Aydın ili ekonomisi

Turab

Teknik Ekip
Yönetici
Admin
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
7,015
Tepkime puanı
423
EKONOMİ
OSMANLI İMPARATORLUĞU DÖNEMİNDE AYDIN EKONOMİSİ
Bizans döneminde görülen koyu merkeziyetçi yapının bir benzeri, Osmanlı İmparatorluk yönetim sisteminde karşımıza çıkmaktadır. Toprak ve isletmelerin gözetimi ve yönetimi, büyük bir bürokrat kesim tarafından yapılıyordu. Büyük kentler de toplanmış tüccarlar, sarraf denilen tefeciler, has, zeamet ve tımar sahipleri sermayeyi ellerinde bulunduruyorlardı. Ancak devlet, bu sermayeyi kontrol ediyor ve gerektiğinde müsadere edebiliyordu. Bu ise özel mülkiyet, yatırım ve özel girişimciliğin gelişmesini engelliyor, sermaye, küplerle toprak altına gömülüyordu. Osmanlı Devleti’nin erken dönemlerinde başkentin Bursa, daha sonra Edirne ve İstanbul’a taşınması, Bizans döneminde olduğu gibi sermayeyi ve yatırımları Marmara, Karadeniz ve Trakya’ya yönlendirmişti. Bu dönemde Bati Anadolu limanlarındaki Latin tacirlerin imtiyazlarına son verilmiş, bunun üzerine Antik Çağ da Helen ve Romalıların, Orta Çağ da Ceneviz ve Venediklilerin organize ettiği uluslar arası ticaretle büyük ölçüde gelişen Efes, Milet, Foça ve İzmir gibi liman kentleri birer köye dönüşmüşlerdi.Selçuklu ve Beylikler döneminden gelen üretken ve canlı yapısıyla Menderes vadisi ürünleri, erken dönemlerde Osmanlı Sarayı’nın ilgi ve talebini çekmişse de, uluslar arası ilişkilerin kopması, ekonomik potansiyelin büyük ölçüde yitirilmesine ve içe kapalı bir ekonomiye dönüşmesine neden olmuştu. Bunun anlamı ise Büyük ve Küçük Menderesler ile Gediz vadilerinin yüzyıllarca dünyaya kapanması idi. Bütün bu olumsuzluklara rağmen, birçok ülkeden oluşan Osmanlı İMPARATORLUĞU kendi içinde pazarlara sahipti ve bu pazarlar canlılığı uzun süre korudu. Evliya Çelebi, Aydin yöresindeki tarımsal zenginlikten söz ederken Kuşadası için; “ ...Ve bağ ve bahçesinin ve üzümü ve incir kurusu ve köftürü ve susami ve fıstıki sanavberi ve bademi rub’u meskunda yoktur diyecek kadar var Memduh nimetleri kati vafirdir ve hayır ve bereketleri mütekasidir.” Diye yazar. Evliya Çelebi, Aydin boyacılar çarsısında 70 adet boyahane olduğunu, buraya Denizli’den ve başka yerlerden binlerce yük bez getirilip, çeşit çeşit boyalarla boyalandığını, ayrıca 200 adet boyacı tokmağı vurulan dükkan olduğunu yazar. 19. yüzyılda, Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşanan köklü değişiklikler ve Bati ile bütünleşme girişimleri sonucu, üretim ve ticaret desteklenmiş, uluslar arası ticarete katilim sağlanmaya başlanmıştı. Bati Anadolu’nun fiziki coğrafyasının da etkisiyle, bölgedeki toplanma merkezi konumundaki İzmir, bu süreçte ön plana çıktı. Bati Anadolu kıyı kentlerine ve İzmir’e nüfus göçleri ile birlikte, ticaret için buralara gelen yabancı sayısında büyük artış oldu. İzmir de 1847’de 17584 yabancı varken, bu rakam 1860’da 28352’ye ulaştı. Bu süre içinde Osmanlı ticaret hacmi dört kat arttı.Rakamlarla ifade etmek gerekirse; 1842 yılında İngiltere’ye 59742 ton meşe palamudu, 14771 ton kuru üzüm, 7586 ton afyon ile 955 ton pamuk ihraç edilirken, 1876’da bu rakamlar, sırasıyla 601266, 361910, 221703 ve 12350 ton gibi çok yüksek rakamlara ulaşmıştı.

DEMİRYOLU İLE GELEN EKONOMİK CANLILIK (1853)
Aydin ilinin ekonomik yapısının gelişmesinde en belirgin adim, Aydin-İzmir demiryolunun yapılmasıdır. Amerikan iç savaşının başlamasıyla İngiliz tekstil sanayisinin pamuk ihtiyacını karşılamak için pazar arayışları Bati Anadolu’yu ve Aydin-İzmir demiryolunu gündeme getirmiştir. 1853 yılında Robert Wilkin adli bir İngiliz işadamının başlattığı demiryolu inşaatı ile ilgili girişimler sonuç vermiş ve Aydin demiryolu şirketi tarafından 7 Haziran 1866’ da 133 km.’ lik Aydin-İzmir demiryolu isletmeye açılmıştır. Bu modern ulaşım hattı, menderes vadisi için yeni bir dönemin başlangıcı oldu, taşıma giderleri km. basına %76 azaldı ve böylelikle bölgeye yılda 500.000 sterlin dolayında tasarruf sağlanmış oldu. 1877 lerde Aydin vilayetinin tüm giderleri karşılandıktan sonra, hazineye yılda ortalama 770.000 sterlin dolayında para aktarabilmekteydi. 1910 da bu gelir 1.700.000 sterline ve toplam devlet gelirlerinin %15 ine ulaşmıştı.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÖNCESİNDE AYDIN EKONOMİSİ (1890)
1890 Salnamesi’nde Aydın'da dokuma dallarının, beyaz ve renkli ipek ile bez olduğu kaydedilmektedir. Karacasu’da yöreye özgü dokumalar, Nazilli’de peştamal, havlu, battaniye, ipek gömleklik, astarlık bez, Bozdoğan ve köylerinde kıldan çorap, çul, torba, heybe dokunuyordu. Aydin Salnamesi’nde, Aydin Sancağı’ndaki isletmeler ve sahipleri ile ilgili olarak su bilgiler yer almaktadır; Aydın'da; İngiliz Hackins’in buharla çalışan meyan kökü fabrikası, Miss Lorm’un buharlı çalışır zeytinyağı fabrikası, Asnasu Kukule’nin buharla çalışır pamuk fabrikası, Söke’de; İngiliz Jan Forbes’un buharla çalışan meyanbalı fabrikası, Çine’de Abacı oğlu Dimitri’nin su ile çalışan un fabrikası, Nazilli’de Hacışeyhzade ve Hacı Ahmet Efendi’nin buharla çalışan un fabrikası, Denk’in buharla çalışan pamuk ve un fabrikası, Atça’da Istavraki Lazopulo’nun buharla çalışan pamuk fabrikası, Gelenbe’de Kırçıoğul Vasilaki’nin su ile çalışır pamuk, un imalathanesi, Bu isletmelerin yanısıra çok sayıda değirmen ve zeytin isleme tezgahları bulunuyordu. Aydin, tahıl dişi tarımın yaygınlığı ve yüksek verim gibi özellikler nedeniyle, bütünüyle tarıma dayalı Osmanlı ekonomisi içinde özel bir yere sahipti.tarımsal üretimin en belirgin özelliği incir üretimi olan Aydın'da Osmanlı İMPARATORLUĞU topraklarında yeralan tüm incir ağaçlarının yarısından fazlası (3,5 milyonun üzerinde) bulunmaktaydı. 1913 yılı rakamlarına göre Aydin Sancağı’ndan 43.724 ton incir elde edilmiştir. İncir’in yanısıra dışsatım ürünleri arasında pamuk ve üzüm’de basta gelmekteydi. Aydın'da bu dönemde hayvansal üretime ilişkin sayısal veriler şöyleydi; 26.669 öküz, 19.053 inek, 166.098 koyun, 181.998 keçi, 12.388 at, 5.794 deve vd. Cumhuriyet öncesi dönemde, yörede çıkan madenler zımpara taşı ve linyit kömürüydü. Osmanlı Devleti’nde 19. yüzyılın ikinci yarısından başlayarak özellikle yabancılar, ticareti desteklemek ve Babıali’nin borç talebini karşılamak amacıyla bankalar kurmuşlardı. Ancak, Müslüman-Türk tüccar ve toprak sahipleri, yabancılardan ve azınlıklardan bağımsız olarak parasal konularda kendileri için gerekli kaynakları yaratmak ve güvence altına alabilmek için ulusal bankalar halinde örgütlenme çabalarına girmişlerdir. Bu yıllarda ortaya çıkan bankalardan biri de milli Aydin Bankası’dır. Milli Aydin Bankası, merkezi Aydin olmak üzere 18.temmuz.1914 te kurulmuştur. 21.ağustos.1915 tarihinde Milli Aydin Bankası’nın bir kolu olarak “Kooperatif Aydin İncir Müstahsilleri Anonim şirketi” ismiyle TARİŞ kurulmuştur.

CUMHURİYET DÖNEMİNDE AYDIN EKONOMİSİ
Yeni Türkiye Cumhuriyeti, kurulduğu yıllarda dışa bağımlı ve açık, ekonomisi tarıma dayalı yoksul bir ülke özelliğini taşımaktaydı. Bu olumsuz özelliklerden kurtulmak, kalkınma ve sanayileşme hareketlerini başlatmak için 17 Şubat – 4 Mart 1923 de İzmir İktisat Kongresi toplanmıştır. Kongrede alınan kararlar doğrultusunda, öncelikle özel sektörün yetersiz olduğu alanlardaki açığın devlet tarafından giderilmesi benimsenmiştir. İzmir İktisat Kongresi ve Cumhuriyetin ilanıyla ülkemiz ekonomik yapılanmada yenilenme sürecine girmiştir. Bu çerçevede, bölgede üretilen incir, pamuk, zeytin, tütün gibi tarım ürünleri Aydin ve Nazilli’de toplanmış, İzmir’de ayıklanmış, tasnif ambalaj edilmiştir. Dolayısıyla bu işlemlerin yapıldığı sanayi dalları İzmir de gelişmiş, Aydın’daki imalathaneler ise genellikle iç tüketime yönelik olarak, tarım ürünleri isleyen gıda, dokuma, sabun, tarım araçları üretiminde faaliyet göstermişlerdir. 1930’lu yıllarda birinci beş yıllık sanayileşme planı hazırlanmış ve bu plan doğrultusunda, Aydin Nazilli’ de 1937 yılında faaliyete geçen Nazilli Basma fabrikası kurulmuştur. Atatürk tarafından isletmeye açılan fabrika, Aydin sanayinin temel taşlarından birini oluşturmuştur. Bu fabrika, 1950 yılında 60.000 ton iplik ve 23 milyon metre basma üretecek kapasitedeydi. 1950’lerden sonra, Kemer Hidroelektrik santralinin devreye girmesiyle enerji olanakları artan ilde, tüketim malları sanayicinin gelişiminin yani sıra, inşaat malzemeleri sanayim de kurulmuştur. Bu dönemden sonra, geleneksel olarak atölye düzeyinde yapılan gıda ve dokuma sanayii, fabrika ölçeğinde yapılmaya başlandı, inşaat malzemeleri sanayiinin kurulması, metal eşya sanayiinin gelişmesini sağladı. 1958 de Sümerbank öncülüğünde kurulan ve giderek özel sektöre devredilen Aydin Tekstil fabrikası ildeki pamuk ipliği ve pamuklu dokuma üretimini arttırmıştır. 1960 yıllar dokuma alanında özel sektör girişimciliğinin arttığı yıllar olmuştur. 1970’li yılların ortalarında SÖKTAŞ ve Nazilli İplik fabrikalarının kurulması ile Aydin büyük ölçekli dokuma tesislerine ulaşmıştır. Aydin imalat sanayiinde 1960 sonrası önemli gelişme gösteren bir sanayi kolu da gıda sanayiidir. İmalat sanayiinde gıda sanayii içinde zeytin isletmeciliğinin yan sanayii durumunda olan sabun imalatı büyük gelişme göstermiştir. İmalat sanayii alanında 1955 de bir devlet kurulusu olan Türkiye Çimento Sanayii T.A.S. bünyesinde kurulan Söke Çimento Fabrikasının da önemini belirtmek gerekir. 1975 – 1978 arasında il gayri safi hasılası içinde ortalama %10-11 paya sahip olan imalat sanayiinde ağırlık, tarım ürünleri isleyen tüketim malları sanayiindedir. İlde inşaat malzemeleri sanayiinde faaliyet gösteren diğer kuruluşlar tuğla ve kiremit fabrikaları ve bu fabrikalara hammadde sağlayan ocaklardır. Ülkemizin en büyük dondurma makinesi üreten fabrikası Nazilli’ dedir. 1940’larda atölye ölçeğinde kurulmuş, daha sonra genişleyerek Türkiye’nin en büyük ve modern dondurma makinesi üreten fabrikası durumuna gelmiştir.

GÜNÜMÜZDE AYDIN EKONOMİSİ GIDA SANAYİİ
Aydin, 1994 yılında ülke üretiminin zeytinde %47’si, kestanede %42’si ve incirde %60’ini üreterek lider konumda olmasına rağmen; bu potansiyeli isleyerek, üretilecek katma değeri ilde bırakacak ölçüde sanayileşememiştir. gıda imalat sanayiinde Aydın’lı firmalar, ülke firmalar toplamının 1987 yılında %22, 1988 yılında %17, 1989 yılında %18, 1990 yılında da %18 oranlarında katma değer ürettiklerini görüyoruz. Bu rakamların en az %50’ler seviyesine ulaşması için yeni isletmeler devreye girmekte ve yeni yatırımlar yapılmaktadır. Örneğin, 1995 yılında kurulan ve açılısı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından 12.06.1998 tarihinde yapılan Adres İhracat, İthalat ve Ticaret Ltd.Şti. Ürettiği zeytin, sebze konservelerini vb. Avrupa, Amerika ve Asya ülkelerine ihraç etmektedir.

DOKUMA GIYIM EŞYASI İMALAT SANAYİİ
Dokuma giyim eşyası imalat sanayiinde Aydin, Çukurova’dan sonra ülke üretiminin %46’si oranında pamuk üreterek ikinci sırada yer alır. 1987-1990 döneminde en fazla katma değer bu sektörde üretilmiştir. Ayrıca, firma basına üretilen katma değer yine ayni dönemde Türkiye ortalamasının iki kati ya da daha fazlası olmuştur. Sektörde isçi basına üretilen katma değer de Türkiye ortalamasının üzerindedir. 1994 yılında 246.555 ton pamuk üreten Aydın’ın, 1995 yılında 92.208 ha ekilişle 275.030 ton, 1997 yılında 92.306 ha ekilişle 277.580 ton pamuk üretmiştir. Bu üretim potansiyeline karşılık, dokuma imalat sanayiinin temel girdisinin olduğu kaynakta dokuma sanayiinin istenilen düzeyde olmadığını görüyoruz. Dokuma imalat sanayiinde üretilen katma değerin ildeki diğer sektörlerde üretilen toplam katma değerlerin, ülkede üretilen katma değerlerle karşılaştırıldığında büyük bir farkla lider konumda olduğu görülmektedir. 604 kişi istihdamıyla 1954 yılında kurulan Aydin Tekstil AS., yine ayni yıl kurulan yaklaşık 1220 kişi istihdamıyla Nazilli Basma fabrikası (Sümerbank Holding AS), 1972 yılında kurulan 968 kişi istihdamıyla Söktaş AS, 1976 yılında kurulan 288 kişi istihdamıyla Köytaş, 1991 yılında kurulan 90 kişi istihdamıyla Mavi Ege Söke Giyim Sanayii AS gibi kuruluşlar, sektörün önde gelen kuruluşlarıdır. Üretilen katma değerde en büyük katkıyı 1220 isçi çalıştıran ve üretimini ihracata yönelik 2190 ton/yıl iplik, 16.460.000 mt/yıl ham bez, 15.000.000 mt/yıl mamul bez kapasiteli Sümerbank Nazilli Dokuma Fabrikası’dır. Ancak, bu değer üretiminde kamu sektörü ağırlıkta olmasına karşılık çalışan basına üretilen katma değerde özel sektör, 2 kat verimlilikle çalışmaktadır.

TASA VE TOPRAĞA DAYALI İMALAT SANAYİİ
İlde tasa ve TOPRAĞA dayalı imalat sanayiinde 22 isletme faaliyet göstermektedir. Sektörün önde gelen kuruluşlarından 1950-1980 döneminde Aydin sanayi incelenirken belirtilen Türkiye Çimento Sanayi TAŞ’nin bünyesinde yer alan Söke Çimento fabrikası, 1989 yılında özel sektöre satılmıştır.Bugünkü adıyla Bati Söke Çimento Fabrikası’nın yıllık çimento üretimi 324.000 tondur. İldeki tuğla fabrikalarının yıllık üretim kapasiteleri 104.320.730 adettir. Sektörün belli başlı isletmeleri 1955 yılında kurulan Bati Söke Çimento AS, 1990 yılında kurulan Kaltun Madencilik Tic. AŞ, 1975 yılında kurulan Aykas AS, 1983 yılında kurulan Çine Akmaden İşletmecilik Tic.A.S, 1978 yılında kurulan Aytopsan AS, 1979 yılında kurulan Göçtuğ AS, 1985 yılında kurulan Kaletopsan AS, 1964 yılında kurulan İtimat Toprak ve tarım San. AS., 1976 yılında kurulan Ortaklar Toprak San. ve Tic. AS gibi kuruluşlardır. Fabrikalarda kullanılan kalker ve kil, ildeki ocaklardan karşılanmaktadır. 1986 yılında kurulan Bati Yapı Elemanları AS, 60.000 m2 mermer isleme kapasitesine sahip, 1994 yılında kurulan Mercan Mermer AS, 1992 yılında kurulan Bati Ege Mermer Sanayii AS, 10.000 m3 mermer isleme kapasitesine sahip, 1995 yılında faaliyete geçen Özçelikler AS ve Atay şirketler topluluğundan Mermer Tay AS sektörün önde gelen kuruluşlarıdır.

METAL EŞYA MAKİNE TEÇHİZAT SANAYİİ
İlin en önemli imalat sanayii alt sektörlerinden birisi metal eşya, makine teçhizat imalat sanayiidir. Bu sektördeki isletmelerin büyük bir bölümü tarım araçları üreten, bir kısmi da ağırlıkla İzmir’deki makine imalat ve otomotiv sanayiinin parça üreten yan sanayileri durumundadır. tarım sektörünün gelişmiş olduğu ilde özel bir önem taşıyan tarım is makineleri sanayiinde; pulluk,diskaro, Gübre serpme makineleri, pülverizatör gibi tarım is makineleri yüksek kalitede üretilmektedir. Türkiye’nin en büyük dondurma makineleri, derin dondurucu ve dondurma muhafazası üreten ve ülkenin önemli elektronik sanayi kuruluşlarından biri Aydın’dadır. İlde orman ürünleri, kağıt, kağıt ürünleri ve mobilya sanayii, kimya, petrol ve plastik ürünler sanayii dalları gelişememiştir. Kömür ve sabun üretimi dışında kimya, petrol ve plastik sektörünün büyük tarım potansiyeli olan Aydın'da gelişememesi, sektörün getireceği çevre kirliliği nedeniyle bir şans olarak yorumlanması gerekir. İlde imalat sanayiinde bazı olumlu göstergelere rağmen ilin potansiyelini isleyecek imalat sanayiinin gelişmesi son yıllarda hız kazanmıştır.Bu gecikmenin başlıca nedenleri arasında; verimli toprak yapısına sahip ilin tarihsel süreç içerisinde ürettiği tarım ürünlerini İzmir'de yoğunlaşan acenteleri aracılığıyla düşük fiyatlarla satın alınması ve batinin ürettiği mamul malların yüksek fiyatlarla Aydin iline girmesi sonucunda oluşan değer transferi; son yıllarda ürettiği banka mevduatıyla Türkiye’de ilk 10 il arasındaki Aydın'ın, bu mevduatın ancak 1/10’unu kullanabilmesi ve bu oran içerisinde sanayi kredilerinin %8 civarında kalması, kolektif isletmeciliğin yaygınlaşmaması, sanayi alanları yaratmada karşılaşılan güçlükler, ülkede uygulanan teşvik mevzuatının yeterince bilinememesi ve bu nedenle de teşvik tedbirlerinden yeterince faydalanılamaması gösterilebilir.
 
Üst Alt