- Katılım
- 22 Şubat 2011
- Mesajlar
- 7,019
- Tepkime puanı
- 425
SEVDA…
Duygularımı olduğu gibi dökmek isterdim satırlara…
Ama korktum…
Belki kelimelerin duygularıma ihanet etmesinden, belki de duygularımın ağırlığından dolayı kelimeleri incitmekten korktum!
Beceremedim işte yine…
Yazacaklarım yapmadıklarım olursa diye de korktum galiba!
Bir çocuk saflığında kalsaydı gönlüm!
İhaneti ancak Kabilin kurbanın da görseydi, ama gönlü hep Habilin tertemiz adağında çarpsaydı!
Ahh ihanet…
Oysa…
Ahde vefa imandandı değil mi Habil gönüllü??
Geçen gün oturup düşündüm.
Zaten ne zaman hızlıca akan zamanı durdururcasına otursam bir köşeye aklıma düşen hep o!
Eksik olan ancak her daim muhtaç olduğum…
Sevda…
Bak yine titredi kalemim…
Bu kelime yine ürkek döküldü kalemimden!
Niye bukadar ürkütüyorsun beni Ey Sevda??
Halbuki senin gibisini hiç bilmiyorum…
HUBBUN…SEVDA….
Galiba zerresi düşse içime gönlüm zerrelerine ayrılacak!
Ahh sevda…
Kütüğü inleten,
Ömeri şaşkına çeviren,
Musabı canından geçiren Sevda…
Uğra nolur benim şehrime de,
Hizmetçin olurum,
Yollarına sererim gönlümü!
Nolur!
Bir katrecik olsun ak gönlüme…
Nankörlük değil benimkisi gücenme!
İlk düştüğün günü nasıl unutur gönlüm?
Nasıl nankörlük eder yüreğim o en temiz hatıraya?
Bir bahar rüzgârıydı…
Hirada değildi belki ama yüreğim sanki Hiraydı!
Duymuştum, hissetmiştim ılık ılık o esintiyi…
İlk heyacan dalgası vurmuştu!
Hatırasını unutmadı gönlüm, ama koruyamadı da….
Ey Sevda ikliminin sahibi!
Tüm yüreğimle sesleniyorum sana!
Ve yüreği güzellerin “Aminleriyle” destekliyorum duamı!
“Ey ALLAHım!
Bizi sevginle rızıklandır!
Sevgisi katında fayda verecek olanın sevgisiyle de….”
ALLAHumme amiiin…..