Rükn.

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
RÜKN:
1Bir şeyin bir parçasını veya bütününü meydana getiren şey
İnanılacak şeyleri kalb ile tasdîk (kabûl) îmânın aslî (temel) rüknüdür Kalb ile tasdîk olmazsa îmân olmaz Tehdîd altında bulunanın dil ile îmânını söylememesi onun îmânına zarar vermez Çünkü dil ile ikrâr (söyleme) îmânın aslî rüknü değildir (Teftâzânî, Mâtürîdî)
2 Namazın içindeki farz
Namazın beş rüknünden birincisi kıyâm (ayakta durmak)dır İkincisi kırâet (Fâtiha ve namaz sûrelerini okumak)tir Üçüncüsü, rükû (sûreden sonra, Allahü ekber diyerek eğilmek)dur Dördüncüsü secde (alnı ve ayak parmaklarını yere koymak)dir Beşincisi, ka'de-i âhire (son rek'atte, ettehiyyâtüyü okuyacak kadar oturmak)dir Her kim bu beş rüknden birini terk ederse, namazı bozulur Namazın dışındaki farzlardan olan iftitah tekbîrini (başlama tekbîrini) namazın içindeki farzlardan yâni rükünlerinden sayan âlimler de vardır Buna göre namazın rükünleri altı olmaktadır (İbn-i Âbidîn)
Birini vekil yapmanın rüknü; îcâb ve kabûldür yâni, taraflardan birinin "Seni vekil yaptım" diğerinin ise "Kabûl ettim" demesidir (Mecelle)
3Kâbe'nin dört köşesinden her birine verilen isim
Kâbe'nin, Şam'a karşı olan köşesine Rükn-i Şâmî, Bağdâd'a karşı olana Rükn-i Irâkî, Yemen tarafında olana Rükn-i Yemânî, dördüncü köşeye de Rükn-i Hacer-ül-esved adı verilir (Eyyûb Sabri Paşa)

Rükn-i Hacer-ül-Esved:
Kâbe'de Hacer-ül-esved'in bulunduğu köşe
Tavâfa (Kâbe'nin etrâfında dönmeye), Rükn-i Hacer-ül-esved'den başlamak ve burada bitirmek, haccın sünnetlerindendir (İbn-i Âbidîn)
Resûlullah efendimiz, Rükn-i Hacer-ül-esved ile Rükn-i Yemânî'nin karşısına geldiği vakit, her tavâfta (her dönüşte), istilâm yapmayı (bu köşeleri selâmlamayı) terk etmez; onlardan başka rükünlerde de istilâm yapmazdı (Abdullah bin Ömer)

Rükn-i Irâkî:
Kâbe'nin Bağdâd'a karşı olan köşesi

Rükn-i Şâmî:
Kâbe'nin Şam'a karşı olan köşesi

Rükn-i Yemânî:
Kâbe'nin Yemen tarafında olan köşesi
Rükn-i Yemânî'den geçerken, mutlaka Cebrâil'in, onun üzerinde durduğunu ve istilâmda (selâmda) bulunanlar için af dilediğini görürüm (Hadîs-i şerîf-Ahbâru Mekke)
Peygamber efendimiz, Rükn-i Yemânî'de istilâm yapar (bu rüknü selâmlar) ve yüzünü de onun üzerine sürerdi (Mücâhid)
Abdullah bin Ömer'e; "Rükn-i Hacer-ül-esved ile Rükn-i Yemânî karşısında istilâm yapmasında (bu rüknleri selâmlamasında) bu kadar gayret göstermesinin sebebi soruldukta; "Ben, Resûlullah efendimizin; "Bu iki rükün karşısında istilâm yapmak, hatâları siler" buyurduğunu duydum" dedi (Ahbâru Mekke-Azrakî)
Saîd bin Müseyyeb'den rivâyet edildiğine göre, Peygamber efendimiz, Rükn-i Yemânî'nin önünden geçerken, şu duâyı yapardı: "Ey Allah'ım! Küfürden, zilletten, fakirlikten, dünyâ ve âhirette îtibâr kaybettirecek yerlerde durmaktan sana sığınırım Ey bizim Rabbimiz! Sen bize dünyâda da, âhirette de nîmet ver ve bizi Cehennem azâbından koru!" (Ahbâru Mekke-Azrâkî)
 
Üst Alt