Edirne’nin genel özellikleri, edirne’nin yüzölçümü, edirne’nin plaka numarası

ceylannur

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
2 Eylül 2011
Mesajlar
3,872
Tepkime puanı
37
Edirne’nin genel özellikleri, edirne’nin yüzölçümü, edirne’nin plaka numarası

EDİRNE’NİN GENEL ÖZELLİKLERİ, EDİRNE’NİN YÜZÖLÇÜMÜ, EDİRNE’NİN PLAKA NUMARASI

Yüzölçümü : 6.276 km²

Nüfus : 40.599 (1990)

İl Trafik No : 22

Türkiye ile Yunanistan arasındaki Tekirdağ’ın kuzeyinde yer alan Edirne yıllar boyu Osmanlı başkenti, 18 inci yüzyılda ise Avrupa’nın en büyük yedi şehrinden biri olmuştur.100 yıl kadar bir süre Osmanlı İmparatorluğunun başkenti olması buradaki tarihi ve mimari açıdan önemli yapıların sebebidir. Edirne, camileri, dini kompleksleri, köprüleri, eski pazar yerleri, kervansarayları ve saraylarıyla yaşayan bir müzedir.
EDİRNE’NİN İLÇELERİ

Edirne ilinin ilçeleri; Enez, Havsa, İpsala, Keşan, Lalapaşa, Meriç, Süloğlu ve Uzunköprü’dür.

Havsa : Havsa, Edirne’nin kuzey yarısında ve Lalapaşa yaylası üzerindedir. Havsa’ya Hafsa Hatun bir han, Sadrazam Sokollu Mehmet Paşa bir külliye ve zamanın defterdarı (Maliye Bakanı) bir cami yaptırmıştır. Çok işlevli yapı topluluğu olan külliye, Mimar Sinan’ın eseridir.

İpsala : İpsala, Edirne’nin güney yarısında yer alır. Ayakta kalmış olan Osmanlı yapısı, Alaca Mustafa Paşa Camii’dir. Tek kubbeli ve tek minarelidir. Tahta işçiliği bakımından sanat değeri taşır.

Keşan : İlçe, Edirne’nin güney yarısındadır. Tarihsel değer taşıyan yapıları, Hersekzade Ahmet Paşa Cami ile İbrice-Keşan kervan yolu üstündeki üç taş köprüdür. Uzunkum adlı alçak kıyı, deniz turizmi bakımından elverişlidir. Düzgün yolları ve turistik işletme belgeli konaklama yerleri bulunan ilçe, Edirne’nin turistik yerlerindendir. İlçenin iç turizm bakımından önemli olayı, panayırı ile Hıdırellez’de yapılan dallık adlı bahar şenliğidir.

Lalapaşa : İlçe Edirne’nin kuzey yarısındadır. İlçedeki en önemli tarihsel eserler, taş devrinden kalma türbe ve tapınaklardır. Bu türbelere, Tablataş, Kapaklıkaya, Perikızı Evi (dolmen) denir. Tapınma yerleri ise Ulutaş (menhir) adını taşır. Bunlar, dünyada benzeri az bulunan eserlerdir. Sinanköy’deki kale ören durumundadır.

Meriç : İlçe, Edirne’nin orta kısmında ve Lalapaşa Yaylasının güney batı köşesindedir. İç turizm bakımından önemli olayları, Beyköy dallığı ve Mayalar adıyla anılan ilkbahar şenlikleridir.

Süloğlu : Edirne’nin kuzey yarısında ve Lalapaşa Yaylası üstündedir. Baraj gölü çevresi bir piknik yeri olarak ilgi çeker.

Uzunköprü : İlçe Edirne’ nin orta kısmında ve Trakya Yontukdüzü üstündedir. En ünlü tarihi yapısı, Mimar Muslihiddin’in eseri olan Ergene Köprüsüdür. Uzunluğu 1200 metreyi, kemer sayısı 170′i geçer. Diğer önemli yapılar, II. Murat Külliyesi’nin tek minareli ve çatılı Muradiye Camii, II. Bayezit zamanında Mimar Hayreddin’in yaptığı Halise Hatun Camii, külliyenin bir vakfı olan Çifte Hamam, köprüye eklenmiş çeşmelerdir. Köprünün kentten yana ucuna, İkinci Meşrutiyet döneminde eklenen, Hürriyet Çeşmesi adıyla anılır. Daha eski öteki tarihi çeşmeler Gazi Mahmut (Belediye parkı), Halise Hatun (Hacı İbrahim Ağa ya da Tosbağacı) çeşmeleriyle Telli Çeşme’dir. Önemli iç turizm olayları, Bülbül Deresi’nde yapılan Dallık adlı bahar şenliği, av partileri ve panayırdır.
EDİRNE’NİN COĞRAFİ ÖZELLİKLERİ

Marmara Bölgesi’nin Trakya bölümünde bulunan Edirne’nin denizden yüksekliği 41 metredir. Edirne genel olarak geniş düzlüklerle, basık tepelerin yer almış bulunduğu coğrafi konuma sahiptir. Karasal bir iklime sahiptir. Kışlar, Akdeniz iklimi etkisini gösterdiği zamanlarda ılık ve yağışlı, kara iklimi etkisini gösterdiğinde de sert ve yağışlı geçmektedir. Yazlar sıcak ve kurak, bahar dönemi yağışlıdır. İlde en sıcak aylar, Haziran, Temmuz, Ağustos en soğuk aylar ise Aralık ve Ocaktır. Yaz ayları ortalama sıcaklığı ise 23,4 Cc dir.
EDİRNE’NİN TARİHİ

Edirne’nin en eski halkı, Traklar soyundan Odrisler’in yörede, Meriç ve Tunca ırmaklarının birleştiği bugünkü Edirne’nin bulunduğu yerde bir kent kurdukları bilinmektedir. Odrisler’den sonra yöreye egemen olan Makedonyalılar Dönemi’nde kent, büyük bir olasılıkla Odris yada Odrisia adının değişmesi sonucu, Orestia/Orestas olarak anılmaya başlanmıştır.

İS II. yy’ da Roma İmparatoru Hadrianus, (117-138) Orestia Kasabası’nın stratejik önemi nedeniyle buraya kent statüsü verdi ve kendi adını koydu. Böylece, Roma Dönemi’nde kent Hadrianopolis/Hadrianupolis/Adrianupolis/Adrianapolis adlarıyla anıldı. Adrianopolis zamanla Adrianople/Adrianopel olarak değişti. Osmanlı dönemi başlarında Edrinus/Edrune/Edrinabolu/Endriye diye anıldı. 1476’da yazılan Aşıkpaşazade Tarihi’nde kentin adı Edrene olarak geçer. XVI.yy başlarında kentin Edirne olarak adlandırıldığı görülür. Edirne 1361 yılında I.Murat tarafından fethedilmiş ve İstanbul’un alınışına kadar 92 yıl boyunca Osmanlı Devleti’nin başkenti olmuştur.
TARİHİ EDİRNE EVLERİ

Taş duvar ve sıvayla örülmüş ahşap iskelet sistemleri ile yapılırdı. Bu evler genellikle yanındaki daha yüksek saçaklara çift eğri öğe ile bağlanan bir çatıyla örtülü, az derinde kalan locanın içine yerleştirilmiş merkezi girişi ile kusursuz bir simetriye sahipti.

Balkan Yarımadası’nın hemen her tarafında en küçüğünden en gösterişlisine kadar bütün evlerde “hayat” denilen bölümler vardır. Oda kapılarının açıldığı yer olan bu bölüm, doğrudan evin bahçesine bakan yönde 1,5-2 metrelik direkler üzerine dayandırılmıştır. Hayatların sonunda bir basamak yükseklikte dört köşe bir kısım ayrılarak, tahta sedirlerle çevrilirdi.

Evin harem ve selamlıklarında büyük kapıların açıldığı bahçe kısımları olan avluların uygun bir yerinde mermer bir çeşme bulunurdu. Bazı evlerde avluların ortasında küçük havuzlar, üzerine asma sardırılmış çardaklar vardı. Harem ve selamlık avlularından birbirine geçilecek küçük kapı bulunurdu
 
Üst Alt