Neden her sene 10 gün önce Oruç tutuyoruz?

eMeKLi uYuSS

Çalışkan Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
18 Haziran 2011
Mesajlar
420
Tepkime puanı
5
Yaş
38
Ramazan, kameri aylardandır. Yani ayın hareketlerine göre belirlenir. Bu sebeple her yıl bir önceki yıla göre on veya on bir gün önce gelir. Dolayısıyla bazen kışın, bazen yazın oruç tutulur. Böylece Müslüman, soğukta, sıcakta ve her mevsimde Allah’ın oruç emrini yerine getirme fırsatını yakalar.
 

Muvatta

Çalışkan Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
28 Şubat 2011
Mesajlar
318
Tepkime puanı
13
İslam dini Arabistanda doğdu. O zamanlar başka hiçbir yerde müslüman yoktu. Hz. Muhammed "orucun nasıl başlayacağı ve açılacağını" ümmetine bir hadis-i şerif ile bildirmişti. Buna göre sabah ezanı okunmadan önce şafak sökmeye yüz tuttuğunda (alacakaranlık vakti) parmağınıza bir siyah ve bir beyaz ipliği yan yana dolar ve beklemeye başlarsınız, hava yeterince aydınlandığında ipliklerin renklerini ayırt edebilir etmez orucunuza başlarsınız, akşam hava kararınca da tersini yaparsınız, renkleri ayırt edememeye başladığınız an orucunuzu açarsınız.

Arabistan oldukça güneyde yer alan bir ülkedir, bunu orada rahatlıkla yaparsınız. Yıl boyu hem de... İster Ramazan ayı kışın olsun, isterse de yazın olsun. Tutacağınız oruç süreleri genelde birbirine yakın olur, hem hava şartları da birbirinden çok aşırı farklı olmaz. Fakat aynı durum kuzeye veya güneye gidildikçe çok büyük farklılıklar gösterir. Kuzeye çıktıkça yazın günler çok uzar, kışın çok kısalır. Ben Almanyanın Danimarka sınırına birkaç kilometre mesafede yaşadım yıllarca. Yazın Haziran ayı ortasında gece yarısına yarım saat kala hala ufuk kıpkırmızı olurdu. Neredeyse gazete okuyabilecek kadar aydınlık olurdu. Hava geceyarısını geçince kararır fakat üç saat sonra tekrar aydınlanmaya başlardı. Genellikle aydınlıkta (10-11 gibi) yatardık, kalktığımızda yine çoktan aydınlık olmuş olurdu. Fakat kışın durum farklıydı. Hava sabah 10 gibi anca aydınlanır öğleden sonra 3,5-4 gibi kararırdı. Sabahleyin (8 gibi) zifiri karanlıkta okula gider, yine akşamüstü (4 gibi) zifiri karanlıkta eve dönerdik. Arada birkaç saat aydınlık olurdu. Kışın okulda sınıflarda aydınlatmalar gün boyu açık kalırdı. Hatta ışığa duyarlı sensörlerle çalışan cadde aydınlatmaları da ancak sabah 10 gibi söner, öğleden sonra 2 gibi tekrar yanmaya başlardı... Yazın da tam tersi olurdu tabii... Yazın sokak lambalarını yanarken hiç görmezdik...

Bu sebepten dolayı ilerki zamanlarda oruç süreleri ilgili ülkelere göre tekrar ayarlamaya maaruz kalmış. Ülkemizde oruç akşam namazı öncesi açılıyor. Fakat eskiden Arap ülkelerinde yatsı namazının öncesinde açılırmış. Ama dediğim gibi onların oruç süreleri tüm yıl birbirine oldukça yakın, ister kışın olsun ister yazın. Almanyanın Danimarka sınırını bırakın, Danimarkanın kendisinde nasıl bağlı kalınacak bu hadis-i şerif'e? Yazın en az 20 saat oruç, kışın ise en fazla 4 Saat oruç tutulurdu... Ya daha da kuzeyi? Yengeç dönencesinin de kuzeyinde?

Demek ki ayarlama zorumlu olmuş. Artık her şey saate göre yapılır. Artık sadece "gündüz aydınlığında" oruç tutmak tarihe karışmış. Kuzey ülkelerinde yaşayan müslümanlar Ramazam ayı kış dönemine denk geldiğinde her gün zifiri karanlıkta oruçlarına niyetlenirler, zifiri karanlıkta oruçlarını açarlar. Yatsı namazını yaz aylarında güneşin altında kılarlar, kışın cuma namazını da gece karanlığında kılarlar... Böyle bir coğrafi konumda bize Peybamberimizden'den kalma en eski usul oruca başlama ve açma yöntemleri uygulanabilir değildir.

Bu da "Ay takviminin" islam ülkeleri veya islam geleneklerine göre kuzey ülkelerinde yaşayan insanların üzerindeki etkilerinden bir başkasıdır.
 
Üst Alt