Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İslami Forumlar Genel
Duyurular Tebrik ve Kutlamalar
Yönetimden Duyurular
Bid'at hakkında önemli duyuru
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Turab" data-source="post: 17726" data-attributes="member: 2"><p>Yorum için teşekkürler...fakat ne anlatmaya çalıştığınız net olarak anlaşılmadı...Dini olmayan hic bir sey bid'at olarak degerlendirilmez demişsiniz.. Zaten Dini olmayan şeyler bidat olarak değerlendirilmiyor ki burada...Bidat olarak değerlendirdiğimiz ve anlatmaya çalıştığımız şey zaten dini olgulardır, Olmadığı halde sonradan dine girmiş hatta bugün bile dinin bir parçası sayılan davranış,hareket, veya birtakım uygulamalardır......Deveyle ve arabayla bidatın herhangi bir ilgisi yok kardeşim... <span style="color: red">bidatlerle icatları birbirinden ayırmak gerek, yani sonradan ortaya çıkan her şeyi bidat diyerek reddetmemek, insanlığın gelişim seyrini ve insanların faydasına olan şeyleri bidat diye damgalamamak gerek, bunlara bidat adı verilse bile bunlara iyi bidatlar denir...</span> Meselâ bir kimsenin bedenini geliştirmek için her sabah bir müddet koşması sonra bir yerde durup belli hareketler yapması caizdir, bunlar Hz. Peygamber (sav) zamanında yapılmamış olsa dahi bidat değildir.<span style="color: blue"> Aynı hareketler ibâdet olsun diye yapılır veya ibâdet sayılırsa bidat olur ve caiz olmaktan çıkar</span>. Çünkü İslâm'da ibâdetin yeri, zamanı ve şekli Allah Resûlü (sav) tarafından kesin çizgilerle açıklanmıştır. Hiçbir kimsenin bunları değiştirme, arttırma ve eksiltme selâhiyeti yoktur.<span style="color: blue">İmam-ı Rabbani hazretleri de buyuruyor ki: </span></p><p>(Bid’at ehli, yapacağı değişikliklerle, dini düzelteceklerini, olgunlaştıracaklarını zannederek bid'at çıkarıyor, bid'atlerin zulmetleri ile sünnetin nurunu örtmeye çalışıyorlar. </p><p>Bunlar, dinin noksanlıklarını tamamladıklarını iddia ediyorlar. Bilmiyorlar ki din noksan değil, kâmildir. Dini noksan sanıp, tamamlamaya [çağa uydurmaya, çeşitli bid’atler çıkarmaya] çalışmak, Maide suresinin, (<span style="color: red">Bugün sizin için dininizi ikmâl eyledim. Üzerinize olan nimetimi tamamladım ve size din olarak İslamiyet’i vermekle razı oldum) mealindeki 3. âyetine inanmamak olur</span>. </p><p> ben kendi yazdığımın anlaşılmadığını düşünerek bir örnek vereyim...</p><p></p><p>Namaz sonrası sünnet olan tesbihleri (33subhanallah,33elhamdülillah,33Allahu ekber) bugün kullanılan boncuk tesbihlerle yapmak, ve hatta başlamadan önce tesbihin üstüne üflemek,( hala birçok kişi aynı bu şekilde yapmaktadır) dine sonradan girmiştir...Hala elindeki boncuk tesbihin üstüne üfleyenleri görüp bunu dinde varolan bir uygulama veya sünnet sananlar da oldukça çoktur...Yani bu namaz sonrası tesbihata yapılmış aslen dinde olmayan bir ilavedir...</p><p></p><p>Günümüzde hala devam eden mevlütler, Kesinlikle daha sonradan din içerisine girmiş, belkide günümüzde birçok kişi tarafından dini bir görev olarak algılanmakta ve ölmüşlerinin ardından bu şekilde tören düzenlenmektedir...</p><p></p><p><span style="color: Blue">Buradan itibaren aşağıda yazılanlar...M.sait şimşek e ait olup internet kaynaklıdır...</span></p><p></p><p>Ölüleri hayırla anmak ve onlara dua etmek sünnette vardır. Ama ölüler için mevlit okutup, kırkıncı, elli ikinci geceleri tertip etmek İslâm'ın hangi hükmüne dayanır. Allah için sadaka vermek, zekât ve fitre dağıtmak Allah'ın emri gereğidir. Ama ölen birisi için devir, yani ölünün ibadet borcunu düşürmek için mal ve para taksimi yapmak, sabun, iğne, iplik dağıtmak kimin emridir?</p><p></p><p>Kur'ân-ı Kerîm'i bir mushaf içerisinde toplamak, hadisleri derleyip toplayarak kitap haline getirmek, camilerin yanında minare yapmak, her ne kadar Hz. Peygamber (s.a.s.)'den sonra olmuş birer bid'at iseler de, bunlar bid'at kapsamına girmeyen güzel şeylerdir, İslâm'a aykırı değildir.</p><p></p><p>Günümüzde pek çok bid'at, müslümanların hayatına girmiştir. Bu sebeple dininin emirlerini yerine getirmek isteyen her kişi, bu hususa dikkat etmeli; dinde eksiltme ya da ilâve mahiyetinde olan söz, tavır ve davranışların yasaklanmış şeyler olduğunu bilerek bunları hayatından ayıklayıp atmalıdır. Burada müracaat edilecek yegane kaynak ise, Kur'ân ve Sünnet'tir.</p><p></p><p>Huzeyfe b. el-Yamân'ın rivâyet ettiği bir hadis-i şerifte: "Allah bid'at sahibinin orucunu, namazını, sadakasını, haccını, umresini, cihadını, sarfını (maddi yardımını), şehadetini kabul etmez. O, kılın yağdan çıktığı gibi İslâm'dan çıkar. " (İbn Mace, Mukaddime, 7/49). Bu ikaz karşısında müslümanların dikkatli davranacakları ve bid'atın ne olduğunu araştıracakları muhakkaktır. Abdullah b. Abbâs (r.a.)'dan rivâyet edilen bir hadiste şöyle buyrulur: "Allah, bid'at sahibinin amelini, bid'atından vazgeçinceye kadar kabul etmez." (İbn Mâce, Mukaddime, 7/50). Amellerinin kabul edilmeyeceğini bilen bir müslüman korkar ve neyin bid'at olup, neyin olmadığını araştırır.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Turab, post: 17726, member: 2"] Yorum için teşekkürler...fakat ne anlatmaya çalıştığınız net olarak anlaşılmadı...Dini olmayan hic bir sey bid'at olarak degerlendirilmez demişsiniz.. Zaten Dini olmayan şeyler bidat olarak değerlendirilmiyor ki burada...Bidat olarak değerlendirdiğimiz ve anlatmaya çalıştığımız şey zaten dini olgulardır, Olmadığı halde sonradan dine girmiş hatta bugün bile dinin bir parçası sayılan davranış,hareket, veya birtakım uygulamalardır......Deveyle ve arabayla bidatın herhangi bir ilgisi yok kardeşim... [COLOR=red]bidatlerle icatları birbirinden ayırmak gerek, yani sonradan ortaya çıkan her şeyi bidat diyerek reddetmemek, insanlığın gelişim seyrini ve insanların faydasına olan şeyleri bidat diye damgalamamak gerek, bunlara bidat adı verilse bile bunlara iyi bidatlar denir...[/COLOR][COLOR=blue][/COLOR] Meselâ bir kimsenin bedenini geliştirmek için her sabah bir müddet koşması sonra bir yerde durup belli hareketler yapması caizdir, bunlar Hz. Peygamber (sav) zamanında yapılmamış olsa dahi bidat değildir.[COLOR=blue] Aynı hareketler ibâdet olsun diye yapılır veya ibâdet sayılırsa bidat olur ve caiz olmaktan çıkar[/COLOR]. Çünkü İslâm'da ibâdetin yeri, zamanı ve şekli Allah Resûlü (sav) tarafından kesin çizgilerle açıklanmıştır. Hiçbir kimsenin bunları değiştirme, arttırma ve eksiltme selâhiyeti yoktur.[COLOR=blue]İmam-ı Rabbani hazretleri de buyuruyor ki: [/COLOR] (Bid’at ehli, yapacağı değişikliklerle, dini düzelteceklerini, olgunlaştıracaklarını zannederek bid'at çıkarıyor, bid'atlerin zulmetleri ile sünnetin nurunu örtmeye çalışıyorlar. Bunlar, dinin noksanlıklarını tamamladıklarını iddia ediyorlar. Bilmiyorlar ki din noksan değil, kâmildir. Dini noksan sanıp, tamamlamaya [çağa uydurmaya, çeşitli bid’atler çıkarmaya] çalışmak, Maide suresinin, ([COLOR=red]Bugün sizin için dininizi ikmâl eyledim. Üzerinize olan nimetimi tamamladım ve size din olarak İslamiyet’i vermekle razı oldum) mealindeki 3. âyetine inanmamak olur[/COLOR]. ben kendi yazdığımın anlaşılmadığını düşünerek bir örnek vereyim... Namaz sonrası sünnet olan tesbihleri (33subhanallah,33elhamdülillah,33Allahu ekber) bugün kullanılan boncuk tesbihlerle yapmak, ve hatta başlamadan önce tesbihin üstüne üflemek,( hala birçok kişi aynı bu şekilde yapmaktadır) dine sonradan girmiştir...Hala elindeki boncuk tesbihin üstüne üfleyenleri görüp bunu dinde varolan bir uygulama veya sünnet sananlar da oldukça çoktur...Yani bu namaz sonrası tesbihata yapılmış aslen dinde olmayan bir ilavedir... Günümüzde hala devam eden mevlütler, Kesinlikle daha sonradan din içerisine girmiş, belkide günümüzde birçok kişi tarafından dini bir görev olarak algılanmakta ve ölmüşlerinin ardından bu şekilde tören düzenlenmektedir... [COLOR=Blue]Buradan itibaren aşağıda yazılanlar...M.sait şimşek e ait olup internet kaynaklıdır...[/COLOR] Ölüleri hayırla anmak ve onlara dua etmek sünnette vardır. Ama ölüler için mevlit okutup, kırkıncı, elli ikinci geceleri tertip etmek İslâm'ın hangi hükmüne dayanır. Allah için sadaka vermek, zekât ve fitre dağıtmak Allah'ın emri gereğidir. Ama ölen birisi için devir, yani ölünün ibadet borcunu düşürmek için mal ve para taksimi yapmak, sabun, iğne, iplik dağıtmak kimin emridir? Kur'ân-ı Kerîm'i bir mushaf içerisinde toplamak, hadisleri derleyip toplayarak kitap haline getirmek, camilerin yanında minare yapmak, her ne kadar Hz. Peygamber (s.a.s.)'den sonra olmuş birer bid'at iseler de, bunlar bid'at kapsamına girmeyen güzel şeylerdir, İslâm'a aykırı değildir. Günümüzde pek çok bid'at, müslümanların hayatına girmiştir. Bu sebeple dininin emirlerini yerine getirmek isteyen her kişi, bu hususa dikkat etmeli; dinde eksiltme ya da ilâve mahiyetinde olan söz, tavır ve davranışların yasaklanmış şeyler olduğunu bilerek bunları hayatından ayıklayıp atmalıdır. Burada müracaat edilecek yegane kaynak ise, Kur'ân ve Sünnet'tir. Huzeyfe b. el-Yamân'ın rivâyet ettiği bir hadis-i şerifte: "Allah bid'at sahibinin orucunu, namazını, sadakasını, haccını, umresini, cihadını, sarfını (maddi yardımını), şehadetini kabul etmez. O, kılın yağdan çıktığı gibi İslâm'dan çıkar. " (İbn Mace, Mukaddime, 7/49). Bu ikaz karşısında müslümanların dikkatli davranacakları ve bid'atın ne olduğunu araştıracakları muhakkaktır. Abdullah b. Abbâs (r.a.)'dan rivâyet edilen bir hadiste şöyle buyrulur: "Allah, bid'at sahibinin amelini, bid'atından vazgeçinceye kadar kabul etmez." (İbn Mâce, Mukaddime, 7/50). Amellerinin kabul edilmeyeceğini bilen bir müslüman korkar ve neyin bid'at olup, neyin olmadığını araştırır. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İslami Forumlar Genel
Duyurular Tebrik ve Kutlamalar
Yönetimden Duyurular
Bid'at hakkında önemli duyuru
Üst
Alt