Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
KÜLTÜR,EDEBİYAT MİZAH
Sağlıklı yaşam
Hastalıklar
Otizm
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Gönül sızım" data-source="post: 81232" data-attributes="member: 1049"><p><span style="color: Black">Otizm, sosyal ve iletişim becerilerinin oluşmasını etkileyen bir gelişim bozukluğudur, yaşamın ilk üç yılında ortaya çıkar. </span></p><p><span style="color: Black">Kişinin; düşüncelerinin, duygularının ve arzularının, dünyayı kendi algılayış biçimine göre belirlenmesi ve çığlık çığlığa ağlaması,bağırması, Bireyin iç gerçekliği, dış gerçeklikle bağdaşmaz. </span></p><p><span style="color: Black">Kelime anlamı olarak “kendine dönük” anlamına gelir..</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Çocuklar genellikle hareketli, enerjik, kendilerine özgü hayal dünyaları olan, cana yakın ve sevgiyi alıp iletebilen varlıklardır. </span></p><p><span style="color: Black">Çocukların hayal dünyalarının zenginliği bazen bizleri hayretler içinde bırakabilir. </span></p><p><span style="color: Black">Ancak çevresinde olup bitenlere tepkisiz, iletişim kurmak istemeyen, kendi dünyasıyla yaşamak isteyen dış dünya ile bağlarını koparmış çocuklarda vardır. </span></p><p><span style="color: Black">Bu çocuklara otistik çocuklar diyoruz. Otistik çocuklar daha bebeklik dönemlerinden itibaren birtakım davranışlarıyla etrafındaki akranlarından kolayca ayırt edilebilirler. </span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Kolay kolay gülmezler, etraflarında kimse yokmuş gibi davranırlar, göz teması kurmazlar, yetişkinlerin kullandıkları jest ve mimikler onlar için bir anlam ifade etmez.</span></p><p><span style="color: Black">çığlık çığlığa ağlamaları,bağırmaları duygusuz hissiyatsiz haleri gibi..</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Yeni doğan her bebek yaşamın ilk zamanlarında otistik belirtiler gösterir ancak 1.5–2 aylık dönemden sonra sosyal iletişim tepkisi sayılabilecek tepkiler verirler(gülümseme. </span></p><p><span style="color: Black">sese tepki verme, agulama vb).Oysa otistik çocuklar bu döneme uzunca bir süre ve çoğunlukla yaşamlarının önemli bir kısmında geçemezler.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Otistik çocuklar bebeklikte normal sayılan bu dönemi aşamaz ve dışa açılamazlar. Otistik çocukların büyük bir kısmında farklı seviyelerde zeka geriliği görülse de, zeka seviyeleri normal olan otistik çocuklar da vardır. </span></p><p><span style="color: Black">Ancak genel zeka seviyeleri ne olursa olsun, Otistik çocuklar çevrelerindeki dünyayı algılamakta ortak bir zorluk çekerler</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black"><strong>OTİZMİN SEBEPLERİ </strong></span></p><p><span style="color: Black">Otizmin sebepleri konusunda pek çok görüş sunulmaktaysa da kesin sebebi henüz tespit edilememiştir. </span></p><p><span style="color: Black">Otizme yol açan bir sebepten ziyade birçok sebep olduğu görüşü artık kabul edilmektedir. Genetik, nörolojik, psikiyatrik ve metabolizmayla ilgili pek çok faktör otizme zemin hazırlamaktadır.</span></p><p><span style="color: Black">Hamilelik sırasında kullanılan ilaçlar ve riskli gebelik otizme kaynaklık edebilmektedir. Ayrıca hamilelik sırasında geçirilen hastalıklarda otizme yol açabilmektedir.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Uzun yıllar otoriter ve ilgisiz ana baba tutumlarının otizme yol açtığı düşünülmekteydi. Oysa yapılan son çalışmalar ana baba ile çocuk arasındaki iletişimin otizmi tetiklemeyeceğini ortaya çıkartmıştır. </span></p><p><span style="color: Black"><strong>Otizm bir ruhsal hastalık da değildir. Otizmli çocuklar, böyle davranmayı seçmemiş, ele avuca sığmaz çocuklardır. </strong></span></p><p><span style="color: Black">Bunun yanı sıra, bugün hala otizme sebep olabilecek psikolojik faktörler bilinmemektedir.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Bazı çocuklardaki kan düzeylerindeki yükseklik ve beyin dalgalarındaki düzensizliğin otizme yol açtığı düşünülmektedir.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black"><strong>OTİZMİN BELİRTİLERİ</strong></span></p><p><span style="color: Black">Otizmin belirtilerini dil, iletişim, davranış ve aktiviteler ile sosyal beceriler adı altında 4 ana başlıkta sınıflandırabiliriz.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black"><strong>1.İletişim: </strong></span></p><p><span style="color: Black">Otistik çocukların büyük kısmında uygun iletişim kurmada problemler vardır. Otistikler iletişim açısından genellikle şu davranışları sergilerler.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">- Diğer çocuklarla iletişim kurmada zorluk</span></p><p><span style="color: Black">- Göz kontağı kurmaktan kaçınma</span></p><p><span style="color: Black">- Temastan ve kucağa alınmaktan hoşlanmama, anneye aşırı bağlanma ya da hiç bağ kuramama.</span></p><p><span style="color: Black">- Cevap vermek yerine kendisine söylenenleri tekrar etme</span></p><p><span style="color: Black">- İsmiyle çağırıldığında tepkisiz kalma ve cevap vermeme.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black"><strong>2.Dil: </strong></span></p><p><span style="color: Black">Otistik çocuklarda dil gelişiminde ciddi bir gerilik göze çarpmaktadır.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">- Otistik çocukların yaklaşık yarısı konuşma becerisini hiçbir zaman geliştiremez. </span></p><p><span style="color: Black">- Konuşmanın içeriği ve şeklinde normalden faklılık gösterirler</span></p><p><span style="color: Black">- Ses tonları genellikle monotondur, "robot" veya mekanik ses tonu ile konuşabilirler.</span></p><p><span style="color: Black">- Kendilerinden "Ben" yerine "O" veya kendi ismiyle söz edebilirler. Örneğin "Ben süt içmek istiyorum" yerine "O süt içmek istiyor" gibi.</span></p><p><span style="color: Black">- Konuşmaları "papağan" gibi tekrarlayabilirler ya da bir cümleyi saatlerce aynı şekilde söyleyebilirler.</span></p><p><span style="color: Black">- Müziğe karşı çok ilgili olabilirler. Şarkı sözlerini ezberleyebilirler ancak konuşma dilini kullanmakta zorlanırlar.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black"><strong>3.Davranış Ve Aktiviteler:</strong></span></p><p><span style="color: Black">Otistiklerin çevrelerindeki bireylerden kolaylıkla ayırt edilebilecek tipik davranış kalıpları vardır. </span></p><p><span style="color: Black">- Yaşıtlarının oynadığı oyuncaklar ilgilerini çekmez </span></p><p><span style="color: Black">- Dönen objelere ilgi duyarlar; araba tekerleği, tencere kapağı, çamaşır makinesi, topaç gibi </span></p><p><span style="color: Black">- Yumuşak ve tüylü objelere elleyemezler veya bunlardan çekinirler; tüylü oyuncaklar, hamur ve parmak boyası gibi </span></p><p><span style="color: Black">- Yinelenen davranışları vardır; kendi etrafında dönme, sallanma, zıplama, kuş gibi kanat çırpma ve aynı sözleri tekrarlama gibi </span></p><p><span style="color: Black">- Nedensiz ağlar, bağırır veya çığlık atarlar </span></p><p><span style="color: Black">- Tuhaf davranışlar sergileyebilirler; elleriyle göğsüne vurma, parmağını veya elini sallama, oynatma, elini ısırma veya kendine zarar verme gibi </span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black"><strong>4.Sosyal Beceriler: </strong></span></p><p><span style="color: Black">Otistiklerin sosyal beceriler edinme ve bunları kullanma becerileri son derece zayıftır.Sosyal beceriler açısından şu özellikleri gösterirler.</span></p><p><span style="color: Black">- Sosyal ilişki kurmakta güçlük çekerler </span></p><p><span style="color: Black">- İnsanlara karşı ilgisizdirler </span></p><p><span style="color: Black">- Yaşıtlarıyla oynamakta ve oyun kurmakta yetersizdirler </span></p><p><span style="color: Black">- Taklit becerileri yoktur </span></p><p><span style="color: Black">- Sosyal ortamlarda rahatsız olurlar· Büyük mağaza, çarşı vb. kalabalık ortamlardan uzak kalmak isterler </span></p><p><span style="color: Black">- İnsanları bir "eşya" gibi kullanabilirler.(Örneğin istedikleri şeyleri annelerinin elini tutarak işaret ederler ve istendiği verildikten sonra da yanlarında kimse yokmuş gibi davranabilirler)</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">- Genelde ilk bebeklik dönemlerinden itibaren normal çocuklarda görülen gülümsemeye karşılık verme, bu çocuklarda görülmez veya seyrektir. Bazen anlamsız gülümsemeleri olabilir.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Bütün bunların yanı sıra Otistik çocuklarda yeme bozuklukları,öfke nöbetleri,duyu sorunları ve saldırganca davranışlarda görülmektedir.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black"><strong>ÜSTÜN YETENEK GÖSTEREN OTİSTİKLER</strong></span></p><p><span style="color: Black">Üstün yetenek gösteren otistikler tüm Otistik grubun %10 unu oluşturmaktadır.Bu grup daha çok beceriye dayalı, soyutlama yetisi gerektirmeyen alanlarda üstün beceriler göstermektedirler. Matematik,müzik ,resim ve mekanik türü alanlarda üstün özellikler sergilemelerinin yanı sıra kendi kendine okuma yazma becerilerini de erken yaşlarda edinmektedirler.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Üstün yetenekli otistikler 2-3 yaşında okumayı öğrenebilmekte ancak okuduklarından anlam çıkaramamaktadırlar.</span></p><p><span style="color: Black">Ayrıca bu çocuklarda hiperaktivite de çok görülen bir durumdur. Üstün yeteneğe sahip otistiklerin bu özellikleri tespit edilerek onların daha iyi ve gelişimlerini destekleyici eğitimlere yönlendirilmeleri mümkün olabilir.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black"><strong>OTİSTİK ÇOCUKLARIN EĞİTİMİ VE TEDAVİSİ</strong></span></p><p><span style="color: Black">Otizm erken tanı ve teşhis edildiğinde ilerleme kaydedilebilecek bir gelişimsel bozukluktur. Beyin gelişiminin en hızlı olduğu 0-2 yaş arasında tedaviye başlanırsa çocuğun ileride yaşıtlarıyla aynı eğitimden faydalanması,kendi öz bakım ihtiyaçlarını kendisinin karşılaması için gerekli zihinsel ve sosyal alt yapı oluşturulmuş olacaktır. </span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Daha önce yapılan çalışmalarda, erken tanı ve tedavi ile otistiklerin çok azının tedavi edilip eğitime alınabileceği öngörülmekteydi. </span></p><p><span style="color: Black">Ancak son yıllarda yapılan çalışmalar, erken eğitim ve tedavinin bireyi özel eğitime daha az ihtiyaç duyar ve kendi kendine yetebilir hale getirdiğini göstermiştir. </span></p><p><span style="color: Black">Uygun tedavi ve eğitimle otizmin belirtilerinin büyük bir kısmı tedaviye cevap vermektedir.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Otistik çocukların tedavisi ile özel eğitimine başlanmadan önce ailenin çocukla ilgilenen sağlık ekibi ve özel eğitim uzmanı tarafından yeterince bilgilendirilmesi gerekmektedir. </span></p><p><span style="color: Black">Bazı yanlış inanışlar, ailelerin çok erken dönemlerde çocuklarından büyük beklentiler içerisine girmesine yol açmakta, bu da aileleri uzun vadede psikolojik ve toplumsal bir baskıyla karşı karşıya bırakmaktadır.Otistiklerin tedavisinde aile ile bilinçli bir işbirliği şarttır.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Henüz otizmin belli bir tedavisi bulunamamıştır. Ancak eğitimle tedavi edilebilirler. Davranış bazlı tedaviler, çocuğun ilgi alanına yönelik metotlar, ,aile ve personel eğitimi ve diğerleri... Çeşitli tedaviler mümkündür. </span></p><p><span style="color: Black">Davranış Analizi ,İşitsel Terapi ,Diyet, Deneme Yanılma yoluyla eğitim, İlaçlar, Müzik Terapisi, Duyusal bütünleme terapisi, Konuşma/Telaffuz Terapisi ve Algısal(görüş)Terapi gibi terapiler kullanılmaktadır.</span></p><p><span style="color: Black">Araştırmalar göstermiştir ki kişiye özel ,kişisel ihtiyaçlara göre düzenlenmiş bir özel eğitim programına otistikler iyi cevap verirler. </span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Otistiklerin tedavi ve eğitimlerinde çocuk doktorları, çocuk psikologları, çocuk psikiyatristleri, çocuk gelişimciler,özel eğitim öğretmenleri ve nörologlar işbirliği içinde çalışmaktadırlar. </span></p><p><span style="color: Black">Alinti..</span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Gönül sızım, post: 81232, member: 1049"] [COLOR="Black"]Otizm, sosyal ve iletişim becerilerinin oluşmasını etkileyen bir gelişim bozukluğudur, yaşamın ilk üç yılında ortaya çıkar. Kişinin; düşüncelerinin, duygularının ve arzularının, dünyayı kendi algılayış biçimine göre belirlenmesi ve çığlık çığlığa ağlaması,bağırması, Bireyin iç gerçekliği, dış gerçeklikle bağdaşmaz. Kelime anlamı olarak “kendine dönük” anlamına gelir.. Çocuklar genellikle hareketli, enerjik, kendilerine özgü hayal dünyaları olan, cana yakın ve sevgiyi alıp iletebilen varlıklardır. Çocukların hayal dünyalarının zenginliği bazen bizleri hayretler içinde bırakabilir. Ancak çevresinde olup bitenlere tepkisiz, iletişim kurmak istemeyen, kendi dünyasıyla yaşamak isteyen dış dünya ile bağlarını koparmış çocuklarda vardır. Bu çocuklara otistik çocuklar diyoruz. Otistik çocuklar daha bebeklik dönemlerinden itibaren birtakım davranışlarıyla etrafındaki akranlarından kolayca ayırt edilebilirler. Kolay kolay gülmezler, etraflarında kimse yokmuş gibi davranırlar, göz teması kurmazlar, yetişkinlerin kullandıkları jest ve mimikler onlar için bir anlam ifade etmez. çığlık çığlığa ağlamaları,bağırmaları duygusuz hissiyatsiz haleri gibi.. Yeni doğan her bebek yaşamın ilk zamanlarında otistik belirtiler gösterir ancak 1.5–2 aylık dönemden sonra sosyal iletişim tepkisi sayılabilecek tepkiler verirler(gülümseme. sese tepki verme, agulama vb).Oysa otistik çocuklar bu döneme uzunca bir süre ve çoğunlukla yaşamlarının önemli bir kısmında geçemezler. Otistik çocuklar bebeklikte normal sayılan bu dönemi aşamaz ve dışa açılamazlar. Otistik çocukların büyük bir kısmında farklı seviyelerde zeka geriliği görülse de, zeka seviyeleri normal olan otistik çocuklar da vardır. Ancak genel zeka seviyeleri ne olursa olsun, Otistik çocuklar çevrelerindeki dünyayı algılamakta ortak bir zorluk çekerler [B]OTİZMİN SEBEPLERİ [/B] Otizmin sebepleri konusunda pek çok görüş sunulmaktaysa da kesin sebebi henüz tespit edilememiştir. Otizme yol açan bir sebepten ziyade birçok sebep olduğu görüşü artık kabul edilmektedir. Genetik, nörolojik, psikiyatrik ve metabolizmayla ilgili pek çok faktör otizme zemin hazırlamaktadır. Hamilelik sırasında kullanılan ilaçlar ve riskli gebelik otizme kaynaklık edebilmektedir. Ayrıca hamilelik sırasında geçirilen hastalıklarda otizme yol açabilmektedir. Uzun yıllar otoriter ve ilgisiz ana baba tutumlarının otizme yol açtığı düşünülmekteydi. Oysa yapılan son çalışmalar ana baba ile çocuk arasındaki iletişimin otizmi tetiklemeyeceğini ortaya çıkartmıştır. [B]Otizm bir ruhsal hastalık da değildir. Otizmli çocuklar, böyle davranmayı seçmemiş, ele avuca sığmaz çocuklardır. [/B] Bunun yanı sıra, bugün hala otizme sebep olabilecek psikolojik faktörler bilinmemektedir. Bazı çocuklardaki kan düzeylerindeki yükseklik ve beyin dalgalarındaki düzensizliğin otizme yol açtığı düşünülmektedir. [B]OTİZMİN BELİRTİLERİ[/B] Otizmin belirtilerini dil, iletişim, davranış ve aktiviteler ile sosyal beceriler adı altında 4 ana başlıkta sınıflandırabiliriz. [B]1.İletişim: [/B] Otistik çocukların büyük kısmında uygun iletişim kurmada problemler vardır. Otistikler iletişim açısından genellikle şu davranışları sergilerler. - Diğer çocuklarla iletişim kurmada zorluk - Göz kontağı kurmaktan kaçınma - Temastan ve kucağa alınmaktan hoşlanmama, anneye aşırı bağlanma ya da hiç bağ kuramama. - Cevap vermek yerine kendisine söylenenleri tekrar etme - İsmiyle çağırıldığında tepkisiz kalma ve cevap vermeme. [B]2.Dil: [/B] Otistik çocuklarda dil gelişiminde ciddi bir gerilik göze çarpmaktadır. - Otistik çocukların yaklaşık yarısı konuşma becerisini hiçbir zaman geliştiremez. - Konuşmanın içeriği ve şeklinde normalden faklılık gösterirler - Ses tonları genellikle monotondur, "robot" veya mekanik ses tonu ile konuşabilirler. - Kendilerinden "Ben" yerine "O" veya kendi ismiyle söz edebilirler. Örneğin "Ben süt içmek istiyorum" yerine "O süt içmek istiyor" gibi. - Konuşmaları "papağan" gibi tekrarlayabilirler ya da bir cümleyi saatlerce aynı şekilde söyleyebilirler. - Müziğe karşı çok ilgili olabilirler. Şarkı sözlerini ezberleyebilirler ancak konuşma dilini kullanmakta zorlanırlar. [B]3.Davranış Ve Aktiviteler:[/B] Otistiklerin çevrelerindeki bireylerden kolaylıkla ayırt edilebilecek tipik davranış kalıpları vardır. - Yaşıtlarının oynadığı oyuncaklar ilgilerini çekmez - Dönen objelere ilgi duyarlar; araba tekerleği, tencere kapağı, çamaşır makinesi, topaç gibi - Yumuşak ve tüylü objelere elleyemezler veya bunlardan çekinirler; tüylü oyuncaklar, hamur ve parmak boyası gibi - Yinelenen davranışları vardır; kendi etrafında dönme, sallanma, zıplama, kuş gibi kanat çırpma ve aynı sözleri tekrarlama gibi - Nedensiz ağlar, bağırır veya çığlık atarlar - Tuhaf davranışlar sergileyebilirler; elleriyle göğsüne vurma, parmağını veya elini sallama, oynatma, elini ısırma veya kendine zarar verme gibi [B]4.Sosyal Beceriler: [/B] Otistiklerin sosyal beceriler edinme ve bunları kullanma becerileri son derece zayıftır.Sosyal beceriler açısından şu özellikleri gösterirler. - Sosyal ilişki kurmakta güçlük çekerler - İnsanlara karşı ilgisizdirler - Yaşıtlarıyla oynamakta ve oyun kurmakta yetersizdirler - Taklit becerileri yoktur - Sosyal ortamlarda rahatsız olurlar· Büyük mağaza, çarşı vb. kalabalık ortamlardan uzak kalmak isterler - İnsanları bir "eşya" gibi kullanabilirler.(Örneğin istedikleri şeyleri annelerinin elini tutarak işaret ederler ve istendiği verildikten sonra da yanlarında kimse yokmuş gibi davranabilirler) - Genelde ilk bebeklik dönemlerinden itibaren normal çocuklarda görülen gülümsemeye karşılık verme, bu çocuklarda görülmez veya seyrektir. Bazen anlamsız gülümsemeleri olabilir. Bütün bunların yanı sıra Otistik çocuklarda yeme bozuklukları,öfke nöbetleri,duyu sorunları ve saldırganca davranışlarda görülmektedir. [B]ÜSTÜN YETENEK GÖSTEREN OTİSTİKLER[/B] Üstün yetenek gösteren otistikler tüm Otistik grubun %10 unu oluşturmaktadır.Bu grup daha çok beceriye dayalı, soyutlama yetisi gerektirmeyen alanlarda üstün beceriler göstermektedirler. Matematik,müzik ,resim ve mekanik türü alanlarda üstün özellikler sergilemelerinin yanı sıra kendi kendine okuma yazma becerilerini de erken yaşlarda edinmektedirler. Üstün yetenekli otistikler 2-3 yaşında okumayı öğrenebilmekte ancak okuduklarından anlam çıkaramamaktadırlar. Ayrıca bu çocuklarda hiperaktivite de çok görülen bir durumdur. Üstün yeteneğe sahip otistiklerin bu özellikleri tespit edilerek onların daha iyi ve gelişimlerini destekleyici eğitimlere yönlendirilmeleri mümkün olabilir. [B]OTİSTİK ÇOCUKLARIN EĞİTİMİ VE TEDAVİSİ[/B] Otizm erken tanı ve teşhis edildiğinde ilerleme kaydedilebilecek bir gelişimsel bozukluktur. Beyin gelişiminin en hızlı olduğu 0-2 yaş arasında tedaviye başlanırsa çocuğun ileride yaşıtlarıyla aynı eğitimden faydalanması,kendi öz bakım ihtiyaçlarını kendisinin karşılaması için gerekli zihinsel ve sosyal alt yapı oluşturulmuş olacaktır. Daha önce yapılan çalışmalarda, erken tanı ve tedavi ile otistiklerin çok azının tedavi edilip eğitime alınabileceği öngörülmekteydi. Ancak son yıllarda yapılan çalışmalar, erken eğitim ve tedavinin bireyi özel eğitime daha az ihtiyaç duyar ve kendi kendine yetebilir hale getirdiğini göstermiştir. Uygun tedavi ve eğitimle otizmin belirtilerinin büyük bir kısmı tedaviye cevap vermektedir. Otistik çocukların tedavisi ile özel eğitimine başlanmadan önce ailenin çocukla ilgilenen sağlık ekibi ve özel eğitim uzmanı tarafından yeterince bilgilendirilmesi gerekmektedir. Bazı yanlış inanışlar, ailelerin çok erken dönemlerde çocuklarından büyük beklentiler içerisine girmesine yol açmakta, bu da aileleri uzun vadede psikolojik ve toplumsal bir baskıyla karşı karşıya bırakmaktadır.Otistiklerin tedavisinde aile ile bilinçli bir işbirliği şarttır. Henüz otizmin belli bir tedavisi bulunamamıştır. Ancak eğitimle tedavi edilebilirler. Davranış bazlı tedaviler, çocuğun ilgi alanına yönelik metotlar, ,aile ve personel eğitimi ve diğerleri... Çeşitli tedaviler mümkündür. Davranış Analizi ,İşitsel Terapi ,Diyet, Deneme Yanılma yoluyla eğitim, İlaçlar, Müzik Terapisi, Duyusal bütünleme terapisi, Konuşma/Telaffuz Terapisi ve Algısal(görüş)Terapi gibi terapiler kullanılmaktadır. Araştırmalar göstermiştir ki kişiye özel ,kişisel ihtiyaçlara göre düzenlenmiş bir özel eğitim programına otistikler iyi cevap verirler. Otistiklerin tedavi ve eğitimlerinde çocuk doktorları, çocuk psikologları, çocuk psikiyatristleri, çocuk gelişimciler,özel eğitim öğretmenleri ve nörologlar işbirliği içinde çalışmaktadırlar. Alinti..[/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
KÜLTÜR,EDEBİYAT MİZAH
Sağlıklı yaşam
Hastalıklar
Otizm
Üst
Alt