- Katılım
- 25 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 7,319
- Tepkime puanı
- 118
Bir Saliha kadın vardı Bir gün ekmek pişirmek için tandır yaktı Tandır, tamam yandı ve kızgın hale geldi ki, öğle namazı vakti oldu O kadınçağızın, henüz emzikte bir çocuğu vardı Yavrusunu bir kenara koydu, gitti abdest aldı ve namaza durdu Kadın, namaz kılarken, oğlan sürtüne sürtüne tandırın kenarına vardı Kadın, gözünün ucuyla çocuğunun tandırın kenarına kadar geldiğini fark etti amma, namazda olduğu için ilgilenmedi, namazını bozarak yavrusunun yardımına koşmadı Namaz ı kılıp bitirdiği zaman gördü ki, yavrusu tandıra düşmüş ve o kızgın tandırda ateşin tam orta yerinde kendi kendine oynayıp duruyor, bir kılına bile zeva gelmemiş Aldı, bağrına bastı, ağladı ve Allah’a şükrederek evinin işleriyle uğraşmağa devam etti
Gördünüzmü ? O kadıncağızın sabrı ve tevekkül ü teslimiyetiyle Hak Teala yavrusunu nasıl esirgedi ve ateşte yakmadı Şu halde, Allah’ın kazasına sabredeçeğiz ki rızasına ve nimetine erişebilelim Zira, sabır kişiyi ferahlığa kavuşturur, ahiret için de bir sermayedir.
Gördünüzmü ? O kadıncağızın sabrı ve tevekkül ü teslimiyetiyle Hak Teala yavrusunu nasıl esirgedi ve ateşte yakmadı Şu halde, Allah’ın kazasına sabredeçeğiz ki rızasına ve nimetine erişebilelim Zira, sabır kişiyi ferahlığa kavuşturur, ahiret için de bir sermayedir.