Kızım çok sinirli ve asabi bu duruma çok üzülüyorum

I

ipek in annesi

Kayıtsız
Misafir
Merhaba, 43 aylık bir kızım var yaklaşık 6 aydır çok sinirli asabi, bir isteğini alamadıgında, onun soylediğini hemen anlamadığımızda, soru sorup onun istediği cevabı veremezsek hemen bağırmaya başlıyor bize, gidin burdan diye bagırıyor cok üzülüyorum bu haline. Hic bir yere gidemiyoruz, dışarda biri sevmek isterse bağırıp cagırıyor o anda sakinleştiremiyoruz. Cok akıllı, sakin bir cocuktu hangi ara bu hale geldiğini anlayamıyorum. Gören insanlar nazar değmiş bu cocuga diyor :( o oyle aglayınca ben de hemen aglamaya başlıyorum, cogu zaman dayanamıyorum bagırıyorum.. Örneğin gecen gün düsecekti, arkasındaydım tuttum sen yaptın diye nasıl bagırdı, o anda cöküyorum çaresiz kalıyorum..
Cok üzülüyorum, çaresizim gerçekten ne yapacagımı bilemiyorum. :(
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Merhaba 2-4 yaş arası çocuklarda kimisinde az kimisinde çok olmak üzere ,Temper tantrum Huysuzluk nöbeti, aksilik, terslik ,Öfke nöbeti, sinir, asabilik ,inatçılık,tutturmacılık ve mükemmeliyetçilik sıklıkla gözlemlenebilmektedir

Yumuşak bir mizaca sahip olsa da, kurallar ve disipline olumlu tepki verse de her çocuğun zaman zaman kendini kaybedip, çığlıklar attığı, hiç durmadan bağırdığı veya ağladığı anne-babasının sınırlarını ve sinirlerini zorladığı huysuzluk krizleri geçirdiği bir dönem vardır.

Huysuzluk krizleri genellikle 18 ay ile 4 yaş arasında yoğun bir şekilde yaşanır, 5- 6 yaş gibi de artık gitgide azalmaya başlar..

Huysuzluk krizleri çocuk kendi başınayken yaşanmaz, birinin varlığında olur. Genellikle tanıdık ve güvenilen birinin varlığında görülür. Bu nedenle sadece tepkisel değil, ilişkiseldir.

Bu krizler 4-5 yaşlarındaki çocuklarda daha seyrek görünür ve daha kolay yatıştırılır. Bu yaş çocukları duyguları hakkında konuşabildikleri için, kızgınlıklarını ve hayal kırıklıklarını sözel olarak ifade edebilirler. Sözel ifade yoluyla, krizler olmadan da duygularını açığa vurmaları mümkün olur.

Krizlerin önemli bir kısmı evde gerçekleşir. Ancak en kötü krizler halka açık yerlerde olur. Anne-babayı en çok kızdıran ve utandıran krizler de bunlardır, zaten ortaya çıkışlarında çocuğun bunu fark etmesinin payı da büyüktür.Krizlerde en sık görülen davranışlar bağırma, çığlık atma, ağlama, vurma, tekmeleme, nefes darligi olabiliyor.
Huysuzluk krizlerinin, çocuğun doğal karakteriyle ilgili bir yanı da vardır. Ancak bazı durumlar vardır ki, hangi çocuk olursa olsun huysuzluk krizine yol açabilir.

Dikkat çekme çabası:
Çocuğun ilk krizleri bu amaca yönelik olmasa da, aşırı tepkiler gösterildiğinde, sonraki krizlerin şiddeti ve sıklığı artacaktır. Bu nedenle huysuzluk nöbetlerine, öyle hissetmiyor bile olsanız sakin tepki vermek ve onu yanliz birakip başka bir şey ile meşgul olmaniz önemlidir.

Elde edemeyeceği bir şeyi isteme:
Bu bazen yemek öncesi abur cubur yeme, bazen aşırı dozda şeker yeme isteği veya bir çocuğun elinden oyuncağını alma isteği olabilir. Sonuçta, istediği şey için bekleyebilmeyi veya her şeyi elde edemeyeceğini öğrenmesi gerekiyor, ancak bu biraz zaman alabilir.

Kıskançlık:
Kıskançlık ya kardeşlere ya da diğer çocuklara yöneliktir. Onun sahip olduğu bir şeyi elinden almak isteyip de bu isteği gerçekleşmediğinde çocuk huysuzluk krizine girebilir.

Yorgunluk ya da açlık gibi fiziksel nedenler:
O sırada başka ne olursa olsun, bu faktörler kolayca bir huysuzluk krizini tetikleyebilir.

Aşırı uyarılma:
Bazen en eğlenceli aktiviteler bile günlük rutinin değişmesi ve duygulanımın artışı nedeniyle huysuzluk krizlerini tetikleyebilir. Doğum günü partileri ya da geziler sırasında veya sonrasında krizlerin görülme sıklığı ve şiddeti artar.

Özellikle tutturma bazen ailelerimize çok sıkıntılı anlar yaşatmaktadır. Öncelikle şunu ifade etmem gerekir ki bu dönem geçecek biraz daha sabırlı olunmalıdır. Bize düşen en önemli husus tutarlı ve sakin davranmaktır.

O yaş çocuklarımız sonuçlara göre davranışlarını şekillendirirler. Yani inatlaşma ağlama eğer sonuç veriyorsa bu durumu devam ettirir ve hatta bir noktadan sonra otomatize bir davranış kalıbı şeklinde her durumda ağlama ve tutturmalara başlar.
Kesinlikle tutarlı bir davranış sergilemeliyiz. Bir müddet sonra çocuğumuz biz tutarlı oldukça bize uyum sağlayacaktır. Eğer sorunlar devam ederse bir uzmandan yardım almayı ihmal etmeyin

Tutarlı ve sabırlı davranmak en iyi çözümdür. Sakin kalabilirseniz, çocuğunuzda sakinler. Mümkünse çok fazla konuşmayın. Sadece bekleyin. Çocuğunuzu kelimelerle yada ikna ile sakinleştiremezsiniz, henüz o yaşta değil. İsteğine kısa bir açıklamadan sonra ağlamaya başlarsa, sessiz kalmanız en iyi çözümdür. Zamanla buda geçecektir.

Huysuzluk ,asabi Krizleriyle Başa Çıkma Taktikleri

-Kendi duygularınızı kontrol altında tutmaya çalışın. Çocuğunuz nöbet geçirirken tüm kontrolünü kaybettiği için, ona bağırmak hiçbir etki göstermez. Tam tersine gerilim daha da artar. O sırada kendinizi sakin kalabilmek için zorlayın.

-Sakin ve yumuşak bir ses tonuyla konuşun. Öyle hissetmiyor bile olsanız sakin bir şekilde konuşursanız, çocuğunuz sizin kontrollü olduğunuzu, onunla baş edebileceğinizi ve onu cezalandırmayacağınızı anlar ve güven duygusuyla sakinleşebilir.

-Sağlıklı bakış açınızı kaybetmeyin. Nöbetler nedeniyle kendinizi tükenmiş hissedebilirsiniz. Ancak bunun normal gelişimsel bir basamak olduğunu ve geçici olduğunu kendinize hatırlatın. Tüm çocuklar zaman zaman huysuzluk nöbeti geçirir, yalnızca sizinki değil.

-Utanmayın. Huysuzluk nöbetleri, alışveriş merkezi gibi halka açık yerlerde olduğunda ebeveynler için çok utanç verici olabilir. Çevredeki insanların çoğunun yargılayıcı değil, sempati ile baktığına emin olabilirsiniz.

-Dikkatini başka bir yöne çekin. Huysuzluk nöbeti yaşamaya başladığı sırada çocuğun dikkatini başka bir yöne çekmek çoğu zaman çok işe yarar. Sevdiği bir oyuncak, çizgi film veya aktivite bunun için birebirdir.

-Pes etmeyin. Eğer çocuğunuz "hayır" dediğiniz bir şeyi elde etmek için bağırıp çağırıyorsa, nöbet ne kadar sert olursa olsun, kararınızdan vazgeçip ona istediğini vermeyin. Bu yolla ona sadece, çok bağırıp çağırdığında istediğini elde edebileceğini öğretmiş olursunuz.
 
Üst Alt