Kutub-i Sitte Hadis-i Şerifleri - 001 - 4190

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3041 - Avf Ibnu Malik (radiyallahu anli) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir cenazenin namazini kildirdi. Okudugu duadan sunlari ezberledik:
"Allahim, sunu magfiret et ve suna rahmet eyle. Afiyet ver, affeyle, vardigi yerde ikramda bulun, girdigi yeri genislet. Onun (gunalarini) kar ve buzla yika, hatalardan pak eyle, tipki elbisenin kirden pak edilmesi gibi. Onu dunyadaki evinden daha iyi bir eve, ailesinden daha hayirli bir aileye koy,esinden daha hayirli bir ese ulastir. Onu kabir azabindan, ates azabindan sakindir.''
Avf (radiyallahu anh) der ki: "(Resulullah'in bu dualarini isitince) o olunun yerinde kendimin olmasini temenni ettim.''
Muslim, Cenaiz 85, (963); Tirmizi, Cenaiz 38, (1025); Nesai, Cenaiz 77, (4, 73).

3042 - Hasan Basri (rahimehullah): "C'ocuk uzerine� Fatiha okunur'' der ve soyle dua ederdi: "Ey Allahim; bunu bize oncu yap, karsilayici kil, (ahiret) azigi ve ucret yap."
Buhari, Cenaiz 66. (Bab basliginda senetsiz olarak gecmistir.)

3043 - Ata (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) oglu Ibrahim (ölünce) uzerine namaz kildirdi. O zaman cocuk yetmisinci gununde idi."
Ebu Davud, Cenaiz 53, (3188).

3044 - Hz. Cabir (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Cocuk (dogumunda) aglamadan olurse uzerine namaz kilinmaz, varis olmaz, ona da varis olunmaz."
Tirmizi, Cenaiz 43, (1032); Ibnu Mace, Cenaiz 26, (1508).

3045 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in oglu Ibrahim onsekiz aylik iken oldu; Aleyhissalatu vesselam, uzerine namaz kilmadi.''
Ebu Davud, Cenaiz 53, (3187).

3046 - Nafi Ibnu Ebi Galib anlatiyor: "Hz. Enes (radiyallahu anh) bir erkegin cenaze namazini kildirmisti. Basinin yaninda durdu. Dort kere tekbir getirdi. Bir kadin uzerine de namaz kildirdi. Kadinin arka tarafinda durdu, dort kere tekbir getirdi. Kendisine,Resulullah boyle mi yapardi?'' dendi. "Evet!'' cevabini verdi.''
Ebu Davud, Cenaiz 57, (3194); Tirmizi, Cenaiz 45, (1034).

3047 - Hz. Osman, Hz. Ebu Hureyre, Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) hazerati eikek ve kadinlarin cenazeleri icin namaz kilarlardi. Erkekleri imimamin yanina, kadinlari da kible cihetine koyarlardi."
Muvatta; Cenaiz 24, (1, 230).

3048 - Muhammed Ibnu Ebi Harmele anlatiyor: "Zeyneb Bintu Ebi Seleme olmustu, o sirada Medine valisi Tarik idi. Sabah namazindan sonra cenazesi getirildi ve Baki mezarligina konuldu. Tarik, sabah namazini alaca karanlikta kilardi. Ibnu Omer radiyallahu anhuma cenazenin sahibine:
"Cenazenizi namazi ister hemen kilin, isterseniz gunesin yukselmesine kadar te'hir edin" dedi."
Muvatta, Cenaiz 20, (1, 229).

3049 - Nafi anlatiyor: "Ibnu Omer (radiyallahu anhuma), sabah ve ikindi namazlari vaktinde kilinmis ise bunlardan sonra cenaze namazi kilardi."
Muvatta, Cenaiz 21, (1, 229).
Buhari'nin bab basliginda, senetsiz olarak su rivayet kaydedilmistir: "Ibnu Omer mutlaka tahir olarak cenaze namazi kilardi. Gunes dogarken ve batarken cenaze namazi kilmazdi. Ellerini (de her tekbirde) kaldirirdi."
Buhari, Cenaiz 57.

3050 - Hz. Aise (radiyallaliu anha) 'den anlatildigina gore, Sa'd Ibnu Ebi Vakkas (radiyallahu anh) vefat ettigi zaman, Hz. Aise:
"Onu mescide sokun da ben de uzerine namaz kilayim'' dedi. Ancak onun bu teklifi yadirgandi ve husn-u kabul gormedi. Bunun uzerine Hz. Aise:
"Insanlar ne cabuk unutuyorlar, Allah'a yemin olsun Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Beyza'nin iki oglu Suheyl ve kardesinin namazlarini mescidin icinde kildirdi" dedi."
Muslim, Cenaiz 99, (973), Muvatta, 22, (1, 229); Ebu Davud, Cenaiz 54, (3189, 3190); Tirmizi, Cenaiz 44, (1033); Nesai, Cenaiz 70, (4, 68)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3051 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "(Babam) Omer Ibnu'l Hattab'in cenaze namazi mescidde kilindi.''
Muvatta, Cenaiz 23, (1, 230).

3052 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim cenaze namazini mescidin icinde kilarsa kendisine (bir sevap) yoktur'' -bir nushada- "aleyhinde bir sey yoktur."
Ebu Davud, Cenaiz 54, (3191).

3053 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Siyahi bir kadin -veya bir genc- mescidin kayyumluk hizmetini yurutuyor (supurup temizliyor)du. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir ara onu goremez oldu. "Kadin -veya genc- hakkinda (ne oldu?'' diye) bilgi sordu.
"O oldu!'' dediler. Bunun uzerine
"Bana niye haber vermediniz?'' buyurdular. Ashab sanki kadincagizin -veya gencin- olumunu (muhim addetmeyip) kucumsemislerdi. Aleyhissalatu vesselam: "Kabrini bana gosterin!" diye emrettiler. Kabir gosterildi. Resul-i Ekrem kadinin kabri uzerine cenaze namazi kildi. Sonra:
"Bu kabirler, sahiplerine karanlikla doludur. Allah, onlar icin kildiginiz namazla kabirleri onlara aydinlatir" buyurdular."
Buhari, Cenaiz 67, Salat 72, 74; Muslim, Cenaiz 71, (956); Ebu Davud, Cenaiz 67, (3203).

3054 - Hz. Enes (radiyallahiu anh): "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir kabrin uzerinde namaz kildi'' buyurmustur.''
Muslim, Cenaiz 70, (955).

3055 - Ibnu'l-Museyyeb (rahimehullah) anlatiyor: "Ummu Sa'd (radiyallahu anha), Resulullah (aleyhissalatu vesselam) yokken vefat etti. Gelince uzerine namaz kildi. Bu esnada bir ay gecmisti.''
Tirmizi, Cenaiz 47, (1038).

3056 - Ukbe Ibnu Amir (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Uhud sehidleri icin sekiz yil sonra, sanki dirilerle (de) olulerle (de) vedalasiyormuscasina cenaze namazi kildi..''
Ebu Davud, Cenaiz 75, (3223, 3224); Nesai, Cenaiz 61, (3, 61, 62).

3057 - Hz. Cabir (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:
"Bugun Habesli salih bir kimse oldu, haydi uzerine namaz kilin.''
Ravi der ki: "Hemen saf yaptik (namaza durduk), ben ikinci safta -veya ucuncude- idim. Aleyhissalatu vessalam onun uzerine (giyabinda) namaz kildi.''
Buhari, Cenaiz 55, 54, Menakibu'l Ensar 38; Muslim, Cenaiz 64, (952); Nesai, Cenaiz 72, (4, 69, 70).

3058 - Ebu Berze el-Eslemi (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Maiz Ibnu Malik'in cenazesine namaz kilmadi. Ancak ona namaz kilinmasini yasaklamadi da."
Ebu Davud, Cenaiz 52, (3186).

3059 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a uzerinde borc olan bir olu getirildigi zaman:
"Borcunu odeyecek bir mal birakti mi?'' diye sorardi. Eger yeterli mal biraktigi soylenirse namazini kilardi. Aksi takdirde:
"Arkadasinizin namazini kilin!" derdi. Ancak Allahu Teala Hazretleri Resulune fetihler muyesser ettigi zaman (her getirilenin) namazini kildi ve (borcu var mi? diye) sormadi. Soyle derdi:
Ben mu'minlere nefislerinden evlayim. Oyleyse, kim borc veya agir bir yuk veya horanta birakirsa o banadir, benim uzerimedir. Kim de mal birakirsa o da kendi varislerinedir."
Buhari, Feraiz 4, 15, 25, Kefalet 5, Istikraz 11, Tefsir, Ahzab 1, Nafakat 15; Muslim, Feraiz 14, (1619); Tirmizi, Cenaiz, 69, (1070); Nesai, Cenaiz 67, (4, 66).

3060 - Cabir Ibnu Semure (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a, kendisini olduren bir adam getirilmisti, uzerine namaz kilmadi."
Muslim; Cenaiz 107, (978); Tirmizi, Cenaiz 68, (1068); Nesai, Cenaiz 68, (4, 66)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3061 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Uzerine muslumanlardan, kendisine sefaat taleb eden yuz kisinin namaz kildigi her oluye mutlaka sefaat edilir.''
Muslim, Cenaiz 58, (947), Tirmizi, Cenaiz 40, (1029); Nesai, Cenaiz 78, (4, 75).

3062 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i isittim, diyordu ki:
"Bir musluman olur, cenaze namazina Allah'a sirk kosmayan kirk kisi katilirsa, Allah, bunlarin onun hakkindaki sefaatini mutlaka kabul eder.''
Muslim, Cenaiz 59, (948); Ebu Davud, Cenaiz 45, (3170).

3063 - Malik Ibnu Hubeyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Bir musluman olur ve uzerine, muslumanlardan uc saf namaz kilarsa, (Allah sefaati) mutlaka vacib kilar.''
(Hadisin ravisi) Malik (radiyallahu anh), cenazeye katilanlar az olursa, bu hadis sebebiyle cemaati uc safa taksim ederdi.''
Ebu Davud, Cenaiz 43, (3166); Tirmizi, Cenaiz 40 (1028).

TAHIYYETU'L-MESCID

3064 - Ebu Katade (radiyallaliu anh) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Biriniz mescide girince oturmazdan once iki rek'at kiliversin."
Buhari, Salat 60, Teheccut 25; Muslim, Musafirin 69, (714); Muvatta, Kasdu's-Salat 57, (1, 162); Ebu Davud, Salat 19, (367; 368); Tirmizi, Salat 235, (316); Nesai, 37, (2, 53).

3065 - Kà'b Ibnu Malik (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam), bir seferden donunce once mescide ugrar, orada iki rek'at namaz kilar, sonra insanlar (ile gorusmek icin) otururdu."
Ebu Davud, Cihad 178, (2781); Buhari, Salat 59 (bab basliginda muallak olarak).

ISTIHARE NAMAZI

3066 - Hz. Cabir (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam) bize, Kur'àn'dan -bir sure ogrettigi gibi her iste istiharede bulunmamizi ogretirdi. Derdi ki: "Biriniz bir isi yapmaya arzu duydugu zaman, farzlar disinda iki rek'at namaz kilsin, sonra su duayi okusun: "Allahim, senden hayir taleb ediyorum, zira sen bilirsin. Senden hayri yapmaya kudret taleb ediyorum, zira sen vermeye kadirsin, Rabbim yuce fazlini da taleb ediyorum. Sen herseye kadirsin, ben acizim. Sen bilirsin, ben cahilim. Sen gayiblari bilirsin.
Allahim, eger biliyorsan ki bu isi bana dinim, bayatim ve sonum icin -veya hal-i hazirda ve ileride demisti- hayirlidir, bunu bana takdir et ve yapmami kolay kil. Sonra da onu hakkimda mubarek kil. Eger bu isin, bana dinim, hayatim ve akibetim icin -veya hal-i hazirda ve ileride dedi- zararlidir; onu benden cevir, beni de ondan cevir. Hayir ne ise bana onu takdir et, sonra da bana onu sevdir!"
Hz. Cabir dedi ki: "Bu duadan sonra yapacagi isi zikrederdi.''
Buhari, Da'avat 48; Teheccud 25, Tevhid 10; Ebu Davud, Salat 366, (1538); Tirmizi, Salat 394, (480); Nesai, Nikah 27, (6, 80, 81); Ibnu Mace, Ikamet, 188, (1383).

HACET NAMAZI

3067 - Abdullah Ibnu Ebi Evfa (radiyallatiu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kimin Allah'a veya herhangi bir insana ihtiyaci hasil olursa once abdest alsin, abdesti de guzel yapsin, sonra iki rek'at namaz kilsin, sonra Allah Teala Hazretlerine senada bulunsun, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a salat okusun, sonra su duayi okusun:
"Halim, kerim olan Allah'tan baska ilah yoktur. Ars-i Azam'in Rabbi noksan sifatlardan munezzehtir. Hamd alemlerin Rabbine aittir. Rahmetine vesile olacak amelleri, magfiretini celbedecek esbabi (hakkimda yaratmani) taleb ediyor, her cesit gunahtan koruman icin yalvariyor, her cesit iyilikten zenginlik, her cesit gunahtan selamet diliyorum. Rabbim! Affetmedigin hicbir gunahimi, kaldirmadigin hicbir sikintimi birakma! Hangi amelden razi isen onu ver, ey rahim olan, bana en ziyade rahmet gosteren Rabbim!''
Tirmizi, Salat 348, (479); Ibnu Mace, Ikamet 189, (1384).

TESBIH NAMAZI

3068 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) ve Ebu Rafi (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Abbas Ibnu Abdilmuttalib (radiyallahu anh)'e dediler ki:
"Ey Abbas, ey amcacigim! Sana bir iyilik yapmayayim mi?" Sana bagista bulunmayayim mi? Sana ikram etmeyeyim mi? Sana on haslet(in hatirlatmasini) yapmayayim mi? Eger sen bunu yaparsan, Allah senin butun gunahlarini onceki-sonraki, eskisi-yenisi, hataen yapilani-kasden yapilani, kucugunu-buyugunu, gizlisini-alenisini yani hepsini affeder. Bu on haslet sunlardir: Dort rek'at namaz kilarsin, her bir rek'atte, Fatiha suresi ve bir sure okursun. Birinci rek'atte kiraati tamamladin mi, ayakta oldugun halde onbes kere "Subhanallahi velhamdulillahi ve lailahe illallahu vallahu ekber" diyeceksin. Sonra ruku yapip, rukuda iken ayni kelimeleri on kere soyleyeceksin, sonra basini rukudan kaldiracaksin, ayni seyleri onar kere soyleyeceksin. Sonra secde edip, secdede iken onlari onar kere soyleyeceksin. Sonra basini secdeden kaldiracaksin, onlari onar kere soyleyeceksin. Sonra tekrar secde edip ayni seyleri onar kere soyleyeceksin. Sonra basini kaldirir, bunlari on kere daha soylersin. Boylece her bir rek'atte bunlari yetmisbes defa soylemis olursun.
Ayni seyleri dort rek'atte yaparsin. Dilersen bu namazi her gun bir kere kil. Her gun yapamazsan haftada bir kere yap, haftada yapamazsan her ayda bir kere yap. Ayda olmazsa yilda bir kere yap. Yilda da yapamazsan hic olsun omrunde bir kere yap."
Ebu Davud, Salat 303, (1297,1299); Tirmizi, Salat 350, (482); Ibnu Mace; Ikamet 190, (1386, 1387).

NAMAZLA ILGILI BAZI HADISLER

3069 - Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) buyurdular ki: "Hicbirinizin, namazindan seytana bir pay kalmamalidir. Herkes namazdan cikarken, sagindan kalkmanin uzerine bir vecibe oldugunu sanir. Halbuki ben Resulullah7in cok kere solu uzerinden kalktigini da gordum."
Buhari, Ezan 159; Muslim, Musafirin 59, (707); Ebu Davud, salat 204, (1042); Nesai, Sehv 100, (3, 81).

3070 - Hz. Aise radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'i ayakta ve otururken su icerken gordum. yalinayak ve ayakkabili oldugu halde namaz kilarken gordum. Namazdan sagi ve solu uzerine ayrilirken de gordum."
Nesai, Sehv 100, (3, 82)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3071 - Ibnu Abbas (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam zamaninda, farz namazlardan cikarken insanlar yuksek sesle zikrederlerdi."
Buhari, Ezan 155; Muslim, Mesacid 120, (583); Ebu Davud, Salat 191, (1002, 1003); Nesai, Sehv 79, (3, 67).

3072 - Ebu Rimse (radiyallahu anh) anlatiyor: "Bir adam, namazin ilk tekbirine yetiserek Resulullah aleyhissalatu vesselam ile birlikte namaz kildi. Aleyhissalatu vesselam once sagina sonra soluna selam verdi. (Basini oylesine cevirdi ki, gerisinde oldugumuz halde) yanaklarinin beyazligini gorduk. Sonra namazdan cikti. Kendisiyle namazin ilk tekbire yetisen zat hemen kalkip ilave namaza basladi. Hz. Omer (radiyallahu anh) ona dogru firlayarak adami omuzlarindan yakalayip sarsti ve:
"Otur! Ehl-i kitabi helak eden sey, namazlari arasina bir fasila birakmamalarindan baska bir sey degildir!2 dedi. Resulullah aleyhissalatu vesselam nazarini cevirip:
"Ey Ibnu'l-Hattab, Allah seni (dogruya) isabet ettirdi" buyurdu."
Ebu Davud, Salat 194, (1007).

3073 - Ebu Sa'sa (rahimehullah) anlatiyor: "Biz ebu Hureyre (radiyallahu anh) ile birlikte mescidde oturuyorduk, Muezzin ezan okudu. Bir adam kalkip yurumeye basladi. Ebu Hureyre, adam mescidden cikincaya kadar gozleriyle onu takip etti ve:
"Su adam Ebu'l-Kasim aleyhissalatu vesselam'a asi oldu!" buyurdu."
Muslim, Mesacid 258, (655); Ebu Davud, salat 43, (536); Tirmizi, Salat 150, (204); Nesai, Ezan 40, (2, 29).

3074 - Simak Ibnu Harb anlatiyor: "Cabir Ibnu Semure (radiyallahu anh)'ye dedim ki:
"Resulullah aleyhissalatu vesselam'la beraber oturdun mu?"
"Evet dedi, hem de cok. Sabah namazi kilinca, namaz kildigi yerden gunes doguncaya kadar kalkmazdi. Bu esnada (cemaat) birbirlerine cahiliye devri ile ilgili seyler anlatirlar ve gulerlerdi. Resulullah aleyhissalatu vesselam da tebessum buyururlardi."
Muslim, Mesacid 286, (670); Ebu Davud, Salat 301, (1294); Tirmizi, salat 412, (585); Nesai, Sehv 99, (3, 80).

3075 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bedeviler, sakin namazinizin isminde size galebe calip degistirmesinler. Cunku onun Kitabullah'taki ismi "isa" (yatsi)dir. Bedeviler develerini sagarken karanliga kalirlar da (yatsiya ateme derler)."
Muslim, Mesacid 228, (644); Ebu Davud, Edeb 86, (4984); Nesai, Mevakit 23, (1, 270).

3076 - Abdullah Ibnu Mugaffel (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Bedeviler, aksam namazinizin isminde sakin-size galebe calmasinlar!" (Resulullah devamla) dedi ki: "Bedeviler ona (sadece) isa derler."
Buhari, Mevakit 19.

3077 - Ebu Berze el Eslemi (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) yatsidan once uyumayi, sonra da konusmayi mekruh addederdi.''
Buhari, Mevakit 23; Muslim, Mesacid 237; (647); Ebu Davud, Salat 3, (398); Tirmizi, Salat 125.

3078 - Hz. Omer (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Hz. Ebu Bekir (radiyallahu anh) ve yanlarinda ben de bulundugum halde muslumanlarin meselelerini (konusmak icin) gece gec vakte kadar uyanik kalirlardi."
Tirmizi, Salat 126.

3079 - Ashab'tan Huza'ali birinin rivayet ettigine gore, bir gun: "Keske (yatsi) namazimi kiIip da istirahat etseydim'' diye temennide bulunmustu. Kendisini bu sozu sebebiyle ayipladilar. Onlara su cevabi verdi:
"Ben Resulullah'in soyle soyledigini isittim: "Ey Bilal, ikamet oku da bizi rahatlat!''

3080 - Hz. Ali'ye ait bir baska rivayette, Hz. Ali: "Namazimi kilar istirahat ederim'' demisti. Kendisini ayipladilar. O da su cevabi verdi:
"Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i isittim. Soyle demisti:
"Ey Bilal kalk, bizi namazla istirahate kavustur."
Ebu Davud, Edeb 86, (4985, 4986)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3081 - Osman Ibnu Ebi'l-As (radiyallahu anh) anlatiyor: "Ey Allah'in Resulu dedim, seytan benimle namazimin ve kiraatimin arasina girip kiraatimi iltibas etmeme sebep oluyor, (ne yapayim?)''
Aleyhissalatu vesselam bana su cevabi verdi: "Bu Hinzeb denen bir seytandir. Bunun geldigini hissettin mi ondan Allah'a sigin. Sol tarafina uc kere tukur!''
(Osman Ibnu Ebi 'I-As) der ki: "Ben bunu yaptim, Allah Teala Hazretleri onu benden giderdi."
Muslim, Selam 68, (2203).

ORUCUN VE RAMAZAN AYININ FAZILETI

3082 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Ademoglunun her ameli katlanir. (Zira Cenab-i Hakk'in bu husustaki sunneti sudur
103296.gif
Hayir ameller en az on misliyle yazilir, bu yediyuz misline kadar cikar. Allah Teala Hazretleri (bir hadis-i kudside) soyle buyurmustur: "Oruc bu kaideden harictir. Cunku o sirf benim icindir, ben de onu (diledigim gibi) mukafaatlandiracagim. Kulum benim icin sehvetini, yiyecegini terketti."
"Oruclu icin iki sevinc vardir: Biri, orucu actigi zamanki sevincidir; digeri de Rabbine kavustugu zamanki sevincidir. Oruclunun agzindan cikan koku (haluf), Allah indinde misk kokusundan daha hostur.''

3083 - Bir rivayette de soyle buyrulmustur: "Oruc perdedir. Biriniz birgun oruc tutacak olursa kotu soz sarfetmesin, bagirip cagirmasin. Birisi kendisine yakisiksiz laf edecek veya kavga edecek olursa "ben orucluyum!'' desin (ve ona bulasmasin).''
Buhari, Savm 2, 9, Libas 78; Muslim,Siyam 164 (1151); Muvatta, Siyam 58, (1, 310); Ebu Davud, Savm 25 (2363); Tirmizi, Savm 55, (764); Nesai, Siyam 41, (2, 160-161); Ibnu Mace, Siyam 1, (1638), Edeb 58, (3823).

3084 - Yine Ebu Hureyie (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim Allah Teala yolunda bir gun oruc tutsa, Allah onunla ates arasina, genisligi sema ile arz arasini tutan bir hendek kilar.''
Tirmizi, Cihad 3, (1624).

3085 - Ebu Umame (radiyallahu anh) anlatiyor: "Ey Allah'in Resulu dedim, bana oyle bir amel emret ki (yaptigim takdirde) Allah beni mukafaatlandirsin.''
"Sana dedi, orucu tavsiye ederim, zira onun bir esi yoktur.''
Nesai, Siyam 43, (4, 165).

3086 - Sehl Ibnu Sa'd (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Cennette Reyyan denilen bir kapi vardir. Oradan sadece oruclular girer. Oruclular girdiler mi artik kapanir, kimse oradan giremez."
Buhari, Savm 4, Bed'u'l- Halk 9; Muslim, Siyam 166, (1152); Nesai, Siyam 43, (4, 168); Tirmizi, Savm 55, (765).
Tirmizi'nin rivayetinde su ziyade var: "Oraya kim girerse ebediyyen susamaz.''

3087 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim bir orucluya iftar ettirirse, kendisine onun sevabi kadar sevap yazilir. Ustelik bu sebeple oruclunun seyabindan hicbir eksilme olmaz.''
Tirmizi, Savm 82, (807); Ibnu Mace, Siyam 45, (1746).

3088 - Yine Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "ResuluIIah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Ramazan ayi girdigi zaman cennetin kapilari acilir, cehennemin kapilari kapanir ve seytanlar da zincire vurulur."
Buhari, Savm 5, Bed'u'I-Halk 11, Muslim, Siyam 2, (1079); Nesai, Siyam 5, (4, 129).

3089 - Nesai 'nin bir rivayetinde soyle gelmistir: "Bir munadi, her gece soyle nida edip bagirir: "Ey hayir isteyen, gel! Ey ser isteyen kendini serden tut!''
Nesai, Savm 5, (4, 130).

3090 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "Ramazandan sonra hangi oruc efdaldir?'' diye sorulmustu, su cevabi verdi:
"Ramazani ta'zim icin Sa'ban!" Tekrar soruldu:
"Hangi sadaka efdaIdir?''
"Ramazanda verilen!'' cevabini verdi.''
Tirmizi, Zekat 28, (663).
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
ORUCUN FARZLARI, SUNNETLERI VE AHKAMI

3091 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ramazani zikrederek buyurdular ki: "Hilali gorunceye kadar oruc tutmayin, yine (muteakip) hilali gorunceye kadar da yemeyin. Bulut araya girerse ayi takdir edin.''
Buhari, Savm 11, 5, 13, TaIak 25; Muslim, Siyam 9, (1080); Muvatta, Siyam 1, (1, 286); Ebu Davud, Savm 4, (2320); Nesai, Savm 10, 11, (4, 134).
Buhari'nin bir rivayetinde: "Bulut, gormenize mani olursa sayiyi otuza tamamlayin'' denmistir. Muslim ve Nesai'nin Ebu Hureyre'den kaydettikleri bir rivayette: "Hava bulutlu ise otuz gun oruc tutun'' denmistir.

3092 - Huzeyfe (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Ramazan ayini, hilali gormedikce veya sayiyi ikmal etmedikce one alip baslatmayin. (Hilali gorup veya sayiyi tamamladiktan) sonra muteakip hilali gorunceye veya sayiyi tamalayincaya kadar orucu tutun"
Ebu Davud, Savm 6, (2362); Nesai, Savm 13, (4, 135, 136).

3093 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Saban ayinin gunlerini hesapladigi kadar baska bir ayin gunlerini hesaplamazdi. Sonra Ramazan hilalini gorunce oruca baslardi. Eger bulut araya girer (hilaIi goremez) ise (sabani) otuz gun olarak hesaplar, sonra ramazan orucuna baslardi."
Ebu Davud, Savm 6, (2325).

3094 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: Bir Bedevi Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelerek:
"Ben hilali -yani ramazan hilalini- gordum!'' dedi. Aleyhissalatu vesselam:
"Allah'tan baska ilah olmadigina sehadet getirir misin?" dedi. Adam buna da, "evet!" diye cevap verince, Efendimiz:
"Ey Bilal! dedi, halka yarin oruc tutmalarini ilan et!"
Ebu Davud, Siyam 14, (2340, 2341); Tirmizi, Savm 7, (691); Nesai, Savm 8, (4, 132); Ibnu Mace, Siyam 6, (1652).

3095 - Ibnu Omer (radiyallaliu anh) anlatiyor: "Halk hilali gormek icin gayret sarfetti. Ben, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gordugumu (tek basima) soyledim. Sozum uzerine oruc tuttu ve halka da oruc tutmalarini emretti.''
Ebu Davud, Savm 14, (2342).

3096 - Huseyin Ibnu'l-Haris el-Cedeli, Haris Ibnu Hatib (radiyallahu anh)'den anlatiyor: "Haris dedi ki: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) hiIali gorunce oruc tutmamizi emretti, eger biz goremez de iki adil sahid gordukleri hususunda sehadet ederlerse, onlarin sehadetlerine uyarak tutacaktik.''
Ebu Davud, Savm 13, (2338).

3097 - Ebu Umayr Ibnu Enes, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in ashabindan olan amcalarindan naklettigine gore, bir grup kimse Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a binekleriyle gelip: "Dun hilali gorduk'' diye sehadette bulundular. Bunun uzerine, Efendimiz onlara oruclarini acmalarini, sabah olunca da musallaya (bayram namazina) gelmelerini emretti."
Ebu Davud, Salat 255, (1157); Nesai, Iydeyn 2, (3, 180).

3098 - Kureyb (rahimehullah) anlatiyor: "Ben Sam'da iken ramazan hilali beklenmisti. Hilali bir cum'a gunu ben de gordum. Sonra ayin sonunda Medine'ye geldim. lbnu Abbas (radiyallahu anhuma):
"Hilali ne zaman gormustunuz?'' diye sordu. Ben
"Cum'a gunu!'' dedim. Ibnu Abbas tekrar:
"Sen de hilali gordun mu?'' dedi. Ben:
"Evet, hem ben, hem de halk gordu ve herkes oruc tuttu. Hz. Muaviye (radiyallahu anh) de oruc tuttu!'' dedim. Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma):
"Ama biz hilali cumartesi gecesi gorduk. Oyleyse otuza tamamlayincaya veya hilali gorunceye kadar tutmaliyiz!'' dedi. Ben:
"Hz. Muaviye'nin gormesiyle ve onun orucuyla iktifa etmiyor musun?'' dedim. Cevaben:
"Hayir! Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bize boyle emretti'' dedi.''
Muslim, Siyam 28, (1087); Ebu Davud, Savm 9, (2332); Tirmizi, Savm 9, (693); Nesai, Savm 7, (4, 131).

3099 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:
"(Muteber) oruc, (hep beraber) tuttugunuz gundekidir. (Muteber) iftar, hep beraber) ettiginiz gundekidir. (Muteber) kurban (hep beraber) kurban kestiginiz gundekidir.''
Tirmizi, Savm 11, (697); Ebu Davud, Savm 5, (2324).

3100 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Ramazan ayi soyle, soyle soyledir -bu sirada iki elini butun parmaklariyla iki sefer cirpti, ucuncu cirpista sag veya sol basparmagini yumdu.-"
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3101 - Muslim ve Nesai'de gelen bir rivayette: "Biz ummi bir milletiz, ne yazi ne de hesap biliriz. Ay, soyle soyledir" dedi. Yani bir defasinda yirmidokuz, bir defasinda otuz gosterdi" denmistir."
Buhari, Savm 13, 5, 11, Talak 29; Muslim, Savm 13-15, (1080); Ebu Davud, Savm 4, (2319, 2320, 2321); Nesai, Savm 17, (4, 139, 140).

3102 - Ebu Bekre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Iki bayram ayi eksilmezler: Bunlar Ramazan ve Zu'l-Hicce aylaridir."
Buhari, Savm 12; Muslim, Siyam 31, (1089); Ebu Davud, Savm 4, (2323); Tirmizi, Savm 8, (692).

NIYET

3103 - Hz. Hafsa (radiyallabu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim orucu fecirden once niyetle (kesin kilmazsa) onun orucu yoktur.''
Ebu Davud, Savm 71, (2454); Tirmizi, Savm 33, (730); Nesai, Savm 68, (4, 196, 197).

3104 - Hz. Aise ve Hz. Hafsa (radiyallahu anhuma) buyurdular ki: "Sadece safaktan once niyet edenlerin orucu muteberdir.''
Nesai, Savm 68, (4, 197, 198); Muvatta, Siyam 5, (1, 288).

NAFILE ORUCUN NIYYETI

3105 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir gun bana:
" Yaninda (yiyecek) bir sey var mi?'' diye sordu.
"Hayir!'' demem uzerine: "Ben oruc tutacagim!'' buyurdu. Yanimdan cikinca bize bir hediye geldi -veya bize bir grup misafir geldi.- Resulullah (aleyhissalatu vesselam) eve geri donunce:
"Ey Allah'in Resulu bize bir hediye geldi -veya bize ziyaretciler geldi-sana yiyecek bir sey hazirladim!'' dedim.
"Nedir o?'' diye sordu. Ben:
"Hays! (un, yag, hurmadan yapilan bir yemek)'' dedim.
"Getir onu!'' buyurdu. Ben de getirdim. Aleyhissalatu vesselam onu yedi, sonra:
"Oruclu olarak sabahlamistim'' buyurdu.''
Mucahid (rahimehullah) der ki: "Bu, malindan sadaka cikaran adam gibidir, o, dilerse cikardigi sadakayi verir (yani kararini icra eder), isterse vermekten vazgecer.''
Muslim, Siyam 169, (1154); Nesai, Savm 67, (4, 193-195); Tirmizi, Savm 35, (733, 734); Ebu Davud, Savm 72, (2455).

3106 - Ummu'd-Derda anlatiyor: "Ebu'd-Derda (radiyallahu anh) gunduzleyin gelir: "Yaninizda yiyecek var mi?'' diye sorardi. Sayet biz: "Hayir, yok!'' diyecek olsak:"Oyleyse bugun ben orucluyum!'' derdi. Ebu Talha, Ebu Hureyre, Ibnu Abbas, Huzeyfe (radiyallahu anhum) hep boyle yaptilar."
Buhari, Savm 21, (Tercumede, yani bir bab basliginda zukretmistir).

ORUCU BOZAN SEYLERDEN KACINMAK

3107 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim kendiliginden kusacak olursa, uzerine kaza gerekmez. Kim de isteyerek kusarsa orucunu kaza etsin."
Ebu Davud, Savm 32, (2380); Tirmizi, Savm 25, (720); Ibnu Mace, Savm 16, (1676).

3108 - Ebu Sa'id (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Uc sey vardir orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldirmak), kusmak, ihtilam olmak.''
Tirmizi, Savm 24, (719).

3109 - Ma'dan Ibnu Talha, kendisine Ebu'd-Derda (radiyallahu anh)'nin sunu anlattigini soylemistir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) kustu ve orucunu acti. Sevban (radiyallahu anha) bu meseleyi sordu. Sevban:
"Dogru soylemis, o zaman abdest suyunu ben doktum'' dedi.''
Ebu Davud, Savm 32, (2381); Tirmizi, Taharet 64, (87).

3110 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ihramli oldugu halde hacamat oldu. Keza oruclu iken de hacamat oldu."
Buhari, Savm 32, Tibb 11; Muslim, Hacc 87, (1202); Ebu Davud, Savm 29, (2372, 2373); Tirmizi, Savm 61, (775, 776, 777)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3111 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Biz oruclunun hacamat olmasini, sadece bitap dusmesinden korkup terkettik."
Ebu Davud, Savm 29, (2375); Buhari, Savm 32.

3112 - Ibnu Ebi Leyla, Sahabi bir zattan naklediyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) hacamat olmaktan, muvasaladan (ust uste bir kac gun oruc acmamaktan) yasakladi. Ancak bunlari Ashabina haram kilmadi. Kendisine: "Ey Allah'in Resulu, sen sahura kadar orucu devam ettiriyorsun'' denildi de su cevabi verdi:
"Ben sahura kadar uzatiyorum, zira Rabbim bana yedirip icirmektedir."
Ebu Davud, Savm 29, (2374).

3113 - Rafi' Ibnu Hadic (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Soyle buyurdulai: "Hacamat ettiren de, hacamat eden de orucunu acmistir."
Tirmizi, Savm 60, (774); Ebu Davud, Savm 28, (2367); Ibnu Mace, Savm 18, (1679, 1680, 1681).

3114 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Bir adam gelerek: "Ey Allah'in Resulu, gozum agriyor, oruclu oldugum halde surme cekiyorum (bu, orucumu bozar mi?)'' diye sordu. Resulullah: "Hayir (bozmaz)" dedi.''
Tirmizi, Savm 30, (726).

3115 - Abdurrahman Ibnu Nu'man Ibni Ma'bed Ibni Hevze an ebihi an ceddihi anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) uyku sirasinda gozlere miskle karistirilmis ismid (surmesi) cekilmesini emir buyurdu ve:
"Oruclu bundan sakinsin!" dedi."
Ebu Davud, Savm 31, (2377).

OPME VE MUBASERET

3116 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) oruclu oldugu halde hanimlarindan birini operdi" (Hz. Aise bunu soyleyip sonra guldu.)

3117 - Bir baska rivayette soyle der: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), oruclu iken mubaserette bulunurdu. O, nefsine hepinizden cok hakim idi.''
Buhari, Savm 24, 23; Muslim, Siyam 62-65, (1106); Muvatta, Siyam 14, (1, 292); Ebu Davud, Savm 33, (2382-2386); Tirmizi, Savm 31, (727-729).

3118 - Hz. Cabir anlatiyor: "Hz. Omer Ibnu'I-Hattab (radiyallahu anhuma) (bir gun telasla gelerek):
"Ey Allah'in Resulu! Bugun ben buyuk bir hatada bulundum, oruclu iken (hanimimi) optum!'' dedi. Resulullah da soyle cevapladi:
"Sen oruclu iken mazmaza yapmaz misin? (Bu orucunu bozar mi?)''
(Ravilerden Isa Ibnu Hammad rivayetinde) der ki: "Dedim ki: "Bunda bir beis yok!'' Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:
"Oyleyse niye (opmeden telasa dusuyorsun?)''
Ebu Davud, Savm 33, (2385).

3119 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Bir adam Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a ocuclunun hanimiyla mubaseretinden sordu. Aleyhissalatu vessalam ruhsat verdi.
Arkadan bir baskasi geldi, o da ayni seyi sordu. Buna mubasereti yasakladi.
Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in ruhsat tanidigi kimse yasli birisiydi, yasakladigi kimse de gencti.''
Ebu Davud, Savm 35, (2387).

3120 - Nafi merhum anlatiyor: "Abdullah Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) orucluyu opme ve mubaseretten men ederdi."
Muvatta, Siyam 20, (1, 293)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
UNUTARAK ORUCU BOZMA

3121 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim oruclu oldugu halde unutur ve yerse veya icerse orucunu tamamlasin. Cunku ona Allah yedirip icirmistir."
Buhari, Savm 26, Eyman 15; Muslim, Siyam 171, (1155); Tirmizi, Savm 26, (721); Ebu Davud, Savm 39, (2398).

ORUCUN ZAMANI

3122 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), bazan olurdu bir ay boyu oruc tutmazdi ve o aydan hic oruc tutmayacagini zannederdik. Bazan da (oylesine ara vermeden) tutardi ki, o aydan hic bir gunu orucsuz gecirmeyecek zannederdik. Sen onu, geceleyin namaz kilarken gormek istesen mutlaka gorurdun. Geceleyin uyur gormek istesen mutlaka gorurdun."
Buhari, Savm 53, Teheccud 11; Muslim, Siyam 180, (1158); Tirmizi, Savm 57, (769).

3123 - Ibnu Abbas (radiyallabu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), ramazan disinda hicbir ayi tam olarak oruclu gecirmedi."
Buhari, Savm 53; Muslim, Savm 178, (1157); Nesai, Savm 70, (4, 199)

ASURE ORUCU

3124 - Katade (rahimehullah) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:"Asura orucunun onceki yilin gunahlarina kefaret olacagini Allah(in rahmetin)den umarim.''
Tirmizi, Savm 48, (752).

3125 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Ramazan (farz olmazdan) once Asura orucu tutuluyordu. Ramazanin farziyeti indikten sonra onu dileyen tuttu, dileyen de tutmadi."
Buhari, Savm 69, Hacc 1, 47, Menakibu'l-Ensar 26, Tefsir, Bakara 24; Muslim, Siyam 115; Muvatta, 33, Ebu Davud, Savm 64, (2442, 2443); Tirmizi, Savm 49, (753).

3126 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Medine'ye gelince, yahudileri Asura gunu oruc tutar gordu. Onlara:
"Bu da ne, (nicin oruc tutuyorsunuz)?" diye sordu.
"Bu, salih (hayirli) bir gundur. Allah, o gunde Beni Israil'i dusmanlarindan kurtardi. (Sukur olarak) Hz. Musa o gun oruc tuttu '' dediler. Resulullah (aleyhissalatu vesselam):
"Ben Musa'ya sizden daha layigim" buyurup o gun oruc tuttu ve muslumanlarada tutmalarini emretti.
Buhari, Savm 69, Enbiya 22, Fedailul-Ashab 52, Tefsir, Yunus 1, Ta-ha 1, M uslim, Siyam 127, (1130); Ebu Davud, Savm 64, (2444).

3127 - Kays Ibnu Sa'd Ibnu Ubade (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Biz Asura gunu oruc tutuyor ve sadaka-i fitri oduyorduk. Ramazan orucunun farziyyeti ve zekat emri inince artik onunla emredilmedik, ondan yasaklanmadik da, biz onu yapiyorduk."
Nesai, Zekat 35, (5, 49).

RECEB ORUCU

3128 - Abbad Ibnu Hanif anlatiyor: "Sa'id Ibnu Cubeyr (rahimehullah)'e Receb ayindaki oructan sordum. Bana su cevabi verdi:
"Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma)'i dinledim, soyle demisti: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Receb ayinda bazi yillarda oyle ocuc tutardi ki biz, "(Galiba). hic yemeyecek (ayin her gununde tutacak)'' derdik. (Bazi yillarda da oyle) yerdi ki biz;"(Galiba) hic tutmayacak'' derdik.''
Buhari, Savm 53; Muslim, Siyam 179, (1157); Ebu Davud, Savm 55, (2430).

SABAN ORUCU

3129 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam (bazan) oruca oyle devam ederdi ki, "(Bu ay) hic yemiyecek'' derdik. Bazan da oyle devamli yerdi ki, "(Bu ay) hic tutmayacak'' derdik. Ben, onun ramazan disinda bir ayi tam olarak tuttugunu gormedim. Herhangi bir ayda, saban ayinda tuttugundan daha fazla tuttugunu da gormedim."
Buhari, Savm 52; Muslim, Siyam 175, (1156); Muvatta, Siyam 56, (1, 309); Ebu Davud, Savm 56, 59, (2431, 2434); Tirmizi, Savm 37, (736); Nesai, Savm 70, (4, 199, 200).

3130 - Ummu Seleme (radiyallahu anha) anlatiyor: "Ben, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in Saban ve Ramazan disinda iki ayi pes pese tam olarak orucla gecirdigini goimedim."
Tirmizi, Savm 37, (736); Ebu Davud, Savm 11, (2335); Nesai, Savm 70, (4, 200)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3131 - Hz. Usame (radiyallahu anh) anlatiyor: "Ey Allah'in Resulu dedim, Saban ayinda tuttugun kadar baska aylarda oruc tuttugunu goremiyorum (sebebi nedir?)'' diye sordum. Su cevabi verdi:
"Bu, Receb'le Ramazan arasinda insanlarin gaflet ettikleri bir aydir. Halbuki O, amellerin Rabbulalemin'e yukseltildigi bir aydir. Ben, oruclu oldugum halde amelimin yukseltilmesini istiyorum."
Nesai, Savm 70, (4, 201).

SEVVAL'DEN ALTI GUN

3132 - Eyub (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim Ramazan orucunu tutar ve ona Sevval ayindan alti gun ilave ederse, sanki yil orucu tutmus olur."
Muslim, Siyam 204, (1164); Tirmizi, Savm 53, (759); Ebu Davud, Savm 58, (2432).

ZILHICCE'DEN ON GUN

3133 - Huneyde Ibnu Halid hanimindan, o da Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in zevcelerinden birinden anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Zilhicce'den dokuz gunle Asura gunu oruc tututardi. Bir de her aydan uc gun, ayin ilk pazartesi ile persembe gunu oruc tutardi."
Ebu Davud, Savm 61, (2437); Nesai, Savm 83,(4, 220).

3134 - Kasim Ibnu Muhammed (rahimehullah) anlatiyor: "Hz. Aise (radiyallahu anha) Arefe gunu oruc tutardi. Ben Arefe aksami imamin (hacc emirinin, Muzdelife'ye gitmek uzere) hareket ettigi sirada Hz. Aise'nin yerinde kalarak, halkla kendi arasinda bir bosluk acilana kadar bekleyip sonra icecek birseyler isteyerek iftar yaptigini gordum."
Muvatta, Hacc 133, (1, 375).

3135 - Ebu Katade (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Arafat gunu tutulan orucun, gecen yilin ve gelecek yilin gunahlarina kefaret olacagina Allah'in rahmetinden umidim var."
Tirmizi, Savm 46, (749); Ibnu Mace, Siyam 40, (1730); Muslim, Siyam 196, (1162).

HAFTANIN GUNLERI

3136 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam pazartesi ve persembe gunlerinde oruc(la sevap) arardi."
Tirmizi, Savm 44, (745); Nesai, Savm 70, (4, 202, 203); Ibnu Mace, Siyam 42, (1739).

3137 - Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Ameller Allah Teala hazretlerine pazartesi ve persembe gunleri arzedilir. Ben, amelimin oruclu oldugum halde arzedilmesini severim."
Tirmizi, Savm 44, (747).

EYYAMU'L-BI'Z

3138 - Abdullah Ibnu Katade Ibni Milhan el-Kaysi, babasi (radiyallahu anh)'ndan anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), bize eyyam-i bi'z'de yani ayin onuc, ondort ve onbesinci gunlerinde oruc tutmamizi emrederdi ve "Bunlar yil orucu vaziyetindedir'' derdi.''
Ebu Davud, Savm 68, (2449); Nesai, Savm 83, (4, 220, 221).

3139 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) eyyamu'l-bi'z'de oruc tutmayi hazerde de seferde de birakmazdi."
Nesai, Savm 70, (4,198).

3140 - Muazetu'l Adeviyye anlatiyor: "Hz. Aise (radiyallahu anha)'den sorduin: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) her ay uc gun oruc tutar miydi?''
"Evet!'' diye cevap verdi. Ben tekrar:
"Ayin hangi gunlerinde tutardi?'' dedim.
"Hangi gunde oruc tuttuguna ehemmiyet vermezdi'' diye cevap verdi.''
Muslim, Siyam 194, (1160); Ebu Davud, Savm 70, (2453); Tirmizi, Savm 54; (763)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3141 - Hz. Ebu Zerr (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim ber ayda uc gun oruc tutarsa iste bu, yil orucu olur. Allah Teala hazretleri bu hususu te'yiden kitabinda su ayeti indirdi: "Kim bir hayir islerse o kendisinden on misliyle kabul edilir" (En'am 160). Bir gun on misliyle kabul ediliyor."
Tirmizi, Savm 54, (761); Nesai, Savm 82, (4, 219).

3142 - Amir Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Zahmetsiz ganimet kista tutulan oructur.''
Tirmizi; Savm 74, (797).

3143 - Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) anlatiyor: "Hz. Aise (radiyallahu anha)'ye: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) herhangi bir gune ayri bir ehemmiyet verir miydi?'' diye sordum.
"Hayir!'' dedi ve ilave etti: "O'nun ameli hafif ve devamli yagan yagmur gibiydi. Hanginiz Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in tahammul ettigi seye dayanabilir?"
Buhari, Savm 64; Rikak 18; Muslim, Salatu'l-Musafirin 217, (783); Ebu Davud, Salat 317, (1370).

ORUCUN HARAM OLDUGU GUNLER

3144 - Ebu Sa'id (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Iki gunde oruc caiz olmaz: Fitir gunu (Ramazan bayraminin birinci gunu) ve Nahr gunu."
Buhari, Savm 67, Fadlu's-Salat 6, Cezau's-Sayd 26; Muslim, Siyam 288, (827); Ebu Davud, Savm 48, (2417); Tirmizi, Savm 58, (772).

3145 - Ukbe Ibnu Amir (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Arefe gunu, kurban gunu ve tesrik gunleri, biz muslumanlarin bayramidir. Bu gunler yeme-icme gunleridir."
Ebu Davud, Savm 49, (2419); Tirmizi; Savm 59, (773); Nesai, Menasik 195; (5, 252); Tirmizi, hadisin sahih oldugunu soylemistir.

3146 - Nubeyse el-Huzeli (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Tesrik gunleri, yeme-icme ve Allah'i zikretme gunleridir."
Muslim, Siyam 144, (1141).

3147 - Sila Ibnu Zufer anlatiyor: "Biz, Sabandan mi, Ramazandan mi oldugu suphe edilen gunde Ammar (radiyallahu anh)'in yaninda idik. Bize kizartilmis bir koyun getirildi. Cemaatten biri: "Ben orucluyum'' diyerek geri cekildi. Ammar: "Kim bugun oruc tutarsa, muhakkak olarak Ebu'I Kasim aleyhissalatu vesselam'a isyan etmistir" dedi".
Ebu Davud, Savm, 10, (2334); Tirmizi, Savm 3, (686); Nesai, Savm 37, (4, 153); Ibnu Mace, Siyam 3, (1645).

3148 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim ebed orucu tutarsa, ne oruc tutmus, ne iftar etmistir.''
Nesai, Savm 71, (4, 205, 206).

3149 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Saban ayi yarilandi mi artik oruc tutmayin."
Ebu Davud, Savm 12, (2337); Tirmizi, Savm 38, (738).

3150 - Yine Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sizden kimse, ramazani bir veya iki gun onceden oruc tutarak karsilamasin. Eger bir kimse, onceden oruc tutmakta idiyse, orucunu tutsun.''
Buhari, Savm 14; Muslim, Savm 21, (1082); Ebu Davud, Savm 11, (2335); Tirmizi, Savm 2, (684); Nesai, Savm 31, 32 (4, 149)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3151 - Yine Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Arefe gunu Arafat'da oruc tutmayi yasakladi.''
Ebu Davud, Savm 63, (2440).

3152 - Yine Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sizden hic kimse, cum'agunu oruc tutmasin. Ancak bir gun onceden veya sonradan oruc tutuyorsa bu takdirde cum'a gunu de oruc tutabilir."

3153 - Muslim'in bir rivayetinde soyle gelmistir: "Cum'a gecesini, diger geceler arasinda gece namazina tahsis etmeyin, cum'a gununu de diger gunler arasinda oruc gunu olarak tayin etmeyin, ancak birinizin tutmakta oldugu oruc arasina denk gelirse o haric."
Buhari, Savm 63; Muslim, Siyam 147, 148; Ebu Davud, Savm 50, (2420); Tirmizi, Savm 42, (743).

3154 - Abdullah Ibnu Busr es-Sulemi, kizkardesi es-Samma (radiyallahu anh)'dan naklediyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Cumartesi gunu oruc tutmayin, ancak Allah'in size farzettigi seyde o gun oruc tutarsiniz. Biriniz yiyecek nev'inden bir sey bulamaz da sadece uzum (asmasi) kabugu veya bir agac copu bulacak olsa onu agzinda cignesin (ve yine de cumartesi gunu oruclu olmasin).''
Ebu Davud, Savm 51, (2421); Tirmizi, Savm 43, (744); Ibnu Mace, Siyam 38, (1726); Ebu Davud hadisin mensuh oldugunu soylemistir. Tirmizi de hasen demistir.

ORUCUN SUNNETLERI

3155 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sahur yemegi yiyin, zira sahurda bereket var."
Buhari, Savm 20, Muslim, Siyam 45, (1095); Tirmizi, Savm 17, (708); Nesai, Savm 18, (4, 141).

3156 - Amr Ibnu'I-As (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Bizim orucumuzla Ehl-i Kitab'in orucunu ayiran fark sahur yemegidir.''
Muslim, Siyam 46, (1096); Ebu Davud, Savm 15, (2343); Tirmizi, Savm 17, (709); Nesai, Savm 27, (4, 146).

3157 - Zeyd Ibnu Sabit (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'Ia birlikte sahur yemegi yedik, sonra namaza kalktik.'' Kendisine: "(Yemekle sahur) arasinda ne kadar zaman gecti?'' diye sorulmustu, su cevabi verdi: "Elli ayet (okuyacak) kadar!"
Buhari, Savm 19, Mevakitu's-Salat 27, Teheccud 8; Muslim, Siyam 47, (1097); Tirmizi, Savm 14, (703); Nesai, Savm 21, 22, (4, 143).

3158 - Sehl Ibnu Sa'd (radiyallahu anh) anlatiyor: "Ben ailem icerisinde sahuryemegi yiyordum. Sonra ben, sabah namazini Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'Ia birlikte kilmak icin sur'atli yiyordum."
Buhari, Savm 19, Mevakit, 27.

3159 - Zirr Ibnu Hubeys anlatiyor: "Huzeyfe (radiyallahu anh)'ye: "Sen Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile birlikte hangi vakitte sahur yedin?'' diye sorduk. Su cevabi verdi: "Gunduzdu,ancak gunes dogmamisti.''
Nesai, Savm 20, (4, 142).

3160 - Talk Ibnu Ali (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Fecr-i kazib size mani olmasin, fecr-i sadik karsiniza cikincaya kadar yiyin icin.''
Ebu Davud, Savm 17, (2348); Tirmizi, Savm 15, (705)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3161 - Buhari ve Muslim'in Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh)'dan rivayetlerine gore, ResuluIlah, fecr-i sadik'i tarif ederken: "0, enlemesine gorulen aydinliktir, uzunlamasina gorulen degil" buyurdu."
Buhari, Ezan 13, Talak 24, Haberu'I-Vahid 1; Muslim, Siyam 40, (1093); Ebu Davud; Savm 17, (2347); Nesai, Savm 30, (4, 148).

3162 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Biriniz ezani isitince (yiyip-ictigi) kap elinde ise, ihtiyacini gorunceye kadar onu birakmasin.''
Ebu Davud, Savm 18, (2350).

IFTAR VAKTI

3163 - Hz. Omer (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Gece su taraftan (dogudan) gelince, gunduz de su taraftan (batidan) gidince, gunes de batinca oruclu orucunu acmistir."
Buhari, Savm 43; Muslim, Siyam 51, (1100); Ebu Davud, Savm 19, (2351); Tirmizi, Savm 12, (698).

3164 - Humeyd Ibnu Abdirrahman anlatiyor: "Hz. Omer ve Hz. Osman (radiyallahu anhuma), aksam namazini, gecenin karanligini (ufukta) gorur gormez daha iftariacmadan kilarlar, namazdan sonra da oruclarini acarlardi. Bunu ramazanda yaparlardi."
Muvatta, Siyam 8, (1, 289).

IFTARDA TA'CIL

3165 - Sehl Ibnu Sa'd (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Insanlar iftarda ta'cile yer verdikleri muddetce hayir uzere devam ederler."
Buhari, Savm 45; Muslim, Siyam 48, (1098); Muvatta, Siyam 6, (1, 288); Tirmizi, Savm 13, (699).

3166 - Imam Malik'ten anlatildigina gore, Abdulkerim Ibnu Ebi'I-Muharik'in soyle soyledigini isitmistir: "Nubuvvet (peygamberlik) amellerinden biri de iftarin ta'cili (one alinmasi), sahurun da te'hir edilmesidir.''
Muvatta, Kasru's-Salat 46, (1, 158).

3167 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) namaz kilmazdan once bickac taze hurma ile orucunu acardi. Eger taze hurma yoksa kuru hurma ile acardi. Eger kuru hurma da bulamazsa birkac yudum su yudumlardi."
Ebu Davud, Savm 22, (2556); Tirmizi, Savm 10, (694).

3168 - Mu'az Ibnu Zuhre anlatiyor: "Bana ulasti ki, Resulullah aleyhissalatu vesselam, iftar ettigi zaman su duayi okurdu: "Allahumme leke sumtu ve ala rizkike eftartu. (Ey Allahim senin rizan icin oruc tuttum ve senin rizkinla orucumu aciyorum.)"
Ebu Davud, Savm 22, (2358).

3169 - Mervan Ibnu Salim, Hz. Ibnu Omer radiyallahu anhuma'den naklediyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam orucunu acinca soyle derdi: "Susuzluk gitti, damarlar islandi, insaallah Teala sevap kesinlesti."
Ebu Davud, Savm 22, (2357).
"Rezin, duanin bas kismina "Elhamdulillah" kelimesini ziyade etti.''

3170 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Ramazan ayinin sonunda oruclari vasletti (yani hic bozmadan birkac gun ard arda devam ettirdi). Onunla birlikte halk da vasletti. Durum ResululIah'a ulasinca:
Eger Ramazan ayi bizim icin uzatilsaydi biz onu oyle bir vaslederdik ki derine dalanlar (asirilar) bundan (asiriliklarindan) vazgecmek zorunda kalirlardi. Ben sizingibi degilim. Ben golgelenirim. Rabbim bana hem yedirir hem de icirir."
Buhari, Savm 48; Tenmenni 9; Muslim, Savm 57-60 (1103-1105); Tirmizi; Savm 62, (778)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3171 - Ebu Bekr Ibnu Abdirrahman'in anlattigina gore, babasi, Mervan'a Hz. Aise ve Ummu Seleme (radiyallahu anhuma)'nin kendisine sunu haber verdiklerini soylemistir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Ramazan ayinda, ruya sebebiyle olmaksizin cunub olarak fecir vaktine ulastigi olurdu da, kalkip yikanir ve orucunu tutardi."
Buhari, Savm 22, 25; Muslim, Siyam 76, (1109); Muvatta, Siyam 12, (1, 291); Ebu Davud, Savm 36, (2388, 2389); Tirmizi, Savm 63, (779); Nesai, Taharet 123, (1, 108).

3172 - Amir. Ibnu Rebi'a (radiyallahu anh) anlatiyor: "Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i, oruclu iken misvaklandigini sayamayacagim kadar cok gordum."
Buhari, Savm 27; Ebu Davud, Savm 26, (2364); Tirmizi, Savm 29, (725); (Buhari'nin rivayeti muallaktir).

3173 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) soyle demistir: "Oruclu, gunun basinda ve sonunda misvak kullanir.''
Buhari, Savm 25 (bab basliginda (tercume) kaydetmistir).

3174 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah. (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim yalani ve onunla ameli terketmezse (bilsin ki) onun yiyip icmesini birakmasina Allah'in ihtiyaci yoktur."
Buhari, Savm 8, Edeb 51; Ebu Davud, Savm 25, (2326); Tirmizi, Savm 16, (707).

3175 - Yine Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Biriniz yemege davet: edilince, oruclu ise: "Ben orucluyum" desin."
Muslim, Siyam 159, (1150); Ebu Davud, Savm 76, (2461); Tirmizi, Savm 64, (780; 781); Ibnu Mace, Siyam 47, (1750).

3176 - Hz. Aise (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim bir kavme misafir olursa, onlar musaade etmedikce (nafile) oruc tutmasin."
Tirmizi Savm, 70, (789); Tirmizi, hadis icin: "Munkerdir, Hisam Ibnu Urve disinda sa biri tarafindan rivayet edildigini gormedik" der.

3177 - Ummu Ammare Bintu Ka'b (radiyallahu anha)'in anlattigina gore: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) yanina girmistir. Ammare yemek ikram edince, Aleyhissalatu vesselam:
"Sen de ye!" demis, kadin: "Ben oruc tutuyorum'' deyince Resulullah soyle buyurmustur:
"Oruclu kimse, baskasina ikramda bulunur ve yemeginden baskalari yerse, onlar yedikleri muddetce melaike aleyhimusselam orucluya rahmet duasinda bulunurlar."
Bir baska rivayette soyle denmistir: "Oruclunun yaninda orucsuzlar yemek yiyecek olursa, melekler orucluya rahmet okurlar.''
Tirmizi, Savm 67, (784, 785, 786).

3178 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kadin, kocasi varken izin almadan (nafile) oruc tutmasin."
Buhari, Nikah 84; 86; Muslim, Zekat 84, (1026);. Ebu Davud, Savm 74, (2485); Tirmizi, Savm 65, (782);
Ebu Davud'un rivayetinde, "Ramazan dismda" ziyadesi vardir.

ORUCU ACMANIN MUBAH OLMA SARTLARI

3179 - Hz. Cabir (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) fetih yilinda Mekke'ye muteveccihen Ramazan ayinda yola cikmisti. Kura'u'l-Gamim nam mevkiye gelinceye kadar kendisi de, beraberindekiler de oruc tuttular. Sonra orada bir bardak su istedi ve bardagi kaldirdi. Herkes bardaga bakti. Sonra sudan icti. Bundan sonra bazilari kendisine: "Halkin bir kismi oruc tuttu" diye haber verdi. Aleyhissalatu vesselam:
"Onlar asilerdir! Onlar asilerdir!" buyurdular."
Muslim, Siyam 90, (1114); Tirmizi, Savm 18, (710); Nesai, Savm 49, (4, 177).

3180 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Biz bir seferde Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile beraberdik. Aramizda bir kismi oruc tutuyor, bir kismi da tutmuyordu: Sicak bir gunde bir yerde konakladik. Golgelenenlerin cogu elbisesi olanlardi. Bir kismimiz gunese karsi eliyle korunuyordu. Derken oruclular yigilip kaldilar, orucsuzlar kalkip cadirlari kurdular, hayvanlari suladilar. Bunun uzerine, Resul-i Ekrem aleyhissalatu vessalam:
"Bugun sevabi orucsuzlar kazandi!" buyurdular.''
Buhari, Cihad 71; Muslim, Siyam 100; (1119); Nesai, Savm 52, (4, 182)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3181 - Hz. Cabir (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir seferdeydi. Etrafina insanlarin toplandigi bir adam gordu, ona golge yapiyorlardi.
"Nesi var?" diye sordu.
"Oruclu biri!'' dediler. Resulullah (aleyhissalatu vesselam):
"Seferde oruc birr (Allah'i memnun edecek dindarlik) degildir!" buyurdular.''
Bir rivayette: "Seferde oruc birr'den degildir" denmistir."
Buhari, Savm 36, Muslim, Siyam 92, (1115); Ebu Davud, Savm 43, (2407); Nesai, Savm 48 (4, 176).

3182 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Hamza Ibnu Amr el Eslemi (radiyallahu anh), Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'dan yolculuk sirasinda tutulan orucu sordu. Kendisi cok oruc tutan birisi idi. Resulullah soyle cevap verdiler:
"Dilersen tut, dilersen tutma."
Buhari, Savm 33; Muslim, Siyam 103, (1, 121); Muvatta, Siyam 24, (1, 295); Tirmizi, Savm 19, (711); Ebu Davud, Savm 42, (2402); Nesai, Savm 56, (4, 185).

3183 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Biz Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile beraber (seferde) idik. Bir kismimiz oruclu bir kismimiz orucsuz idi. Ne oruclu orucsuzu ayipliyor, ne de orucsuz, orucluyu kiniyordu."
Buhari, Savm 37, Muslim, Siyam 98, (1118); Muvatta, 23, (1, 295); Ebu Davud, Savm 42, (2405).

3184 - Ebu'd-Derda (radiyallahu anh) anlatiyor: "Biz cok siddetli sicak bir mevsimde, Ramazan ayinda Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile birlikte sefere ciktik. Hararetin siddetinden herkes elini basina koyuyordu. Aramizda oiuclu olarak sadece Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile Ibnu Ravaha vardi.''
Buhari, Savm 35; Muslim, Savm 108, (1122); Ebu Davud, Savm 44, (2409).

3185 - Amr Ibnu Umeyye ed-Damri (radiyallahu anh) anlatiyor: "Bir sefer donusu Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a ugradim. Bana: "Ey Ebu Umeyye, sabah yemegini bekle (beraber yiyelim)" buyurdular. Ben: "Orucluyum'' dedim:
"Oyleyse gel yaklas, sana yolcudan haber vereyim (de dinle!" dedi ve devamla
103296.gif
"Allah Teala Hazretleri yolcudan orucu ve namazin yarisini kaldirdi" buyurdu."
Nesai, Savm 50, (4, 178).

3186 - Abudullah Ibnu Ka'b Ibni Malikogullarindan ismi Enes Ibnu Malik olan bir adamdan anlatildigina gore, demistir ki: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Allah Teala Hazretleri, yolcudan namazin yarisini kaldirdi, oruca da yeme hususunda ruhsat tanidi. Ayrica cocuk emziren ve hamile kadinlara, cocuklari hususunda endise ettikleri takdirde, orucu yeme ruhsati tanidi."
Ebu Davud, Savm 43, (2408); Tirmizi, Savm 21, (715); Nesai, Savm 51, (4, 180-182), 62, (4,190); Ibnu Mace, Siyam 12, (1668).

3187 - Muhammed Ibnu Ka'b anlatiyor: "Ramazanda Enes Ibnu Malik (radiyallahu anh)in yanina geldim. Sefer hazirligi yapiyordu. Devesi hazirlandi, yolculuk elbisesini giydi. Yemek getirtip yedi. Ben kendisine:
"(Yola cikarken orucu bozmak) sunnet midir?" diye sordum.
"Evet!" dedi ve binegine atlayip yola cikti."
Tirmizi, Savm 76, (799, 800).

3188 - Imam Malik'e ulastigina gore, Hz. Omer (radiyallahu anh) Ramazan ayinda yolcu ise ve Medine'ye gunun basinda girecegini tahmin etmisse, oruclu olarak sehre girerdi."
Muvatta, Siyam 27, (1, 296).

3189 - Mansur el Kelbi anlatiyor: "Dihye Ibnu Halife (radiyallahu anh), Ramazan'da Dimesk'e bagli koylerden (Mizze adindaki) birinden cikip Fustat'tan Akabe koyune olan mesafe kadar bir yol aldi. Bu mesafe uc millik bir uzakIikti. Dihye ve beraberindekilerden bir kismi (o gun) orucu yediler. Bir kismi ise orucu yemeyi uygun gormediler. Dihye, koyune donunce;
"Vallahi bugun, vukua gelecegi liic aklimdan gecmeyen bir hadise ile karsilastim: Bir kisim kimseler Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in ve ashabi'nin sunnetini begenmediler" dedi. Bunu, o gun orucu acmayanlar icin soylemisti. Dihye (radiyallahu anh) bu hayiflanmasini soyle noktaladi:
"Allahim beni yanina al!''
Ebu Davud, Savm 46, (2413).

3190 - Ubeyd Ibnu Cubeyr rahimehullah anlatiyor: "Ben, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in ashabindan olan Ebu Basra el-Gifari (radiyallahu anh) ile Fustat'tan yola cikan bir gemide Ramazan'da beraberdik. (Iskenderiye'ye gitmek istiyordu. Ebu Basra ve beraberindekiler) gemiye cikarildi. (Daha evleri tamamen gecmemisti ki sofra emretti.) Sabah yemegi getirildi. Bana da: "Yaklas (beraber yiyelim!)" dedi. Ben:
"Evleri hala gormuyor musun?" dedim. Bana:
"Yoksa sen Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in sunnetinden hoslanmiyor musun?" dedi. Bunun uzerine o yedi, ben de yedim."
Ebu Davud, Savm 45, (2412)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3191 - Seleme Ibnu'l- Muhabbak (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim sefer sirasinda Ramazan'a erer ve beraberinde kendisini karnini doyuracak yere goturecek bir binegi varsa nerede olursa olsun orucunu tutsun."
Ebu Davud, Savm 44, (2410, 2411).

ORUCU YEMEYI GEREKTIREN SEYLER

3192 - Nafi anlatiyor: "Ibnu Omer radiyallahu anhum diyor ki: "Ramazani, hastalik ve sefer sebebiyle yiyenler, onu pes pese tutarlar."
Muvatta, Siyam 45, (1, 304)

3193 - Ibnu Sihab anlatiyor: "Ebu Hureyre ve Ibnu Abbas (radiyallahu anhum) Ramazan orucunun kazasi hususunda ihtilaf ettiler. Biri: "Aralari acilabilir'' dedi. Digeri, "acilamaz!'' dedi. Ben hangisinin "acilabilir '' dedigini, hangisinin de "acilamaz!'' dedigini bilmiyorum.''
Muvatta; Savm 46, (1, 304).

3194 - Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Uzerimde Ramazan orucu bulunurdu da ben onlari ancak Saban ayinda kaza edebilirdim. Bu, Resulullah aleyhissalatu vesselam'in mevkii sebebiyle idi."
Buhari, Savm 40; Muslim, siyam 151, (1146); Muvatta, Siyam 54, (1, 308); Ebu Davud, Savm 40, (2399); Tirmizi, Savm 66, (783); Nesai, Savm 64, (4, 191).

3195 - Yine Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim uzerinde oruc borcu oldugu halde olurse, velisi ona bedel tutar."
Buhari, Savm 42; Muslim, Siyam 153, (1174); Ebu Davud, Savm 41, (2400).

3196 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma anlatiyor: "Bir kadin Resulullah aleyhissalatu vesselam'a gelerek: "Annem vefat etti, uzerinde de nezir orucu borcu var, kendisine bedel oruc tutabilir miyim?" dedi. Resulullah:
"Annen uzerinde borc olsaydi da sen odeyiverseydin, bu borc onun yerine odenmis olur muydu?" diye sordu. Kadin:
"Evet!" deyince, Aleyhissalatu vesselam:
"Oyleyse annene bedel oruc tut!" buyurdu."
Buhari, Savm 42; Muslim, Savm 156, (1148); Ebu Davud, Eyman 25, (3307, 3308); Tirmizi, Savm 22, (716).

3197 - Imam Malik'e ulastigina gore Ibnu Omer radiyallahu anh, bir kimsenin diger bir kimse yerine oruc tutmasini veya bir kimsenin baska bir kimse yerine namaz kilmasini munker addederdi."
Muvatta, siyam 43, (1, 303).

3198 - Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Ben ve Hafsa oruclu idik. Bize yiyecek hediye edildi. Ondan yedik. Resulullah aleyhissalatu vesselam yanimiza girdi. Hafsa (cur'ette) babasi gibiydi, sozde benden evvel davranip:
"Ey Allah'in Resulu, biz, Aise ve ben nafile oruca niyet etmis, bu niyetle sabaha kavusmustuk. Bize bir yemek hediye edildi. Biz de ondan yedik" dedi. Aleyhissalatu vesselam:
"Bunun yerine bir baska gun kaza orucu tutun!" buyurdu."
Muvatta, Siyam 50, (1, 306); Ebu Davud, Savm 73, (2457); Tirmizi, Savm 36, (735).

3199 - Esma Bintu Ebi Bekr radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah zamaninda bulutlu bir gunde orucumuzu actik. Sonra gunes dogdu. Hisam'a: "Kaza emredildi mi?" diye soruldu. "Kazasiz olur mu?" diye cevap verdi."
Buhari, Savm 46; Ebu Davud, Savm 23, (2359).

3200 - Eslem rahimehullah anlatiyor: "Omer bunu, yani kazayi yerine getirdi ve dedi ki: "Bu is basittir, ictihadda bulunduk.''
Muvatta, Siyam 44, (1, 303)
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3201 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Ramazan ayinda, hasta veya ruhsat sahibi olmaksizin kim bir gunluk orucunu yerse, butun zaman boyu oruc tutsa bu orucu kaza edemez."
Buhari, Savm 29; Tirmizi, Savm 27, (723); Ebu Davud, Savm 38, (2396).

KEFARET

3202 - Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'a bir adam geldi ve: "Ey Allah'in Resulu, helak oldum" dedi. Aleyhissalatu vesselam:
"Seni helak eden sey nedir?" diye sorunca:
"Oruclu iken hanimima temas ettim" dedi. Bunun uzerine Resulullah'la aralarinda su konusma gecti:
"Azad edecek bir kole bulabilir misin?"
"Hayir!"
"Ust uste iki ay oruc tutabilir misin?"
"Hayir!"
"Altmis fakiri doyurabilir misin?"
"Hayir!"
"Oyleyse otur!" Biz bu minval uzere beklerken, Aleyhissalatu vesselam'a icerisinde hurma bulunan bir buyuk sepet getirildi.
"Soru sahibi nerede?" diyerek adami aradi. Adam:
"Benim! Buradayim!" deyince, Aleyhissalatu vesselam:
"Su sepeti al, tasadduk et!" dedi. Adam:
"Benden fakirine mi? Allah'a yemin ediyorum, Medine'nin su iki kayaligi arasinda benden fakiri yok!" cevabini verdi. Bunun uzerine Resulullah gulduler ve:
"Oyleyse bunu ehline yedir!" buyurdular."
Buhari, Savm 29, 31, Hibe 20, Nafahat 13, Edeb 68, 95, Kefaretu'l- Eyman 3, 4, Hudud 26; Muslim, Siyam 81, (1111); Muvatta, Siyam 28, (1, 296, 297); Ebu Davud, Savm 37, (2390, 2391, 2392, 2393); Tirmizi, Savm 28, (724).

3203 - Imam Malik'e ulastigina gore, Enes Ibnu Malik (radiyallahu anh) yaslaninca oruc tutamaz oldu. O zaman orucu yedi ve oruca bedel fidye odedi."
Muvatta, Siyam 51, (1, 307).

3204 - Yine Imam Malik'e ulastigina gore; Abdullah Ibnu Omer (radiyallahu anhhuma)'e "Hamile kadin, karnindaki cocuk icin endiseye dusecek olur ve oruc da kendisine agir gelmeye baslarsa ne yapmali?" diye sorulmustu. Su cevabi verdi:
"Orucu yer, her gun icin bir fakire, Resulullah aleyhissalatu vesselam'in muddu ile bir mudd bugday verir."
Muvatta, Siyam 52, (1, 308).

3205 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Kim, uzerinde Ramazan ayinin orucu oldugu halde olecek olursa, (olunun velisi) her bir gun yerine, bir fakire yiyecek versin."
Tirmizi, Savm 23, (718).

3206 - Kasim Ibnu Muhammed rahimehullah'dan anlatildigina gore soyle diyordu: "Uzerinde Ramazan borcu olan kimse, kaza edecek guc ve kuvvette oldugu halde, muteakip Ramazan gelinceye kadai bunu tutmamis ise, her bir gun yerine bir fakire bir mudd bugday vermeli ve orucu kaza etmelidir."
Muvatta, Siyam 53, ( 1, 308).

SABIR

3207 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), (olen) cocugu icin aglamakta olan bir kadina rastlamisti:
"Allah'tan kork ve sabret!" buyurdu: Kadin (izdirabindan kendisine hitab edenin kim olduguna bile bakmadan):
"Benim basima gelenden sana ne?'' dedi. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) uzaklasinca, kadina:
"Bu Resulullah idi!'' dendi. Bunun uzerine, kadin cocugun olumu kadar da soyledigi sozden dolayi (utanip) uzuldu. (Ozur dilemek icin) dogru aleyhissalatu vesselamin kapisina kostu: Ama kapida bekleyen kapicilar gormedi, dogrudan huzuruna cikti ve:
"Ey Allah'in Resulu, (o yakisiksiz sozu) sizi tanimadan sarfettim (bagislayin!)" dedi. Aleyhissalatu vesselam:
"Makbul sabir, musibetle karsilastigin ilk andakidir" buyurdu."
Buhari; Cenaiz 43; 7, 32, Ahkam 11; Muslim, Cenaiz 14, (626); Ebu Davud, Cenaiz 27, (3124); Tirmizi, Cenaiz 13, (987); Nesai; Cenaiz 22, (4, 22).

3208 - Ummu Seleme (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i sunlari soylerken isittim:
"Kendisine bir musibet gelen musluman Allah'in emrettigi: "Inna lillahi ve inna ileyhi raci'un, allahumme ecirni fi musibeti vahluf li hayran minha. "Biz Allah'iniz ve ancak O'na donecegiz. Bana bu musibetim icin ucret ver. Ve bana bunun arkasindan daha hayirlisini ver'' derse Allah o musibeti alir ve mutlaka daha hayirlisini verir."
Umm-u Seleme der ki: "Ebu Seleme (radiyallahu anh) vefat ettigi zaman ben: "Ebu Seleme'den daha hayirli olan hangi musluman var? Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a ilk hicret eden hane, onun hanesiydi'' dedim. Ben bunu soyledikten sonra Allah, onun yerine bana Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i verdi. Soyle ki: Resulullah (aleyhissalatu vesselam), bana Hatib Ibnu Ebi Belte'a'yi gondererek kendisi icin beni istetti. Ben: "Benim (kucuk) bir kiz cocugum var, ayrica ben kiskanc bir kadinim. (Resulullah'in ise bircok hanimi var, imtizacsizliktan korkarim)'' diye cevap verdim. Resulullah (aleyhissalatu vesselam):
"Kiz cocuguna gelince, Allah'a dua ederiz, onu kendisinden mustagni kilar, kiskancligi icin de Allah'a gidermesini dua ederim'' buyurdular.''
MusIim, Cenaiz 3, (918); Muvatta; Cenaiz 42, (1, 236); Ebu Davud,Cenaiz 22, (3119); Tirmizi, Da'avat 88; (3506).

3209 - Ebu Sinan anlatiyor: "Oglum Sinan'i defnettigimde kabrin kenarinda Ebu Talha el-Havlani oturuyordu. Defin isinden cikinca bana:
"Sana mujde vermeyeyim mi?'' dedi. Ben:
"Tabii, soyle!'' dedim.
"Ebu Musa el-Es'ari (radiyallahu anh) bana anlatti'' diye soze baslayip Resulullah'in su sozlerini nakletti:
"Bir kulun cocugu olurse, Allah meleklere soyle soyler:
"Kulumun cocugunu kabzettiniz mi?"
"Evet" derler.
"Yani kalbinin meyvesini elinden mi aldiniz?'' Melekler yine:
"Evet" derler. Allah tekrar sorar:
"Kulum (bu esnada) ne dedi?''
"Sana hamdetti ve istircada bulundu'' derler. Bunun uzerine Allah Teala hazretleri soyle emreder:
"Oyleyse, kulum icin cennette bir kosk insa edin ve bunu Beytu'l-hamd (hamd evi) diye isimlendirin.''
Tirmizi; Cenaiz, 36; (1021).

3210 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri soyle demistir: "Ben kimin iki sevdigini almissam ve o da sevabini umarak sabretmisse, ona cennet disinda bir mukafaat vermeye razi olmam.''
Tirmizi, Zuhd 58, (2403).
Derim ki: "Bu hadisi Buhari de tahric etti. Ondaki ibare soyle: "Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in soyle soyledigini isittim: "Allah Teala hazretleri buyurdu ki: "Ben kulumu iki sevdigiyle imtihan edersem o da sabir gosterir (ve sevap umarsa) onlara bedel cenneti veririm.'' (Buradaki "iki sevdigi'' ile gozlerini kastediyor.'' Dogruyu Allah bilir.")
Buhari, Marza 7
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3211 - Abdullah Ibnu Amr Ibni'I-As (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Mu'min kul, arz ahalisi icindeki has sevdigi (evladi) elinden alindigi zaman sabreder ve mukafaat umarsa Allah o kulu icin cennetten asagi bir mukafaata razi olmaz."
Nesai, Cenaiz 23, (4, 23).

3212 - Ata Ibnu Ebi Rabah rahimehullah anlatiyor: "Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) bana:
"Sana cennet ehlinden bir kadin gostermeyeyim mi?'' dedi. Ben de: "Evet goster!'' dedim.
"Iste dedi, su siyah kadin var ya, o, Resulullah'a gelip: "Ben saraliyim, (nobet gelince) ustumu basimi aciyorum, Allah'a benim icin dua ediver (hastaliktan kurtulayim)'' dedi. Aleyhissalatu vesselam; "Dilersen sabret, sana cennet verilsin, dilersen sana sifa vermesi icin Allah'a dua edivereyim'' dedi. Kadin: "Oyleyse sabredecegim, ancak ustumu basimi acmamam icin dua ediver'' dedi. Resulullah da ona oyle dua etti.''
Buhari, Marza 6; Muslim, Birr 54; (2576).

3213 - Ata Ibnu Yesar rahimehullah anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kul hastalandigi zaman Allah Teala hazretleri ona iki melek gonderir ve onlara: "Gidin bakin, kulum yardimcilarina ne diyor bir dinleyin!" der. Eger O kul, melekler geldigi zaman Allah'a hamdediyor ve senalarda bulunuyor ise, onlar bunu, her seyi en iyi bilmekte olan Allah'a yukseltirler. Allah Teala hazretleri, bunun uzerine soyle buyurur: "Kulumun ruhunu kabzedersem; onu cennete koymam kulumun benim uzerimdeki hakki olmustur. Sayet sifa verirsem, onun etini daha hayirli bir etle, kanini daha hayirli bir kanla degistirmem ve gunahlarini da affetmem uzerimde hakki otmustur.''
Muvatta, Ayn 5, (2, 940).

3214 - Habbab Ibnu'l-Eret (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Ka'be'nin golgesinde bir burdeye yaslanmis otururken, gelip (musriklerin yaptiklarindan) sikayette bulunduk:
"Bize yardim etmiyor musun, bize dua etmiyor musun?'' dedik. Su cevabi verdi:
"Sizden. once oyleleri vardi ki, kisi yakalaniyor, onun icin hazirlanan cukura konuyor, sonra getirilen bir testere ile basinin ortasindan ikiye bolunuyordu. Bazisi vardi, demir taraklarla taraniyor, vucudunda sadece et ve kemik kaliyordu. Bu yapilanlar onlaridininden ceviremiyordu. Allah'a kasem olsun Allah bu dini tamamlayacaktir. Oyle ki, bir yolcu devesine bindimi San'a'dan kalkip Hadramevt'e kadar gidecek, Allah'tan baska hicbir seyden korkmayacak, koyunu icin de sadece kurttan korkacak. Ancak siz acele ediyorsunuz."
Buhari, Menakibu'l- Ensar 29, Menakib 25, Ikrah 1; Ebu Davud, Cihad 107, (2649); Nesai, Zinet 98, (8, 204).

3215 - Usame Ibnu Zeyd (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in kizi (Zeyneb), babasina birisini gondererek "Oglum olmek uzere, son nefesini verirken yaninda hazir ol'' diye rica etti. Resulullah (aleyhissalatu vesselam); adami geri cevirirken:
"Selamimi soyle ve sunu hatirlat: Alan da Allah'tir, veren de Allah'tir. Her seyin O'nun yaninda muayyen bir eceli vardir. Sabretsin ve Allah'in (sabredenlere verecegi) mukafaati dusunsun!''
Buhari, Cenaiz 33, Marza 9, Kader 4, Eyman 9, Tevhid 2, 25; Muslim, Cenaiz 11, (923); Ebu Davud, Cenaiz 28, (3125); Nesai, Cenaiz 22, (4, 21, 22).

3216 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Ebu Talha'nin bir oglu hastalandi. Sonunda Ebu Talha evde yokken vefat etti. Cocugun oldugunu bilmiyordu. Hanimi, cocugun oldugunu gorunce, (cocugun defni icin gerekli) hazirligi yapti, onu evin bir kenarina koydu. Ebu Talha (aksam olup)eve gelince: "Cocuk nasil oldu?" diye sordu. Hanimi, "Sukunete erdi, istirahate kavusmus olmasini umarim" (diye yuvarlak bir) cevapta bulundu. Ebu Talha haniminin dogru soyledigini zannetti.
Sonra hanimi, aksam yemegini getirdi. Yatagini hazirladi. (Sonra kocasi icin suslendi. Ebu Talha temasta bulundu.) Sabah olunca Ebu Talha gusletti. Evden cikacagi zaman hanimi cocugun olumunu haber verdi. Ebu Talha, Resulullah aleyhissalatu vesselam'la sabah namazi kildi. Sonra kadinin yaptigini bir bir anlatti. Resulullah aleyhissalatu vesselam:
"Allah gecenizi hakkinizda mubarek kilmis olsun" buyurdular. Sonra onlara (Allah Teala Hazretleri) dokuz evlat verdi, hepsi de Kur'an'i okudular."
Buhari, Cenaiz 42, Akika 1.

3217 - Kasim Ibnu Muhammed anlatiyor: "Hanimim vefat etmisti. Bana, Muhammed Ibnu Ka'b el-Kurazi, ta'ziye (bas sagligi dilemek) maksadiyla ugradi. Ve sunu anlatti:
"Beni Israil'de fakih, alim, abid, gayretli bir adam vardi. Onun cok sevdigi karisi vefat etmisti. Onun olumune adam cok uzuldu, oyle ki, bir odaya cekilip kapiyi arkadan kapatti, yalnizliga cekildi, kimse yanina giremedi. Onun bu halini, Beni Israil'den bir kadin isitti. Yanina gelip: "Benim onunla bir meselem var, kendisine bizat sormam lazim" dedi. Halk oradan cekildi. Kadin kapida kalip:
"Mutlaka gorusmem lazim" dedi. Birisi adama seslendi:
"Burada bir kadin var, senden birseyler sormak istiyor, "mutlaka bizzat gorusmem lazim, bizzat sormam lazim" diyor. Herkes gitti kapida sadece o kadin var ve ayrilmiyor." Icerdeki adam:
"O'na musaade edin gelsin" dedi. Kadin yanina girdi. Ve:
"Sana bir sey sormak icin geldim" dedi. Adam:
"Nedir o?" deyince, kadin anlatti:
"Ben komsumdan iareten bir gerdanlik almistim. Onu bir muddet takindim ve iareten kullandim. Sonra onu benden geri istediler. Bunu onlara geri vereyim mi?" Adam:
"Evet, vallahi vermelisin!" dedi. Kadin:
"Ama o epey bir zaman benim yanimda kaldi. (Onu cok da sevdim)" dedi. Adam:
"Bu hal senin, kolyeyi onlara iade etmeni daha cok hakli kiliyor, zira onu iare edeli cok zaman olmus" demisti(ki, bu cevabi bekleyen kadin) atildi:
"Allah iyiligini versin! Sen Allah'in sana once iare edip, sonra senden geri aldigi seye mi uzuluyorsun? O, verdigi seye senden daha cok hak sahibi degil mi?" dedi. Adam bu nasihat uzerine icinde bulundugu duruma bakti (ve kendine geldi). Boylece Allah, kadinin sozlerinden adamin istifade etmesini sagladi."
Muvatta, Cenaiz 43, (1, 237).

3218 - Ebu Musa (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Isittigi seyin verdigi ezaya aziz ve celil olan Allah'tan daha sabirli kimse yoktur. Cunku O'na sirk kosulur, evladlar nisbet edilir. O, yine de onlara afiyet ve rizik vermeye devam eder."
Buhari, Edeb 71, Tevhid 3; Muslim, Sifatu'l-Munafikin 49, (2803).

3219 - Ibnu Mes'ud radiyallahu anh anlatiyor: "Ben, peygamberlerden (aleyhimusselam) birinin acikli bir hikayesini anlatmis olan Resulullah aleyhissalatu vesselam'i su anda sanki tekrar seyrediyor gibiyim. Demisti ki: "Kavmi ona siddetle vurup yaralamisti. O hem akan kanlarini siliyor, hem de: "Allahim, kavmimi magfiret et, cunku onlar bilmiyorlar" demisti."
Buhari, Istitabe 4, Enbiya 50; Muslim, Cihad 105, (1792).

3220 - Abdurrahman Ibnu'l-Kasim anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Benim (yoklugumdan hasil olan) musibet, muslumanlari musibetlerinde teselli etmelidir."
Muvatta, Cenaiz 41, (1, 236).
Bir baska rivayette soyle denmistir: "Kim bir musibete ugrarsa, benim yoklugum sebebiyle maruz kaldigi musibetini hatirlasin. Cunku bu, en buyuk musibettir."
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3221 - Yahya Ibnu Vessab, Resulullah aleyhissalatu vesselam'in Ashabindan bir yaslidan naklediyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Insanlara karisip onlarin ezalarina katlanan musluman, onlara karismayip, ezalarina katlanmayandan hayirlidir."
Tirmizi, Kiyamet 56, (2509); Ibnu Mace, Fiten 23, (4032).

SIDK VE DOGRULUK

3222 - Ibnu Mes'ud radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Sidk insani birr'e (Allah'i razi edecek iyilige) goturur, birr de cennete goturur. Kisi, dogru soyler ve dogruyu arar da sonunda Allah'in indinde siddik (dogru sozlu) diye kaydedilir. Yalan da kisiyi haddi asmaya goturur. Haddi asmak da atese goturur. Kisi yalan soyler ve yalani arastirir da sorunda Allah'in indinde yalanci diye kaydedilir."
Buhari, Edeb 69; Muslim, Birr 102, 103, (2606, 2607); Muvatta, Kelam 16, (2, 989); Ebu Davud, Edeb 88, (4989); Tirmizi, Birr 46, (1972).

3223 - Ebi'l-Cevzai rahimehullah anlatiyor: "Hasan Ibnu Ali (radiyallahu anhuma)'ye: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'dan ne ezberledin?" diye sordum. Su cevabi verdi:
"Aleyhissalatu vesselam'dan "Sana suphe veren seyi terket, emin oldugun seye ulasincaya kadar git. Zira sidk (dogruluk) kalbin itminanidir, yalan suphedir."
Tirmizi, Kiyamet 61, (2520); Nesai, Esribe 50, (8, 327, 328).

SADAKA VE NAFAKANIN FAZILETI

3224 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Temiz seylerinden kim ne tasadduk ederse -ki Allah sadece temizi kabul eder- Rahman onu sag eliyle alir -ki O'nun her iki eli de sagdir- bu sadaka bir tek hurma bile olsa, O, Rahman'in avucunda dagdan daha iri oluncaya kadar buyur, tipki sizin bir tayi veya bir bodugu buyutmeniz gibi (O da sadakanizi buyutur)."
Buhari, Zekat 8; Muslim, Zekat 63, (1014); Muvatta, Sadakat 1, (2, 995); Tirmizi, Zekat 28, (661); Nesai, Zekat 48, (5, 57); Ibnu Mace, 28, (1842).

3225 - Yine Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bir adam bos bir arazide giderken bulut icinden gelen bir ses isitti: "Falancanin bahcesini sula!" diyordu. O bulut uzaklasarak suyunu bir ketire (kayaliga) bosaltti. Derken oradaki sel yollarindan biri bu sularin tamamini akitmaya basladi. Adam da suyun istikametini takiben yurudu. Bir muddet sonra, suyu bahcesine cevirmek uzere elinde bir kurek, calisan bir adam gordu. Ona:
"Ey Allah'in kulu ismin ne?" diye sordu.
"Falan!" dedi. Bu isim, adamin buluttan isittigi isimdi. Bu sefer o sordu:
"Ey Allah'in kulu, peki sen benim adimi niye sordun?"
"Ben sana su suyu getiren buluttan bir ses isitmistim, senin ismini soyleyerek "Falanin bahcesini sula!" diyordu. Sen bahcede ne yapiyorsun?"
"Madem ki sordun soyleyeyim. Ben bu bahceden cikan mahsule nezaret ederim. Ondan cikan mahsulun ucte birini tasadduk ederim. Ucte birini ben ve ailem yeriz, ucte birini de bahceye iade ederim" dedi."
Muslim, Zuhd 45, (2984).

3226 - Yine Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Bir dirhem, yuzbin dirhemi gecmistir."
"Bu nasil olur, ey Allah'in Resulu?" diye sordular. Su cevabi verdi.
"Bir adamin iki dirhemi vardi. Bunlardan daha iyisini tasadduk etti. Digeri ise, malinin yanina varip, malindan yuzbin dirhem cikardi ve onu tasadduk etti."
Nesai, Zekat 49, (5, 59).

3227 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma'nin anlattigina gore, kendisine bir dilenci gelmis o da dilenciye sormustur:
"Allah'tan baska ilah olmadigina ve Muhammed aleyhissalatu vesselam'in O'nun elcisi olduguna sehadet ediyor musun?" Adam, "Evet!" deyince tekrar sormustur: "Oruc tutuyor musun?" Adam tekrar "Evet!" demistir. Bunun uzerine Ibnu Abbas:
"Sen istedin. Isteyenin bir hakki vardir. Bizim de isteyene vermek, uzerimize vazifedir" der ve ona bir elbise verir. Sonra ilaveten der ki:
"Resulullah aleyhissalatu vesselam'i isittim soyle demisti: "Bir muslumana elbise giydiren her musluman mutlaka Allah'in hifzi altindadir, ta o giydirdiginden bir parca onun uzerinde bulundukca."
Tirmizi, Kiyamet 42, (2485).

3228 - Ebu Sa'id radiyallahu anh anlatiyor: "Bir bedevi gelerek: "Ey Allah'in Resulu! Bana hicretten haber ver!" dedi. Aleyhissalatu vesselam:
"Vah sana! O agir bir istir. Senin develerin var mi?" dedi. adam, "Evet!" deyince:
"Zekatlarini veriyor musun?" diye sordu. Adam yine "Evet!" deyince:
"oyleyse sen o uzaklarda kal ve calis, zira Allah senin amelinden hicbir seyi eksiltmeyecektir" buyurdu."
Buhari, Zekat 36, Edeb 95; Muslim, Imaret 87, (1865); Ebu Davud, Cihad 1, (2477); Nesai, Bey'a 11, (7, 144).

3229 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor:c "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Sadaka Rabbin ofkesini sondurur ve kotu olumu bertaraf eder."
Tirmizi, Zekat 28, (664).

NAFAKA

3230 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kullarin sabaha erdigi her gunde iki melek semadan iner ve bunlardan biri soyle dua eder: "Ey Ilahimiz! Infak edene halef (devam) ver." Digeri de soyle dua eder:
"Ey Ilahimiz! Cimriye de telef ver."
Buhari, Zekat 28; Muslim, Zekat 57, (1010).
Bir baska rivayette: "Allah Teala Hazretleri soyle der: "Ey Ademoglu! Sen infak et, ben de sana infak edeyim" seklinde gelmistir
 

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,344
Tepkime puanı
25
3231 - Ebu Zerr radiyallahu anh anlatiyor. "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Musluman olan bir kul, sahib oldugu her bir maldan Allah yolunda bir ciftini infak ederse, cennetin kapicilari onu mutlaka karsilar ve her biri kendi bekledigi kapidan girmesi icin davet eder."
"Bu nasil olur?" diye sorulmustu, soyle cevap verdi:
"Diyelim ki mali deve cinsindendir, iki deve; sigir cinsindendir, iki sigir (infak eder)."
Nesai, Cihad 45, (6, 48-49).

3232 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bir dinar var Allah yolunda harcadin, bir dinar var kole azad etmede harcadin, bir dinar var fakirler icin tasadduk ettin, yine bir dinar var onu da ailen icin harcadin. Iste (hep hayirda harcanan) bu dinarlarin sana en cok sevap getirecek olani ehlin icin harcadigindir."
Muslim, Zekat 39, (995).

3233 - Ebu Mes'ud el-Bedri radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Musluman kisi, ailesinin nafakasi icin harcar ve bundan sevap umarsa bu ona sadaka olur."
Buhari, Nafakat 1, Iman 41; Muslim, Zekat 48, (1002); Nesai, Zekat 60, (5, 69); Tirmizi, Birr 42, (1966).

3234 - Ibnu Mes'ud radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim ailesine Asure gunu genis (comert) davranirsa Allah da ona senenin geri kalan gunlerinde genis davranir."
Sufyan servi der ki: "Biz bunu denedik ve oyle bulduk."
Rezin tahric etmistir. (Cami'us-Sagir (Serhi Feyzu'l-Kadir'de mevcuttur) 6, 235.

TASADDUK VE INFAKA TESVIK

3235 - Harise Ibnu Vehb (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sadaka verin. Kisinin eline parayi alip sadaka olarak vermek uzere ciktigi ve fakat kendisine bagista bulunulan kimsenin "Bunu dun getirmis olsaydin kabul ederdim, ama su anda ona ihtiyacim yok'' diye cevap verecegi ve boylece sadakasini kabul edecek bir kimseyi bulamadan sadakasi elinde oldugu halde geri donecegi zaman yakindir."
Buhari, Fiten 24, Zekat 9; Muslim, Zekat 58, (1011); Nesai, Zekat 64, (5, 77).

3236 - Ebu Musa (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Muhakkak ki insanlar uzerine oyle bir zaman gelecek ki, o vakit kisi altindan sadaka ile (carsi pazar) dolasir da bunu kendisinden sadaka olarak kabul edecek tek kisi bulamaz. O zaman, tek bir erkege kirk tane kadinin tabi oldugunu ve kadinlarin coklugu ve erkeklerin azligi sebebiyle ona sigindiklarini gorursun.''
Buhari, Zekat 9; MusIim, Zekat 59, (1012).

3237 - Hz. Ali (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sadaka vermede acele edin. Cunku bela sadakanin onune gecemez.''
Rezin tahric etmistir. (Cami'u's-Sagir serh-i Feyzu'I-Kadir'de mevcuttur) 3, 195).

3238 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Allah arzi yarattigi zaman, arz sallanmaya (tipki bir hurma agaci gibi saga sola) yalpalar yapmaya basladi, bunun uzerine daglarla onu sabitlestirdi ve boylece arz istikrarini buldu. Melekler daglarin siddetine hayrette kaldilar.
"Ey Rabbimiz, dediler, daglardan daha siddetli bir mahluk yarattin mi?"
"Evet, buyurdu. Demiri yarattim.''
"Demirden daha siddetli bir sey yarattin mi?'' dediler. Hak Teala:
"Evet! dedi. Atesi yarattim.''
"Atesten daha agir bir sey yarattin mi?" diye yine sordular. Hak Teala:
"Evet, dedi, suyu yarattim! ''
"Sudan daha siddetli bir sey yarattin mi?'' dediler. Hak Teala tekrar cevap verdi:
"Evet, ruzgari yarattim.''
"Ruzgardan daha siddetli bir sey yarattin mi?'' diye yine sordular. Hak Teala:
"Evet insanoglunu yarattim'' dedi ve devam etti: "Eger o, sag eliyle sadaka verir, sol eli gormeyecek kadar gizlerse (daha siddetlidir).''
Tirmizi, Tefsir, Muavvizateyn 2, (3366).

3239 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) minberde, sadakadan ve dilenmeye tevessul etmemekten bahsettigi sirada:
"Ustteki el, alttaki elden hayirlidir!'' buyurdu. "Ustteki'' infak eden "alttaki'' de dilenen demektir.''
Buhari, Zekat 18; MusIim, Zekat 94. (103 3 ); Muvatta, Sadaka 8, (2, 998) ; Ebu Davud, Zekat 28, (1648); Nesai, Zekat 52, (5, 61).

3240 - Adiyy Ibnu Hatim (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "Yarim hurma ile de olsa kendinizi atesten koruyun'' buyurdu.''


 
Üst Alt