Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Tasavvuf
BEDİR MUHAMMED ALİ
zuhuratı hayy
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Gönül sızım" data-source="post: 54466" data-attributes="member: 1049"><p><span style="color: Black"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">kendini tanıtmaktan çekinmiyor kendisini nasil tanittacagini bilmiyor...</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Bildiginiz gibi meslegim..konumum insan ve Ruh...</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">O yuzden binbir cesit insan tanimak ile omrumuz geciyor...</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">mesela..Bazi insanlar Ashab-ı kehf sendromu yaşamaktadır..</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Oysa Kuran'ın insanlık tarihini ve akıp giden zamanı bir bütün olarak kavrayan yaklaşımında bu tür entegrizmler yoktur.</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">İnsanlık tarihi bir bütündür. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Allah cc.doğuların da batıların da ve butun zaman ve mekanlarin da Rabbidir. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Tarihin bütün yelpazesinde, zamanın her anında ve mekânın her yanında her an bir iş ve oluş üzerindedir.</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Üç bin yıl önceki Hz. Musa zamanında, ikibin yıl önceki Hz. İsa zamanında veya ondört asır önceki Hz. Muhammed zamanında olduğu gibi "bugünde" aynı şekilde bir iş ve oluş üzerindedir.</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Gelecekte de hiç durmadan, biteviye iş ve oluş üzerinde olmaya devam edecektir. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Çünkü Allah yaratmadan yorulmaz ve yaratma ezeli ve ebedi bir süreç olup akıp giden tarihin hiçbir döneminde durdurulup dondurulamaz.</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Allah cc.tarihi tüm yelpazesi ile birlikte kuşatmıştır (muhit). </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">O'nun indinde zaman ve mekan, başı (evvel), sonu (ahir), görünen (zahir) ve gizlenen (batın) yüzleri ile birlikte bölünmez bir bütündür ve asla parçalanamaz. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Çünkü O saf sürede yaşar ve bu bize "seri süreler" şeklinde görünür. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Bunun için akıp giden tarihi ve zamanı kavrayabilmek için onu "sabit sakin anlara" böleriz. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Keskin sınırlar ve ayırımlar yaparız. Bununla da kalmaz akışı bir dönemde dondururuz, dahası akıp gideni dondurduğumuz karenin içine sokmaya, ona "entegre" etmeye çalışırız. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Çünkü o kare bizim parlak dönemimizdir; ondan ileriye gitmekten veya ondan geri kalmaktan korkarız..</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Oysa biten, donan, duran, sona eren hiç bir şey yoktur. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Yaratılış (tarih, zaman, mekan, hayat, doğa, insan vs.) bütün görkemi, hareketliliği ve çeşitliliği ile devam etmektir...</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Bu açıdan bakıldığında Kuran, esasında son derece "futurist" (gelecekçi) bir Mukaddes kitaptır. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Ona göre zamanın dünü, bugünü ve yarını arasında bir sıralama yapılacak olursa önemli olan "yarın"dır...</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Çünkü hiç durmadan gelecekte olacak bir olaydan bahsetmekte, bunun tüm insanlığın geleceği ile ilgili olduğunu söylemekte ve ona hazırlıklı olmamızı istemektedir.</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Bundan dolayı "bugüne" önem vermemizi, bugünün kıymetini bilmemizi, geri dönüşü olmayan gelecekteki "o gün" gelip çatmadan aklımızı başımıza toplamamızı öğütlemektedir.</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Bunun için de "dün"den örnekler vermekte, onların nasıl zamanı boşuna harcadıklarını, geleceği düşünmeyip hep "düne" nasıl takılıp kaldıklarını, kafalarını "bugüne" sokup nasıl bir türlü ileriyi göremediklerini "ders ve ibret" olsun diye anlatmaktadır.</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Şu halde "dünün" ders ve ibret almak icindir gecmiste takilip KALMAK icin degildir!!!</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Tarih ve gecmiste yasiyan insanlar ve insanlik derin bir sessizlik içindedir. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Tarihin kalbini dinlediğimizde ne bir ses ne bir seda duymamaktayız. </span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Olaylar durulmuş ve her şey bir mezar sessizliğine gömülmüştür. Bütün ses ve sedalar "bugünün" içinde atmakta, "dışarıda gürül gürül akan hayat", dipdiri yaşam kaynağı (hayy) ve dinamik güç (qayyum) olarak "bugün" tecelli etmeye devam etmektedir.</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">"Onlardan önce nice kuşakları yok ettik. Onlardan bir ses bir seda işitiyor musun? "</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">(Meryem; 19/98)</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Demek ki geçmişten ibret alacağız, gözümüzü "geleceğe" dikeceğiz ve bütün gücümüzü "bugünden" çıkaracağız. Vaktin insani ve sorumlulugunu tasiyacagiz...</span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black"></span></span></p><p><span style="color: Black"><span style="color: Black">Selamet ile Hayra Kalin ins.. beni anlayan anliyabilir..</span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Gönül sızım, post: 54466, member: 1049"] [COLOR="Black"][COLOR="Black"] kendini tanıtmaktan çekinmiyor kendisini nasil tanittacagini bilmiyor... Bildiginiz gibi meslegim..konumum insan ve Ruh... O yuzden binbir cesit insan tanimak ile omrumuz geciyor... mesela..Bazi insanlar Ashab-ı kehf sendromu yaşamaktadır.. Oysa Kuran'ın insanlık tarihini ve akıp giden zamanı bir bütün olarak kavrayan yaklaşımında bu tür entegrizmler yoktur. İnsanlık tarihi bir bütündür. Allah cc.doğuların da batıların da ve butun zaman ve mekanlarin da Rabbidir. Tarihin bütün yelpazesinde, zamanın her anında ve mekânın her yanında her an bir iş ve oluş üzerindedir. Üç bin yıl önceki Hz. Musa zamanında, ikibin yıl önceki Hz. İsa zamanında veya ondört asır önceki Hz. Muhammed zamanında olduğu gibi "bugünde" aynı şekilde bir iş ve oluş üzerindedir. Gelecekte de hiç durmadan, biteviye iş ve oluş üzerinde olmaya devam edecektir. Çünkü Allah yaratmadan yorulmaz ve yaratma ezeli ve ebedi bir süreç olup akıp giden tarihin hiçbir döneminde durdurulup dondurulamaz. Allah cc.tarihi tüm yelpazesi ile birlikte kuşatmıştır (muhit). O'nun indinde zaman ve mekan, başı (evvel), sonu (ahir), görünen (zahir) ve gizlenen (batın) yüzleri ile birlikte bölünmez bir bütündür ve asla parçalanamaz. Çünkü O saf sürede yaşar ve bu bize "seri süreler" şeklinde görünür. Bunun için akıp giden tarihi ve zamanı kavrayabilmek için onu "sabit sakin anlara" böleriz. Keskin sınırlar ve ayırımlar yaparız. Bununla da kalmaz akışı bir dönemde dondururuz, dahası akıp gideni dondurduğumuz karenin içine sokmaya, ona "entegre" etmeye çalışırız. Çünkü o kare bizim parlak dönemimizdir; ondan ileriye gitmekten veya ondan geri kalmaktan korkarız.. Oysa biten, donan, duran, sona eren hiç bir şey yoktur. Yaratılış (tarih, zaman, mekan, hayat, doğa, insan vs.) bütün görkemi, hareketliliği ve çeşitliliği ile devam etmektir... Bu açıdan bakıldığında Kuran, esasında son derece "futurist" (gelecekçi) bir Mukaddes kitaptır. Ona göre zamanın dünü, bugünü ve yarını arasında bir sıralama yapılacak olursa önemli olan "yarın"dır... Çünkü hiç durmadan gelecekte olacak bir olaydan bahsetmekte, bunun tüm insanlığın geleceği ile ilgili olduğunu söylemekte ve ona hazırlıklı olmamızı istemektedir. Bundan dolayı "bugüne" önem vermemizi, bugünün kıymetini bilmemizi, geri dönüşü olmayan gelecekteki "o gün" gelip çatmadan aklımızı başımıza toplamamızı öğütlemektedir. Bunun için de "dün"den örnekler vermekte, onların nasıl zamanı boşuna harcadıklarını, geleceği düşünmeyip hep "düne" nasıl takılıp kaldıklarını, kafalarını "bugüne" sokup nasıl bir türlü ileriyi göremediklerini "ders ve ibret" olsun diye anlatmaktadır. Şu halde "dünün" ders ve ibret almak icindir gecmiste takilip KALMAK icin degildir!!! Tarih ve gecmiste yasiyan insanlar ve insanlik derin bir sessizlik içindedir. Tarihin kalbini dinlediğimizde ne bir ses ne bir seda duymamaktayız. Olaylar durulmuş ve her şey bir mezar sessizliğine gömülmüştür. Bütün ses ve sedalar "bugünün" içinde atmakta, "dışarıda gürül gürül akan hayat", dipdiri yaşam kaynağı (hayy) ve dinamik güç (qayyum) olarak "bugün" tecelli etmeye devam etmektedir. "Onlardan önce nice kuşakları yok ettik. Onlardan bir ses bir seda işitiyor musun? " (Meryem; 19/98) Demek ki geçmişten ibret alacağız, gözümüzü "geleceğe" dikeceğiz ve bütün gücümüzü "bugünden" çıkaracağız. Vaktin insani ve sorumlulugunu tasiyacagiz... Selamet ile Hayra Kalin ins.. beni anlayan anliyabilir..[/COLOR][/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Tasavvuf
BEDİR MUHAMMED ALİ
zuhuratı hayy
Üst
Alt