Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Hadis-i Şerifler
Sevap olan bir şeye hata denmez
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ömr-ü diyar" data-source="post: 11892" data-attributes="member: 376"><p><span style="font-size: 12px">Hemen her yazımızda Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarında uydurma hadis olmadığını naklediyoruz. Bu demek, hâşâ bir âlimi, hata yapmaz, masum, beşer üstü gibi görmek ve göstermek değildir. Peygamber de beşerdir. Beşer üstü göstermek hâşâ âlimleri melek veya ilah olarak bildirmek demektir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:</span></p><p> <span style="font-size: 12px"><strong>(Hatasız kul olmaz. Yalnız Yahya peygamber hata etmemiştir.)</strong> [İbni Asakir]</span></p><p><span style="font-size: 12px">Âlim ictihadında yanılabilir mi? Elbette yanılır. Resulullah efendimiz bile ictihadında yanılmıştır. Bedir’de alınan esirlere yapılacak muamele hakkında, Sahabe-i kiramın reyleri [ictihadları] farklı olmuştu. Ömer-ül Faruk ve Sad bin Muaz esirleri öldürelim dedi. Diğer sahabiler ise, para karşılığı bırakalım demişlerdi. Server-i âlem de, serbest bırakalım reyini kabul buyurup salıverdiler. Sonra, şu âyet gelerek birinci reyin doğru olduğu bildirildi: </span></p><p> <span style="font-size: 12px"><strong>(Savaşta alınan esirleri mal karşılığı olarak salıvermek, hiçbir Peygambere yakışmaz. Yer yüzünde onların çoğunu öldürmek, zayıflamalarına sebep olur. Siz dünya malını istiyorsunuz. Allahü teâlâ ise, sevap kazanmanızı, Cennete ve nimetlere kavuşmanızı istiyor. Allah tarafından önceden verilmiş bir hüküm olmasaydı, aldığınız fidyeden dolayı size mutlaka büyük bir azap dokunurdu.)</strong> [Enfal 67, 68] </span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Bu âyetlerden sonra Resulullah efendimiz buyurdu ki: </span> <span style="font-size: 12px"></span></p><p> <span style="font-size: 12px"><strong>(Eğer azap geri çevrilmeseydi, Ömer bin Hattab ile Sad bin Muaz’dan başka kimse kurtulmazdı.)</strong> [Beydavi, Meâlim-üt-tenzil]</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Eshab-ı kiramın ictihadı Peygamberimizden farklı olabilirdi. Fakat bu ahkam, Peygamber efendimiz zamanında hatalı ve şüpheli olamazdı. Çünkü, vahiy gelerek, yanlış olan ictihadlar, Allahü teâlâ tarafından hemen düzeltilir, hak ile bâtıl birbirinden hemen ayrılırdı. Ama âlimlerin hatalı ictihadlarının düzeltilmesine ihtiyaç yoktur. Çünkü farklı ictihad yanlış da olsa rahmettir. Mesela hadis-i şerifte, denizde yaşayan her hayvanın eti yenir. Ama imam-ı a’zam hazretleri ise, sadece balık ve balık şeklinde olanlar yenir diye ictihad etmiştir. Burada ya üç imamınki doğrudur veya imam-ı a’zamınki doğrudur. Bunu da ancak Allahü teâlâ bilir. Fakat müctehid olan başka âlimler, farklı bir ictihadda bulunabilirler. Ama imam-ı a’zamın ictihadı yanlış demezler. Çünkü ictihad ictihadla nakzedilemez. Sonra ictihadda yanılmak suç değildir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: </span> <span style="font-size: 12px"></span></p><p> <span style="font-size: 12px"><strong>(Âlim, ictihadında hata ederse bir, isabet ederse iki sevap alır.) </strong>[Buhari]</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Sevap olan bir şey için hata tabirini kullanmak caiz değildir. Böyle farklı ictihadlar da Allahü teâlânın bir rahmetidir. Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:</span> <span style="font-size: 12px"><strong> </strong></span></p><p><span style="font-size: 12px"><strong>(Âlimlerin farklı ictihadları rahmettir.)</strong> [Beyheki]</span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Rahmet ve sevap olan bir ictihad için, nasıl olur da imam-ı a’zamın veya imam-ı Gazali’nin hatası var diyebiliriz? İşte bunun için (Ehl-i sünnet âlimlerin kitaplarında hata yoktur, uydurma hadis olmaz) deniyor. Böyle söylemenin hâşâ onları peygamber ve ilah derecesine yükseltmekle ne alakası var? İctihadları hatalı, kitaplarında uydurma hadis var zannı ile Resulullahın vârislerine dil uzatmak caiz olmaz.</span> <span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: </span> <span style="font-size: 12px"></span></p><p><span style="font-size: 12px">Önce itikadı düzeltmek yani, doğru yolun âlimlerinin, Kur'an-ı kerim ve hadis-i şeriflerden anladıklarına uygun olarak itikad etmek lazımdır. Çünkü, Kitap ve sünnetten bizim ve sizin anladıklarımızın hiç kıymeti yoktur. Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıklarına uymak lazımdır. Bizim anladıklarımız, Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıklarına uymuyor ise, hiç kıymeti olmaz. <strong>(1/157)</strong></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ömr-ü diyar, post: 11892, member: 376"] [SIZE=3]Hemen her yazımızda Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarında uydurma hadis olmadığını naklediyoruz. Bu demek, hâşâ bir âlimi, hata yapmaz, masum, beşer üstü gibi görmek ve göstermek değildir. Peygamber de beşerdir. Beşer üstü göstermek hâşâ âlimleri melek veya ilah olarak bildirmek demektir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: [B](Hatasız kul olmaz. Yalnız Yahya peygamber hata etmemiştir.)[/B] [İbni Asakir] Âlim ictihadında yanılabilir mi? Elbette yanılır. Resulullah efendimiz bile ictihadında yanılmıştır. Bedir’de alınan esirlere yapılacak muamele hakkında, Sahabe-i kiramın reyleri [ictihadları] farklı olmuştu. Ömer-ül Faruk ve Sad bin Muaz esirleri öldürelim dedi. Diğer sahabiler ise, para karşılığı bırakalım demişlerdi. Server-i âlem de, serbest bırakalım reyini kabul buyurup salıverdiler. Sonra, şu âyet gelerek birinci reyin doğru olduğu bildirildi: [B](Savaşta alınan esirleri mal karşılığı olarak salıvermek, hiçbir Peygambere yakışmaz. Yer yüzünde onların çoğunu öldürmek, zayıflamalarına sebep olur. Siz dünya malını istiyorsunuz. Allahü teâlâ ise, sevap kazanmanızı, Cennete ve nimetlere kavuşmanızı istiyor. Allah tarafından önceden verilmiş bir hüküm olmasaydı, aldığınız fidyeden dolayı size mutlaka büyük bir azap dokunurdu.)[/B] [Enfal 67, 68] Bu âyetlerden sonra Resulullah efendimiz buyurdu ki: [/SIZE] [SIZE=3] [B](Eğer azap geri çevrilmeseydi, Ömer bin Hattab ile Sad bin Muaz’dan başka kimse kurtulmazdı.)[/B] [Beydavi, Meâlim-üt-tenzil] Eshab-ı kiramın ictihadı Peygamberimizden farklı olabilirdi. Fakat bu ahkam, Peygamber efendimiz zamanında hatalı ve şüpheli olamazdı. Çünkü, vahiy gelerek, yanlış olan ictihadlar, Allahü teâlâ tarafından hemen düzeltilir, hak ile bâtıl birbirinden hemen ayrılırdı. Ama âlimlerin hatalı ictihadlarının düzeltilmesine ihtiyaç yoktur. Çünkü farklı ictihad yanlış da olsa rahmettir. Mesela hadis-i şerifte, denizde yaşayan her hayvanın eti yenir. Ama imam-ı a’zam hazretleri ise, sadece balık ve balık şeklinde olanlar yenir diye ictihad etmiştir. Burada ya üç imamınki doğrudur veya imam-ı a’zamınki doğrudur. Bunu da ancak Allahü teâlâ bilir. Fakat müctehid olan başka âlimler, farklı bir ictihadda bulunabilirler. Ama imam-ı a’zamın ictihadı yanlış demezler. Çünkü ictihad ictihadla nakzedilemez. Sonra ictihadda yanılmak suç değildir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: [/SIZE] [SIZE=3] [B](Âlim, ictihadında hata ederse bir, isabet ederse iki sevap alır.) [/B][Buhari] Sevap olan bir şey için hata tabirini kullanmak caiz değildir. Böyle farklı ictihadlar da Allahü teâlânın bir rahmetidir. Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:[/SIZE] [SIZE=3][B] (Âlimlerin farklı ictihadları rahmettir.)[/B] [Beyheki] Rahmet ve sevap olan bir ictihad için, nasıl olur da imam-ı a’zamın veya imam-ı Gazali’nin hatası var diyebiliriz? İşte bunun için (Ehl-i sünnet âlimlerin kitaplarında hata yoktur, uydurma hadis olmaz) deniyor. Böyle söylemenin hâşâ onları peygamber ve ilah derecesine yükseltmekle ne alakası var? İctihadları hatalı, kitaplarında uydurma hadis var zannı ile Resulullahın vârislerine dil uzatmak caiz olmaz.[/SIZE] [SIZE=3] İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: [/SIZE] [SIZE=3] Önce itikadı düzeltmek yani, doğru yolun âlimlerinin, Kur'an-ı kerim ve hadis-i şeriflerden anladıklarına uygun olarak itikad etmek lazımdır. Çünkü, Kitap ve sünnetten bizim ve sizin anladıklarımızın hiç kıymeti yoktur. Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıklarına uymak lazımdır. Bizim anladıklarımız, Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıklarına uymuyor ise, hiç kıymeti olmaz. [B](1/157)[/B][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Hz. Muhammed (s.a.v)
Hadis-i Şerifler
Sevap olan bir şeye hata denmez
Üst
Alt