- Katılım
- 30 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 1,199
- Tepkime puanı
- 16

Vaktiyle bir padişah bir saray yaptırmış.Ve sarayın büyük salonunu da bir tezhiple süsletmek istemiş. Ülkeden bu işi ehil iki usta çağırtmış. Salonun orta yerine de bir perde çektirmiş ve onlara ikiniz birbirinizden habersiz en güzel süslemeleri yapacaksınız ancak yaptıklarınız birbirini tamamlar tarzda birbirine yakın olmalı demiş…
Ustalar başlamış çalışmaya.. Ustanın biri önce duvara güzel bir cila çekerek ince sanatını konuşturarak bildiği en güzel işlemeleri ile duvarı süslemeye başlamış.. Öbür usta da duvara devamlı cilalamış..Sadece cila atmış.. Vakit tamam olur padişah gelir bir bakar ki bir tarafta çok güzel nakış nakış işlemiş bir duvar diğer yanda cilalanmış ayna gibi bir duvar..
Padişah sormuş bu ne sanattır usta.. Usta cevaben 'padişahım benim sanatım perde aradan kalktığı zaman belli olacak, emir verin perdeyi kaldırsınlar' demiş.. Padişah perdeyi kaldırtmış ve diğer ustanın türlü renklerle motiflerle tezhip ettiği duvar cilalanmış ayna gibi duvardan aksetmiş.. Müthiş bir görüntü ortaya çıkmış..
İşte bu kalp aynasını zikirle, Kur’anla, Salat ve selamla ibadetlerle cilalatıp parlatırsan ve de masiva perdesini aradan kaldırıp yönünü Hakk’a çevirirsen Cenabı Hakk’ın aşkı, feyzi, muhabbeti, o kalbe tecelli eder ve o kalpten bütün dünyaya yansır.