- Katılım
- 26 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 19,432
- Tepkime puanı
- 185

Müslüman ve teslimiyet aynı kökten gelen kelimelerdir..
Müslüman, her şeyden önce kendisini Rabbine, yani Allah'a teslim etmelidir...
Allah'ın emir ve yasaklarına gönülden bağlılık ve sadakat ile "neden, niçin" gibi bir takım soruları zihninden def etmelidir....
Çünkü Allah, herşeyi ile şu dünya ve ahiret nizamını kuran, her bir madde ve eserin nizam ve intizamını bozmadan, muntazaman hareketini sağlayan yegane yaratıcıdır. Yeni tabirle Allah, dünyanın, kainatın ve uhranın programcısıdır...
Kişi bu emirleri yerine getirmelidir. Çünkü dünya hayatı son bulduğunda ve kişi toprak altına koyulduğunda kendisine verilen nimetlerin hesabı başlayacak, kendisine sualler sorulacak ve kıyamet zuhur edip herkes yeniden diriltildikten sonra en çetin hesap verilecektir. Ve bu hesap, bir çok kitapta söylendiği gibi namaz ile başlayacaktır.
Namaz kılmak, dünyaya gönderilen tüm insanlık için bir vazifedir. Namaz, dinin direğidir...
Namaz, evimizin, gönlümüzün direğidir...
Namaz, insanı kötülüklerden uzaklaştırır. Namaz, insana huzur verir...
İnsanı ayakta tutar, yere konulan baş insanın acziyetini temsil eder. Secdeye kapanan insan, Rabbinden aman diler, af diler. Kişi, dünyada Rabbine en çok namazda yakın olur. İnsan, namazla yükselir, secde ettikçe tekamülleşir. İşte namaz, söylenen ve söylenemeyecek kadar çok güzellikleri ile Allah'ın kullarına bahşettiği en güzel nimetlerdendir. Namaz, insandan sonra gelen en büyük hakikatlerdendir.