya insanların kalblerinde yaratılan ve oraya yerleşen şeyin hayal etme ve düşünme yoluyla idrak edilmesi demektir.
Hadis-i Şerifte beyan olunduğu ve büyük alimlerin açıklamalarına göre rüya üç nevidir.
1 - Rahmani Rüya: Allah-ü Teala Hazretleri tarafından kullara müjde veya ikaz mahiyetindeki rüyalar.
2- Şeytani Rüya: Uyku halinde, şeytanın delaleti ile görülen İslama muhalif korkunç ve çirkin rüyalar.
3- Adgas ve ahlam: İnsanın fazla yemekten dolayı midesindeki dolgunluktan, bir hastalığın tesirinden veya zihnin aşırı meşguliyetinden dolayı ortaya çıkan rüyalar.
Tabir alimlerinden İbn-i Sirin demiştir ki: Sağ tarafı üzerine yatan bir adam Allah (CC)'ın emriyle rüya görür. Bu gerçek rüyadır. Tabiri er geç çıkar.
Sol tarafına yatan veya arka üstü uyuyan kimse, ruhlar vasıtasıyla rüya görür. Bunların ekserisi çıkar. Yüzü koyun yatan insanın gördüğü rüya, adgas ve ahlam olup kesinlikle ehemmiyetsizdir. Tabire değmez.
Yine tabir alimlerinin üzerinde ittifak ettikleri bir husus şudur: En kuvvetli rüyalar, ilkbahar ve yaz aylarında görülür. Sonbahar ve kış mevsiminde görülen rüyalar daha zayıftırlar. Sabaha karşı ve öğle uykusundaki rüyalar pek çabuk zuhur ederler. Gecenin ilk vakitlerinde görülen rüyalar ise, en geç çıkan rüyalardır. Bunların tabiri yirmi sene bile gecikebilir. Mesela Yusuf (AS)'ın rüyası, tam yirmi sene sonra gerçekleşmiştir
İslami rüya tabirleri-Rüyanızın islami açıdan yorumu
Bir kadın rüyada kocasını görmesi, kocası gurbette ise geri gelmesine veya ondan bir haber almasına yorumlanır.
Genç bir kız veya bekar bir kadının, rüyada herhangi bir kişinin kendi kocası olduğunu görmesi , evliliğe veya güvenilir birinin himayesine girmeye yorumlanır.
Bazen koca görmek , kadının örtünüp büründüğü şeylere işaret eder.
Rüyada bir kadının kocasını görmesi sevindirici haber almasına da işaret eder.
Rüyada kocanın ölmüş olduğunu görmek ummadığı bir yerden hediye almaya işaret eder.
kendisini iki kocalı görmek, Aile içinde bazi anlaşmazlıkların bulunduguna işaret eder.
Konuyla ilgili okuduğunuz çeşitli yorum ve tabirlerden sonra, gördüğünüz rüyadan kendinizle ilgili bir fikir edinebilmek için aşağıdaki yazıyı da mutlaka okuyunuz...
***
Umumiyetle rüya, uyanıklık halinin bir uzantısıdır; etkisinde kalınan sevindirici veya üzücü olayların uyku halinde yaşanması olayıdır. İslâm'da rüya hukukî bir kaynak ve delil değildir. Yalnız gören kişi ile alakalıdır. O kişi de bu rüyasını hayra yorar ve bu rüya yalnız kendisini bağlar.
Rüya, "Allah Teâlâ'nın melek vasıtasıyla hakikat veya kinaye olarak kulun şuurunda uyandırdığı enfusî idrakler ve vicdanî duygular veya şeytanî telkinlerden meydana gelen karışık hayallerden ibarettir" şeklinde de tarif edilmiştir.
Rüya uykuda bütün duygu ve bilinç hallerinin tamamen yok olmadığı bir sırada meydana gelir. Nitekim rüyâ, uykunun az olduğu sabaha karşı daha çok görülür. Rüyada, görülmesi mümkün olan şeyler görülür. Uyanıkken görülmeyecek olan şeyleri rüyada görmek mümkün değildir. Bir kişi rüyada aynı anda hem ayakta, hem de otururken görülemez. Mümkün ve olağan olmayan şeyleri rüyada görme imkanı yoktur. Rüya bir idrak işidir. Zira rüya insanların kalblerinde yaratılan ve oraya yerleşen şeyin hayal etme ve düşünme yoluyla idrak edilmesi demektir.
Hadis-i Şerifte beyan olunduğu ve büyük alimlerin açıklamalarına göre rüya üç nevidir.
1 - Rahmani Rüya: Allah-ü Teala Hazretleri tarafından kullara müjde veya ikaz mahiyetindeki rüyalar.
2- Şeytani Rüya: Uyku halinde, şeytanın delaleti ile görülen İslama muhalif korkunç ve çirkin rüyalar.
3- Adgas ve ahlam: İnsanın fazla yemekten dolayı midesindeki dolgunluktan, bir hastalığın tesirinden veya zihnin aşırı meşguliyetinden dolayı ortaya çıkan rüyalar.
Tabir alimlerinden İbn-i Sirin demiştir ki: Sağ tarafı üzerine yatan bir adam Allah (CC)'ın emriyle rüya görür. Bu gerçek rüyadır. Tabiri er geç çıkar.
Sol tarafına yatan veya arka üstü uyuyan kimse, ruhlar vasıtasıyla rüya görür. Bunların ekserisi çıkar. Yüzü koyun yatan insanın gördüğü rüya, adgas ve ahlam olup kesinlikle ehemmiyetsizdir. Tabire değmez.
Yine tabir alimlerinin üzerinde ittifak ettikleri bir husus şudur: En kuvvetli rüyalar, ilkbahar ve yaz aylarında görülür. Sonbahar ve kış mevsiminde görülen rüyalar daha zayıftırlar. Sabaha karşı ve öğle uykusundaki rüyalar pek çabuk zuhur ederler. Gecenin ilk vakitlerinde görülen rüyalar ise, en geç çıkan rüyalardır. Bunların tabiri yirmi sene bile gecikebilir. Mesela Yusuf (AS)'ın rüyası, tam yirmi sene sonra gerçekleşmiştir
İslami rüya tabirleri-Rüyanızın islami açıdan yorumu