- Katılım
- 23 Nisan 2011
- Mesajlar
- 3,344
- Tepkime puanı
- 25
Şeamet ve uğursuzluk getiren değersiz, meymenetsiz, kendilerine ve başkalarına uğursuzluğu dokunan kimseler. Kur'anî anlamına gelince Kur'an'da ashabu'l-meş'eme hayırsız, imansız ve kâfir kimseler için kullanılmıştır. el-Vakıa, 56/9'da bunlardan söz edilmektedir. Burada iman edip birbirlerine sabır ve merhamet duygularını anlatan ve hakkı tavsiye eden müminlerden söz edildikten sonra:
"Bizim ayetlerimize küfreden, inanmayarak nankörlük eden kâfirlere gelince, onlar kitapları sol yanlarından verilecek olan, kendilerine de başkalarına da faydaları olmayan ashabu'l meş'eme olup bunlar uğursuz kimselerdir. " denilmektedir.
Bunların ahiretteki durumlarının da şöyle anlatıldığını görüyoruz: "Üzerlerine bir ateş bastırılıp kapıları kapanacaktır. " (el-Beled 90/19). Bu tabirler Allah'a isyan etmiş ahirete inanmayan ashabu'l-Meş'eme'nin ebediyyen Cehennem'de kalacaklarını ifade etmektedir. Ashabü'ş-Şimal, hemen hemen aynı anlamı taşıyan diğer bir Kur'anî tabirdir. (bk. Ashâbü'ş-Şimal).
Şâmil İA
"Bizim ayetlerimize küfreden, inanmayarak nankörlük eden kâfirlere gelince, onlar kitapları sol yanlarından verilecek olan, kendilerine de başkalarına da faydaları olmayan ashabu'l meş'eme olup bunlar uğursuz kimselerdir. " denilmektedir.
Bunların ahiretteki durumlarının da şöyle anlatıldığını görüyoruz: "Üzerlerine bir ateş bastırılıp kapıları kapanacaktır. " (el-Beled 90/19). Bu tabirler Allah'a isyan etmiş ahirete inanmayan ashabu'l-Meş'eme'nin ebediyyen Cehennem'de kalacaklarını ifade etmektedir. Ashabü'ş-Şimal, hemen hemen aynı anlamı taşıyan diğer bir Kur'anî tabirdir. (bk. Ashâbü'ş-Şimal).
Şâmil İA