Dolaşım Sistemi Hastalıkları

ömr-ü diyar

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
23 Nisan 2011
Mesajlar
3,345
Tepkime puanı
25
Dolaşım sistemi, hiç şüphesiz, bazı yaşamsal faaliyetlerini yürütmekle sorumlu olduğu en önemli organ sistemlerinin biridir. Dolaşım sistemi, vücut hücrelerine ve dokulara, besin, oksijen ve hormon temini için sorumlu olduğundan, sağlıklı bir dolaşım sistemi sağlıklı bir vücut için gereklidir. Vücudun iç dengesinin sağlanması açısından dolaşım sisteminin işlevlerini sağlıklı bir şekilde getirebilmesi gerekir.

Her kalp atışında, vücudun çeşitli bölgelerine sipariş edilen kan, yaşam için gerekli temel besinleri sağlamak için damarlar içine pompalanır. Tıbbi araştırmalar göre, en yüksek ölüm oranı dolaşım sistemi bozuklukları ve hastalıkları nedeniyle ortaya çıkar.


Hepimizin bildiği gibi dolaşım sistemi veya kardiyovasküler sistem kan, kalp ve damarlardan oluşmaktadır. Kan kırmızı kan hücreleri (alyuvarlar), beyaz kan hücreleri (lökosit), trombosit ve kan plazmasından oluşur. Diğer taraftan kan damarları ise ven(toplardamarlar), arter(atardamarlar), arteriol(büyük atardamarları kılcal damarlara bağlayan küçük atardamar) ve kapiller(kılcal damarlar) oluşur. Bu parçaların hepsi dolaşım sisteminin düzgün işleyişine önemli katkılar sağlarlar. Bu parçalardaki herhangi bir bozukluk hafif bir hastalık ya da yaşamı tehdit eden bir duruma kadar değişebilen sağlık sorunlarına neden olabilir. Kısacası, dolaşım sistemi çeşitli sorunlara karşı duyarlıdır. Dolaşım sistemi sorunlarının iki türü vardır. Birisi doğumdan itibaren mevcut (doğumsal)olan diğeri ise ve doğum sonrası gelişen(edinsel). Dolaşım sisteminin ortak sorunları ve hastalıkları şunlardır:


Aort anevrizması - Aort genişlemesi

Aort anevrizması, vücudun en büyük arteri olan aortun duvarının şişmesidir. Aortun zayıflamış ya da deforme olmuş alanlarında meydana gelmektedir. Aort anevrizması aort diseksiyonu (aort duvarında yırtık) veya aort duvarında farklı kusurlara neden olabilir. Şişmiş ya da bombeleşmiş bir aort damarının kopması ya da patlaması ağır kanamalara neden olabilir. Aort anevrizması obezite, ateroskleroz ve yüksek tansiyon gibi diğer bazı hastalıkların bir komplikasyonu olarak gelişmiş olabilir.

Aort koarktasyonu - Aort daralması


Aort ana arterindeki mevcut bir problemdir. Kan daralan alanın gerisinde basınç nedeni ile sıkışır. Daralan bölge genellikle aorttan kafa ve kollara giden damarlardan çıktıktan hemen sonra meydana gelir. Daralma problemi vücudun alt ve üst bölgelerinde farklı tansiyon rakamlarının okunmasına sebep olur. Yaygın oranda çocuklarda görülür. Erkek çocuklarda kızlara göre 3 kat daha sıklıkla gözlemlenir. Doğumsal sorunların %8’ ini oluşturur. Doğumdan kısa bir sure sonra sık nefes alma, beslenememe, terleme, baş ağrısı, burun kanaması, baş dönmesi, bacakların daha soğuk olması, çabuk yorulma gibi şikâyetlerle belirti verir.

Anjina -Angina pektoris

kalbe giden kan damarlarındaki tıkanıklık nedeniyle göğüs bölgesinde ağrı veya rahatsızlık hissedilmesidir. Angina semptomları(belirtileri) oksijen ve kan bakımından kalp kaslarının yetersiz kaldığı durumda gözlenir. Temel olarak, kan damarlarının daralmasının bir komplikasyonu olarak tezahür eder. Angina genellikle yaklaşan bir kalp krizi bir uyarı işareti olarak kabul edilir. Göğüs ağrısı olabilir yaklaşık 10 dakika sürer.

Aritmi

Aritmi, kalp ritminde düzensizlik ile karakterize olan bir kalp sorunudur. Semptomlar hızlı kalp ritminden çok yavaş kalp atımına kadar değişebilir. Aritmi, konjenital(doğuştan gelen) veya sonradan kazanılmış bir problem olabilir. Sonradan kazanılan ya da edinilen aritmi durumu hayatın herhangi bir aşamasında ortaya çıkabilir. Tedavide ilaç, implante kalp pili gibi girişimsel yöntemler, cerrahi müdahale ve ya farklı enerji modelleri ile yapılan ablasyon yöntemleri yer almaktadır.

Ateroskleroz

Ateroskleroz, arter duvarında (genellikle ve büyük arterlerde) plak veya aterom(atardamar duvarında meydana gelen anormal yangısal (enflamatuvar) makrofaj akyuvar birikmesi) oluşumu nedeniyle sertleşme olmasına verilen isimdir. Atardamarlardaki plak kolesterol, kalsiyum ve yağ birikmesi nedeni ile oluşabilir. Sigara güçlü bir risk faktörüdür. Etkili olan faktörler, zamanla arter duvarlarının sertleşmesine ve elastikiyetini kaybetmesine neden olur. Aterosklerozda ilk etapta arterler etkilenir. Ateroskleroz zaman zaman kan dolaşımına engel olabilir hatta kan akışını durdurabilir. Aterosklerozda kalp damar hastalığı ve kalp krizi komplikasyonları oluşabilir.

Bu sorunu çeken bir kişi etkilenen bölgede keskin ağrı deneyimleri yaşar. Bunlardan başka sadece bu hastalığa özel olmadan göğüs ağrısı, aritmi, beyinde olursa bilinç kaybı, görme ve konuşma kusurları ortaya çıkabilir. Tedavide ilk etapta ilaçlardan genellikle kan sulandırıcı ilaçlar tercih edilir. Daha ciddi bulgularda tedavi yöntemi değişerek balon anjiyoplasti, bypass gibi metotlar uygulanabilmektedir.


Yüksek tansiyon

Yüksek kan basıncı veya hipertansiyon sistolik basıncın140 mmHg ve diastolik basınç 90 mmHg’yı aşan bir durumdur. Çoğunlukla kalıtsal nedenler, sağlıksız yaşam tarzı alışkanlıkları ve sigara içmek nedenlerden kaynaklanmaktadır. Hipertansiyon, kalp krizi ve diğer kalp hastalıkları riskini artırır.

Periferik damar hastalığı

Periferik damar hastalığı beyin ve kalp parçası olmayan kan damarlarındaki bir hastalıktır. Periferik damar hastalığı kol ve bacaklar gibi vücudun uç kısımlarındaki kan dolaşımını etkiler. Bu organlardaki kan damarlarının yağ asidi mevcudiyetinden dolayı tıkanmasından kaynaklanmaktadır. Hastalık kişide, uyuşma ve karıncalanma şeklinde belirti vermektedir. Bu rahatsızlık kalıtsal veya yüksek tansiyon, obezite ve sigara bir komplikasyon sonucu olarak sonradan gelişebilir. Ağır vakalarda kalp hastalığı, kalp krizi, kalp yetmezliği ve diğer bazı ölümcül sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu tip hastalığı olan kişilere bir önerimiz bulunmaktadır. Sigara dumanı kan damarlarını daraltıcı özelliğe sahip olduğunda mevcut hastalık durumu daha da kötüleştirebilir ve değişik dolaşım problemine yol açabilir.
Dolaşım sorunları ya da hastalıklarına oral kontraseptif(ağızdan alınan ve gebeliği önleyen haplar) ve diüretik(idrar sökücü ilaçlar) bazı ilaç kullanımı da neden olabilmektedir. Bu nedenle herhangi bir ilaç kullanmadan önce artı ve eksilerini bilmek için ve her zaman yetkili bir sağlık uzmanına danışmanız ve yardım almanız önerilir.

Hiperkolesterolemi

Adından da anlaşılacağı üzere kandaki artan kolesterol düzeyi ile karakterizedir. Başlıca iki türü vardır, düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) veya kötü kolesterol ve yüksek yoğunluklu lipoproteinler (HDL) veya iyi kolesterol. Kötü kolesterol (LDL) yüksek miktarda bulunması kalp hastalıkları ve inme riskini artırır.

Kardiyomiyopati

Genel olarak dolaşım sistemi hastalıkları ve düzensizlikleri kardiyomiyopati içermektedir. Kalp kaslarındaki bir bozukluk veya miyokardın zayıflaması nedeniyle ortaya çıkar. Erken evrelerinde, ventriküler(sol ve sağ karıncıklar) kas veya kalp odalarının az bir kısım kası etkilenir. Tedavi edilmediği takdirde, üst kalp kaslarına yayılır. Ağır vakalarda kardiyomiyopati, konjestif kalp yetmezliği ve zamanla ölüm ile sonuçlanabilir.

Konjenital kalp defekti

Doğumsal bir rahatsızlıktır. Kesin nedeni bilinmemektedir. Hafif ve ya şiddetli düzeyde olabilir. Fetüs bebeklerde kalp üfürümü gibi semptomlara yol açmaktadır. Hastalık eksik ve / veya anormal kalp organ gelişimi gösterebilir. Konjenital kalp hastalığı kesin nedeni bilinmemektedir.

Koroner arter hastalığı

Koroner kalp hastalığı olarak da bilinmektedir. Dolaşım sisteminin en yaygın hastalığıdır. Bu hastalıkta plak birikimine bağlı, dolaylı yoldan kalbe kan akımı bozulur. Koroner arter hastalığı tüm dünyanın en önde gelen ölüm nedenidir.


Varis

Vücudun genellikle alt bölgelerindeki toplardamarlardaki kapakçıkların görevlerini tam olarak yapamaması sonucu toplardamarların şişmesi ya da genişlemesi sonucu oluşan bir rahatsızlıktır. Hastalık deri yüzeyinde kıvrımlar yapmış mor damar grubu ile estetik açısından itici bir görüntü oluşturur. Biyolojik olarak hastalık bacaklarda ağrı ve karıncalanma, ayaklarda ise şişlikler oluşabilir. Varis hastalığına sürekli oturarak çalışmak ve ya hareketsizlik neden olmaktadır. Oturarak çalışmayı gerektiren işlerde dahi olsa ara sıra bacaklarını yukarı kaldırarak rahatlatmalıdırlar. Hastalığın oluşmamasında ya da ilerlememesinde kilo kontrolü, sigara ve alkolün bırakılması, egzersiz, dar pantolon giymemek yararlı olacaktır. Tedavide varis çorapları kullanılmakta ve ağır vakalarda lazer yöntemi ile de başarılı sonuçlar elde edilmektedir.


SONUÇ OLARAK: Dolaşım sistemi hastalıkları ve bozuklukları ile ilgili artan istatistikler, esas olarak bugünün yoğun yaşam tarzı, daha az fiziksel aktivite ve kötü beslenme alışkanlıklarının katkıda bulunduğunu göstermektedir. Obezite, stres, sigara ve diğer sağlıksız alışkanlıklar da dolaşım sistemi hastalıkları için risk faktörleridir. Ayrıca tarçın ve zencefil gibi şifalı bitkilerin de dolaşım sistemine olan katkıları önemsenmelidir. Dolaşım sistemi hastalıkları ve bozuklukları ile ilgili mücadelede sağlıklı yaşam tarzı, erken tanı ve doğru tedavi uygulamaları önemli yer tutmaktadır.



alıntı
 
Üst Alt