Risalelerden 500 vecize .... (401-500)

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
401- Bu dünya bir misafirhanedir. Mektubat - 438
402- Namaz dini, zekât asayişi muhafaza eden İlahî iki esastırlar. İşarat-ül İ'caz - 43
403- Kâinatı elinde tutamayan, zerreyi halkedemez. Sözler - 700
404- Ey insan! Bilir misin nereye gidiyorsun ve nereye sevk olunuyorsun? Mektubat - 228
405- Mü'minin, mü'mine karşı vazifesi: Büyüğe hürmet, küçüğe merhamet, müsaviye muhabbet ... Â. Bediiyye
406- İslâmiyet'te imandan sonra en yüksek hakikat namazdır. Tarihce - 143
407- İmanı kurtarmak ve Kur'ana hizmet için, Mekke'de olsam da buraya gelmek lâzımdı. Çünki, en ziyâde burada ihtiyaç var. Emirdag 1 - 195
408- Cenab-ı Hakk'a hadsiz şükür ederim ki; beni bana beğendirmemiş, dehşetli kusurlarımı bana göstermiş. Emirdag L. 1 - 161
409- Gördüm ki: Ömrüm koşarak gidiyor, âhirete yakınlaşmış. Lem'alar - 256
410- İman dahi hayata hayat ve ruh oldukça, beka bulur hem bâki meyveler verir. Lem'alar - 257
411- Bu şehirden de çıkacaksın. Ve keza bu fâni dünyadan da çıkacaksın. Öyle ise, aziz olarak çıkmaya çalış. Mesnevi - 119
412- Fenalığı kendinden, iyiliği Allah'tan bil. Sözler - 37
413- Bir elmayı, bir adama hakikî rızk olarak vermek; bütün yeryüzünü bütün meyvelerle dolduran o zât verebilir. Sözler - 418
414- Sure-i İhlas'ın herbir harfinin haseneleri, binbeşyüze yakındır. Sözler - 347
415- İslâmiyet noktasında bu asır, gayet ehemmiyetli ve dehşetlidir. Kastamonu L. - 187
416- Sizler baktınız. Günahlardan başka ne kazandınız? Ben bakmadım, ne kaybettim? Kastamonu L. - 208
417- "Ey bu yerlerin hâkimi! Senin bahtına düştüm, sana dehalet ediyorum ve herşeyi sana bırakıyorum ve sana tevekkül ediyorum." B. Mesnevi - 463
418- Meyveler nümunelerdir, yutmaya değil tatmaya izin var. Tâ ki asıllarına müşteri olunsun. B. Mesnevi - 463
419- Ruhumun hanesi olan cismimin de hergün bir taşı düşmekle yıpranıyor. Lem - 224
420- Sen hayırlı amelinin ücretini, amelden önce almışsın. B. Mesnevi - 465
421- "İlminden mefaat görülen bir âlim, bin âbidden hayırlıdır. Tefekkürnâme - 5
422- Madem ölüm var, kabre girilecek; bu hayat gidiyor, bâki bir hayat geliyor. Mek - 439
423- Şu koca kâinat sarayının bir ustası var. O usta onu bilir, görür, yapar, idare eder. Sözler - 687
424- (Peygambrimiz (a.s.m.) ferman etmiş: "Rabbim bana edebi, güzel bir surette ihsan etmiş, edeblendirmiş." Lem'alar - 54
425- Gıybet odur ki: Gıybet edilen adam hazır olsa idi ve işitse idi, kerahet edip darılacaktı. Eğer doğru dese, zâten gıybettir. Mektubat - 276
426- Allah'ı tanımayanın dünya dolusu bela başında vardır. Allah'ı tanıyanın dünyası nurla ve manevî sürurla doludur. Lem'alar - 210
427- Dua bir ibâdettir. Mektubat 301
428- Diyebilirsin: "Benim Rabb-ı Rahîm'im dünyayı bana bir hane yaptı. Ay ve güneşi, o haneme bir lâmba; ve baharı, bir deste gül; ve yazı, bir sofra-i nimet; ve hayvanı, bana hizmetkâr yaptı. Sözler - 328
429- Her mü'minin namazı, onun bir nev'i mi'racı hükmündedir. Şualar: 92
430- Sâni'-i Zülcelal, kendi san'atının mu'cizeleri ile kendini tanıttırmak ve bildirmek ister. Sözler - 329
431- Kabre girip uyandırılmamak üzere rahat yatamazsınız. S: 400
432- Sana i'timad ediyorum ve herşeyi senin için terkediyorum ve yalnız seninim ve seni istiyorum. Nurun İlk Kapısı - 18
433- Hayat musibetlerle, hastalıklarla tasaffi eder, kemal bulur, kuvvet bulur, terakki eder, netice verir. Lem'alar - 9
434- Ey nefis! Bil ki, dünkü gün senin elinden çıktı. Sözler - 272
435- Asıl söz ise Kur'anındır. Zira söz odur ve söz onundur. Dinleyelim: Sözler - 91
436- Merak musibeti ikleştirir, maddî musibeti kalbde de yerleştirmek için bir kök olur. Şualar - 323
437- Allah birdir. Başka şeylere müracaat edip yorulma! Mek: 224
438- Herşeyde bir güzellik ciheti var ve Rahmetin bir cilvesi var. Şualar - 323
439- Kader adalet ve hikmetle iş görür. Şualar - 323
440- Hadîs-i Şerif'te vardır ki: "Bir adam seninle imana gelmesi, sana sahra dolusu kırmızı koyunlardan daha hayırlıdır." E. 1 - 104
441- Her bir bahar, birtek çiçek gibi, gayet muntazam ve mevzun olarak, zeminin yüzüne bir Cemil ve Celil'in eliyle takılıp koparılıyor; konup kaldırılıyor. Sözler - 164
442- (İnsan), öyle bir Kerim'e misafir olmuş ki nihayetsiz rahmet hazinelerini ona açmış. Sözler - 323
443- Allah'a sığınmaktan başka çâre yoktur. B. Mesnevi - 526
444- Allah'tan başka çağırdığınız bütün ilahlarınız toplansalar da yine bir tek sineği halk ve icad edemezler. B. Mesnevi - 528
445- Çok kıymettar ni'metlerin makbul fiyatları, başta Bismillahirrahmanirrahim ve âhirinde Elhamdülillah demektir. Şualar - 162
446- Namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır. Hem cisme de o kadar ağır bir iş değildir. Sözler - 21
447- Uyanmış, insaniyeti tatmış, müstakbele ve ebede namzed olmuş adam, dinsiz yaşayamaz. Tarihce - 84
448- Sinek tavuktan san'atça ileri geçmezse de, geri de kalmaz. Lem'alar - 240
449- Bir adamın bir hikmet kelimesini işitmesi, bazan olur ki ona bir sene ibadetten hayırlı olur. Tefekkürnâme
450- "Din nasihatten iberettir." Â. Bediiyye - 393
451- Dünyanın yüz bahçesi, fâni olmak haysiyetiyle âhiretin bâki olan bir ağacına mukabil gelemez. Emirdag L. 1 -87
452- Dünya için din feda olunmaz. Hutbe-i şamiye - 86
453- Hastalık seni tam uyandırıncaya kadar sabra çalış. Lem'alar - 207
454- Umum vaktinizi, hattâ uykuda dahi olsa, ibadette olmak isterseniz, öyle ise farz namazınızı terk etmeyiniz. El yazma
455- Yağmur namazı ve duası bir ibadettir. Yağmursuzluk, o ibadetin vaktidir. Yoksa o ibadet ve o dua, yağmuru getirmek için değildir. Sözler - 317
456- Kabrinde çok günahları kazanan ve kazandıran çıplak bacakları yılan suretinde görünecek ve Cehennem'de o çirkinleşmiş uzuvlarının yanmalarının azablarını çekecek. Os. Lem’alar
457- Kur'andan ve hadisten sonra en mühim hüccet-i imaniye, Risale-i Nur'dur. G. Münteşir - 53/155
458- Bir adamın imanını kurtarmak, on adamı veli yapmaktan daha sevablı bir hizmettir. Kastamonu L. - 84
459- "Herşeye bedel Allah bana kâfi ve vâfi ve şâfidir. Âmenna." B. Mesnevi - 539
460- Ey kardeş bil ki! Menfaat gibi zarar dahi doğrudan doğruya Cenab-ı Hak'tandır.
B. Mesnevi - 540
461- hayat gibi ölüm dahi doğrudan doğruya Allah'ın kudret ve kaderi iledir. B. Mes - 540
462- Abdin hal-i secdedeki ânı, Rabbisine en yakın halidir. B. Mesnevi - 545
463- Hakikî bir Müslüman, samimî bir mü'min hiçbir zaman anarşiye ve bozgunculuğa taraftar olmaz. Tarihce - 653
464- Dinin şiddetle men'ettiği şey, fitne ve anarşidir. Tarihce - 653
465- Eğer malı çok seversen, hırs ile değil, belki kanaat ile malı taleb et, tâ çok gelsin. Mektubat - 272
466- (Cenab-ı Hak), korktuğumuz en büyük şeylerden daha büyüktür. Şualar - 234
467- Gıybet, ehl-i adavet ve hased ve inadın en çok istimal ettikleri alçak bir silâhtır. Mektubat - 276
468- Hazret-i Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm işaret etmiştir ki: "Hazret-i İsa nâzil olup gelecek, ümmetimden olacak, şeriatımla amel edecektir." Mektubat - 470
469- Âhirzamanda Hazret-i İsa'nın (A.S.) din-i hakikîsi hükmedecek, İslâmiyetle omuz omuza gelecek. Kastamonu L. - 111
470- İlim odur ki, kalbde yerleşsin. Yalnız akılda olsa insana mal olmuyor. Â. Bediiyye - 634
471- İslâmiyetin menşei, ilim; Esası, akıldır. İşarat-ül İ'caz - 104
472- Hazmolmayan ilim, telkin edilmemeli. Sözler - 706
473- Gençlik ni'metine bir şükür olarak, o tatlı ni'meti, iffetle, istikamette sarfetmek lâzım ve elzemdir.Şualar - 204
474- Madem Rahîm bir Hâlıkımız var; bizim için gurbet olamaz. Madem o var, bizim için herşey var. Lem'alar - 228
475- Nev-i beşere rahmet olan Kur'an ancak umumun, lâakal ekseriyetin saadetini tazammun eden bir medeniyeti kabul eder. Tarihce - 132
476- Nefsim her fenalığı ister. Mektubat - 68
477- Kısa bir ömürde, az bir lezzet için; ebedî, daimî hayatını ve saadet-i ebediyesini berbad etmek, ehl-i aklın kârı değil. Mek.- 68
478- Âhireti bilen ve dünyanın hakikatını keşfeden; aklı varsa pişman olmaz, yeniden dünyaya dönüp uğraşmaz. Mektubat - 68
479- Kur'an yıldızlarına perde çekilmez. Gözünü kapayan yalnız kendi görmez, başkasına gece yapamaz. Mektubat - 66
480- Ecel birdir, değişmez. Sözler - 152
481- Benim boynumda veya koynumda bir akrep bulunduğunu biri söylese veya gösterse; ondan darılmak değil, belki memnun olmak lâzım gelir. Mektubat - 64
482- Bu dünya fânidir. En büyük dâvâ, bâki olan âlemi kazanmaktır. İnsanın i'tikadı sağlam olmazsa, dâvâyı kaybeder. Emirdağ L. - 15
483- Yanıma gelen herkese demişim: "İman lâzım, İslâmiyet lâzım"... Mektubat - 63
484- En mühim, en lüzumlu, en selâmetli olan imana hizmet cihetini tercih ettim. Mektubat - 63
485- Kanaat ve iktisad; maaştan ziyade sizin hayatınızı idame ve rızkınızı temin eder. Mektubat - 418
486- Kur'an-ı Hakîm, her zaman kıyametin acaibini tehdid suretinde zikrediyor. "Göreceksiniz..." diyor. Mektubat - 59
487- Bir sene bu risaleleri ve bu dersleri anlayarak ve kabul ederek okuyan; bu zamanın mühim, hakikatlı bir âlimi olabilir. Lem'alar - 167
488- Cennet-Cehennem, şecere-i hilkatten ebed tarafına uzanıp eğilerek giden dalının iki meyvesidir. Sözler - 532
489- Lezzet-i hizmet-i imaniye, her kederi unutturur. Barla L. - 261
490- Tevekkül, kanaat ve iktisad öyle bir hazine ve bir servettir ki, hiçbir şey ile değişilmez. Mektubat - 14
491- Cesed, gelip geçicidir. Sözler - 517
492- Bilirsin ki: En ziyade insanı tahrik eden meraktır. Sözler - 238
493- Cennet adamlar istediği gibi, Cehennem de adam ister. Emirdag L. - 43
494- Şimdi insanlarda kim var ki, kusuru bulunmasın. Mâdem, hasenat seyyiata râcih gelse afvedilir. G. Münteşir - 53/391
495- Cesed ruhun hanesi ve yuvasıdır, libası değildir. Sözler - 517
496- Şu koca kâinat sarayının bir ustası var. O usta onu bilir, görür, yapar, idare eder. Sözler - 687
497- Bu meydan-ı imtihanda olanlar, başı boş değiller; saadet sarayları ve zindanlar onları bekliyorlar... Sözler - 52
498- Yahu, bu da geçer. Mektubat - 278
499- Cenab-ı Hak bir abdini severse, dünyayı ona küstürür, çirkin gösterir. Mektubat - 278
500- Bu latif, nazik masnuatı o kuru ağaçlardan ihraç eden kudrete hiç bir şey ağır gelmez. Mesnevi - 108
 
Üst Alt