VEKÎL (El-Vekîl) & VELED-İ ZİNÂ:

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,107
Tepkime puanı
81
VEKÎL (El-Vekîl):
1 Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsından (güzel isimlerinden)
Mahlûkâtın dünyâda ve âhirette işlerini hakkıyla yerine getiren, rızkları veren, tevekkül etmeye (kendisine güvenilmeye) lâyık olan.
Bir kısım kimseler mü'minlere; "Düşmanlarınız size karşı toplandılar, aman onlardan sakının" dediklerinde, bu, onların îmânlarını bir kat daha artırmış ve "Allah bize yeter O ne güzel vekîldir" demişlerdir (Âl-i İmrân sûresi: 173)
Allah her şeyin yaratanıdır O, her şeye vekîldir (Zümer sûresi: 62)
Bir şeyden korkan el-Vekîl ism-i şerîfini söylerse, emniyet bulurKendisine hayır ve rızk kapıları açılır (Yûsuf Nebhânî)
2 Bir kimsenin, bir işi yapmak için kendi yerine koyduğu, işini havâle ettiği kimse, Vekil asıl gibidir (Atasözü)
Yemeğe çağrılan kimseye, malımdan istediğin kadar ye ve al ve dilediğine ver, hepsi helâl olsun denilse yedikleri helâl olur
Aldıkları, başkasına verdikleri helâl olmaz
Çünkü, miktârı bilinmeyen ta'âmın yemesini helâl etmek câizdir Fakat miktârı bilinmeyen malı almak için vekîl etmek ve meçhûl, belli olmayan ve ayrı olarak teslimi mümkün olan malı ayırmadan hediyye etmek sahîh (muteber) değildir (Muhammed Berdûsî-zâde)
Vekil edenin, işi yapabilecek kimse olması, vekîlin de âkıl (akıllı) olması şarttır
Bâliğ (ergenlik çağına ulaşmış) olması şart değildir (Ali Haydar Efendi)
Alış-verişe, borç vermeye veya ödemeye vekîl olan kimsenin teslim aldığı mallar kendinde emânet olur (Ali Haydar Efendi)
Vekîl, sâhibinden ayrıca izin almadıkça veya istediğini yap diyerek umûmî vekil edilmedikçe başkasını kendine vekîl, yapamaz
Yalnız zekât vermek için olan vekîl, izinsiz olarak başkasını vekil yapabilirler (Ali Haydar Efendi)
Her şeye vekîlimsin denilen umûmî vekil, talak, hediye, sadaka ve vakftan başka her şeyi, sâhibi adına yapabilir (Ali Haydar Efendi)
Vekîlin vekil olmayı kabûl etmesi şart değildir Red etmezse, kabûl ettiği anlaşılır (Fetâvâ-yı Hindiyye)
Kurbanını hayır cemiyetine hediye etmek isteyen bir kimse, kurbanını veya parasını götürüp bu işle vazîfeli me'mura teslim ederken; "Allah rızâsı için bayram veya nezir (adak) kurbanımı kesmeye ve dilediğine kestirmeye ve etini ve derisini dilediğine vermeye seni vekîl ettim" demelidir
Vekil de kurban kesilirken sâhiblerinin ismini söyleyerek kasapları vekil eder (Fetâvây-ı Hindiyye)

*****************************************************

VELED-İ ZİNÂ:
Nikâhsız evlenmeden meydana gelen çocuk
Çocuğun dîni, yanında bulunan ana-babasından dîni daha iyi olanı gibidir
Veled-i zinâ için de böyledir Yalnız veled-i zinâya babası nafaka vermez ve baba tarafından mîrâs almaz (İbn-i Âbidîn)
Akıllı çocuğun, âmânın, veled-i zinânın, vakitleri ve ezân okumasını bilen câhil köylünün ezân okuması kerâhetsiz (mekruh olmayıp) câizdir (İbn-i Âbidîn)
Veled-i zinânın imâm olması mekruhtur (Alâüddîn-i Haskefî)
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Alt