Namazda safları sık tutmak

Turab

Teknik Ekip
Yönetici
Admin
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
7,015
Tepkime puanı
423
İstanbul'da yaşayanlar Bahçelievler' de bulunan Hafız Ali Camiini bilirler veya en azından duymuşlardır. Bu camii çok mükemmel dizayn edilmiş oldukça büyük bir camidir. Bu cami benim gördüğüm kadarı ile normal vakit namazlarında en çok %20-30 doluluk oranına ulaşıyor, belki bundan daha da az. Çevresinde ikamet edenlerin yapısından mı yoksa camii oldukça büyük olduğundan mı bilmiyorum. Normal vakitlerde boş sanki. Fakat özel günlerde İstanbulun hemen her semtinden hatırı sayılır bir kalabalık oluyor camiide.

Neyse benim esas olarak paylaşmak istediğim bu caminin tarihi ve cemaat yapısı değil. Bir gün tesadüf bu Hafız Ali camisinde, akşam namazı için bulunuyordum. Biraz erkence camiye geldiğimde ancak 3-5 kişinin bulunduğunu gördüm. Derken namaz vakti yaklaştıkça yavaş yavaş cemaat gelmeye başladı. Ezan bitip kaamet okundukdan sonra ayağa kalktık, şöyle bir arkaya baktım ancak 3-4 saf cemmat vardı. Safları düzeltmeye başladığımız sırada, Yanımda bulunan cemaatten bir müslüman arka safta bulunan bir kişinin koluna yapıştı ve bizim bulunduğumuz safa çekmeye başladı. Bir süre arka safdaki adamcağız direnmeye çalıştıysa da, yanımdaki arkadaş, asıldığı gibi adamı yanımız çekti.
Çekti ama bizim safda fazladan bir kişinin gireceği yer yoktu. Neyse saf ne kadar toparlanmaya çalıştıysa da maalesef sonradan safa çekilen kardeşimi bir türlü safa oturtamadık. Saf iyice yamuldu sanki. Bu arada yanımda bulunan ve safın bu şekilde sıkışmasına sebep olan arkadaşın yüzüne baktım. Yüzünde sanki mekkeyi fethetmiş gibi bir mutluluk vardı. (Herhalde iyi bir iş yaptığını zannediyordu!)

Ben safta o kadar sıkışık ve zor durumda kaldım ki, Arka safa geçmek niyetiyle dönüp arkaya baktım fakat artık çok geçti. Zaten imam da o anda tekbirini aldı. O anda belki %90 bölümü boş olan camide öyle eziyet içinde bir namaz kıldım ki! Aradan seneler geçmesine rağmen bunu unutamıyorum. Tabi kaş yapayım derken göz çıkartan o yanımdaki müslüman kardeşimi de! Ne eğilmeye eğlebiliyorsun! Ne kalkarken doğrulabiliyorsun!. Kıldığım namazdan hiç bir şey anlamadığım gibi, bütün maneviatım çöktü sanki, camiden ve cemaatten nefret geldi o anda. 3 rekat akşam namazını nasıl kıldığımı bilmiyorum. Farz namaz bitip selam verildikten sonra hızla geriye doğru giden işgüzar arkadaşın peşinden gidip, yakasına yapışıp, sen neden benim maneviyatımı bir anda silip attın. Sen ne yapıyorsun kardeşim. Sana kim dedi arkadan adamı zorla safa çek, güya safı sıklaştıracam diye onca kişiye eziyet içinde namaz kıldır. Sonrada iyi bir şey yaptığını zannederek çıkıp gidiyorsun! demek isterdim. Evet hiç olmazsa bir kaç söz söylemek isterdim. O kadar hayıflandım, sinirlendim ki o günden beri aynı hareketi yapacak birini kolluyorum. Bu sefer hazırlıklıyım anında müdahale ederim. Bekliyorum da o zamandan beridir aynı işgüzarlığı yapan birine rast gelmedim.

Neyse uzatmayalım, Camiye devam eden arkadaşlar. Allah aşkına yapmayın. Camiler hepimizin lütfen camiye ibadet için gidelim. Arkadan zorla safa adam çekmeyin, yer varsa yanaşınırsın yanındakine zaten arada kalan boşluğa arkadaki gelir girer. Zorla araya adam sokmanın ne manası var. Hadis-i Şerifde saflarınızı sık tutun diyor! Saflarınızı SIKIŞIK yapın eziyetle namaz kılın demiyor. Ha özel günlerde yer olmaz önündekinin sırtını da secde ederiz ama. Gerek yoksa neden eziyete maruz kalalım!

Serdar BAŞKAN

HZ.MUHAMMED (S.A.V) Buyuruyor;
"Saflarınızı sık tutunuz. Safların arasını yanaştırınız. Boyunlarınızı bir hizâya getiriniz. Canımı elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, saffın boş kalmış aralıklarından şeytanın bodur, kılsız siyah koyun gibi girdiğini görüyorum."

Ebû Dâvûd, Salât 93. Ayrıca bk. Nesâî, İmâmet 28
 
Üst Alt