Peygamber Eğitiminde Yetişen Genç Sahabi ÜSAME B. ZEYD (ö. 54)

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
ÜSAME B. ZEYD (ö. 54)

Üsame, Peygamberimiz'in evlatlığı ve azadlısı olan Zeyd b. Harise'nin oğludur. "Hıbbu Rasûlullah" yani Allah Rasûlu'nun mahbubu, ahbabı, sevdiği bir gençtir.
habes.jpg

Hz. Peygamber, vefatından kısa bir süre önce, Üsame'yi, aralarında Hz. Ebû Bekir ve Ömer'in bulunduğu Mute'ye gönderilen sahabe ordusunun komutanlığına atamıştı. Bunun üzerine bazıları, bu atamadan dolayı Hz.Peygamber'i eleştirmeye, endişe ve hoşnutsuzluklarını dile getirmeye başladılar. Onların eleştirilerini işiten Hz. Peygamber onlara bir hutbe îrad ederek, bazı kimselerin, Üsame'nin atanmasını eleştirdiklerini, onların daha önce de (H. 8 yılında yine Mute seferinde tayin edilen komutanlardan biri olan ve şehid düşen) babası Zeyd'i (ö. 8) dile doladıklarını, oysa kendisinin ikisini de çok sevdiğini ve bu iş için onları liyakatlı bulduğunu, ona hayırlısını tavsiye etmelerini ve emrini uygulamalarını istemişti.


Şüphesiz Hz. Peygamber genç bir mevali (Arap olmayan) olan Üsame'yi, ileri gelen yüzlerce sahabenin üzerine komutan tayin ederken İslam'ın öngördüğü yönetim anlayışında sınıf ve yaş farkının değil, ehliyet ve liyakatın asıl olduğunu fiilî olarak göstermek istemişti. Elbette Üsame'nin ordusu içinde, kendisinden daha tecrübeli büyük sahabeler de vardı. Ancak Hz. Peygamber'in özellikle bir mevaliyi komutanlığa ataması, hem yönetimde sınıf ve kabile faktörünün hiçbir öneminin olmadığının zihinlere yerleştirilmesi bakımından, hem de hangi kesimden olursa olsun gençlere imkanlar tanınması, onların yetiştirilmesi bakımlarından oldukça mühimdir. Bu tayinden dolayı ortaya atılan eleştiri sahiplerinin kimler olduğunu bilmiyoruz. Ancak iyimser bir tahmin yürütecek olursak, bunlardan bir kısmı tamamen Hz. Peygamberin vahy dışı ictihadî bir tasarrufu olan bu atamaya, sırf genç ve tecrübesi az olan bir komutanla girecekleri savaşta muhtemelen bazı olumsuz sonuçlara maruz kalma endişesiyle karşı çıkmış olabilirler. Eleştirilerin bir kısmı ise henüz -Hz. Peygamber de tayin etse - azadlı bir kölenin oğlunun, çocuk denecek yaşta genç bir mevalinin emri altına girmeyi içlerine sindirememiş İslam'a yeni girenlerden veya bedevilerden, ya da sahip oldukları mizaçlarıyla, cahiliyye kültür ve taassubunun etkisinden hâlâ kurtulamamış, İslami öğretileri tam özümseyememiş bazı kimselerden gelmiş olabilir. Zaten bu kesimlere mesaj vermek isteyen Hz. Peygamber ise, onların ortaya attığı söylentilere aldırış etmemiş, emrini uygulamıştır. Buna mukabil başta, Medine'de kalmasına ihtiyaç duyduğu Ömer için komutanı Üsame'den izin isteme nezaketi gösteren Halife Hz. Ebû Bekir olmak üzere, gerek Hz. Peygamber'in atamasında ve gerekse vefatından sonra halifenin onaylayıp göndermesinde Üsame'ye itaat eden pek çok sahabe, hem İslam'ın, hem de kendilerinin ne denli erdemli olduklarını burada bir kez daha ispatlamışlardır.​
 
Üst Alt