Refik. - Refik-i A'la.

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
REFÎK:
1 Dost ve arkadaş
Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:
Kim Allahü teâlâya ve Resûl'e itâat ederse, işte onlar Allah'ın kendilerine lütuflarda, ihsânlarda bulunduğu peygamberler, sıddîkler, şehîdler ve sâlih kişilerle berâberdir Bunlar ne güzel refiktirler (Nisâ sûresi: 69)
Her peygamberin bir refîki vardır Benim Cennet'teki refîkim Osman'dır (Hadîs-i şerîf-Savâik-ul-Muhrika)
Önce refîk sonra yol (Şâh-ı Nakşibend) Yâ Rab! Kabrimi Ravda-i Cennet et, Yalnız bırakma, refîkim rahmet et
(M Sıddîk Gümüş)
2 Yumuşak huylu, rıfk sâhibi
(Bkz Rıfk)
Allahü teâlâ refîktir, yumuşaklığı sever Sertlik edenlere vermediği şeyleri ve başka hiçbir şeye vermediğini yumuşak davranana ihsân eder (Hadîs-i şerîf-Müslim)
___________________________________________:

Refîk-i A'lâ:
1 Allahü teâlâ
Ölüm hastalığında Resûl-i ekrem, dünyâda kalmakla, âhirete kavuşmak husûslarında serbest bırakıldığı vakit; "Allah'ım, senden Refîk-i a'lâ'yı isterim" buyurmuştur (Sahîh-i Buhârî, Sahîh-i Müslim)
2 Peygamberlerin, evliyânın, şehidlerin ve sâlih (iyi) kimselerin rûhlarının bulunduğu yer
Rûhun, bedendeki hâlinden başka hâlleri vardır Mü'min öldükten sonra, rûhu, Refîk-i a'lâda bulunur Bedene ilgisi de vardır Bir kimse, mezârdaki bedene selâm verse, Refîk-i a'lâda bulunan rûhu bu kimseye selâm verir (Dâvûd bin Süleymân Bağdâdî)
İmâm-ı Rabbânî hazretleri, dilediklerine kavuşup, Allahü teâlânın ihsân ettiği derecelere varıp, cenâb-ı Hakk'ın takdîri yerini bulunca, Azrâil aleyhisselâmın dâvetini kabûl edip, hicrî bin otuz dört senesi, Safer ayının yirmi dokuzuncu Salı günü Ref îk-i a'lâ'ya kavuştu Sihrind (Serhend) kabristanına defn edildi (Bedreddîn Serhendî)
Allah'tan korkan takvâ sâhipleri için, başkalarının ortak olmıyacağı üstün makamlar vardır Onlar, Refîk-i a'lâ'da yer alırlar Çünkü onlar âlimlerdir Âlimler ise, Peygamberlerin vârisleri olmaları bakımından peygamberlerle berâberdir Refîk-i a'lâ' da bulunmak, peygamberler ve onlara katılanlara mahsûstur (İmâm-ı Gazâlî)
 
Üst Alt