Fâiz ve Sadaka

Kur’ân-ı Kerîm’de fâizden bahseden tüm ayetlerin öncesinde veyahut sonrasında mutlaka sadaka veya zekâttan bahsedilmiştir. Bu husus göstermektedir ki; hakiki kazanç -muannitlerin (inatçıların) sandığı gibi fâizde değil, bilakis zekât ve sadakadadır.

“Allah, fâiz malını mahveder, sadakaları ise arttırır (bereketlendirir). (Bakara 2/276.)

Kur’ân-ı Kerîm’de fâizden bahseden âyetlerin öncesinde veya sonrasında sadaka ve zekâttan bahsedilmesi, insanoğluna nefse cazip gelen fâizi terk edip, hakiki kazanç olan sadakaya yönelmesi yönünde bir mesajdır. (Sa’dî, Tefsîru’s-Sa’dî.)

Allâh-u a’lem.
Fâizden bahsedilen âyetlerin öncesinde veya sonrasında sadaka ve zekâttan bahsedilen âyetlere örnek:

1.) Bakara Sûresi 275. ve 274.Ayeti Kerime
2.) Âl-i İmrân Sûresi 130. ve 134.Ayeti Kerime
3.) Nisâ Sûresi 161. ve 162.Ayeti Kerime

| Letâifu’l-Kur’ân 2 - Ömer Şavlığ

Kuran her şeyi ile mucizedir.. Kuran hakkında ne kadar araştırma yaparsanız yapın yine de onu anlamaktan aciz kalırsınız.

Mesela bir zâttan Hucurat suresinin kanseri iyileştirdiğini duymuştum. Hucurat kelimesinin anlamı hücreler (cells) anlamına gelmektedir. Anlamı kanserle bağlantılı ayeti bulmak için o sürenin ayetlerini tek tek inceledim. 9. ayette iyilerle kötülerin savaşından bahsediyor. Ayetin anlamı şöyle..

Şayet mü’minlerden iki (grup veya) topluluk çarpışacak olursa, aralarını bulup-düzeltin (ve bunu sağlayacak etkin teşkilat ve tedbirler geliştirin). Şayet biri diğerine tecavüzde bulunacak olursa, artık azgınlık ve saldırganlığa kalkışanla, Allah’ın emrine (adil barış ve uzlaşma hükümlerine) dönünceye kadar mücadele edin; eğer sonunda (saldırgan taraf Allah’ın emrini kabul edip barışa) dönerse, bu durumda adaletle aralarını buluverin ve (her konuda) adil (ve insaflı) hareket edin. Şüphesiz Allah, adil olanları (karar verirken titiz ve dikkatli davrananları) sevendir.

Kanserin oluşumunda iyi hücreler ile kötü hücreler birbiriyle savaşır ve eğer kötü hücreler iyi hücreleri yenerse o zaman o kişi kanser olur. İşte ayette iyi hücrelere, kötü hücreler yaptığı taşkınlıktan geri dönünceye kadar onlarla mücadele edilmesi emredilmektedir. Ayeti tekrar okuduğunuzda bunu kolayca anlayacaksınız.

Kuran bunun gibi nice sırlarla doludur.. Bizim bildiklerimiz okyanusun üzerindeki köpük kadar bile değildir..

Hayret ehlinden olanların hayretlerini artıracak bir bilgi daha vereyim.. Ayetel Kürsi neden Kuran'ın en büyük ayetidir.. Nedenini bilmek ister misiniz ?

İlk inen ayet ا (Elif) ile başlamakta ve son inen ayet ise م (Mim) ile bitmektedir. Yani Elif ile Mim arası Kuran sırlarının tamamını ihtiva eder. İşte Ayetel Kürsi Elif ile başlamakta ve Mim ile bitmektedir. Onu bu kadar özel kılan özelliği budur. Allahümme (اللهم) dediğinizde yine aynı şekilde tüm Kuran'ı kastetmiş olursunuz. Ayrı bir sırrı daha vardır o tevhid sırrı ile alakalıdır. Ehline malumdur..

Aynı şekilde ilk yaratılan insan Adem a.s (آدم) ismi de Elif ile başlayıp Mim ile bitmektedir. İlk inen 5 ayet yine aynı şekilde Elif ile başlayıp Mim ile bitmektedir.

Ayetel Kürsi gibi Elif ile başlayıp Mim ile biten bir ayet daha vardır. O da Nur suresi 35. ayet.. Bu ayete nur ayeti de denilmektedir. Daha nice sırlardan bahsederdim ama adı üstünde sır..

Yalnız sadaka ve zekatta şöyle önemli bir husus var: verdiğiniz size ait olan şey sevdiğiniz bir şey olmalı. Verdiğinizde sizin içinizi acıtmalı. Örneğin bir ayakkabı aldınız bol geliyor. Ve bunu birine verdiniz olmaz... Yada cüzdanda 400 TL paranız var ve yan cebinizde 10 TL var ve 10 TL yi verdiniz olmaz... Sevdiğiniz bir şeyden vazgeçmelisiniz. Örneğin çok sevdiğiniz bir montunuz var bunu fakire verdiniz işte bu şekilde yapmalısınız... Bu hususa pek değinilmiyor. Sonra fazlalıkları dağıtmak veya çok paranız varken bozuklukları vermek anlaşılıyor.