- Katılım
- 30 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 1,199
- Tepkime puanı
- 16
GIDA MADDELERİNDE ÖZLEMLERİMİZ!
Geleneksel gıda maddesi, yemek; mutfak, yiyecek, içecek ve kuruyemiş kültürümüz göğsümüzü kabartacak kadar güzel, zengin ve üstündür. Biz bunları her yöreden toplayıp, tespit etmeli; büyük, ansiklopedik eserler hâlinde yayınlamalı, mümkünse günümüzde de kullanıp, yaşatmalıyız.
Almanyada uzun zaman yaşayan bir kardeşimiz bana: Almanlar lezzetli yeme-içmeyi, değişik yemek çeşitlerini bizden öğrendiler; bizden önce, çok zayıf ve fakir bir mutfakları vardı. dedi. Batıya, çok değerli bir gıda olan yoğurdu biz tanıttık; dönerimiz dünyanın dört bucağında Amerikadan Avustralyaya kadar en gözde yemek türlerinden biri. Ben şahsen Adananın kebaplarına, Antepin tatlılarına, Malatyanın kuruyemişlerine, Maraşın dondurmasına, Çanakkalemizin höşmerimine, Kayserinin pastırmasına, Edirnenin beyaz peynirine vs. eğer bilseler, tüm dünyanın hayran kalacağını düşünüyorum.
Çocukluğumdan hatırladığım kadarıyla, köyümüzde ne kadar tatlı, güzel ve temiz hazırlanmış yiyecekler vardı ki onların dengini şimdinin modern şehirlerinde, bol çeşitli beynelmilel marketlerde bulmak asla mümkün değil.
Bize göre gıda, her şeyden önce helal olmalıdır; çünkü az da olsa haram yiyen bir kişinin kalbi kararır; mânevî feyzi ve hazzı kesilir, hayrı körelir; tevbe edip, hatasını telafi eylemezse âhirette de cezaya çarpılır, cehenneme düşer, cayır cayır yanar; çünkü haramdan hâsıl olan bir parça eti bile ancak cehennem ateşi paklar.
Gıdanın ikinci şartı temiz olmasıdır. Ecdadımız, her konuda olduğu gibi yiyeceklerde de temizliğe çok büyük titizlik gösterirlerdi. Her şeyi tekrar tekrar yıkarlar, şartlarlar; temiz su kabının içine parmak bile sokturmazlardı. En halis malzeme, tertemiz yıkanmış ellerle, kılsız, tozsuz, tortusuz, hilesiz, katkısız, halis, temiz, nefis, mis gibi burcu burcu kokulu, şahâne lezzetli, vücuda çok faydalı, gıda değeri çok yüksek olarak hazırlanırdı. Kesilecek tavukların, hayvanların gıdalarına bile çok dikkat edilir, pis bir şey yememeleri için günlerce önceden bakıma alınırdı.
Ne güzel ev işi gıda, yiyecek ve içecek malzemelerimiz vardı! Tarhanalar, bulgurlar, erişteler, kuskuslar, şehriyeler, pestiller, kaklar, erik, üzüm, incir, dut, elma kuruları, sele zeytinleri, reçeller, şuruplar, somaklar, kekikler, nâneler, kimyonlar, baharatlar, susamlar, çörekotları, meyve suyu tükenmezleri, koruk suları, yufkalar, tulum ve kavanoza tepme peynirler, turşular, süzme yoğurtlar daha yüzlerce orijinal, bize mahsus, kalorili, vitaminli, şifalı çeşitler
Şimdi özellikle şehirlerde yediklerimize içtiklerimize çok dikkat etmemiz gerekiyor: Bakıyorsunuz kâğıtlı bir şeker veya çikolatanın içine likör konulmuş; lokantadaki biftek şarapla terbiye edilmiş; filanca pastaya falanca haram madde katılmış; tavuk eti murdar olmuş; balık kokmuş, et ithal, müddeti geçmiş; yağ hileli ve sağlığımıza şiddetle zararlı; eften püften batıdan gelme, bize yabancı, kolesterolü artıran, damar tıkayan, kalp hastalığı yapan, mideyi bozan vıcık vıcık züppe tatlılar, şaibeli kekler, yapış yapış kremalar, nallı kuzudan(!) ve işkembe parçalarından sucuklar, kokmuş martı yumurtasından pastalar, ucuz, hileli ve zararlı malzemeden yemekler; kepeği, vitamini, faydalı kısımları alınmış saman gibi ekmekler, bozuk makarnalar, gösterişli, abartmalı, kabartmalı, boyalı, ama değersiz ve tehlikeli yiyecekler, haram maddeli, uyuşturucu katkılı, alışkanlık yapıcı, kanser edici gazoz ve meşrubat, bağırsak delici, sarhoş edici, hatta öldürücü içkiler
Tavsiye ederim ki mümkünse bazı gıda malzemenizi kendiniz üretin; eti, tavuğu kendiniz kesin, kavurmayı, sucuğu, tarhanayı, bulguru kendiniz yapın; bahçeli evde oturun, koyun, keçi, tavuk, besleyin, taze süt için, taze, temiz yoğurt yiyin, taze yumurta kullanın, bazı sebzeleri kendiniz üretin, dereotu, maydanoz, nâneyi saksılarda yetiştirin vs.
Has ve temiz gıda yiyin, temiz halis meşrubat için, temiz hava alın ki rûhen ve bedenen, mânen ve maddeten sıhhatli ve kuvvetli kalasınız.
Prof. Dr. Mahmud Esad COŞAN (RhA.) Başmakaleler 3. S.174-176
Geleneksel gıda maddesi, yemek; mutfak, yiyecek, içecek ve kuruyemiş kültürümüz göğsümüzü kabartacak kadar güzel, zengin ve üstündür. Biz bunları her yöreden toplayıp, tespit etmeli; büyük, ansiklopedik eserler hâlinde yayınlamalı, mümkünse günümüzde de kullanıp, yaşatmalıyız.
Almanyada uzun zaman yaşayan bir kardeşimiz bana: Almanlar lezzetli yeme-içmeyi, değişik yemek çeşitlerini bizden öğrendiler; bizden önce, çok zayıf ve fakir bir mutfakları vardı. dedi. Batıya, çok değerli bir gıda olan yoğurdu biz tanıttık; dönerimiz dünyanın dört bucağında Amerikadan Avustralyaya kadar en gözde yemek türlerinden biri. Ben şahsen Adananın kebaplarına, Antepin tatlılarına, Malatyanın kuruyemişlerine, Maraşın dondurmasına, Çanakkalemizin höşmerimine, Kayserinin pastırmasına, Edirnenin beyaz peynirine vs. eğer bilseler, tüm dünyanın hayran kalacağını düşünüyorum.
Çocukluğumdan hatırladığım kadarıyla, köyümüzde ne kadar tatlı, güzel ve temiz hazırlanmış yiyecekler vardı ki onların dengini şimdinin modern şehirlerinde, bol çeşitli beynelmilel marketlerde bulmak asla mümkün değil.
Bize göre gıda, her şeyden önce helal olmalıdır; çünkü az da olsa haram yiyen bir kişinin kalbi kararır; mânevî feyzi ve hazzı kesilir, hayrı körelir; tevbe edip, hatasını telafi eylemezse âhirette de cezaya çarpılır, cehenneme düşer, cayır cayır yanar; çünkü haramdan hâsıl olan bir parça eti bile ancak cehennem ateşi paklar.
Gıdanın ikinci şartı temiz olmasıdır. Ecdadımız, her konuda olduğu gibi yiyeceklerde de temizliğe çok büyük titizlik gösterirlerdi. Her şeyi tekrar tekrar yıkarlar, şartlarlar; temiz su kabının içine parmak bile sokturmazlardı. En halis malzeme, tertemiz yıkanmış ellerle, kılsız, tozsuz, tortusuz, hilesiz, katkısız, halis, temiz, nefis, mis gibi burcu burcu kokulu, şahâne lezzetli, vücuda çok faydalı, gıda değeri çok yüksek olarak hazırlanırdı. Kesilecek tavukların, hayvanların gıdalarına bile çok dikkat edilir, pis bir şey yememeleri için günlerce önceden bakıma alınırdı.
Ne güzel ev işi gıda, yiyecek ve içecek malzemelerimiz vardı! Tarhanalar, bulgurlar, erişteler, kuskuslar, şehriyeler, pestiller, kaklar, erik, üzüm, incir, dut, elma kuruları, sele zeytinleri, reçeller, şuruplar, somaklar, kekikler, nâneler, kimyonlar, baharatlar, susamlar, çörekotları, meyve suyu tükenmezleri, koruk suları, yufkalar, tulum ve kavanoza tepme peynirler, turşular, süzme yoğurtlar daha yüzlerce orijinal, bize mahsus, kalorili, vitaminli, şifalı çeşitler
Şimdi özellikle şehirlerde yediklerimize içtiklerimize çok dikkat etmemiz gerekiyor: Bakıyorsunuz kâğıtlı bir şeker veya çikolatanın içine likör konulmuş; lokantadaki biftek şarapla terbiye edilmiş; filanca pastaya falanca haram madde katılmış; tavuk eti murdar olmuş; balık kokmuş, et ithal, müddeti geçmiş; yağ hileli ve sağlığımıza şiddetle zararlı; eften püften batıdan gelme, bize yabancı, kolesterolü artıran, damar tıkayan, kalp hastalığı yapan, mideyi bozan vıcık vıcık züppe tatlılar, şaibeli kekler, yapış yapış kremalar, nallı kuzudan(!) ve işkembe parçalarından sucuklar, kokmuş martı yumurtasından pastalar, ucuz, hileli ve zararlı malzemeden yemekler; kepeği, vitamini, faydalı kısımları alınmış saman gibi ekmekler, bozuk makarnalar, gösterişli, abartmalı, kabartmalı, boyalı, ama değersiz ve tehlikeli yiyecekler, haram maddeli, uyuşturucu katkılı, alışkanlık yapıcı, kanser edici gazoz ve meşrubat, bağırsak delici, sarhoş edici, hatta öldürücü içkiler
Tavsiye ederim ki mümkünse bazı gıda malzemenizi kendiniz üretin; eti, tavuğu kendiniz kesin, kavurmayı, sucuğu, tarhanayı, bulguru kendiniz yapın; bahçeli evde oturun, koyun, keçi, tavuk, besleyin, taze süt için, taze, temiz yoğurt yiyin, taze yumurta kullanın, bazı sebzeleri kendiniz üretin, dereotu, maydanoz, nâneyi saksılarda yetiştirin vs.
Has ve temiz gıda yiyin, temiz halis meşrubat için, temiz hava alın ki rûhen ve bedenen, mânen ve maddeten sıhhatli ve kuvvetli kalasınız.
Prof. Dr. Mahmud Esad COŞAN (RhA.) Başmakaleler 3. S.174-176