Velîme & verâ':

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
VELÎME:
Düğün yemeği
Peygamber efendimiz Abdurrahmân bin Avf'a (ranh) "Bir koyun da olsa velîme yap" buyurdu (Hadîs-i şerîf-El-Fıkhü alel Mezâhib-il-Erbea)
Velîme sünnettir (M Zihni Efendi)
Velîme dâvetine gitmek için şartlar vardır
Çağıranın yemeği şüpheli ise veya İslâmiyet'in yasak ettiği şey, meselâ ipek sofra örtüsü, gümüş kap ve tavanda, duvarda canlı resmi varsa veya çalgı çalınıyorsa, oyun kumar gibi şeyler varsa çağırılan yere gidilmez
Bu yasakların bulunduğu yemeğe gitmek harâm veya mekrûh olur
Çağıran zâlim ise veya Ehl-i sünnet değil ise, fâsık (açıkça günâh işleyen) ise, kötülük yapan ise veya övünmek için, gösteriş için çağırıyorsa gitmek câiz (uygun) olmaz (İmâm-ı Gazâlî, İmâm-ı Rabbânî, Muhammed Rebhâmî)

*****************************************************


VERÂ':

Haramlardan ve helâl ve haram olduğu bilinmeyen şüpheli şeylerden sakınmak
Hiçbir şey verâ gibi olamaz (Hadîs-i şerîf-Künûz-ül-Hakâyık)
Dîninizin direği verâdır (Hadîs-i şerîf-Künûz-ül-Hakâyık)
Kıyâmet günü Allahü teâlânın huzûrunda kıymetli olanlar verâ ve zühd sâhibleri (dünyâya düşkün olmayanlar)dir (Ebû Hüreyre)

Bir kimse, şu on şeyi kendine farz bilmedikçe, tam verâ sâhibi olamaz:

Gıybet etmemek, mü'mine sû-i zân etmemek, kötü bilmemek, kimse ile alay etmemek, yabancı kadınlara, kızlara bakmamak, doğru söylemek, kendini beğenmemek için, Allahü teâlânın, kendisine yaptığı ihsânları nîmetlerini düşünmek, malını helâl yere harc edip, harâmlara vermemek, nefsi keyfi için, mevkî-makam istemeyip, bunları insanlara hizmet yeri bilmek, beş vakit namazı vaktinde kılmağı birinci vazîfe bilmek, Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği îmân ve işleri iyi öğrenip, kendini bunlara uydurmak (İmâm-ı Rabbânî)
Zerre kadar verâ sâhibi olmak, bin nâfile oruç ve namazdan daha hayırlıdır (Hasan-ı Basrî)
______________________________

Verâ-ül-Verâ:

Ötelerin ötesi Nasıl ve ne şekilde olduğu bilinmeyen
Allah
ü teâlânın nasıl olduğunun bilinemeyeceğini ve akıl ile anlaşılamayacağını, idrâk olunamayacağını ifâde eden dînî bir terim
Allah
ü teâlâ verâ-ül-verâdır Hiçbir şeye benzemez Nasıl olduğu anlaşılamaz Akıl neyi düşünür ve neyi hayâl ederse etsin, O değildir
Bu husûsu en iyi anlatan, Şûrâ sûresi on birinci âyet-i kerîmesindeki "O'nun benzeri gibi hiçbir şey yoktur" kelâmıdır (İmâm-ı Rabbânî)
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Alt