merhaba
size daha önceden görmüş olduğum bir rüyayı yazacağım. yorumlarsanız sevinirim.
bir hastane odasındayız. normal yaşantıda hakkıma girdiği düşündüğüm biri var o rahatsızlanmış bir sedyede yatıyor fakat rengi solgun kendinde değil.bende hiç konuşmadan bir yerde oturmuş bekliyorum yanımda bir kaç kişide var. sonra bu hastanın boşanmış olduğu eşi geliyor ve siyah montunu çıkarıp hastanın yatağına asıyor. sonrada kusura bakma geç kaldım nasılsın diye alaycı bir şekilde soruyor. zaten öyle kendinde olmadan yatan birine böyle gıcıklık olsun diye soru sorulunca bende sinirlenip yaaaa şuna bak bana yapmadığını bırakmadı ben hiç bir şey demiyorum şunun yaptığına bak diyip çıkıyorum oradan. sonra bir nehir kenarında buluyorum kendimi küçük bir evim var ve ben evimin etrafına durmadan kitabeler dikiyorum tam 7 tane en sonuncusunu dikiyorum ve elimle sağlamlıklarını ölçmek için vuruyorum kitabelere ve elimi vurduğum her taşta altın renginde yazılar ortaya çıkıyor üzerindeki toz dökülünce ilkinde de bir ördek fiğürü var. kitabelerin boyu benim ortada kalan evimden çok çok daha büyük. ben kitabeleri dikerken hafif bir rüzgar esiyor güzelli bir hava lakin ben yoruluyorum fakat terlemiyorum. sonra biri bana soruyor bu taşları niye diktin diye. bende nehri gösteriyorum. nehirde hastanede sessiz yatan kişinin küçücük bir sandala bindiğini kendinin bile zor sığdığını elinde sadece bir kürek olduğunu akıntı ile beraber hızla kürek çektiğini görüyorum. diyorum ki o bu taşları görecek ve benim burada olduğumu anlayacak ve bu tarafa dönecek diyorum.benim evimin nehir kenarındaki yerini geçtikten sonra büyük bir şelale var. taşlar var. eğer bunları görmez de geçerse ilerde şelale var düşüp parçalanacak diyorum. muhakkak durması gerek diyorum. bu rüyayı yorumlarsanız çok sevineceğim Allaha emanet olun.
size daha önceden görmüş olduğum bir rüyayı yazacağım. yorumlarsanız sevinirim.
bir hastane odasındayız. normal yaşantıda hakkıma girdiği düşündüğüm biri var o rahatsızlanmış bir sedyede yatıyor fakat rengi solgun kendinde değil.bende hiç konuşmadan bir yerde oturmuş bekliyorum yanımda bir kaç kişide var. sonra bu hastanın boşanmış olduğu eşi geliyor ve siyah montunu çıkarıp hastanın yatağına asıyor. sonrada kusura bakma geç kaldım nasılsın diye alaycı bir şekilde soruyor. zaten öyle kendinde olmadan yatan birine böyle gıcıklık olsun diye soru sorulunca bende sinirlenip yaaaa şuna bak bana yapmadığını bırakmadı ben hiç bir şey demiyorum şunun yaptığına bak diyip çıkıyorum oradan. sonra bir nehir kenarında buluyorum kendimi küçük bir evim var ve ben evimin etrafına durmadan kitabeler dikiyorum tam 7 tane en sonuncusunu dikiyorum ve elimle sağlamlıklarını ölçmek için vuruyorum kitabelere ve elimi vurduğum her taşta altın renginde yazılar ortaya çıkıyor üzerindeki toz dökülünce ilkinde de bir ördek fiğürü var. kitabelerin boyu benim ortada kalan evimden çok çok daha büyük. ben kitabeleri dikerken hafif bir rüzgar esiyor güzelli bir hava lakin ben yoruluyorum fakat terlemiyorum. sonra biri bana soruyor bu taşları niye diktin diye. bende nehri gösteriyorum. nehirde hastanede sessiz yatan kişinin küçücük bir sandala bindiğini kendinin bile zor sığdığını elinde sadece bir kürek olduğunu akıntı ile beraber hızla kürek çektiğini görüyorum. diyorum ki o bu taşları görecek ve benim burada olduğumu anlayacak ve bu tarafa dönecek diyorum.benim evimin nehir kenarındaki yerini geçtikten sonra büyük bir şelale var. taşlar var. eğer bunları görmez de geçerse ilerde şelale var düşüp parçalanacak diyorum. muhakkak durması gerek diyorum. bu rüyayı yorumlarsanız çok sevineceğim Allaha emanet olun.