- Katılım
- 22 Şubat 2011
- Mesajlar
- 7,021
- Tepkime puanı
- 425
Zonguldak Merkez ilçesi XIX. yüzyılın sonlarında kurulmuş bir yerleşim alanıdır. Bu bakımdan yörede tarihi bir cami yapılmamıştır. Bunun nedeni de Osmanlı ve Osmanlı öncesinde burada önemli bir yerleşim olmamasıdır. Bölgedeki önemli yerleşim Karadeniz Ereğli’sinde olmuş ve Antik Çağlardan günümüze kadar bölgede çeşitli yapılar yapılmıştır.
XIX. yüzyılın sonlarında Ereğli’nin toplam nüfusunun 6274 olduğu ve bunun 5000’inin Müslümanlardan meydana geldiği kaynaklardan öğrenilmektedir. Bu yüzyılda şehir içerisinde ibadeti karşılamak amacı ile on cami yapıldığı gezginlerin notlarından öğrenilmektedir. Ancak bu gezginler Osmanlı yönetiminde bulunmuş kişilerin yaptırdığı dini yapılardan söz etmemektedir. Yapılanlar ihtiyacı karşılamak için yapılan basit, küçük camiler idi.
Karadeniz Ereğli’sindeki cami sayısı 1961’de sekize inmiştir. Bunlardan beşi kent merkezi çevresinde, üçü de merkez dışındaki köylerde bulunuyordu. Bu yapılar yöresel kare mekânlı ve çatılı idi. Moloz taştan yapılan camilerin mihrap duvarı içerisine mihrap nişleri yerleştirilmiş ve bazıları üzerine de Kuran’dan alınma sureler yazılmıştı. İlçe merkezindeki bazı camilerin yangın sonucunda 1870’lerde yanarak yok olduğu yine gezginlerden öğrenilmektedir.
Ereğli’de bulunan Ayasofya Kilisesi (Orta Cami) dışında ilçede Bozhane Camisi, Halil Paşa Camisi, Kırmanlı Camisi, Molla Halil Camisi, Ali Molla Camisi, İskele Camisi, Ağa Camisi, Hacı Eşref Mescidi ve Akarca Mescidi bulunuyorsa da bu yapılar sanat tarihi ve mimari yönden herhangi bir özellik taşımamaktadırlar.
Zonguldak Türbe ve Mezarlıkları
Karadeniz Ereğli’sinde XIX. yüzyılın ikinci yarısında yapılmış olan Aktaş Şeyhi Türbesi ile Seyit Nasrullah Efendi türbeleri sanat tarihi ve mimari yönden herhangi bir özellik taşımamaktadırlar.
Karakoçlu’da Beylik Mezarı (Devrek)
Zonguldak ili Devrek ilçesi Karakoçlu Köyü Güney Mahallesi’nde, Köristan Mevkiindeki mezarın ismi bilinmeyen bir beye ait olduğu sanılmaktadır. Bunu belgeleyecek kitabe veya kaynaklarda herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır.
Mezar anıtı moloz ve büyük boy blok taşlardan, kareye yakın planlı olup, üzeri bir çatı ile örtülmüştür.
Kral Mezarlığı (Devrek)
Zonguldak ili Devrek ilçesi Akçasu’da tarlalar arasında bulunan bu mezar anıtının bir yöneticiye ait olduğu sanılmaktadır. Ancak onunla ilgili kaynaklarda bir bilgiye rastlanmamıştır.
Mezar anıtı kesme taştan iki ayrı oda halindedir. Günümüze iyi bir durumda gelen bu anıtın içerisinde herhangi bir kalıntı veya buluntuya rastlanmamıştır.
Zonguldak Çeştepe Fener Kulesi
Zonguldak ili Ereğli ilçesinin kuzeyinde, Çeştepe’de deniz seviyesinden yaklaşık 200 m. yüksekliğinde bulunan bu kule Yener Kulesi olarak da tanınmaktadır. Kulenin taşlarından büyük bir bölümü çevredeki evlerde yapı malzemesi olarak kullanılmıştır.
Fener Kulesi Antik Devirde yapılmıştır. Çevresinde bir antik yerleşim bulunduğu sanılmaktadır. Büyük olasılıkla Helenistik Dönemde (MÖ. 300 MS. 20) yapılmış bir fener kulesidir. Aynı zamanda buradaki limanın ve şehrin koruyucusu niteliğindedir.
Karadeniz Ereğli’sinde bulunan bazı sikkeler üzerinde de bu fener kulesinin resmi bulunmaktadır. Bu sikkelere dayanılarak kulenin dört veya beş katlı olduğu, bunun üzerinde de fener ateşinin yandığı bir bölüme yer verilmiştir. Bazı araştırmacılara göre de bu kule bir deprem sonucu tamamen yıkılmış, Geç Bizans döneminde de yeniden yapılmıştır. Kulenin duvarlarındaki kesme taş ve tuğlalar arasında birleştirici olan harçlar ve aralarındaki kiremit parçaları Son Devir Bizans mimarisini (1261–1453) yansıtmaktadır.
Günümüze gelebilen kule, kesme taş, moloz taş ve tuğladan yapılmış olup, 3.25x3.25 m. ölçüsünde kare bir temel üzerinde 10 m. yüksekliğindedir. Kulenin fener ateşinin yandığı bölüm yıkılmıştır. Kule içerisine küçük dar bir kapıdan girilmekte, 28 basamaklı bir merdiven ile de fener ateşinin yandığı odaya çıkılmaktadır.
Zonguldak Çeşmeleri
Murtaza Mahallesi Çeşmesi (Ereğli)
Zonguldak ili Ereğli ilçesi Akarca Mahallesi Murtaza Sokak’ta bulunan bu çeşme dışında Ereğli’de başka bir çeşme günümüze gelememiştir. Günümüze gelen çeşmenin kitabesi bulunmadığından ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir.
Kesme ve moloz taştan yapılmış olan bu çeşme 2.00 m. yüksekliğinde, 1,50 m. genişliğindedir. Yuvarlak kemerli bir niş içerisinde ayna taşı bulunmaktadır. Çeşmenin çevresi profilli bir silme ile çerçeve içerisine alınmıştır. Çeşme günümüzde harap durumdadır.