La havle vela guvvete...!
Bazı kişiler aynaya baktığında kendi ne olarak görüyor merakımdır..!
Bir hastanenin Başhekimlik odasında Başhekimle oturuyoruz, konuşuyoruz, sohbet ediyoruz.
Derken içeri birisi dalıverdi, kıran tuvalet o biçim, elinde Jemis Bond harika, kıravat, takım elbise, gömlek, ayakkabı o biçim uyumlu, belağatı yüksek kelimelerden oluşan cümleleriyle bir müsadeden sonra oturuverdi yanıbaşıma ve Başhekim'e neden geldiğini, falanca ilaç sektörünün müdürü olduğunu, bazı ilaçlar bağlamında konuşacaklarını falan ifade etti ama o an ben de o kişinin normal olmadığını da anladım ama sükut eyledim. Başhekim onunla biraz görüştü, konuştu ve sonrada gönderdi.
Meğerleyim o arkadaş normal hasta yani tıbben sağlıklı bir şekilde aklını kullanamıyor, akli melekelerini yitirmiş ve kendini falan gibi görme ve o işi yapma eğiliminde hastalığı olan biri...
Hani diyorum, tırışkadan görevli olup da, görevini Başbakanlık yapıyormuş gibi satanlar da bu türden olmasın!
Hastanede ciddi ciddi, hasta bakıcı gibi görevlerde çalışanlara takılırım. İyi ki, Başhekim, Hastane Müdürü ve yöneticisi değilsiniz,
Yönetiminizle terör estirirdiniz diyorum da, "Yalan da değil hocam" demekten de kendini alamıyorlar...
Çünkü o halde dahi onlar zaman zaman Başhekim vasfında bir edanın içersinde olabiliyorlar...
Halbuki insan, doğru, dürüst olmasının yanında, yaptığı işi de doğallığında ve tabiiliğinde yapmalıdır...
Bu son cümlemin aksisi "komiklik" olur, "çocukluk" olur...
Allah hepimize doğal güzellik versin, sun'i güzelliklerden de muhafaza eylesin...