- Katılım
- 30 Temmuz 2011
- Mesajlar
- 1,199
- Tepkime puanı
- 16
ŞUMEYT BİN ACLÂN
Bir bayram günü eğlenen bir kalabalığa baka ve oğlu Ubeydullah'a;
"Eskimeye mahkûm bir elbise ve bir müddet sonra böceklerin yiyeceği et olan
şu insanları görüyor musun?" buyurarak kabre girecek bir insanın gaflet içinde eğlenip oynamasına olan hayretini bildirmiştir.
Allahü teâlânın müminlere ayrıca bir îmân kuvveti verdiğini bildirmiş ve;
"Allahü teâlâ müminin kalbine bir kuvvet vermiştir ki, bu kuvveti âzâlarına vermemiştir.
Şu ihtiyarı görüyor musunuz? İhtiyar hâliyle geceleri nasıl ibâdet ediyor, gündüzleri oruç tutuyor. Gençler ise bunu yapmaktan âcizdirler"
buyurmuşlardır.
Bir bayram günü eğlenen bir kalabalığa baka ve oğlu Ubeydullah'a;
"Eskimeye mahkûm bir elbise ve bir müddet sonra böceklerin yiyeceği et olan
şu insanları görüyor musun?" buyurarak kabre girecek bir insanın gaflet içinde eğlenip oynamasına olan hayretini bildirmiştir.
Allahü teâlânın müminlere ayrıca bir îmân kuvveti verdiğini bildirmiş ve;
"Allahü teâlâ müminin kalbine bir kuvvet vermiştir ki, bu kuvveti âzâlarına vermemiştir.
Şu ihtiyarı görüyor musunuz? İhtiyar hâliyle geceleri nasıl ibâdet ediyor, gündüzleri oruç tutuyor. Gençler ise bunu yapmaktan âcizdirler"
buyurmuşlardır.