- Katılım
- 22 Şubat 2011
- Mesajlar
- 9,107
- Tepkime puanı
- 81
FEY':
Dönmek. Muhârebe bittikten sonra, kâfirlerden zorla veya harp yapılmadan sulh yoluyla alınan mal.
Allahü teâlâ, âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki:
Allah'ın, (fethedilen diğer kâfir) memleketlerin ahâlisinden Peygamberine verdiği fey'; Allah'a, Peygamberine, hısımlarına (Resûlullah'ın akrabâsı olan Hâşim, Muttaliboğullarına) , yetimlere (babaları ölmüş fakir müslüman çocuklarına) , yoksullara (ihtiyâç sâhibi müslümanlara) , yolda kalanlara âiddir. Tâ ki (bu mallar) içinizden (yalnız) zenginler arasında elden ele dolaşmasın (fakirler bundan mahrum edilmesin) . Peygamber size ne getirdiyse (ne emrettiyse) onu alın, size ne yasak etdiyse ondan da sakının. Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azâbı (Peygambere muhâlefet edenlere karşı) çetindir (pek şiddetlidir) . (Haşr sûresi: 7)
Fedek arâzisi, sulh (barış) ile alındığı için o da fey' idi. Düşman tarafından hediye olarak gönderilen mallar da Resûlullah efendimiz için fey' olup, O'nun tasarrufunda (idâresinde) idi. Dilediği gibi harcardı. (Ebû Ubeyd bin Sellâm)
Harâc (gayr-i müslim vatandaşlardan alınan vergi) ve cizyede (gayr-i müslim vatandaşların hür ve mükellef olan erkeklerinden, seneden seneye alınan vergi) fey'dir. (İmâm-ı Ebû Yûsuf)
Fey-i Zevâl:
Güneş, gün ortasında (Nısf-ün-nehârda), tam tepeye gelince görülen en kısa gölge uzunluğu.
Asr-ı evvelin vakti; bir şeyin gölgesinin boyu, fey-i zevâl artı kendi boyu olunca başlar. Asr-ı sâninin vakti, bir şeyin gölgesi, fey-i zevâl artı kendi boyunun iki misli olunca başlar. Asr-ı evvel, İmâm-ı Ebû Yûsuf ile İmâm-ı Muhammed'e göre, Asr-ı sânî İmâm-ı A'zam'a göre ikindinin başladığı vakittir. (İbn-i Hümâm, Ahmed Ziyâ Bey)
Dönmek. Muhârebe bittikten sonra, kâfirlerden zorla veya harp yapılmadan sulh yoluyla alınan mal.
Allahü teâlâ, âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki:
Allah'ın, (fethedilen diğer kâfir) memleketlerin ahâlisinden Peygamberine verdiği fey'; Allah'a, Peygamberine, hısımlarına (Resûlullah'ın akrabâsı olan Hâşim, Muttaliboğullarına) , yetimlere (babaları ölmüş fakir müslüman çocuklarına) , yoksullara (ihtiyâç sâhibi müslümanlara) , yolda kalanlara âiddir. Tâ ki (bu mallar) içinizden (yalnız) zenginler arasında elden ele dolaşmasın (fakirler bundan mahrum edilmesin) . Peygamber size ne getirdiyse (ne emrettiyse) onu alın, size ne yasak etdiyse ondan da sakının. Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azâbı (Peygambere muhâlefet edenlere karşı) çetindir (pek şiddetlidir) . (Haşr sûresi: 7)
Fedek arâzisi, sulh (barış) ile alındığı için o da fey' idi. Düşman tarafından hediye olarak gönderilen mallar da Resûlullah efendimiz için fey' olup, O'nun tasarrufunda (idâresinde) idi. Dilediği gibi harcardı. (Ebû Ubeyd bin Sellâm)
Harâc (gayr-i müslim vatandaşlardan alınan vergi) ve cizyede (gayr-i müslim vatandaşların hür ve mükellef olan erkeklerinden, seneden seneye alınan vergi) fey'dir. (İmâm-ı Ebû Yûsuf)
Fey-i Zevâl:
Güneş, gün ortasında (Nısf-ün-nehârda), tam tepeye gelince görülen en kısa gölge uzunluğu.
Asr-ı evvelin vakti; bir şeyin gölgesinin boyu, fey-i zevâl artı kendi boyu olunca başlar. Asr-ı sâninin vakti, bir şeyin gölgesi, fey-i zevâl artı kendi boyunun iki misli olunca başlar. Asr-ı evvel, İmâm-ı Ebû Yûsuf ile İmâm-ı Muhammed'e göre, Asr-ı sânî İmâm-ı A'zam'a göre ikindinin başladığı vakittir. (İbn-i Hümâm, Ahmed Ziyâ Bey)