- Katılım
- 22 Şubat 2011
- Mesajlar
- 9,107
- Tepkime puanı
- 81
SEMEN:
Mebî'ye yâni satın alınan şeye karşılık verilen mal veya para
Altın ile gümüş semen olarak yaratılmıştır
Her ne hâlde olurlarsa olsunlar dâimâ semendirler (İbn-i Âbidîn, Kâşânî)
Kâğıt liralar fülûstur Bunların zekâtını vermek lâzımdır Fakat bunların kıymetleri altın ile gümüşün kıymetleri gibi hakîkî kıymet değildir Îtibârî kıymettir Hükûmetlerin verdikleri kıymettir Verdikleri gibi geri de alırlar Îtibârî kıymetleri g idince semen olmazlar (İbn-i Âbidîn)
Bir satışta semen gösterilmeden akd (sözleşme) yapıp da sonra semen olarak haram olduğu bilinen şey verilirse, bu şey karşılığı alınan mebî' (mal) helâl ve tîb (güzel) olur Fakat haram olduğu bilinen veya kendinde vedî'a (emânet) bulunan şey semen o larak gösterilerek söz kesilir ve bu semen verilirse, satın alınan mebî (mal) haram olur Haram semene işâret edip, başka şeyi verirse veya başka semene işâret edip, haram semeni verirse, mebî (mal) haram ve habîs (pis) olmaz (İmâm-ı Kerhî)

Semen-i Misl:
Satılan malın piyasadaki fiyatı

Semen-i Müsemmâ:
Bâyi' (satıcı) ile müşterinin karşılıklı rızâ ile mebî (mal) için hakîkî kıymetine uygun olsun veya olmasın, tâyin ettikleri yâni uyuştukları bedel
Semen-i müsemmâ, mebîin (malın) hakîkî kıymeti olacağı gibi, az çok ondan ziyâde veya noksan da olabilir Meselâ bir kimse hakîkî değeri elli altın olan bir atı elli altına satsa, semen-i müsemmâ, atın hakîkî değerine uygun olur Altmış altına satsa, semen-i müsemmâ atın hakîkî değerinden ziyâde (fazla) olmuş olur Kırk altına satsa bu defâ da hakîkî değerinden noksan olmuş olur (Ali Haydar Efendi)

Semen-i Râyic:
Bir malın o günkü değeri