• Forumda Rüya yorumu YAPILMIYOR! Mesaj göndermeyiniz! Mesajınız silinir!

Rüyada anne karnında ölü bebek görmek

jacmin

Yeni Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
18 Eylül 2014
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
Rüyada anne karnında cenin görmek rüyada anne karnındaki bebeği görmek
Selamünaleyküm, 1 yıllık evliyim ve henüz çocuğum yok. Rüyamda hamile olduğumu gördüm, karnım 7 aylık hamilelerin karnı kadar şiş ve büyük. Daha sonra karnıma bir şey çarpıyor ve karnım tıpkı bir balon gibi patlıyor. Karnım patlayınca içindeki bebek; tıpkı oyuncak bebekler gibi ufacık, vücudunun büyük kısmı oluşmuş kolları, bacakları ve kafası oluşmuş haldeydi ve karnımın patlaması sonucu bebek balonun içinde yere düşüyor, ben korkular içinde onu oradan alıp hemen balonun içine koyuyorum ve yaşaması için sürekli üflüyorum ki nefes alabilsin. Hemen eşime bağırıyorum ambulans istemesini söylüyorum.Bebek elimdeki balonun içindeyken elimden kayıp düşüyor ben bir yandan ağlıyorum diğer yandan kalan balon parçasının içine bebeği topluyorum ve içine anne karnında suyun içinde olduğu için hemen su dolduruyorum :( bu şekilde uyanıyorum...
 

Gönül sızım

Özel Kardeşimiz
Yönetici
Süper Mod
Moderatör
Katılım
26 Temmuz 2011
Mesajlar
19,432
Tepkime puanı
185
Ve Aleykümselam Rüyaniz Hayr olsun
Rüyada hamile olduğunu görmek;
çocuğunuzun olmasi konusunda endişe ve kaygı duyduğunuza
sıkıntılı günler atlatacak olmasina ,Yenilik, değişim ve gelişime yorumlanir..
Rüyada anne karnında ölü bebek görmek ;
hayatta şu anda yaşamakta olduğunuz bazı sorunları, üzerindeki bazı yükleri atıp mutlu olacağınız anlamına gelir.

Evet hayat, herkese bir yük yükler. Herkesin yükü ancak kaldırabileceği ağırlıktadır. Zirâ, Yaratan insana kaldıramayacağı yükü yüklemez.
Ancak insanlar, geçmiş-gelecek endişesi, sabırsızlık ve aceleyle bu yükü çekilmez hâle getirir.

bir merkep, günün birinde köyündeki bir kuyuya düşer. Niye ve nasıl düşer sormayın, merkep (işlek) işte düşmüş nasılsa… Belki kör bir kuyuydu, ağzı tahtalarla kapatılarak toprakla örtülmüştü. Zamanla tahta çürüyerek zayıflamış, üstünde biten otları da yemek isteyen işleğin ağırlığını çekemeyerek göçmüş ve işlek; güm! Kuyunun dibinde.

Kuyudan çıkamayan hayvancık acı içerisinde saatlerce kıvranır, kendi dilinde bağırır. (Anırır yâni.) Nihayet sesini duyan sahibi gelir bakar ki, vaziyet fena. Zavallı işleği, kuyunun dibinde melül mahzun bakınıyor.
Üstelik yaralanmış. Üzüntü içerisinde diğer köylülere haber vererek yardıma çağırır. Ne yapsak etsek de işleği oradan çıkarsak diye havada kalan sorularla bir müddet oyalanırlar. Sonunda beceriksizliklerinden ve uğraşmaya değmez bahanesiyle işleği oradan çıkaramayacaklarına kanaat getirirler.
Yegâne çare olarak da kuyuyu toprakla örtmeyi düşünürler. Küreklerle etraftan bulabildikleri toprakları kuyuya atmaya başlarlar. Zavallı hayvan üzerine gelen toprakların, her seferinde silkinerek dibe dökülmesini sağlar. Böyle böyle devam ederken zamanla ayakları altına aldığı toprak sayesinde her an biraz daha yükselir. Sonunda yukarıya kadar çıkar ve başı görünür.

İşte hayatın böyle çoğu zaman insanın üzerine abanıp yüklendiği ve hemcinslerinin toz toprakla örtmeye çalıştığı hengâmede, şikâyet edip sızlanmak yerine, düşünüp silkinmek ve bundan kurtulmak için, -kör kuyuda olunsa bile- hamle etmek ve felâha adım atmak icabeder.

Hayat yükünü (sıkıntı ve belâları) usûlünce taşıyıp hafifletmeye çalışarak Âhirete lâyık bir hâle çevirmeye gayret edilmelidir, vesselâm.Selametle..acele etmeyin Her şeyin bir vakti ve takdiri vardır...
 
Üst Alt