- Katılım
- 28 Mart 2011
- Mesajlar
- 2,123
- Tepkime puanı
- 26
Bizi bu gecenin koynunda, rahmet pınarının başında buluşturan Rabbimiz,
Affına layık oluşumuzun tek sebebi günahımızın çokluğu.
Pişmanız, mahcubuz, utanıyoruz.
Aklarsan, bir tek Sen aklarsın bizi, biliyoruz.
Bizi bugünün eşiğinde huzuruna kabul eden Rabbimiz,
Beraatimizi diliyoruz, bizi temizleyeceğini umuyoruz.
Bağışını hak ediyorsak, işte göz yaşlarımız, işte "Ah!"larımız.
Avuçlarımızda çırpınan kalplerimiz.
Dilimize dolanan pişmanlık ateşlerimiz.
Ümitsiz değiliz asla; karalıklarımız rahmet denizini bulandıramaz.
Utancımızı fırsat bilip Sana dönüyoruz.
Kibirden uzak duruyoruz; kusurlarımızı kusur biliyor, Senden saklamıyor, itiraf ediyoruz.
Sevap fukaralığımızı ikramının vesilesi biliyoruz.
Yine sana geliyoruz.
Ne büyük şeref ki bizi kulların arasında biliyorsun.
Ne güzel ki adımızı yaşayanlar arasında sayıyorsun.
Nefeslerimizi senden ödünç alıyoruz.
Verdiğimizi alamasaydık burada değildik.
Nefeslerimizi sana borç veriyoruz.
Aldığımızı vermeseydik burada el açıyor olamazdık.
Bizim yaşamamız konusunda her an ısrar ediyorsun.
Bizim kendimizi bile unuttuğumuz uykulardan bizi çekip alıyorsun.
Her günün sabahı her birimize "Yürü ya Kulum!" diyorsun.
Bizi yanına seçen Sensin.
Sen tercih ettin varlığımızı yokluğumuza.
Şimdi burada, huzurunda el açıyorsak, Sen istediğin için.
Şimdi burada, affını umarak bekliyorsak, beklememizi Sen diledin.
Senden istiyoruz çünkü, Sen istememizi istedin.
Senden Senin bizden istememizi istediğini istiyoruz.
Vermeyeceğin şeyi istetmek Senin hikmetine yakışmaz.
İstememizi istediğin halde, istediğimizi vermemek Senin rahmetine yaraşmaz.
Sana duamızdan hiç mahrum kalmadık ey Rabb-i Rahimimiz.
Beraatimizi ver bize.
Amin.
Affına layık oluşumuzun tek sebebi günahımızın çokluğu.
Pişmanız, mahcubuz, utanıyoruz.
Aklarsan, bir tek Sen aklarsın bizi, biliyoruz.
Bizi bugünün eşiğinde huzuruna kabul eden Rabbimiz,
Beraatimizi diliyoruz, bizi temizleyeceğini umuyoruz.
Bağışını hak ediyorsak, işte göz yaşlarımız, işte "Ah!"larımız.
Avuçlarımızda çırpınan kalplerimiz.
Dilimize dolanan pişmanlık ateşlerimiz.
Ümitsiz değiliz asla; karalıklarımız rahmet denizini bulandıramaz.
Utancımızı fırsat bilip Sana dönüyoruz.
Kibirden uzak duruyoruz; kusurlarımızı kusur biliyor, Senden saklamıyor, itiraf ediyoruz.
Sevap fukaralığımızı ikramının vesilesi biliyoruz.
Yine sana geliyoruz.
Ne büyük şeref ki bizi kulların arasında biliyorsun.
Ne güzel ki adımızı yaşayanlar arasında sayıyorsun.
Nefeslerimizi senden ödünç alıyoruz.
Verdiğimizi alamasaydık burada değildik.
Nefeslerimizi sana borç veriyoruz.
Aldığımızı vermeseydik burada el açıyor olamazdık.
Bizim yaşamamız konusunda her an ısrar ediyorsun.
Bizim kendimizi bile unuttuğumuz uykulardan bizi çekip alıyorsun.
Her günün sabahı her birimize "Yürü ya Kulum!" diyorsun.
Bizi yanına seçen Sensin.
Sen tercih ettin varlığımızı yokluğumuza.
Şimdi burada, huzurunda el açıyorsak, Sen istediğin için.
Şimdi burada, affını umarak bekliyorsak, beklememizi Sen diledin.
Senden istiyoruz çünkü, Sen istememizi istedin.
Senden Senin bizden istememizi istediğini istiyoruz.
Vermeyeceğin şeyi istetmek Senin hikmetine yakışmaz.
İstememizi istediğin halde, istediğimizi vermemek Senin rahmetine yaraşmaz.
Sana duamızdan hiç mahrum kalmadık ey Rabb-i Rahimimiz.
Beraatimizi ver bize.
Amin.