Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Efendimiz (s.a.v)'i Tanıyalım
(s.a.v) efendimizin örnek davranışları ve ilkeleri
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 2549" data-attributes="member: 3"><p style="margin-left: 20px"><p style="text-align: center"><img src="https://i.imgur.com/0qGIl.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></p> <p style="text-align: center"></p></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><strong><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"><span style="color: Black">11-Mesajını kolaylık ve tedricilik yöntemiyle sunması: </span></span></span></span></strong></p> <p style="margin-left: 20px"><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> Hz. Muhammed (sav), peygamberlik misyonu gereği, ilâhî mesajı, insan zihninin işleyiş ve algılayış yeteneğini dikkate alarak, bir anda değil de, zamana yayıp, önce basit ve kolay olandan başlayarak, yani tedricî olarak iletmiştir. Hz. Peygamber, Muaz'ı Yemen'e gönderirken şu tavsiyeleri yapmıştı: "Ehl-i Kitap'tan bir kavme gideceksin. Onları </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">'tan başka ilâh olmadığına ve benim </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">'ın elçisi olduğuma şehâdet etmeye davet et. Eğer buna itaat ederlerse, </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">'ın her gün ve gecede onlara beş vakit namazı farz kıldığını bildir. Buna da itaat ederlerse, zenginlerden alınıp fakirlere verilecek bir zekatı </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">'ın onlara farz kıldığını bildir. Buna da itaat ederlerse, sakın mallarının en kıymetlilerini alma. Mazlumun bedduasından kork. Çünkü mazlumun bedduası ile </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> arasında perde yoktur."22 </span></span></span></em></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 12px"><strong>12-Mesajını yaymak için çevresindeki insanlara sorumluluk vermesi: </strong></span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> Veda Hutbesinde Hz. Peygamber "Sizden burada bulunanlar sözlerimi burada bulunmayanlara ulaştırsın. Belki burada bulunan, kendinden daha anlayışlı ve sözlerimi daha iyi muhafaza edecek birine ulaştırır."23 diye hitap etmiştir. Hz. Peygamber bir defasında da: "Benim sözümü duyan, ezberleyen ve işittiği gibi kendinden sonrakilere ulaştıranı </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> nurlara gark etsin. Kendinden daha anlayışlı olanlara ilim taşıyan nice insanlar vardır. Niceleri de âlim olmadıkları halde ilim taşırlar."24 buyurarak, mesajının başkalarına iletilmesini temenni ettiği duasıyla insanları etkileyebilmiştir. Hz. Peygamber mesajının yayılmasında olduğu gibi aslını muhafaza edebilmesi için de çevresindeki insanlara sorumluluk vermiştir. "Benim adıma söylenmiş bir yalan, bir başkasının adına söylenen yalan gibi değildir. Bile bile benim adıma yalan uyduran kişi cehennemdeki yerine hazırlansın."25 Bir diğer sözünde de, mesajını içeren bilgileri gizleyenler için: "Kendisinden sorulan bir bilgiyi gizleyen ve onu insanlara ulaştırmayan kişiye kıyamet günü ateşten gem vurulur."26 buyurmuştur. </span></span></span></em></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"><span style="color: Black"><strong>13-Olumsuz tepkilere karşı sabır ve tahammül göstermesi: </strong></span></span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> Eşi Âişe Hz. Peygamber'e, Uhud savaşının yapıldığı günden daha zor bir gün yaşayıp yaşamadığını sormuş, O da şu şekilde cevap vermiştir: "Evet, senin kavminden çok kötülük gördüm. Bu kötülüklerin en fenası, onların bana (Taif de bir mevkii olan) Akabe günü yaptığıdır. Taifli İbn Abdülyâlîl'e sığınmak istemiştim de beni kabul etmemişti. Ben de geri dö*nüp, derin kederler içinde yürümekteydim. Karnüsseâlib (denilen yere) varıncaya kadar kendime gelemedim. Orada başımı kaldırıp baktığımda, bir bulutun beni gölgelediğini gördüm. Dikkatlice bakınca bulutun içinde Cebrail'i fark ettim. Cebrail bana seslenerek: ‘</span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">, kavminin sana ne söylediğini ve seni himaye etmeyi nasıl reddettiğini duymuştur. Onlara dilediğini yapması için de sana Dağlar Meleği'ni göndermiştir.' dedi. Bunun üzerine Dağlar Meleği bana seslenerek selam verdi. Sonra da: ‘Ey Muhammed! Kavminin sana ne dediğini </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> işitti. Ben Dağlar Meleğiyim. Ne yapmamı istiyorsun? Eğer dilersen şu iki dağı onların başına geçireyim.'dedi. O zaman: ‘Hayır, ben onların soylarından sadece </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">'a ibadet edecek ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayacak kimseler çıkarmasını </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">'tan dilerim.' dedim."27 </span></span></span></em></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="color: Black"><span style="font-size: 12px"><strong>14-İyiliği tercih etmesi, intikam alma yoluna gitmemesi: </strong></span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> Hanîfe oğullarından Sümâme b. Usâl, Mekke'de Hz. Muhammed'le (sav) karşılaştığında, Peygamberin kendisini İslâm'a davet etmesi üzerine, "Bir daha bu teklifini yaparsan seni öldürürüm." diyen ve bir başka sefer, Hz. Peygamberin kendisine gönderdiği elçiyi öldürmek isteyecek kadar düşmanlıkta ileri giden bir kişiydi. Bir İslâm askeri birliği onu yakalayarak Medine'ye getirmişti. Fakat, askerler yakaladıkları bu kişiyi tanıyamamışlardı. Hz. Peygamber onu görür görmez tanımış ve mescidde bir direğe bağlanmasını ve kendisine saygılı davranılmasını istemiştir. Namaz için mescide, giriş ve çıkışlarda bizzat Hz. Peygamber kendisiyle ilgilenmiş ve ona iman teklif etmiştir. Onun bu isteğine cevaben Sümame'nin hep, "Şâyet beni öldürecek olursan, zaten kanı dökülecek katil bir kimseyi öldürmüş olacaksın; şâyet kan diyeti istersen istediğini veririm." sözleri karşısında Hz. Peygamber, ona hiç karşılık vermeksizin oradan uzaklaşıp gitmekteydi. Sümame, bu arada camide olup bitenleri ve İslâm'ın nasıl bir din olduğunu bizzat görmekteydi. Üç gün sonra o, yine bildik cevabım tekrar edince Hz. Peygamber, onun hiçbir fidye alınmaksızın serbest bırakılmasını istedi. Sümame, bu tavırdan oldukça etkilenmiş olmalı ki, serbest kalınca camiden çıktı, şehir dışında bir yerde güzelce temizlendikten sonra tekrar Hz. Peygamber'e gelerek, Ona Müslüman olduğunu bildirdi ve şöyle dedi: "Şu ana kadar sen bana dünyanın en iğrenç adamı gibi duruyordun; işte artık şimdi seni herkesten çok takdir ediyorum." </span></span></span></em></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"><strong><span style="color: Black">15-Bazen sosyo-psikolojik bir baskı, bazen de uyarı, azarlama ve müdahale etme yoluna gitmesi: </span></strong></span></span></span></p> <p style="margin-left: 20px"><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> Hz. Peygamber, bazen sosyo-psikolojik bir baskı uygulama yoluna gitmiştir. Rivâyetlere göre, Ka'b b. Mâlik, askerî bir sefere katılması gerekirken her nasılsa ihmal etmiş, katılmamıştı. Onun bu tavrı Hz. Peygamber tarafından hoş karşılanmamış ve kendisiyle elli gün konuşulmamıştı. Bu durumda, ondan başka iki kişi daha vardı. Yüzlerine dahi bakılmadığı, kendileriyle iletişimin tamamen kesildiği böyle bir tavır, aslında savaşa katılan Müslümanlarla birlikte hareket etmedikleri için bir cezalandırmaydı. Hz. Peygamberin kırgın ve kızgın bir şekilde "</span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">'ın hükmü gelinceye kadar kalk, git!" dediği Ka'b b. Malik, bu elli günlük sürede, yeryüzünün kendisine dar geldiğini söylemiştir. Bu süre sonunda samimi tevbeleri üzerine </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">, affedildiklerini bildiren şu âyeti indirmiştir:149 "Ve (savaştan) geri bırakılan o üç kişinin (tevbelerini kabul buyurdu). Bütün genişliğiyle beraber arz başlarına dar gelmiş ve canları kendilerini sıktıkça sıkmış ve </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">'tan, yine </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">'a sığınmaktan başka çare olmadığını anlamışlardı. </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> onların tevbesini kabul buyurdu ki tevbe etsinler. </span></span></span></em></p> <p style="margin-left: 20px"><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> Çünkü </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">Allah </span></span></span></em><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue">, tevbeyi çok kabul eden, çok esirgeyendir."28 </span></span></span></em></p> <p style="margin-left: 20px"></p> <p style="margin-left: 20px"><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> Dr. Yusuf MACİT</span></span></span></em></p> <p style="margin-left: 20px"><em><span style="font-family: 'Comic Sans MS'"><span style="font-size: 12px"><span style="color: Blue"> (alıntı)</span></span></span></em></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 2549, member: 3"] [INDENT][CENTER][IMG]https://i.imgur.com/0qGIl.jpg[/IMG] [/CENTER] [B][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue][COLOR=Black]11-Mesajını kolaylık ve tedricilik yöntemiyle sunması: [/COLOR][/COLOR][/SIZE][/FONT][/B] [I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] Hz. Muhammed (sav), peygamberlik misyonu gereği, ilâhî mesajı, insan zihninin işleyiş ve algılayış yeteneğini dikkate alarak, bir anda değil de, zamana yayıp, önce basit ve kolay olandan başlayarak, yani tedricî olarak iletmiştir. Hz. Peygamber, Muaz'ı Yemen'e gönderirken şu tavsiyeleri yapmıştı: "Ehl-i Kitap'tan bir kavme gideceksin. Onları [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]'tan başka ilâh olmadığına ve benim [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]'ın elçisi olduğuma şehâdet etmeye davet et. Eğer buna itaat ederlerse, [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]'ın her gün ve gecede onlara beş vakit namazı farz kıldığını bildir. Buna da itaat ederlerse, zenginlerden alınıp fakirlere verilecek bir zekatı [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]'ın onlara farz kıldığını bildir. Buna da itaat ederlerse, sakın mallarının en kıymetlilerini alma. Mazlumun bedduasından kork. Çünkü mazlumun bedduası ile [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] arasında perde yoktur."22 [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Comic Sans MS][COLOR=Black][SIZE=3][B]12-Mesajını yaymak için çevresindeki insanlara sorumluluk vermesi: [/B][/SIZE][/COLOR][/FONT] [I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] Veda Hutbesinde Hz. Peygamber "Sizden burada bulunanlar sözlerimi burada bulunmayanlara ulaştırsın. Belki burada bulunan, kendinden daha anlayışlı ve sözlerimi daha iyi muhafaza edecek birine ulaştırır."23 diye hitap etmiştir. Hz. Peygamber bir defasında da: "Benim sözümü duyan, ezberleyen ve işittiği gibi kendinden sonrakilere ulaştıranı [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] nurlara gark etsin. Kendinden daha anlayışlı olanlara ilim taşıyan nice insanlar vardır. Niceleri de âlim olmadıkları halde ilim taşırlar."24 buyurarak, mesajının başkalarına iletilmesini temenni ettiği duasıyla insanları etkileyebilmiştir. Hz. Peygamber mesajının yayılmasında olduğu gibi aslını muhafaza edebilmesi için de çevresindeki insanlara sorumluluk vermiştir. "Benim adıma söylenmiş bir yalan, bir başkasının adına söylenen yalan gibi değildir. Bile bile benim adıma yalan uyduran kişi cehennemdeki yerine hazırlansın."25 Bir diğer sözünde de, mesajını içeren bilgileri gizleyenler için: "Kendisinden sorulan bir bilgiyi gizleyen ve onu insanlara ulaştırmayan kişiye kıyamet günü ateşten gem vurulur."26 buyurmuştur. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue][COLOR=Black][B]13-Olumsuz tepkilere karşı sabır ve tahammül göstermesi: [/B][/COLOR][/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] Eşi Âişe Hz. Peygamber'e, Uhud savaşının yapıldığı günden daha zor bir gün yaşayıp yaşamadığını sormuş, O da şu şekilde cevap vermiştir: "Evet, senin kavminden çok kötülük gördüm. Bu kötülüklerin en fenası, onların bana (Taif de bir mevkii olan) Akabe günü yaptığıdır. Taifli İbn Abdülyâlîl'e sığınmak istemiştim de beni kabul etmemişti. Ben de geri dö*nüp, derin kederler içinde yürümekteydim. Karnüsseâlib (denilen yere) varıncaya kadar kendime gelemedim. Orada başımı kaldırıp baktığımda, bir bulutun beni gölgelediğini gördüm. Dikkatlice bakınca bulutun içinde Cebrail'i fark ettim. Cebrail bana seslenerek: ‘[/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue], kavminin sana ne söylediğini ve seni himaye etmeyi nasıl reddettiğini duymuştur. Onlara dilediğini yapması için de sana Dağlar Meleği'ni göndermiştir.' dedi. Bunun üzerine Dağlar Meleği bana seslenerek selam verdi. Sonra da: ‘Ey Muhammed! Kavminin sana ne dediğini [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] işitti. Ben Dağlar Meleğiyim. Ne yapmamı istiyorsun? Eğer dilersen şu iki dağı onların başına geçireyim.'dedi. O zaman: ‘Hayır, ben onların soylarından sadece [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]'a ibadet edecek ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayacak kimseler çıkarmasını [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]'tan dilerim.' dedim."27 [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Comic Sans MS][COLOR=Black][SIZE=3][B]14-İyiliği tercih etmesi, intikam alma yoluna gitmemesi: [/B][/SIZE][/COLOR][/FONT] [I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] Hanîfe oğullarından Sümâme b. Usâl, Mekke'de Hz. Muhammed'le (sav) karşılaştığında, Peygamberin kendisini İslâm'a davet etmesi üzerine, "Bir daha bu teklifini yaparsan seni öldürürüm." diyen ve bir başka sefer, Hz. Peygamberin kendisine gönderdiği elçiyi öldürmek isteyecek kadar düşmanlıkta ileri giden bir kişiydi. Bir İslâm askeri birliği onu yakalayarak Medine'ye getirmişti. Fakat, askerler yakaladıkları bu kişiyi tanıyamamışlardı. Hz. Peygamber onu görür görmez tanımış ve mescidde bir direğe bağlanmasını ve kendisine saygılı davranılmasını istemiştir. Namaz için mescide, giriş ve çıkışlarda bizzat Hz. Peygamber kendisiyle ilgilenmiş ve ona iman teklif etmiştir. Onun bu isteğine cevaben Sümame'nin hep, "Şâyet beni öldürecek olursan, zaten kanı dökülecek katil bir kimseyi öldürmüş olacaksın; şâyet kan diyeti istersen istediğini veririm." sözleri karşısında Hz. Peygamber, ona hiç karşılık vermeksizin oradan uzaklaşıp gitmekteydi. Sümame, bu arada camide olup bitenleri ve İslâm'ın nasıl bir din olduğunu bizzat görmekteydi. Üç gün sonra o, yine bildik cevabım tekrar edince Hz. Peygamber, onun hiçbir fidye alınmaksızın serbest bırakılmasını istedi. Sümame, bu tavırdan oldukça etkilenmiş olmalı ki, serbest kalınca camiden çıktı, şehir dışında bir yerde güzelce temizlendikten sonra tekrar Hz. Peygamber'e gelerek, Ona Müslüman olduğunu bildirdi ve şöyle dedi: "Şu ana kadar sen bana dünyanın en iğrenç adamı gibi duruyordun; işte artık şimdi seni herkesten çok takdir ediyorum." [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I] [FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue][B][COLOR=Black]15-Bazen sosyo-psikolojik bir baskı, bazen de uyarı, azarlama ve müdahale etme yoluna gitmesi: [/COLOR][/B][/COLOR][/SIZE][/FONT] [I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] Hz. Peygamber, bazen sosyo-psikolojik bir baskı uygulama yoluna gitmiştir. Rivâyetlere göre, Ka'b b. Mâlik, askerî bir sefere katılması gerekirken her nasılsa ihmal etmiş, katılmamıştı. Onun bu tavrı Hz. Peygamber tarafından hoş karşılanmamış ve kendisiyle elli gün konuşulmamıştı. Bu durumda, ondan başka iki kişi daha vardı. Yüzlerine dahi bakılmadığı, kendileriyle iletişimin tamamen kesildiği böyle bir tavır, aslında savaşa katılan Müslümanlarla birlikte hareket etmedikleri için bir cezalandırmaydı. Hz. Peygamberin kırgın ve kızgın bir şekilde "[/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]'ın hükmü gelinceye kadar kalk, git!" dediği Ka'b b. Malik, bu elli günlük sürede, yeryüzünün kendisine dar geldiğini söylemiştir. Bu süre sonunda samimi tevbeleri üzerine [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue], affedildiklerini bildiren şu âyeti indirmiştir:149 "Ve (savaştan) geri bırakılan o üç kişinin (tevbelerini kabul buyurdu). Bütün genişliğiyle beraber arz başlarına dar gelmiş ve canları kendilerini sıktıkça sıkmış ve [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]'tan, yine [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]'a sığınmaktan başka çare olmadığını anlamışlardı. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] onların tevbesini kabul buyurdu ki tevbe etsinler. [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I] [I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] Çünkü [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue]Allah [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue], tevbeyi çok kabul eden, çok esirgeyendir."28 [/COLOR][/SIZE][/FONT][/I] [I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] Dr. Yusuf MACİT[/COLOR][/SIZE][/FONT][/I] [I][FONT=Comic Sans MS][SIZE=3][COLOR=Blue] (alıntı)[/COLOR][/SIZE][/FONT][/I][/INDENT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günde beş vakit kıldığımız nedir?
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Efendimiz (s.a.v)'i Tanıyalım
(s.a.v) efendimizin örnek davranışları ve ilkeleri
Üst
Alt