- Katılım
- 22 Şubat 2011
- Mesajlar
- 101
- Tepkime puanı
- 6
Görünenle yetinirsen eğer, sadece tırtılı bilirsin.
Çirkindir ya tırtıl, gönlünü çelmez.
Görünenin ötesine geçmek istersen eğer.
Aradan örtüyü kaldırıpta
Gönül gözü ile bakarsan, kelebeği bulursun karşında.
Güzeldir ya kelebek, gönlün ona akar.
Lakin gönül gözünle görürsen eğer ,
Kelebeğe değil, tırtıla sevdalanırsın...
LALENİN SUSKUNLUĞU...
Gün yeni yeni salınırken tanyerinde,
bir damla düşüyor mavi bulutlardan al bir lalenin yanağına.
İşte hayat bu damlada gizleniyor...
sevgi de şefkatte bu damlayla bu yaprakta mühürleniyor;
Sen ıslak yanaklı bir laleye sokuldunmu hiç;
usulca avuçlarına alıp ince belini, içine çektin mi suskunluğunu;
onun güzelliği serin rüzgarlarla doldumu içine;
o güzellik karşısında bir damla yaş kirpiklerinden yol bulup
onun yüreğinde durakladı mı?
Dudaklarının bir busesi var mı bir lalenin kadife yaprağına dokunmuş?
bağrına bastınmı biir lalenin ince kalbini sevgiye akan bakışlarını buldunmu onu izlerken...
Kaç gönül kaldı ki saksısında laleler büyüten?
kaç gönül gözü kaldı ki onların gözlerinde kilitlenen?
Sevgini yeryüzündeki renkleri çiçekler baharın sevgilisi nisanın ilk aşkı masumluğun sultanı, sessizliğin hilkati laleler...
Hazan bahçesinde umut yetiştirenler,
dokunuşlarında sevgiye şiirler yazanlar lale vaktinde laleler gibi
dirilip duaya duranlar yürek topraklarına lale soğanları ekenler dört mevsim içlerindeki gökyüzünden çiçek kokulu yağmurlarla, lale sulayanlar
Bir avuç lalenin mavi gölgesinde,
kocaman yüreklerini dinlendirebilenler
lalenin suskunluğunda suskunluğunu bozabilenler
işte bir tek onlar duyabiliyorlar
lalelerin sessiz türkülerini ve
kalplerinde toprağa götürdükleri yağmur renkli gizemini!..
Yüreğinize dokunanların yüreğine dokunun...
yüreğinizi ona uzatıverin...
Çirkindir ya tırtıl, gönlünü çelmez.
Görünenin ötesine geçmek istersen eğer.
Aradan örtüyü kaldırıpta
Gönül gözü ile bakarsan, kelebeği bulursun karşında.
Güzeldir ya kelebek, gönlün ona akar.
Lakin gönül gözünle görürsen eğer ,
Kelebeğe değil, tırtıla sevdalanırsın...
LALENİN SUSKUNLUĞU...
Gün yeni yeni salınırken tanyerinde,
bir damla düşüyor mavi bulutlardan al bir lalenin yanağına.
İşte hayat bu damlada gizleniyor...
sevgi de şefkatte bu damlayla bu yaprakta mühürleniyor;
Sen ıslak yanaklı bir laleye sokuldunmu hiç;
usulca avuçlarına alıp ince belini, içine çektin mi suskunluğunu;
onun güzelliği serin rüzgarlarla doldumu içine;
o güzellik karşısında bir damla yaş kirpiklerinden yol bulup
onun yüreğinde durakladı mı?
Dudaklarının bir busesi var mı bir lalenin kadife yaprağına dokunmuş?
bağrına bastınmı biir lalenin ince kalbini sevgiye akan bakışlarını buldunmu onu izlerken...
Kaç gönül kaldı ki saksısında laleler büyüten?
kaç gönül gözü kaldı ki onların gözlerinde kilitlenen?
Sevgini yeryüzündeki renkleri çiçekler baharın sevgilisi nisanın ilk aşkı masumluğun sultanı, sessizliğin hilkati laleler...
Hazan bahçesinde umut yetiştirenler,
dokunuşlarında sevgiye şiirler yazanlar lale vaktinde laleler gibi
dirilip duaya duranlar yürek topraklarına lale soğanları ekenler dört mevsim içlerindeki gökyüzünden çiçek kokulu yağmurlarla, lale sulayanlar
Bir avuç lalenin mavi gölgesinde,
kocaman yüreklerini dinlendirebilenler
lalenin suskunluğunda suskunluğunu bozabilenler
işte bir tek onlar duyabiliyorlar
lalelerin sessiz türkülerini ve
kalplerinde toprağa götürdükleri yağmur renkli gizemini!..
Yüreğinize dokunanların yüreğine dokunun...
yüreğinizi ona uzatıverin...