Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
KÜLTÜR,EDEBİYAT MİZAH
Öykü-Hikaye-Kıssadan hisse
Salevatın Kefareti
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ceylannur" data-source="post: 23882" data-attributes="member: 1208"><p><strong>Salevatın Kefareti</strong></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Râbia-tül Adeviyye, </strong></span></span><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>babası İsmâil'in üç kızı vardı. Bir tane daha doğunca adını Râbia (dördüncü) koydu. Babası çok fakir olduğundan Râbia doğduğu gece evde ihtiyaç olan şeylerden hiçbiri yoktu. Bu duruma annesi çok ağlayıp mahzûn oldu. Efendisine; </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>-Filân komşuya gidip, bir mikdar kandil yağı isteyebilir misin?, dedi. </strong></span></span></p><p></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Hazret-i Râbia'nın babası, Allahü teâlâdan başka kimseden bir şey istememeğe söz vermişti. Bununla beraber hanımını üzmemek için komşuya gitti. Kapıya elini sürdü ve geri gelip; </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>-Kapı açılmadı, deyince hanımı ağladı. O da çok üzüldü. </strong></span></span></p><p></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Babası, başını dizine dayadı ve öylece uyuya kaldı. Rüyâsında Peygamber efendimizi gördü. </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Peygamber efendimiz, kendisine buyurdu ki: </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>-Hiç üzülme! Bu kızın, öyle bir hanım olacak ki, ümmetimden yetmiş bin kişiye şefâat edecek. Yârın bir kâğıda şöyle yaz: </strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong></strong></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>"Sen her gece Peygamber efendimize yüz salevât-ı şerîfe, Cumâ geceleri de dört yüz salevât gönderirdin. Bu Cumâ gecesi unuttun. Bunun keffâreti olarak, bu yazıyı sana getiren zâta dört yüz altını helâl parandan ver." Sonra Basra vâlisi Îsâ Zâdân'a git. O yazıyı ver." </strong></span></span></p><p></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Hazret-i Râbia'nın babası uyandığında, Peygamber efendimizi görmenin şevkiyle ağlıyordu. Hemen kalktı, denileni yaptı ve Îsâ Zâdân'ın yanına gitti. Vâli mektubu alınca, Resûlullah efendimizin kendisini hatırlamasının şükrü için, binlerce altını fakirlere sadaka verdi. Râbia-tül Adeviyye'nin babası İsmâil Efendiye de mektupta yazılanı ve ona ilâve olarak pekçok altını da sadaka verip, bir ihtiyâcı olursa tekrâr gelmesini tenbîh etti. Altınları aldıktan sonra lüzumlu ihtiyaçlarını temin etti. Böylece bolluğa kavuştular ve kızlarına rahatça bakıp güzel edeb ve terbiye ile büyüttüler</strong></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ceylannur, post: 23882, member: 1208"] [B]Salevatın Kefareti[/B] [SIZE=3][FONT=verdana][B]Râbia-tül Adeviyye, [/B][/FONT][/SIZE][SIZE=3][FONT=verdana][B]babası İsmâil'in üç kızı vardı. Bir tane daha doğunca adını Râbia (dördüncü) koydu. Babası çok fakir olduğundan Râbia doğduğu gece evde ihtiyaç olan şeylerden hiçbiri yoktu. Bu duruma annesi çok ağlayıp mahzûn oldu. Efendisine; [/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B]-Filân komşuya gidip, bir mikdar kandil yağı isteyebilir misin?, dedi. [/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B][/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B]Hazret-i Râbia'nın babası, Allahü teâlâdan başka kimseden bir şey istememeğe söz vermişti. Bununla beraber hanımını üzmemek için komşuya gitti. Kapıya elini sürdü ve geri gelip; [/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B]-Kapı açılmadı, deyince hanımı ağladı. O da çok üzüldü. [/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B][/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B]Babası, başını dizine dayadı ve öylece uyuya kaldı. Rüyâsında Peygamber efendimizi gördü. [/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B]Peygamber efendimiz, kendisine buyurdu ki: [/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B]-Hiç üzülme! Bu kızın, öyle bir hanım olacak ki, ümmetimden yetmiş bin kişiye şefâat edecek. Yârın bir kâğıda şöyle yaz: [/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B]"Sen her gece Peygamber efendimize yüz salevât-ı şerîfe, Cumâ geceleri de dört yüz salevât gönderirdin. Bu Cumâ gecesi unuttun. Bunun keffâreti olarak, bu yazıyı sana getiren zâta dört yüz altını helâl parandan ver." Sonra Basra vâlisi Îsâ Zâdân'a git. O yazıyı ver." [/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B][/B][/FONT][/SIZE] [SIZE=3][FONT=verdana][B]Hazret-i Râbia'nın babası uyandığında, Peygamber efendimizi görmenin şevkiyle ağlıyordu. Hemen kalktı, denileni yaptı ve Îsâ Zâdân'ın yanına gitti. Vâli mektubu alınca, Resûlullah efendimizin kendisini hatırlamasının şükrü için, binlerce altını fakirlere sadaka verdi. Râbia-tül Adeviyye'nin babası İsmâil Efendiye de mektupta yazılanı ve ona ilâve olarak pekçok altını da sadaka verip, bir ihtiyâcı olursa tekrâr gelmesini tenbîh etti. Altınları aldıktan sonra lüzumlu ihtiyaçlarını temin etti. Böylece bolluğa kavuştular ve kızlarına rahatça bakıp güzel edeb ve terbiye ile büyüttüler[/B][/FONT][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
KÜLTÜR,EDEBİYAT MİZAH
Öykü-Hikaye-Kıssadan hisse
Salevatın Kefareti
Üst
Alt