Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Hadis-i Şerifler
Hadis-i Şeriflerde Kıssalar.
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 598" data-attributes="member: 3"><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: Black"><strong>Hadis No : 4980</strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: Black"><strong></strong></span></span><span style="font-size: 12px"><span style="color: SeaGreen"><strong><span style="color: Black">Ravi: Süheyb</span></strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: SeaGreen"><strong>Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden öncekiler arasında bir kral vardı Onun bir de sihirbazı vardı Sihirbaz yaşlanınca krala: "Ben artık yaşlandım Bana bir oğlan çocuğu gönder ve sihir yapmayı öğreteyim!" dedi Kral da öğretmesi için ona bir oğlan gönderdi Oğlanın geçtiği yolda bir rahip yaşıyordu (Bir gün giderken) rahibe uğrayıp onu dinledi, konuşması hoşuna gitti Artık sihirbaza gittikçe, rahibe uğruyor, yanında (bir müddet) oturup onu dinliyordu (Bir gün) delikanlıyı sihirbaz, yanına gelince dövdü Oğlan da durumu rahibe şikayet etti Rahip ona: "Eğer sihirbazdan (dövecek diye) korkarsan: "Ailem beni oyaladı!" de; ailenden korkacak olursan, "Beni sihirbaz oyaladı" de!" diye tenbihte bulundu O bu halde (devam eder) iken, insanlara mani olmuş bulunan büyük bir canavara rastladı (Kendi kendine): "Bugün bileceğim; sihirbaz mı efdal, rahip mi efdal!" diye mırıldandı Bir taş aldı ve: "Allahım! Eğer rahibin işi, sana sihirbazın işinden daha sevimli ise, şu hayvanı öldur ve insanlar geçsinler!" deyip, taşı fırlattı ve hayvanı öldürdü İnsanlar yollarına devam ettiler Delikanlı rahibe gelip durumu anlattı Rahib ona: "Evet! Bugün sen benden efdalsin (üstünsün)! Görüyorum ki, yüce bir mertebedesin Sen imtihan geçireceksin, imtihana maruz kalınca sakın benden haber verme!" dedi Oğlan anadan doğma körleri ve alaca hastalığına yakalananları tedavi eder, insanları başkaca hastalıklardan da kurtarırdı Onu kralın gözleri kör olan arkadaşı işitti Birçok hediyeler alarak yanına geldi ve: "Eğer beni tedavi edersen, şunların hepsi senindir" dedi O da: "Ben kimseyi tedavi etmem, tedavi eden Allah'tır Eğer Allah'a iman edersen, sana şifa vermesi için dua edeceğim O da şifa verecek!" dedi Adam derhal iman etti, Allah da ona şifa verdi Adam bundan sonra kralın yanına geldi Eskiden olduğu gibi yine yanına oturdu Kral: "Gözünü sana kim iade etti?" diye sordu "Rabbim!" dedi Kral: "Senin benden başka bir rabbin mi var?" dedi Adam: "Benim de senin de rabbimiz Allah'tır!" cevabını verdi Kral onu yakalatıp işkence ettirdi O kadar ki, (gözünü tedavi eden ve Allah'a iman etmesini sağlayan) oğlanın yerini de gösterdi Oğlan da oraya getirildi Kral ona: "Ey oğul! Senin sihrin körlerin gözünü açacak, alaca hastalığını tedavi edecek bir dereceye ulaşmış, neler neler yapıyormuşsun!" dedi Oğlan: "Ben kimseyi tedavi etmiyorum, şifayı veren Allah'tır!" dedi Kral onu da tevkif ettirip işkence etmeye başladı O kadar ki, o da rahibin yerini haber verdi Bunun üzerine rahip getirildi Ona: "Dininden dön!" denildi O bunda direndi Hemen bir testere getirildi Başının ortasına konuldu Ortadan ikiye bölündü ve iki parçası yere düştü Sonra oğlan getirildi Ona da: "Dininden dön!" denildi O da imtina etti Kral onu da adamlarından bazılarına teslim etti "Onu falan dağa götürün, tepesine kadar çıkarın Zirveye ulaştığınız zaman (tekrar dininden dönmesini talep edin); dönerse ne ala, aksi takdirde dağdan aşağı atın!" dedi Gittiler onu dağa çıkardılar Oğlan: "Allahım, bunlara karşı, dilediğin şekilde bana kifayet et!" dedi Bunun üzerine dağ onları salladı ve hepsi de düştüler Oğlan yürüyerek kralın yanına geldi Kral: "Arkadaşlarıma ne oldu?" dedi "Allah, onlara karşı bana kifayet etti" cevabını verdi Kral onu adamlarından bazılarına teslim etti ve: "Bunu bir gemiye götürün Denizin ortasına kadar gidin Dininden dönerse ne ala, değilse onu denize atın!" dedi Söylendiği şekilde adamları onu götürdü Oğlan orada: "Allahım, dilediğin şekilde bunlara karşı bana kifayet et!" diye dua etti Derhal gemileri alabora olarak boğuldular Çocuk yine yürüyerek hükümdara geldi Kral: "Arkadaşlarıma ne oldu?" diye sordu Oğlan: "Allah onlara karşı bana kifayet etti" dedi Sonra krala: "Benim emrettiğimi yapmadıkça sen beni öldüremeyeceksin!" dedi Kral: "O nedir?" diye sordu Oğlan: "İnsanları geniş bir düzlükte toplarsın, beni bir kütüğe asarsın, sadağımdan bir ok alırsın Sonra oku, yayın ortasına yerleştirir ve: "Oğlanın Rabbinin adıyla" dersin Sonra oku bana atarsın, işte eğer bunu yaparsan beni öldürürsün!" dedi Hükümdar, hemen halkı bir düzlükte topladı Oğlanı bir kütüğe astı Sadağından bir ok aldı Oku yayının ortasına yerleştirdi Sonra: "Oğlanın Rabbinin adıyla!" dedi ve oku fırlattı Ok çocuğun şakağına isabet etti Çocuk elini şakağına okun isabet ettiği yere koydu ve Allah'ın rahmetine kavuşup öldü Halk: "Oğlanın Rabbine iman ettik!" dediler Halk bu sözü üç kere tekrar etti Sonra krala gelindi ve: "Ne emredersiniz? Vallahi korktuğunuz başınıza geldi Halk oğlanın Rabbine iman etti!" denildi Kral hemen yolların başlarına hendekler kazılmasını emretti Derhal hendekler kazıldı İçlerinde ateşler yakıldı Kral: "Kim dininden dönmezse onu bunlara atın!" diye emir verdi Yahut hükümdara "Sen at!" diye emir verildi İstenen derhal yerine getirildi Bir ara, beraberinde çocuğu olan bir kadın getirildi Kadın oraya düşmekten çekinmişti, çocuğu: "Anneciğim sabret Zira sen hak üzeresin!" dedi</strong></span></span></p><p></p><p>Kaynak: Müslim, Zuhd 73, (3005); Tirmizi, Tefsir, Büruc, (3337)</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 598, member: 3"] [SIZE=3][COLOR=Black][B]Hadis No : 4980 [/B][/COLOR][/SIZE][SIZE=3][COLOR=SeaGreen][B][COLOR=Black]Ravi: Süheyb[/COLOR] Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden öncekiler arasında bir kral vardı Onun bir de sihirbazı vardı Sihirbaz yaşlanınca krala: "Ben artık yaşlandım Bana bir oğlan çocuğu gönder ve sihir yapmayı öğreteyim!" dedi Kral da öğretmesi için ona bir oğlan gönderdi Oğlanın geçtiği yolda bir rahip yaşıyordu (Bir gün giderken) rahibe uğrayıp onu dinledi, konuşması hoşuna gitti Artık sihirbaza gittikçe, rahibe uğruyor, yanında (bir müddet) oturup onu dinliyordu (Bir gün) delikanlıyı sihirbaz, yanına gelince dövdü Oğlan da durumu rahibe şikayet etti Rahip ona: "Eğer sihirbazdan (dövecek diye) korkarsan: "Ailem beni oyaladı!" de; ailenden korkacak olursan, "Beni sihirbaz oyaladı" de!" diye tenbihte bulundu O bu halde (devam eder) iken, insanlara mani olmuş bulunan büyük bir canavara rastladı (Kendi kendine): "Bugün bileceğim; sihirbaz mı efdal, rahip mi efdal!" diye mırıldandı Bir taş aldı ve: "Allahım! Eğer rahibin işi, sana sihirbazın işinden daha sevimli ise, şu hayvanı öldur ve insanlar geçsinler!" deyip, taşı fırlattı ve hayvanı öldürdü İnsanlar yollarına devam ettiler Delikanlı rahibe gelip durumu anlattı Rahib ona: "Evet! Bugün sen benden efdalsin (üstünsün)! Görüyorum ki, yüce bir mertebedesin Sen imtihan geçireceksin, imtihana maruz kalınca sakın benden haber verme!" dedi Oğlan anadan doğma körleri ve alaca hastalığına yakalananları tedavi eder, insanları başkaca hastalıklardan da kurtarırdı Onu kralın gözleri kör olan arkadaşı işitti Birçok hediyeler alarak yanına geldi ve: "Eğer beni tedavi edersen, şunların hepsi senindir" dedi O da: "Ben kimseyi tedavi etmem, tedavi eden Allah'tır Eğer Allah'a iman edersen, sana şifa vermesi için dua edeceğim O da şifa verecek!" dedi Adam derhal iman etti, Allah da ona şifa verdi Adam bundan sonra kralın yanına geldi Eskiden olduğu gibi yine yanına oturdu Kral: "Gözünü sana kim iade etti?" diye sordu "Rabbim!" dedi Kral: "Senin benden başka bir rabbin mi var?" dedi Adam: "Benim de senin de rabbimiz Allah'tır!" cevabını verdi Kral onu yakalatıp işkence ettirdi O kadar ki, (gözünü tedavi eden ve Allah'a iman etmesini sağlayan) oğlanın yerini de gösterdi Oğlan da oraya getirildi Kral ona: "Ey oğul! Senin sihrin körlerin gözünü açacak, alaca hastalığını tedavi edecek bir dereceye ulaşmış, neler neler yapıyormuşsun!" dedi Oğlan: "Ben kimseyi tedavi etmiyorum, şifayı veren Allah'tır!" dedi Kral onu da tevkif ettirip işkence etmeye başladı O kadar ki, o da rahibin yerini haber verdi Bunun üzerine rahip getirildi Ona: "Dininden dön!" denildi O bunda direndi Hemen bir testere getirildi Başının ortasına konuldu Ortadan ikiye bölündü ve iki parçası yere düştü Sonra oğlan getirildi Ona da: "Dininden dön!" denildi O da imtina etti Kral onu da adamlarından bazılarına teslim etti "Onu falan dağa götürün, tepesine kadar çıkarın Zirveye ulaştığınız zaman (tekrar dininden dönmesini talep edin); dönerse ne ala, aksi takdirde dağdan aşağı atın!" dedi Gittiler onu dağa çıkardılar Oğlan: "Allahım, bunlara karşı, dilediğin şekilde bana kifayet et!" dedi Bunun üzerine dağ onları salladı ve hepsi de düştüler Oğlan yürüyerek kralın yanına geldi Kral: "Arkadaşlarıma ne oldu?" dedi "Allah, onlara karşı bana kifayet etti" cevabını verdi Kral onu adamlarından bazılarına teslim etti ve: "Bunu bir gemiye götürün Denizin ortasına kadar gidin Dininden dönerse ne ala, değilse onu denize atın!" dedi Söylendiği şekilde adamları onu götürdü Oğlan orada: "Allahım, dilediğin şekilde bunlara karşı bana kifayet et!" diye dua etti Derhal gemileri alabora olarak boğuldular Çocuk yine yürüyerek hükümdara geldi Kral: "Arkadaşlarıma ne oldu?" diye sordu Oğlan: "Allah onlara karşı bana kifayet etti" dedi Sonra krala: "Benim emrettiğimi yapmadıkça sen beni öldüremeyeceksin!" dedi Kral: "O nedir?" diye sordu Oğlan: "İnsanları geniş bir düzlükte toplarsın, beni bir kütüğe asarsın, sadağımdan bir ok alırsın Sonra oku, yayın ortasına yerleştirir ve: "Oğlanın Rabbinin adıyla" dersin Sonra oku bana atarsın, işte eğer bunu yaparsan beni öldürürsün!" dedi Hükümdar, hemen halkı bir düzlükte topladı Oğlanı bir kütüğe astı Sadağından bir ok aldı Oku yayının ortasına yerleştirdi Sonra: "Oğlanın Rabbinin adıyla!" dedi ve oku fırlattı Ok çocuğun şakağına isabet etti Çocuk elini şakağına okun isabet ettiği yere koydu ve Allah'ın rahmetine kavuşup öldü Halk: "Oğlanın Rabbine iman ettik!" dediler Halk bu sözü üç kere tekrar etti Sonra krala gelindi ve: "Ne emredersiniz? Vallahi korktuğunuz başınıza geldi Halk oğlanın Rabbine iman etti!" denildi Kral hemen yolların başlarına hendekler kazılmasını emretti Derhal hendekler kazıldı İçlerinde ateşler yakıldı Kral: "Kim dininden dönmezse onu bunlara atın!" diye emir verdi Yahut hükümdara "Sen at!" diye emir verildi İstenen derhal yerine getirildi Bir ara, beraberinde çocuğu olan bir kadın getirildi Kadın oraya düşmekten çekinmişti, çocuğu: "Anneciğim sabret Zira sen hak üzeresin!" dedi[/B][/COLOR][/SIZE] Kaynak: Müslim, Zuhd 73, (3005); Tirmizi, Tefsir, Büruc, (3337) [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günde beş vakit kıldığımız nedir?
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Hadis-i Şerifler
Hadis-i Şeriflerde Kıssalar.
Üst
Alt