Vahdet-i Vücut, Vahdet-i Vucud (3)

Turab

Teknik Ekip
Yönetici
Admin
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
7,015
Tepkime puanı
423
Doğrusu dediğin gibi herkesin iradesi var. Biz kimsenin iradesine karışmayız. Sen tasavvufu sevmeyebilirsin, bir başkası sevebilir. Sen nasıl biliyorsan o şekilde inanabilirsin, diğeri de aynı. Yanlız insan bildiği kadar adildir, bilmediğini konuştuğu zaman zulüm eder. O nedenle uzun hayat sınavında çok kesin konuşmamak lazım. Hele genç yaşlardaki düşüncelerin zamanla değişmesi, insana farklı kişi ve kaynaklardan değişik bilgilerin ulaşması, yaşanan olaylar v.s çok şeyi değiştirebilir!

Rabbim isteseydi bizi 20-30 yaşlarında yaratabilirdi değil mi? Ama sıfırdan yarattı, yavaş yavaş gelişmemizi, tekamül etmemizi arzu etti. Bu süreç oldukça uzun, hayatın bir dönemine gelince; tamamdır ben kamil insan oldum, bildiğim, anladığım, okuduğum herşey doğrudur dememek lazım. En doğrusunu bilen Allah c.c dür, hüküm O'na aittir.

Okumak tabi ki güzeldir ama her önüne gelenin yazdığını değil! Vesselam.
 

osisko

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
6 Aralık 2015
Mesajlar
46
Tepkime puanı
1
Şirk arkadaşım, şirk, sen beni sofu sanıyorsun herhalde, merak etme neyin ne olduğunu çok iyi biliyorum, tasavvufun ayrıntılarınıda biliyorum, çünkü tecrübe ettim, zamanında sempati duydum hatta hatta kimseye söylemeden melami olduğuma inandım, çünkü farkında olmadan, haberim yokken o adamlarla aynı duyguları paylaştım, aynı eylemleri yapmıştım, sonra öğrendim melamilik en yüksek dereceymiş bu tasavvufçularda, hala eğilimim olsa da ruhen ben döndüm bu yoldan,

Arkadaşım sen hiç bir şey bilmiyorsun. Yalnızca bildiğini zannediyorsun. Neyi tecrübe ettin, neyi gördün.? Tamamen kendi şahsi görüşün, düşüncen, zannın ve anlayamadığın, kavrayamadığın halleri İslam dışı inanış, tutum ve davranışmış gibi ifade etme çabasındasın.

Diyorsun ki; ben döndüm, siz de dönün..! Özü bırakıp nereye döndürmeye çabalıyorsun.? Döndünse işin rast gelsin.

çünkü gördüm ki mevlana şeytanı,firavunu övüyor, eliyle yazdığı kitaba Allah ın kelamı, göklerden inme diyor[Artık vay hallerine; Kitabı kendi elleriyle yazıp, sonra az bir değer karşılığında satmak için "Bu Allah Katındandır" diyenlere. Artık vay, elleriyle yazdıklarından dolayı onlara; vay kazanmakta olduklarına. (Bakara Suresi, 79)],

Mevlanayı eleştireceğim diye kendine bakamaz olmuşsun. Hele paylaş ki bilelim ne yazmış, neler demiş.? Sen dışarıdan okuduğun kitaplarla, birilerinin verdiği devşirme akıllarıyla İslamı anladığını, Tasavvufu çözdüğünü, Evliyaullahı batağın içerisinde görürsün.

Sen kimsin.? Ne iş yapar, neden haberdarsın.? Kendini bilir misin.? Çüz-i irade ile külli iradeyi çözebileceğini mi zannediyorsun.? Kim olduğunu zannediyorsun sen.? Kuran senin bildiğinle sınırlı olabilir mi.?

Allah 'ın tertip ve tanzimini idrak edememiş birisisin belli. Belki bilerek, belki bilmeyerek bu tertip ve tanzimi kendince karalıyorsun, iftira atıyorsun, yalanlıyorsun, şirk batağında göstermeye çabalıyorsun.

Kimsin arkadaşım sen kimsin.? Kendini, Rabbini bildin mi.? İnsan benim sırrım, ben insanın sırrıyım hitabını anladın mı, idrak ettin mi.?
Estağfirullah tövbe estağfirullah..!


valla kusura bakma benim inandığım Allah ve onun emirleri bunlarla çelişiyor, o yüzden hepsini bir kalemde silerim, bu yüzden sen tasavvufa bense islamı takip ediyorum, ikisi taban tabana zıt öğretiler ister evliya olsun ister mevlana, kendi düşüncelerimin bile kredisi yok gözümde yalnız Allah ın sınırlarına bakarım, kendimi hizaya alırım, zaten Allah ben istediğime makam veririm diyor yani sen istediğin kadar tasavvuf kassanda,fenafillah olsanda nasibinden bir adım ileri gidemezsin, Allah şaşırtmasın,bu yüzden bana evliya falan deme,

Allah 'ı bilmiyorsun. Sadece varlığına inanmak zorunda olduğun Allah 'tan bahsediyorsun. Çelişen ne, çeliştiren kim.? Senin hepsi dediğin hepsini silmen kendine zarar. Bir şeyleri iddia ederek laf kalabalığı etme. Paylaş arkadaş, paylaş ki bilelim ne demişler.? Bilelim seni kimler üzmüş.? Bilelim seni doğrulardan kimler uzaklaştırmış.?

Taban tabana zıt olanları sırala. Tasavvuf senin zan ve ifade etmeye çalıştıklarından beridir. Şirke batan sensin, yanılan, yanlışa giden sensin. Hakikatten nasipsiz olan sensin aslında.

-- Köle sahibi ile yolda giderken, ezan okunmuş ve sahibinden camide namazını kılmak için müsaade istemiş. Sahibi de müsaade etmiş ve cami kapısında oturmuş köleyi beklemeye başlamış.

Bayağı bir zaman geçmesine rağmen köle çıkmamış. Bütün cemaat dağılmış köle yok. Bir müddet daha bekleyince köle çıkagelmiş. Sahibi;

- Nerede kaldın.? Bütün insanlar dağıldı sen hala ortalıkta yoksun.?

Köle şöyle yanıt vermiş;

-Seni içeri koymayan, beni dışarı bırakmadı ..! Tabi anlayana..

Bak ben sana biraz arka plan anlatayım, İslamdaki batınilik kolu tasavvufu doğurmuştur, ama bu batinilikte hristiyanların radikal bir mezhebi veya görüşü olan gnostizm den kopyalanarak islama girmiştir, (mesela tasavvufu bilmeden önce gnostik öğretileri mantıklı bulmuş biriydim)
tasavvuf ile gnostizm aynı şeylerdir ve gnostizm panteist uzak doğu öğretilerinden Hristiyanlığa girmiştir.

Zaten dinin kendisi batınidir. Bu anlamda doğan, doğurulan bir şey yok. Nasıl bir bakış açın var böyle.? Tasavvuf özdür. Senin anlamadığın, idrak edemediğin hakikatin ta kendisidir. Yanlış zamanda, yanlış yerlerde mi bulun ne ettin.?

Haydi çok bilen, anlayan, çözen kardeşim.. İslamın zahiri yanlarından bahset..! Tasavvufa girmeden önce bilmem neymişsin de, Tasavvufa girdikten sonra bilmem ne olmuşsun. Geç bu laf kalabalıklarını. Dini kendi anladığını zannettiklerinle sınırlı görme. Allah 'ın ilmine sınır çizmiş olursun. Kendi bildiğinin de üzerinde bilgiler olduğunu kabul et. Allah 'a tek bir cihetten bakmak kazandırmaz, aksine kaybettirir.

Hz ibrahimin kabede kırdığı heykelleri şevkle övüyor.Bundan büyük şirk var mı? işte tasavvufun özeti budur, Tevhidi yok etmek bundan kolay olamazdı. Zaten mekkedeki müşrikler biz o taşlara tapmıyoruz onun temsil ettiği Tanrıya inanıyoruz demiyor muydu?
Sen putları (kendine) ilahlar mı ediniyorsun? Doğrusu, ben seni ve kavmini apaçık bir sapıklık içinde görüyorum." (Enam Suresi, 74)

İslamı kendi kalıbına soktuğun için ziyandasın. Daha evvel dediğim gibi senin bilmediğin bir lisan ile, senin anlamadığın ve idrak edemediğin bir konunun farklı bir üslup ile anlatılması seni rahatsız eden. Dök içini rahatla. Rahatsız olduğun konuları bir paylaş hele..

Kadının birisi çeşmede su dolduruyormuş. O sırada oradan geçen Köroğlu da su içmek için çeşmeye yanaşmış. O sırada kadın elindeki testiyi yanlışlıkla dökmüş ve,

- Köroğlu, gözün kör olsun ..! demiş. Bunu duyan Köroğlu;

- Teyze niçin öyle dersin.? Köroğlunu tanır mısın.? diye sorduğunda kadın;

- Ne bileyim oğlum. Herkes öyle diyor, ben de dedim işte.! cevabını vermiş.

Sen de, birileri diyor diye diyorsun yapma. Hani bir zamanlar ben de Tasavvufa girdim diyorsun ya, kendin içeri girmiş olabilirsin amma, gönlünü kapıda bırakmışsın. Kalıbını içindeki ile bir tutmayı beceremediğin belli. Kendin Kâbe 'de iken gönlün buralarda gezmesin.

Kalıbını nereye götürür isen, gönlünü de yanında götür.

Siz yalnızca Allah'tan başka birtakım putlara tapıyor ve birtakım yalanlar uyduruyorsunuz. Gerçek şu ki, sizin Allah'tan başka taptıklarınız, size rızık vermeye güç yetiremezler; öyleyse rızkı Allah'ın Katında arayın, O'na kulluk edin ve O'na şükredin. Siz O'na döndürüleceksiniz." (Ankebut Suresi, 17)

İslam nedir, Müslüman kimdir.? Mü-min, Müttakiy kimdir.? Bunların ayrımını yapamayacak durumdasın. Tasavvufu din dışı inanış gibi gösterme gayretindesin. Hakikati kendi terazinde tartmaya, değerlendirmeye çabalarsın. İslam senin bildiğin gibi değil. İman ve inanç da, "TASAVVUF" 'da öyle..
 

samed22

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
19 Temmuz 2015
Mesajlar
18
Tepkime puanı
0
Bu tartışmanın ortak bir zemine inemeyeceğini görsemde hadi biraz derinleşelim:

Şimdi öncelikle bana en başında yapıştırılan bu başkalarından akıl almışsın, aklın yıkanmış peehh gibi etiketleri gülünç buluyorum, bir blogdan uzun bir araştırma yazısı attım, içinde bolca ispatlar olan ama moderatör arkadaş nedense size iletmedi hala, özel mesajda atılmıyormuş bu forumda ama o blogu açan kişiden önce ben bu konulara hakimdim zaten yani tartışacaksak içi boş etiketleri kenara bırakalım bence. ( hatta blog uda oku "michael sikkofield tasavvuf" yaz google a)

Konunun özüne dönersek eğer çok ilginç geliyor gözüme biz insanoğlu ya maddi olarak hırs yapıp toplumda yer edinmeye çabalıyoruz %99 ya da güya maddi alemi terk edip bir tapınağa kapanarak manevi anlamda hırs yapıp,çile çekerek bu sefer Tanrıdan medet umuyoruz ve bu hırs uğruna dinleri eğip büküp kendi modelimize sokup sonra dönüp dinin özü budur gibi bir savunmaya geçiyoruz, çok acı, işte aynı sebeplerle Hristiyanlık bozuldu, Musevilik bozuldu, hikaye aynı, senaryo aynı... Ama Kur'anı bizzat Allah kollayacağını müjdeliyor.

Peygamber zamanında bazı müslümanlar aynı bu çile çekme yöntemini uygulayıp eşleri ile cinsel ilişkiye girmiyor ve sonunda kadınlar dayanamayıp peygamberin yanına gidiyor, peygamberde bu çileci arkadaşlara gidip uyarıyor, bakın ben böyle birşey yapıyorum mu diyor...

Şimdi bu tasavvufçularda merak ediyorum, tarikat kapısını geçtiğini iddia eden adam nasıl oluyorda 4. kapıdan sonra tarikat kapısını yıkacak, Kur'an dışı bir inanca evriliyor, trajikomik çünkü neyse, ayrıca dini bu kadar kibirle, sen anlamazsın o hakikati, sen bilmezsin, pis sofu moduna sokan güven nerden geliyor size? Kur'an ve müslümanlık bu kadar basitken onu elit bir zümreninmiş oyuncağıymış gibi ele almak kibirdir. Bak ben sana tarihi bir gerçekten bahsedeyim, tasavvuf akımı öncesinde müslümanlar bilim ve fende en ileri medeniyetti dünyada, avrupa fakir, müslümanlar zengindi, ama ne zaman tasavvuf islama sızdı, islam kendi içine çöktü, çünkü artık bilimsel araştırmanın önemi yoktu, bilgi feyz yoluyla alınırdı, dünyadan eli eteği çekmeliydi müslüman, Allah defalarca bu kitap apaçıktır demesine rağmen Kur'an ı herkes anlamazdı, çünkü o engin! tasavvufçular ne olduğu belli olmayan batıni yorumu kattı işin içine, böylelikle islamda ruhban sınıfını yarattı tasavvuf...o hakir gördüğünüz güya avam halk Kur'an dan uzaklaştırılır oldu, Kur'an a erişemez oldu, bunu tasavvuf başardı.

Mevlanayı eleştireceğim diye kendine bakamaz olmuşsun. Hele paylaş ki bilelim ne yazmış, neler demiş.?
Ben buraya şimdi 50 tane ispat yığacağım, yığdımda ama gelip bana sen sofusun anlamazsın diyeceksin, cevaplar hep aynı formatta olacak, bu yüzden en başta dediğim gibi ortak zemine inemeyiz, çünkü tasavvuf penceresi ile Kur'an ın penceresi bambaşka şeyler, ben sözümü, duruşumu Kur'an ile temellendiriyorum, zan ayrı şey Kur'an ın çizdiği sınırlar ayrı şey şaşırmayalım...

çok hevesliysen eğer anlatta bilelim şu şeytana ve firavuna "Piirim" demesini mevlana nın, bilemem bir cahil! sofu olarak ardındaki derin hakikati, umarım imanım sarsılmaz!

Allah ın sıradan bir kuluyum. :)

Kendini bilir misin.?
Kendimi bilirim, bu bir erdemdir ama edebimide bilirim, kendimin sarhoşu olmam...

Haydi çok bilen, anlayan, çözen kardeşim.. İslamın zahiri yanlarından bahset..!
Zahiri olan şeyin batınisi olur, bu yüzden islamın zahiri yönü yoktur, herşey apaçıktır Allah defalarca tekrar eder bunu, islam kolaylık dinidir

Allah ın insan eliyle bozulan Musevilik ve Hristiyanlık sonrası insanlara açtığı son kapıdır...

Müslüman kimdir.? Mü-min, Müttakiy kimdir.?
Tevhidi benimseyen adamın dereceleri, kimi sözüyle, kimi gönlüyle, yani hepsinden haberim var merak etme...
 

Muvatta

Çalışkan Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
28 Şubat 2011
Mesajlar
318
Tepkime puanı
13
samed22 Sen ehl-i sünnet mahallesinde vehhabi şerbeti satmaya çalışıyorsun. Yaran var ki gocunuyorsun, kaşınıyorsun... Yani bir sıkıntın var, kendi durumunu sindiremiyor, emin olamıyorsun ki sağa sola saldırıyorsun! Tasavvuf şirkse sen vehhabiliye devam et, niye ehli sünnete saldırıyorsun? Git neye inanıyorsan onu yaşa... Sana ne tasavvufdan, rabıtadan v.s. Sana zorla tasavvufa gir diyen mi var.
 

osisko

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
6 Aralık 2015
Mesajlar
46
Tepkime puanı
1
bu tartışmanın ortak bir zemine inemeyeceğini görsemde hadi biraz derinleşelim:

Dilediğin kadar derine indiğini zannetsende, bir parmak derinliğe ulaşamazsın. Kendi görüşün, kendi anlayışın dinin olmuş. İslam dışında göstermeye çalıştığın Tasavvuf hakkında en ufak bir kelamın yok, lakin ağızlar dolusu laf edersin. Falan şöyle diyor, filan böyle söylüyor..!

Sen ne söylüyorsun, ondan bahset. Sen neden rahatsızlık duyuyorsun onu anlat. Tasavvuftaki Kuran 'a ters halleri bildir ki, hakikati öğrenelim. Cemal Nur Tasavvufu anlatıyor. Hani senin kalıbını kapıdan içeri soktuğun fakat gönlünü kapının dışında bıraktığın Tasavvufu..!

Senin doğruların o kadar fazla ki, Hak ve Hakikat bile senin doğruların yanında eğri kalıyor. Mevlana hazretleri şöyle der; "Anlattıkların, karşındakinin anladığı kadardır"..! İslami tertip ve tanzimi, kendi anladığın kadarına indirgiyorsun. Allah 'ın ilmine sınır çiziyorsun. Sana bu konuları bahsetmek, İlkokul çocuğuna üniversite kitaplarını verip okutmaya benzer. "İdrak-ı meal bu akla gerekmez. Zira bu kadar sıkleti bu kantar çekmez"..!

şimdi öncelikle bana en başında yapıştırılan bu başkalarından akıl almışsın, aklın yıkanmış peehh gibi etiketleri gülünç buluyorum, bir blogdan uzun bir araştırma yazısı attım,

Bir blogdan almasan, boşsun. Araştırma yazısı attım diyorsun. Son, sonuç değil. Sana ait yanı yok, başkalarının fikrini kendine yamamışsın.

Senin kendine ait kabul edilebilecek hiç bir bilgi ve birikimin olamaz. Doğdun, anne ve babadan, ebe ve dededen aldın. Okula başladın, öğretmen ve arkadaşlarından aldın. Büyüdün ve işe atıldın. İş çevrenden, toplumdan, dünyadan bilgisayar, ve televizyondan, kendi kafandaki soru ve sorunları araştırdın. Duygu ve düşüncene en yakın bilgiyi nerede buldunsa aldın. Neden mi; Çünkü Hz. Allah insanı inanmak üzere yaratmıştır.

Hiç bir yaratılmış, boşlukta duramaz. İllaki ve illaki bir yerlere tutunmak, bir yere bağlanmak, destek almak, bir şeye, ismi her ne olursa olsun, inanmak zorundadır. Bunun adı inanmamak da olsa..!

Burada da bir blogdan bahsediyorsun ki o da sana ait değil. Senin zanlarına, hislerine, bakış ve görüşüne, duygu ve hislerine cevapmış gibi gördüğün için. Yine anlatılanlar sana ait değil.

Senin, sana ait tek bir yanın var; "Talep etmek, seçmek".. Hiç bir şey senin düşündüğünle, inandığınla sınırlı kalamaz. Her bilginin üzerinde bir bilgi mevcuttur. Kainatın ilk var edilişinden bu yana, hiç bir bilim, ilim, teknoloji ve icatta, buluşta son nokta olamaz. Aslı ve önemlisi, işin başlangıcıdır, temelidir, özü ve aslıdır.. Sonu ve sonuncusu değil.

Kısaca ifade etmek gerekir ise; Doğrudan sonuca müdahale edemezsin. "Sonuçları değil, başlangıçları değiştirmek gerek"..! Sonuçlara bakarak aslına ulaşamadığın gibi, başlangıcını da tahmin edemezsin..

Blog senin kendin için seçtiğinden başkası olamaz. Hakikati yansıtmaz. Kuran ile hiç bir alakası yoktur. Yalnızca sana ifade eder, bütün aleme değil.
 

osisko

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
6 Aralık 2015
Mesajlar
46
Tepkime puanı
1
konunun özüne dönersek eğer çok ilginç geliyor gözüme biz insanoğlu ya maddi olarak hırs yapıp toplumda yer edinmeye çabalıyoruz %99 ya da güya maddi alemi terk edip bir tapınağa kapanarak manevi anlamda hırs yapıp,çile çekerek bu sefer Tanrıdan medet umuyoruz ve bu hırs uğruna dinleri eğip büküp kendi modelimize sokup sonra dönüp dinin özü budur gibi bir savunmaya geçiyoruz, çok acı, işte aynı sebeplerle Hristiyanlık bozuldu, Musevilik bozuldu, hikaye aynı, senaryo aynı... Ama Kur'anı bizzat Allah kollayacağını müjdeliyor

Bak yukarıda kendini kısa ve öz olarak çok güzel ifade etmişsin. Demek ki, kendi anladığını Kuran hakikati gibi sunma gayretinden vazgeçmen gerekiyor.

Bozulan bir şey yok. Yahudilik de, Hıristiyanlık da aslına baktığın zaman olduğu gibi duruyor. Çünkü Hz. Allah Kuran 'da evvelki kitap ve peygamberlere iman etmemizi buyuruyor. İmanın olmazsa olmazlarıdır. Şayet bakan gözde şaşılık yok ise, bunu açıkça görecektir. Çünkü Evliyaya karşı, Mürşide karşı, Tevhidin, Vahdet-i Vücud 'un ne olduğunu idrak edemeyen bir kişinin, şaşı bakması kadar doğal bir şey olamaz.

Bir testici, yanında çalışan bir de çırağı varmış. Müşteri gelmiş ve çeşitlerden görmek istemiş. Kapı önündekilerden başka çeşitler olup olmadığını sorunca, usta;

- Oğlum raftaki testiyi al da gel..! demiş..

Çocuk girmiş içeri ve bakmış, rafta iki testi var. Tekrar ustaya gelerek;

-Usta, rafta iki testi var. Hangisini getireyim..? diye sorunca usta anlamış ki çırak şaşı.

- Oğlum, birisini kır, diğerini getir..! demiş.

Çocuk içeri girip, raftaki testinin birisini kırınca, testinin ikisi birden ortadan kaybolmuş. Meğer çırak testinin hakikatini kırmış.

Çırağın yaptığı gibi şaşı bakmaktan, şaşılıktan kurtul ve hakikate dil uzatma.. Çünkü kırdığın, incittiğin hakikatin ta kendisi..

peygamber zamanında bazı müslümanlar aynı bu çile çekme yöntemini uygulayıp eşleri ile cinsel ilişkiye girmiyor ve sonunda kadınlar dayanamayıp peygamberin yanına gidiyor, peygamberde bu çileci arkadaşlara gidip uyarıyor, bakın ben böyle birşey yapıyorum mu diyor...

Peygamber efendimiz zamanından günümüze kadar gelen ne var.? İbadet ve taatlar dışında..! Kelama gelince dil bir karış dışarıda. İcraata gelince dilsiz..! İslamiyet ve tasavvuf hal işidir, kelam değil. Kitaplar dolusu bilgiler okusan, her birini ince ince beynine kazısan, yaşantı ve hal olmadıkça, ilmin ile amil olmadığın müddetçe kayıpdasın, ziyandasın.

"Kişi bildiğinin alimi, bilmediğinin cahilidir". Senin kabul etmediğin, birilerinin hakikatidir, gerçeğidir. Bu hakikate yolun uğramadı diye kimseyi, kimseleri itham edemezsin, hakikat dışında göremez, gösteremezsin.. İmana ters bir durum.
 

osisko

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
6 Aralık 2015
Mesajlar
46
Tepkime puanı
1
şimdi bu tasavvufçularda merak ediyorum, tarikat kapısını geçtiğini iddia eden adam nasıl oluyorda 4. kapıdan sonra tarikat kapısını yıkacak, Kur'an dışı bir inanca evriliyor, trajikomik çünkü neyse, ayrıca dini bu kadar kibirle, sen anlamazsın o hakikati, sen bilmezsin, pis sofu moduna sokan güven nerden geliyor size? Kur'an ve müslümanlık bu kadar basitken onu elit bir zümreninmiş oyuncağıymış gibi ele almak kibirdir

Hangi tarikat seni bu hale getirmiş anlamadım. "Şeriatsız tarikat, tarikatsız marifet, marifetsiz hakikat olmaz". Dahanın dahası var. Dört kapı ifade olarak sunulur. Şeriat, kurallardır. Tarikat, Tasavvuftur. Marifet, haldir, yaşamaktır. Hakikat, Hakkı idraktir, Allah 'ı bilmektir.

Hz. Ali r.a efendimizin , "Görmediğim Allah 'a secde etmem" buyurduğu gibi. Dervişan görerek, bilerek Allah 'a inanır. Senin gibi inanmak zorunda olduğu bir yaratıcıya değil. Kuranı küçülten, kendi anlama ve algılama seviyene düşüren sensin.

Önce İslamı öğren. Nedir, ne değildir.?

bak ben sana tarihi bir gerçekten bahsedeyim, tasavvuf akımı öncesinde müslümanlar bilim ve fende en ileri medeniyetti dünyada, avrupa fakir, müslümanlar zengindi, ama ne zaman tasavvuf islama sızdı, islam kendi içine çöktü, çünkü artık bilimsel araştırmanın önemi yoktu, bilgi feyz yoluyla alınırdı, dünyadan eli eteği çekmeliydi müslüman,

Hadi canım sende.! İslamın emridir okumak, ilim, bilim.. Tasavvufa girmeden çıkan kişinin bahsettiği konulara da bak. Görmeden farketmiş, okumadan anlamış, yaşamadan idrak etmiş. Seni kim getirdi bu hale.? Tasavvuf hiç bir mensubuna dünyadan elini ayağını çekmesini emretmez...! Ciddi zarar görmüşsün belli. Nasıl bir bakıştır, nasıl bir idraktir yazık..

Allah defalarca bu kitap apaçıktır demesine rağmen Kur'an ı herkes anlamazdı, çünkü o engin! tasavvufçular ne olduğu belli olmayan batıni yorumu kattı işin içine, böylelikle islamda ruhban sınıfını yarattı tasavvuf...o hakir gördüğünüz güya avam halk Kur'an dan uzaklaştırılır oldu, Kur'an a erişemez oldu, bunu tasavvuf başardı.

Mezhep inancın var mı senin.? Kuran tek başına yeter diyenlerin yüzde yüzünde mezhep inancı yoktur. Madem Kuran tek başına yeterdi, neden bir peygamber vasıtası ile gönderildi.? Batıni yorumdan kastın nedir bilmem ama, Din bizatihi batınidir. İmanın şartları, ibadetler, inanç hangisini ele alırsan al, zahiri yanı yok denilecek kadar azdır.

Dinin özünde biat vardır. Tabii olmak vardır. Kişi kime tabii ise, o kişinin sancağı altında haşrolacaktır. Kendi kendine koymuş olduğun mesafeleri Tasavvufa mâletme arkadaş.. Kendinden sorumlusun, başkalarını deşeleme.
 

osisko

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
6 Aralık 2015
Mesajlar
46
Tepkime puanı
1
Ben buraya şimdi 50 tane ispat yığacağım, yığdımda ama gelip bana sen sofusun anlamazsın diyeceksin, cevaplar hep aynı formatta olacak, bu yüzden en başta dediğim gibi ortak zemine inemeyiz, çünkü tasavvuf penceresi ile Kur'an ın penceresi bambaşka şeyler, ben sözümü, duruşumu Kur'an ile temellendiriyorum, zan ayrı şey Kur'an ın çizdiği sınırlar ayrı şey şaşırmayalım...

Senin belli bir duruşun yok ki, neyi temellendirdiğini zannediyorsun.? Ortak zemine inememen de gayet doğal. Çünkü kendince zirvedesin. Kuran Tasavvufun dışında asla olmaz. Kuran Tasavvuftur, haldir, kelam değil, yaşamaktır. Tasavvuf suret değil, sirettir. Kuran ile temellendiren kişi, ayetlerle konuşur, ayetlerle hükmeder. Ayetlerle konuş madem, kaldır kendi kelamını aradan. Allah 'ın Kelamından, Allah 'ın buyruğundan bahsedelim.

çok hevesliysen eğer anlatta bilelim şu şeytana ve firavuna "Piirim" demesini mevlana nın, bilemem bir cahil! sofu olarak ardındaki derin hakikati, umarım imanım sarsılmaz!

Sarsılan bir şey, iman olamaz. Mesneviyi okumadım. Senin anladığın ve anlatmaya çabaladığın gibi olmadığından eminim. Madem ki bahsettiğin bu bölümü okudun, paylaş ki görelim. Ne dediğini bilmeden senin kullanmış olduğun tek satırla konunun aslına eremeyiz.

Allah ın sıradan bir kuluyum.

Herkes aynı şeyi söylüyor. Allah 'ın kulu olmayan var mı ki.? Yaratılışın sırrısın görebildin mi.? Yeryüzündeki halifesisin, idrak edebildin mi.? Nefsini, kendini tanıyor musun.?
"Nefsini bilen, Rabbını bilir" hitabına mazhar oldun mu.?

Kendimi bilirim, bu bir erdemdir ama edebimide bilirim, kendimin sarhoşu olmam...

Adam etrafına çok eziyet edermiş. Namaz kıldığı halde bu eziyete devam edermiş. Bir gün Hacca gideceğini etrafındakilere duyurduğunda, içlerinden birisi isyan etmiş ve;

- Namaz kıla, kıla evimi, barkımı yıktın. Şimdi de Hacca gidiyorsun. Döndüğünde kim bilir daha nelerimi yıkacaksın.? demiş.

kendimi bilirim, erdemliyim, edepliyim, kendimin sarhoşu olmam gibi ifadeler, boş ifadeler. Sen seni değil, seni başkaları anlatacak. Sen seni değil, seni Allah tartacak. Sende var olanı, olmayanı, eksik olanı, olmaması gerekeni de Allah biliyor. Dilerim bu hatayı ahiret yurduna bırakmadan burada halledersin. Ya değilse işin zor olacak..

Zahiri olan şeyin batınisi olur, bu yüzden islamın zahiri yönü yoktur, herşey apaçıktır Allah defalarca tekrar eder bunu, islam kolaylık dinidir

İfadeye bir bak ; "Zahiri olan şeyin batınisi olur, bu yüzden islamın zahiri yönü yoktur, herşey apaçıktır".

Zahiri olmayan bir şey nasıl olur da apaçık olabilir.? Diyorsun ki, batın, yani İslamın görünmeyen, metafizik yanını, yönünü görmesem de bilirim. Bu sebepledir ki, Tasavvufa karşıdan baktın mı, içini görürüm. Hemi de daha kapısından girmeden..!

Allah ın insan eliyle bozulan Musevilik ve Hristiyanlık sonrası insanlara açtığı son kapıdır...

Musevilik, Hıristiyanlık nedir, nasıl bir şeydir ki, insan eliyle bozulmuş olsun. Eline bir miktar su al. Dilediğin şekil ve ebatlarda da kap.. Suyu hangi kaba koyarsan koy. Herhangi bir değişikliğe uğrar mı.? Koymuş olduğun kabın şeklini alır ve aslı yine su 'dur.

Allah Kelamı olan bir şeyin değiştirilmesi mümkün mü.?

Yüz nakli yapılıyor. Hangi kişiden alırsan al.. Hangi kişiye nakledersen et. Nakil yapılan kişinin karakterinde, duygu ve düşüncesinde yüzünün değişiminden dolayı farklılık olur mu.? Samed 'in, her ne kadar dış görünüşü değişime uğrasa da, iç alemi yüzünü aldığı kişinin karakterine bürünür mü.?

Değişen kim, değiştirilen ne.? Bunu Allah Kelamı için kullanıyorsun ve amentüde iman ettim diyorsun. Kuran böyle bir şeyden bahsediyor mu.? Değişimi mümkün olan bir Hak Kelamına iman etmemiz neden buyrulsun ki.?

Bu da senin Kuran 'dan çıkarmış olduğun hükümlerden olsa gerek. Yahudilik ve Hıristiyanlıktan önce İslamiyet yoktu diyorsun. Onlar değişince Allah yeni bir din gönderdi, adı İslamiyet diyorsun. Öyle mi.? İslamı bilmiyorsun sen.

Tevhidi benimseyen adamın dereceleri, kimi sözüyle, kimi gönlüyle, yani hepsinden haberim var merak etme...

Haberin var ama habersizsin. sikkofield diye birinin yazmış olduğu kitabı kendine iman sancağı yapmışsın. Allah ıslah etsin. Sonrasında kalkıp diyorsun ki, ben bakışımı Kuran ile temellendiriyorum. Gofretten temel üzerine inşaat kuruyorsun haberin yok. Dedik ya işin rast gelsin.
 

samed22

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
19 Temmuz 2015
Mesajlar
18
Tepkime puanı
0
samed22 Sen ehl-i sünnet mahallesinde vehhabi şerbeti satmaya çalışıyorsun. Yaran var ki gocunuyorsun, kaşınıyorsun... Yani bir sıkıntın var, kendi durumunu sindiremiyor, emin olamıyorsun ki sağa sola saldırıyorsun! Tasavvuf şirkse sen vehhabiliye devam et, niye ehli sünnete saldırıyorsun? Git neye inanıyorsan onu yaşa... Sana ne tasavvufdan, rabıtadan v.s. Sana zorla tasavvufa gir diyen mi var.

Kur'an la çelişen, Kur'an ı kenara iten, Allahın kelamını bulandıran herşeyle sorunum var kardeş, ben müslümanım diyorsan buna nasıl itiraz edeceksin?

Tasavvufa şirk deyince vahabi mi oluyormuşum ayrıca tasavvufu hangi gerçekle ehli sünnete yani peygamberimize dayandırıyorsun, güldürmeyin, öyle birşey yok
 

samed22

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
19 Temmuz 2015
Mesajlar
18
Tepkime puanı
0
bu yazacaklarım herhalde bu konudaki son sözüm olacak, öncelikle tartışmanın ortak bir zemine inmesinin imkansızlığını görüp vazgeçmiştim yazmaktan, kendimi tekrar etmeme gerek yoktu çünkü ama son mesajımda bu olsun, açık açık yazıcam kendi fikirlerimi...

tasavvuf geçmişi tüm ibrahimi dinlerden eski bir ruhçu öğretidir(antik yunan,mısır kaynaklı) ve Kur'an ın tevhid inancının altına ekilmiş bir bombadır, zamanında hristiyanlığı bozup baba-oğul-kutsal ruh sistemini gene aynı ruhçu öğreti yaratmıştır, bugün misyonerlik yapıp herşey sevgi, bak İsa Allahın oğlu o zaman sende Allahsın diyen misyonerlerin uslüp olarak tasavvufçulardan hiçbir farkı yok, aynı dil...

ZUHRUF-43: Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Hiç kuşkusuz, sen, dosdoğru bir yol üzerindesin.

Allah, kitabı verdiği peygamberine bile sımsıkı kitaba sarıl diyorsa ben bir mümin olarak tek kaynağımı Kur'an bellerim, başka söze kanmam! Kur'an dışı, tevhid dışı herşeye karşı dururum, İslam üzerine söylediğim her sözde bizzat Kur'an temellidir, Allahın kelamıdır, başka birşey bilmem ve tasavvuf Kur'an ile taban taban zıttır yukarıdaki tartışmada aynı gelinen durum gibi.
 

Muvatta

Çalışkan Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
28 Şubat 2011
Mesajlar
318
Tepkime puanı
13
Kur'an la çelişen, Kur'an ı kenara iten, Allahın kelamını bulandıran herşeyle sorunum var kardeş, ben müslümanım diyorsan buna nasıl itiraz edeceksin?

Tasavvufa şirk deyince vahabi mi oluyormuşum ayrıca tasavvufu hangi gerçekle ehli sünnete yani peygamberimize dayandırıyorsun, güldürmeyin, öyle birşey yok

Ben tasavvufla ilgili konuşmuyorum, "Kuran Müslümanı" sözüne atıfta bulunuyorum. Bu sünneti islamın dışında bırakmaya çalışan vehhabi kafalıların sözü çünkü. Ha ben sünneti inkar etmiyorum diyorsan o başka. Ben tasavvuf tartışmasına katılmıyorum. Çünkü o konuda ilgim ve bilgim yok. O nedenle "Git neye inanıyorsan onu yaşa... Sana ne tasavvufdan, rabıtadan v.s. Sana zorla tasavvufa gir diyen mi var." yazmış oldum.
 

osisko

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
6 Aralık 2015
Mesajlar
46
Tepkime puanı
1
bu yazacaklarım herhalde bu konudaki son sözüm olacak, öncelikle tartışmanın ortak bir zemine inmesinin imkansızlığını görüp vazgeçmiştim yazmaktan, kendimi tekrar etmeme gerek yoktu çünkü ama son mesajımda bu olsun, açık açık yazıcam kendi fikirlerimi...

Diyorsun ki, "yazdıklarım benim kendi fikirlerim" ve başkasını bağlamaz.
Haklısın, yalnızca bu iman dışı davranış yalnızca seni ilgilendirir, umumu değil. Zaten Kuran bunun aksini beyan etmez.

Rabbimiz! Onlara, kendi içlerinden senin âyetlerini kendilerine okuyacak, onlara kitabı ve hikmeti öğretecek, onları temizleyecek "bir elçi gönder". Her zaman üstün gelen, her şeyi yerli yerince yapan yalnız sensin. Sen.
Bakara 129

Nitekim kendi içinizden size âyetlerimizi okuyan, sizi temizleyen, size Kitab'ı ve hikmeti ve bilmediklerinizi öğreten bir "Elçi" gönderdik.
Bakara 151

‘‘Ey inananlar, müminleri bırakıp da kâfirleri ‘‘EVLİY’’ edinmeyin. Allah’a aleyhinizde apaçık bir delil mi vermek istiyorsunuz.’’
Nisa 144

Ey Âdemoğulları, size kendi içinizden "elçiler" gelip size âyetlerimi anlattıkları zaman korunup uslananlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.
Araf 35

‘‘Dikkat et! "EVLİYA 'ma" korku yoktur; onlar üzülmeyeceklerdir de.’’
Yunus 62

Onlar, İman edip de Takvâya ermiş olanlardır.
Yunus 63

Yalnızca Kuran 'mış..! Kimi kandırıyorsun.? Mezhep inancının olmadığı kesin. Kuran 'ı kendi zamanına sıkıştırmış, lafa geldiğinde Kuran evrensel, kıyamete kadar geçerli, icraata geldiğinde, benim kendi fikirlerim..

Yok böyle bir inanış, kendini kandırıyorsun.


tasavvuf geçmişi tüm ibrahimi dinlerden eski bir ruhçu öğretidir(antik yunan,mısır kaynaklı) ve Kur'an ın tevhid inancının altına ekilmiş bir bombadır, zamanında hristiyanlığı bozup baba-oğul-kutsal ruh sistemini gene aynı ruhçu öğreti yaratmıştır, bugün misyonerlik yapıp herşey sevgi, bak İsa Allahın oğlu o zaman sende Allahsın diyen misyonerlerin uslüp olarak tasavvufçulardan hiçbir farkı yok, aynı dil...

ZUHRUF-43: Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Hiç kuşkusuz, sen, dosdoğru bir yol üzerindesin.

Din Allah 'ın kimsenin değil. Farkında mısın bilmem, İbrahim-i dinler diye şirkin babasını koşuyorsun. Sanki İbrahim 'in dini İslam 'dan başka, sanki başka bir din getirdi.

Yazık, kendini o kadar inandırmışsın ki, birilerinin Tasavvuf karşıtlığı, Tasavvuf aleyhi ifadeleri sana iman noktasında yol gösterir olmuş.

Mezhep inancın olmadan, Peygamberin sünnetleri olmadan, Hadis-i şerifler olmadan, yalnızca Kuran ile bu yolda yürümenin, Allah 'ın emrettiği, Resulullahın tebliğ ettiği gibi yaşamanın mümkünatı yoktur.

Tasavvufçular senin zan ve iddialarından beridir..!

Allah, kitabı verdiği peygamberine bile sımsıkı kitaba sarıl diyorsa ben bir mümin olarak tek kaynağımı Kur'an bellerim, başka söze kanmam!

Rabbin, kendilerine âyetlerimizi okuyan bir resülü memleketlerin ana merkezine göndermedikçe, o memleketleri helâk edici değildir. Zaten biz ancak halkı zalim olan memleketleri helâk etmişizdir.
Kasas 59

‘‘Andolsun ki, Resulullah sizin için, Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çok zikredenler için güzel bir örnektir.’’
Ahzab 21

Kuran yetmez. Peygamber-i yaşantı, Tasavvufi hal olmadıkça, Kuran yetmez, kendini kandırma... İlla ki seni eğiten, sana öğreten, sana ulaştırana uyman şarttır, mecbursun, İslam 'ın olmazsa olmazıdır Eliçi 'ler, Resul 'ler, Evliya 'lar, Veli 'ler, Uyarıcı 'lar, Mürşid 'ler ..!

Biz elçileri sadece müjdeciler ve uyarıcılar olarak göndeririz. Kim inanır ve uslanırsa onlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.
Enam 48

Biz seni, şâhid, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. Ki Allah'a ve Resulüne inanasınız, O'nu destekleyesiniz. Ona saygı gösteresiniz ve sabah akşam ALLAH’ı tesbih edesiniz....’’
Fetih 8.9

Hiç bir destek va dayanağın yok lakin, bolca iddia ve zann..!


Kur'an dışı, tevhid dışı herşeye karşı dururum, İslam üzerine söylediğim her sözde bizzat Kur'an temellidir, Allahın kelamıdır, başka birşey bilmem ve tasavvuf Kur'an ile taban taban zıttır yukarıdaki tartışmada aynı gelinen durum gibi.

Kendin dışarıda, kendin dışındasın. Kendinde olan hasleti başkalarına yamama.. Noksan olan, eksik olan, şirk batağında olan sensin. Testici çırağı misali şaşı bakmaktan kurtul.

Ne Tasavvuf Kuran 'a zıddır, ne de Kuran 'ın dışındadır. Tasavvuf, Allah 'ın emrettiği gerçektir haldir, yaşamaktır, icraattır. Hz. Allah kelamı değil, yaşamayı emreder.

Mezhep inancı, Peygamber sünneti olmayan bir kişi İslam 'i yaşantıdan bahsedemez.
 

samed22

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
19 Temmuz 2015
Mesajlar
18
Tepkime puanı
0
Diyorsun ki, "yazdıklarım benim kendi fikirlerim" ve başkasını bağlamaz.
Haklısın, yalnızca bu iman dışı davranış yalnızca seni ilgilendirir, umumu değil. Zaten Kuran bunun aksini beyan etmez.
Ya nasıl bir hayal alemindesiniz bilmiyorum, fikir dediğiniz şey zihinsel,öznel bir yorumdur ben ise tee ilk mesajımdan beri Kur'an tabanlı konuştuğumu, burada yazdığım hiçbirşeyin Kur'an çerçevesi dışına çıkamayacağını söylüyorum, okuduğunu anlamıyorsun, Allah akıl fikir versin...

O ayetlerde geçen evliya,elçi vs de Allah kendi seçiyor, fenafillah olan tasavvufçular değil yani, kitaptan pay çıkarmayın kendinize, batıni yorum budur, ayetleri eğip büker. alkis:;:

Yalnızca Kuran 'mış..! Kimi kandırıyorsun.? Mezhep inancının olmadığı kesin. Kuran 'ı kendi zamanına sıkıştırmış, lafa geldiğinde Kuran evrensel, kıyamete kadar geçerli, icraata geldiğinde, benim kendi fikirlerim..

Yok böyle bir inanış, kendini kandırıyorsun.
Mezhep inancı da neymiş ya? Allah ben dini tamamladım ama fırkalara bölünmeyin, dini bölmeyin diyor, dur ayet atayım belki inanırsın.:)

EN'AM-159 Dinlerini parça parça edip fırkalara, hiziplere bölünenler var ya, senin onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi Allah'a kalmıştır. Allah onlara, yapıp ettiklerini haber verecektir.

Bak o birde hak mezhepleri diyorlar ya onunda Kur'an da karşılığı yok, insan icadı,uydurma, yok öyle birşey

Bana atıp diyorsun ya kendi fikirlerin diye bakalım mezhebin kelime anlamı neymiş?

Kelime olarak mezhep, takip edilen, gidilen yol demektir. Mecazen de şahsî/ferdî (kişisel) görüş, inanç ve doktrin manalarında kullanılmaktadır.

Benim mezhebim varsa oda Kur'an mezhebidir, sizin gibi tasavvuf hurafeleri değil!

Din Allah 'ın kimsenin değil. Farkında mısın bilmem, İbrahim-i dinler diye şirkin babasını koşuyorsun. Sanki İbrahim 'in dini İslam 'dan başka, sanki başka bir din getirdi.
İbrahimi dinler sırasıyla: Musevilik, Hıristiyanlık, İslam.Ben bu 3 din in tek tanrısına ve bozulmayan son dini olan İslamdayım, eğer bu sana göre şirkse Allah akıl fikir versin diyorum...

Mezhep inancın olmadan, Peygamberin sünnetleri olmadan, Hadis-i şerifler olmadan, yalnızca Kuran ile bu yolda yürümenin, Allah 'ın emrettiği, Resulullahın tebliğ ettiği gibi yaşamanın mümkünatı yoktur.
Kuran yetmez. Peygamber-i yaşantı, Tasavvufi hal olmadıkça, Kuran yetmez, kendini kandırma... İlla ki seni eğiten, sana öğreten, sana ulaştırana uyman şarttır, mecbursun, İslam 'ın olmazsa olmazıdır Eliçi 'ler, Resul 'ler, Evliya 'lar, Veli 'ler, Uyarıcı 'lar, Mürşid 'ler ..!
ZUHRUF-43: Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Hiç kuşkusuz, sen, dosdoğru bir yol üzerindesin.

ZUMER-3:Gözünüzü açıp kendinize gelin! Arı duru din yalnız ve yalnız Allah'ındır! O'ndan başkasını veliler edinerek, "biz onlara, bizi Allah'a yaklaştırmaları dışında bir şey için kulluk etmiyoruz." diyenlere gelince, hiç kuşkusuz Allah onlar arasında, tartışıp durdukları konuyla ilgili hükmü verecektir. Şu bir gerçek ki, Allah, yalancı ve nankör kişiyi iyiye ve güzele kılavuzlamaz.

Peygamberimizin ne mezhebi var ne de tasavvuf anlayışı var ne de Kur'an dışında emri var, ortada muallak olan ve Kur'an ayetleri ile birebir çelişen yüzlerce hadis varken, hadisler bir kaynak olamaz, Allah defalarca ama defalarca söylüyor Kur'an eksiksizdir, dininizi tamamladım ve yalnız Kur'an yeter diye, Allahın sözüne sözün mü var? nasıl müslümansın? kaynağın ne sorarlar adama?

Maide, 5/3:İşte bugün sizin dininizi kemâle erdirdim ve üzerinizdeki nimetimi tamamladım. Sizin için din olarak İslâm’ı beğendim.

Bakara (99)Andolsun, biz sana apaçık âyetler indirdik. Bunları ancak fasıklar inkâr eder.

Al-i İmran (105)Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın. İşte onlar için büyük bir azap vardır.

Maide (15)Ey kitap ehli! Artık size elçimiz (Muhammed) gelmiştir. O, kitabınızdan gizleyip durduğunuz gerçeklerden birçoğunu sizlere açıklıyor, birçoğunu da affediyor. İşte size Allah'tan bir nur ve apaçık bir kitap (Kur'an) gelmiştir.

Ne Tasavvuf Kuran 'a zıddır, ne de Kuran 'ın dışındadır. Tasavvuf, Allah 'ın emrettiği gerçektir haldir, yaşamaktır, icraattır. Hz. Allah kelamı değil, yaşamayı emreder.
Dilimde tüy bitti tekrar ede ede, tasavvuf tevhid dışı, tevhidi yok eden bir inançtır diyorum, gelip bana yok o bir haldir yok islamın özüdür diyip sadece içi boş edebiyat kasıyorsun..

Hayatında bir kez olsun Kur'an ı okumuş olsan adam gibi anlarsın ki Kur'an kendisinden başka herşeyi red ediyor, sadece kendi düzenini göze sokuyor, kendi devriminin peşinde,yanına ortak aramıyor tasavvuf safsataları gibi!

bak kitap ne kadar ciddi kendi çizdiği yol söz konusu olunca:
Hakka:44, 45. Eğer (Peygamber) bize isnat ederek bazı sözler uydurmuş olsaydı mutlaka onu kudretimizle yakalardık.46.Sonra da onun şah damarını mutlaka keserdik. 47. Hiçbiriniz de bu cezayı engelleyip ondan savamazdı.

Mezhep inancı, Peygamber sünneti olmayan bir kişi İslam 'i yaşantıdan bahsedemez.
Peygamberin mezhebi var mı?

Son yazdığım bütün mesajlar sadece birbirini tekrar ediyor çünkü ben sizinle aynı dine inanmıyorum, ikimizden biri tamamen İslam dışında ama ben sözümü Kur'an dan alıyorum bu yüzden içim rahat, bu konuyada başka birşey yazmayacağım.
 

osisko

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
6 Aralık 2015
Mesajlar
46
Tepkime puanı
1
Alimlerin, Evliya 'nın, Elçi ve Resullerin göremediğini sen görmüşsün.

Her bilgi Kuran 'da mevcuttur, doğru. Ancak uygulama, yaşama, tatbik etme manalarını Kuran içermez. Madem ki sen bunun aksini iddia ediyor ve kendince çıkardığın ahkamlar üzere İslamı yaşaya bileceğini söylüyorsan, Allah 'ın emrettiği değil, ancak kendi anladığındır ki, adına Kuran denmez.

Adı üzerinde "kendi anladığın"..!

Böyle bir inanışta Resulullah 'ın rehberliği söz konusu değildir. Kendi kendini zaten kandırmışsın da, başkalarının kanına girme..!

Yalnızca Kuran yeter diyenlere Peygamber Efendimiz s.a.v 'in "VEDA HUTBESİNDE" geçen şu sözü yeter ..!

Ey mü'minler! Size iki emanet bırakıyorum,

onlara sarılıp uydukça yolunuzu hiç şaşırmazsınız.

O emanetler,

Allah'ın kitabı Kur-ân-i Kerim ve

Peygamberin sünnetidir.



Sen kimi kandırdığını zannediyorsun .? Kuran yetermiş..

- Günde kaç vakit namaz kılıyorsun.? Kuran bundan bahsetmez..

- - Camiye gider misin.?
-- İmam arkasında namaz kılar mısın.?

Hani Kuran 'dan çıkardığın ahkamlar var ya, işte o ahkamlara göre..

Kıldığın namazları Kuran ayetlerine göre bildir, buldur, anlat..

Kuran 'a göre,

1-- Günlük kaç vakit namaz kılınıyor..?
2-- Hangi vaktin namazı, kaç rekat kılınıyor..?
3- Çıkardığın ahkamlara göre bu namazları neye göre ve nasıl icra ediyorsun.?
4-- Kıldığın namazda farz ve sünnet ayrımı var mıdır.?

-Allah 'ın emrettiği farz ibadetleri, nasıl ve ne şekilde icra ettiğini sırala.

Senin mezhep inancın yok.

-Ramazan orucunun hangi zamanda, kime göre ve kaç adet tutuyorsun.? Kuran 'da orucun adeti bildirilmemiştir.

-Zekatı, Hac ibadetini anlat dostum anlat. Tüm ibadetlerden bahset. Nasıl ve ne şekilde icra ettiğini anlat. Peygamberin yaşantısını, sünnetleri çıkardığın zaman elinde ne kalır bilir misin.? Allah 'ın emrettiği, Resulullahın tebliğ ettiği değil.! Yalnızca,

"SEN"..!
 
Üst Alt