- Katılım
- 22 Şubat 2011
- Mesajlar
- 7,021
- Tepkime puanı
- 425
"Dünyevi sevgileri aşan Hz. Muhammed (S.A.V) sevgisi, O'nu Rabbimizin istediği üzere tanıma ve itaat etme yönünde elde etmemiz gereken bir sevgidir.
Mevlid Kandili Alemlere rahmet olarak yaratılan yüce Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa'nın (S.A.V) dünyaya teşrif ettiği gece.
Müslümanların ''kutlu doğumun habercisi'' olarak tanımladığı ve ''Mevlid-i Nebi'' olarak da anılan Mevlid Kandili, tarihte ilk kez Mısır'da kutlandı.
Diyanet İşleri Başkanlığının ilmihalindeki ''Töre ve Törenler'' bölümünde yer alan bilgilere göre, ''doğum, doğum yeri ve doğum vakti'' anlamlarına gelen mevlid kelimesi, Hz. Muhammed'in doğumunu anlatmak için kullanılıyor.
''Mevlid-i Nebi'' olarak da anılan ve Türkiye'de Mevlid Kandili olarak bilinen gece, Müslüman alemi için büyük önem taşıyor.Mevlid Kandili Duası
İslam'ın mesajlarını halka sunan son peygamber Hz. Muhammed'in doğumunu anma ve kutlamak için düzenlenen törenler, tarihte ilk kez Mısır'da Fatımiler döneminde başladı. Çok geçmeden Eyyubiler tarafından da benimsenen kutlama programlarında çeşitli törenler ve şenlikler yapıldı. Tarihteki kutlamalarda, dönemin ve bölgenin alimleri, şairleriyle din ve devlet işlerinde yararlık gösterenlere, Türk-İslam devletlerinde çok eski bir gelenek olarak görülen ve hükümdarlar tarafından taltif için hazırlanan elbiseler (hil'atler) giydirildi ve hediyeler verildi.
Mevlid törenleri daha sonra İslam dünyasında yaygınlık kazanarak günümüze kadar devam etti. Esasen Hz. Peygamberin doğum yıl dönümünü kutlama maksadıyla başlayan mevlid töreni giderek, Kadir, Mi'rac, Regaib ve Berat gecelerinde veya sünnet, evlenme, ölüm, deprem gibi önemli olaylar vesilesiyle yapılmaya başlandı ve toplumsal gelenekte yer alan önemli bir dini-kültürel öge oldu.
OSMANLI DEVLETİ, KANDİLİ ''MEVLİD ALAYI''YLA KUTLARDI
Osmanlılar döneminde ''mevlid töreni''ne ayrı bir önem verildi. Osmanlı'nın ileri döneminde ''Mevlid Alayı'' diye anılan görkemli törenlerde şeyhülislam, vezirler ve diğer askeri ve mülki erkan, büyük müderrisler, belli bir düzen içinde Rebiülevvel ayının 12'sinde Sultan Ahmed Camisi'nde yerlerini alırlardı.
Padişahın gelmesinden sonra vaazlar verilir, mevlidhanlar tarafından Süleyman Çelebi'nin yazdığı mevlid okunur ve bu esnada Medine'den getirtilen hurmalar camidekilere ikram edilirdi.
Mevlid Kandili Alemlere rahmet olarak yaratılan yüce Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa'nın (S.A.V) dünyaya teşrif ettiği gece.
Müslümanların ''kutlu doğumun habercisi'' olarak tanımladığı ve ''Mevlid-i Nebi'' olarak da anılan Mevlid Kandili, tarihte ilk kez Mısır'da kutlandı.
Diyanet İşleri Başkanlığının ilmihalindeki ''Töre ve Törenler'' bölümünde yer alan bilgilere göre, ''doğum, doğum yeri ve doğum vakti'' anlamlarına gelen mevlid kelimesi, Hz. Muhammed'in doğumunu anlatmak için kullanılıyor.
''Mevlid-i Nebi'' olarak da anılan ve Türkiye'de Mevlid Kandili olarak bilinen gece, Müslüman alemi için büyük önem taşıyor.Mevlid Kandili Duası
İslam'ın mesajlarını halka sunan son peygamber Hz. Muhammed'in doğumunu anma ve kutlamak için düzenlenen törenler, tarihte ilk kez Mısır'da Fatımiler döneminde başladı. Çok geçmeden Eyyubiler tarafından da benimsenen kutlama programlarında çeşitli törenler ve şenlikler yapıldı. Tarihteki kutlamalarda, dönemin ve bölgenin alimleri, şairleriyle din ve devlet işlerinde yararlık gösterenlere, Türk-İslam devletlerinde çok eski bir gelenek olarak görülen ve hükümdarlar tarafından taltif için hazırlanan elbiseler (hil'atler) giydirildi ve hediyeler verildi.
Mevlid törenleri daha sonra İslam dünyasında yaygınlık kazanarak günümüze kadar devam etti. Esasen Hz. Peygamberin doğum yıl dönümünü kutlama maksadıyla başlayan mevlid töreni giderek, Kadir, Mi'rac, Regaib ve Berat gecelerinde veya sünnet, evlenme, ölüm, deprem gibi önemli olaylar vesilesiyle yapılmaya başlandı ve toplumsal gelenekte yer alan önemli bir dini-kültürel öge oldu.
OSMANLI DEVLETİ, KANDİLİ ''MEVLİD ALAYI''YLA KUTLARDI
Osmanlılar döneminde ''mevlid töreni''ne ayrı bir önem verildi. Osmanlı'nın ileri döneminde ''Mevlid Alayı'' diye anılan görkemli törenlerde şeyhülislam, vezirler ve diğer askeri ve mülki erkan, büyük müderrisler, belli bir düzen içinde Rebiülevvel ayının 12'sinde Sultan Ahmed Camisi'nde yerlerini alırlardı.
Padişahın gelmesinden sonra vaazlar verilir, mevlidhanlar tarafından Süleyman Çelebi'nin yazdığı mevlid okunur ve bu esnada Medine'den getirtilen hurmalar camidekilere ikram edilirdi.