- Katılım
- 22 Şubat 2011
- Mesajlar
- 7,021
- Tepkime puanı
- 425
rüşvet haram mıdır? islamda rüşvetin hükmü rüşvet ile ilgili ayetler-hadisler rüşvet ayet rüşvet hadis rüşvet almak ve vermek
İslam âlimleri rüşvetin haram olduğu hususunda görüş birliğine varmışlardır. Rüşvet almak haramdır. Rüşvet vermek de haramdır.
Her türlü rüşveti almak ve vermek, her ne sebeple olusa olsun haramdır! meşru bir isteği yerine getirmek, hakkın olanı elde etmek, zulumu kaldırmak, ihtiyacı gidermek, mecbur kalmak, zordan kurtulmak v.s kısaca ne amaçla olusa olsun rüşvet almak ve vermek haramdır!
Peygamberimiz rüşveti alanı da vereni de ve aracı olanı da lâ'netledikleri için İslâm bilginlerinin bir kısmı şartlar ne olursa olsun rüşvet almak kadar vermek de günâhtır görüşünü ileri sürüyorlar.
Bazı islam bilginlerinin rüşvet aılp-vermek konusunda sebep yönünden farklı değerlendirmeleri var:
İslâm müctehidlerinin bir kısmı rüşvet vereni veriş sebebi ve gayesine göre değerlendirmişlerdir. Bunlara göre eğer kişi hakkını korumak, zulmü ve zararı defetmek için rüşvet vermeye mecbur kalırsa Allah katında suçsuzdur. Fakat bir hakkı iptal etmek, zimmete hak geçirmek ve lehte karar çıkartmak için verilen rüşvet haramdır ve veren için azâb sebebidir. (Et-Tac, 3/56.)
Rüşvetin sadece iki durumda verilebileceği söylenmiştir. Rüşvet sadece iki yerde verilebilir.
1- Haksız bir yerde hapis ve işkenceye maruz kalındığında.
2- Malın elden gitmeye maruz kalındığı zaman rüşvet vermek çare ise ona başvurabilir (Şirvani,İbn Abidin). Veren Allah'ın indinde mesul değildir. Fakat alan Allah'ın lanetine müstahaktır.
Rüşvet ile ilgili hadisler
- Ahmed, Ebu Davud, Tirmizi, İbni Mâce, Abdullah b. Amru'dan Rasulullah SallAllah'u Aleyhi Vesellem'in şöyle dediğini rivayet etti: Allah'ın laneti, rüşvet verenin ve rüşvet alanın üzerine olsun." [Ahmed b. Hanbel, Ebu Davud, Tirmizi, İbni Mâce, K. Ahkâm, 2304]
- Ahmed, Sevbân'dan şöyle dediğini rivayet etti: "Rasulullah SallAllah'u Aleyhi Vesellem rüşvet verene, rüşvet alana ve rüşvete yardım edene yani ikisi arasında gidip gelene lânet etti."[Ahmed b. Hanbel]
İbn Mes'ud suht rüşvettir der. Hz. Ömer'e göre (ra) ise; hâkimin aldığı rüşvet de suht kabilindendir. Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) de: Suht yemekten dolayı insan vücudunda artan her et parçası ateşe daha bir layıktır. "Yâ Resûlallah, suht nedir?" diye sordular, Nebiler Sultanı: "Hüküm vermek için alınan rüşvettir diye cevap verdi." (Buhari, İcare, 16)
Rüşvet ile ilgili ayetler
Allahu Teala Kuran-ı Kerim'de şöyle buyurmaktadır: "Aranızda birbirinizin mallarını haksız yere yemeyin. İnsanların mallarından bir kısmını bile bile günaha girerek yemek için onları hâkimlere (rüşvet olarak) vermeyin"[Bakara, 188.]
Ayette bilhassa hüküm verme konusunun zikredilmesi, son derece dikkat çekicidir. Bir hakim suçluyu korumak maksadıyla rüşvet alırsa bu haram olur. Veren de haram işler. Resül-i Ekrem (s.a.v.): "Hakim hediye aldığında haram yemiş olur. Rüşvet alırsa, muhakkak ki, küfre yaklaşmış olur." (Nesei, Eşribe, 43/5631)
İnsanların mallarının yalan-dolanla ve haram yollarla yenilmesini yasaklayan âyet-i kerimede ise Cenâb-ı Hak şöyle buyurur:
Hep yalana kulak verir, durmadan haram yerler. Sana gelirlerse, ister aralarında hüküm ver, ister onlardan yüz çevir. Eğer onlardan yüz çevirirsen sana hiçbir zarar veremezler. Ve eğer hüküm verirsen, aralarında adaletle hükmet. Allah âdil olanları sever. (Maide, 5/42)
HARAM MALA "SUHT" DENİLİYOR
İmam Kurtubî, bu âyet-i kerîme ile ilgili olarak şu yorumları yapmaktadır: "Suht" kelimesi, sözlükte "helak" ve "bela" anlamındadır. Haram mala "suht" denilmesi ise, dini silip süpürmesi, taatleri giderip kökten imha etmesinden dolayıdır.
Rüşvet alıp veren toplumun sadece ahiret hayatı değil, dünya hayatı da cehenneme döner. Memuru, amiri rüşvet almadan iş görmemeye başlar. Vatandaş işini kolay görmek veya gördüre-memekten kurtulmak için rüşvet vermeye kalkar. Menfaat çarkı kurulur. Bir taraf ezilirken, diğer taraf zorba kesilir. Huzur kaçar. Toplum ilahi cezayı hak eder: "Bir toplulukta faiz yaygınlaşırsa o topluluk mutlaka kıtlıkla cezalandırılır. Rüşvet yaygınlaşırsa o topluluk korkuyla cezalandırılır." (Ahmed, a.g.e., 4/205; Münavi, a.g.e., 5/494)
Rüşvetin dünya hayatını da mahvettiği, sosyal çalkantılara sebep olduğu, milleti geri bıraktığı, fakr ve zaruretin kapılarını zorladığı, işleri aksattığı herkes tarafından kabul edilir.
Rüşvet yalnızca "para" ve benzeri bir maddi menfaat karşılığında işlenen bir suç değildir. Ne yazık ki bazen şeref, namus, dürüstlük, insanlık, haklar ve din, maddi bir çıkar karşılığında verilebilir.
"Allah, rüşvet verene ve verdiği hükümde rüşvet alana lanet etsin." (Ebu Davud, Akdiye, 4; Tirmizi, Ahkam, 9)
Hediye rüşvet sayılır mı?
Hediye ile rüşveti birbirinden ayırmak lâzım. Hediye sünnet olmakla beraber; rüşvet haramdır. Allah için verilene hediye; dünya menfaati için verilene rüşvet deniyor.
Adaletli ve dürüst davranmayı engelleyecek şekilde hediye vermek haramdır. Emreden konumda bulunan kimsenin, yöneticinin, memurun, devlet kadrosunda bulunup elinde devlet imkânları bulunan kimsenin görevdeyken hediye alması rüşvet sayılır ve haramdır.
Rüşvet nedir? Kelime anlamı ve açıklaması:
"Rüşvet", hakkı yok etmek veya batılı revaçta göstermek için yahut mutlaka maksadı temin için hakkı olmayan kimseye verilen para ve kıymetlere denir. [Ahlâk Lügatçesi, Ö. N. Bilmen. ]
Bir yetkilinin konumunu kötüye kullanarak yapması gereken bir işi yapmaması veya yapmaması gereken bir işi yapması karşılığında kendisine veya başkalarına para, hediye veya başka herhangi bir ad altında haksız bir çıkar sağlaması olarak da tanımlayabileceğimiz rüşvet; haksız kazanç yollarından biridir ve din, ahlâk ve hukuk kurallarına tamamen aykırıdır.
"Râşi", rüşvet veren, "mürteş" de rüşvet alan demektir. Bazı rivayetlerde "râiş" de zikredilmiştir ki, bu işte aracılık yapan demektir.
Bu yazı çeşitli kaynaklardan derlenmiştir..Serdar
İslam âlimleri rüşvetin haram olduğu hususunda görüş birliğine varmışlardır. Rüşvet almak haramdır. Rüşvet vermek de haramdır.
Her türlü rüşveti almak ve vermek, her ne sebeple olusa olsun haramdır! meşru bir isteği yerine getirmek, hakkın olanı elde etmek, zulumu kaldırmak, ihtiyacı gidermek, mecbur kalmak, zordan kurtulmak v.s kısaca ne amaçla olusa olsun rüşvet almak ve vermek haramdır!
Peygamberimiz rüşveti alanı da vereni de ve aracı olanı da lâ'netledikleri için İslâm bilginlerinin bir kısmı şartlar ne olursa olsun rüşvet almak kadar vermek de günâhtır görüşünü ileri sürüyorlar.

Bazı islam bilginlerinin rüşvet aılp-vermek konusunda sebep yönünden farklı değerlendirmeleri var:
İslâm müctehidlerinin bir kısmı rüşvet vereni veriş sebebi ve gayesine göre değerlendirmişlerdir. Bunlara göre eğer kişi hakkını korumak, zulmü ve zararı defetmek için rüşvet vermeye mecbur kalırsa Allah katında suçsuzdur. Fakat bir hakkı iptal etmek, zimmete hak geçirmek ve lehte karar çıkartmak için verilen rüşvet haramdır ve veren için azâb sebebidir. (Et-Tac, 3/56.)
Rüşvetin sadece iki durumda verilebileceği söylenmiştir. Rüşvet sadece iki yerde verilebilir.
1- Haksız bir yerde hapis ve işkenceye maruz kalındığında.
2- Malın elden gitmeye maruz kalındığı zaman rüşvet vermek çare ise ona başvurabilir (Şirvani,İbn Abidin). Veren Allah'ın indinde mesul değildir. Fakat alan Allah'ın lanetine müstahaktır.
Rüşvet ile ilgili hadisler
- Ahmed, Ebu Davud, Tirmizi, İbni Mâce, Abdullah b. Amru'dan Rasulullah SallAllah'u Aleyhi Vesellem'in şöyle dediğini rivayet etti: Allah'ın laneti, rüşvet verenin ve rüşvet alanın üzerine olsun." [Ahmed b. Hanbel, Ebu Davud, Tirmizi, İbni Mâce, K. Ahkâm, 2304]
- Ahmed, Sevbân'dan şöyle dediğini rivayet etti: "Rasulullah SallAllah'u Aleyhi Vesellem rüşvet verene, rüşvet alana ve rüşvete yardım edene yani ikisi arasında gidip gelene lânet etti."[Ahmed b. Hanbel]
İbn Mes'ud suht rüşvettir der. Hz. Ömer'e göre (ra) ise; hâkimin aldığı rüşvet de suht kabilindendir. Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) de: Suht yemekten dolayı insan vücudunda artan her et parçası ateşe daha bir layıktır. "Yâ Resûlallah, suht nedir?" diye sordular, Nebiler Sultanı: "Hüküm vermek için alınan rüşvettir diye cevap verdi." (Buhari, İcare, 16)
Rüşvet ile ilgili ayetler
Allahu Teala Kuran-ı Kerim'de şöyle buyurmaktadır: "Aranızda birbirinizin mallarını haksız yere yemeyin. İnsanların mallarından bir kısmını bile bile günaha girerek yemek için onları hâkimlere (rüşvet olarak) vermeyin"[Bakara, 188.]
Ayette bilhassa hüküm verme konusunun zikredilmesi, son derece dikkat çekicidir. Bir hakim suçluyu korumak maksadıyla rüşvet alırsa bu haram olur. Veren de haram işler. Resül-i Ekrem (s.a.v.): "Hakim hediye aldığında haram yemiş olur. Rüşvet alırsa, muhakkak ki, küfre yaklaşmış olur." (Nesei, Eşribe, 43/5631)

İnsanların mallarının yalan-dolanla ve haram yollarla yenilmesini yasaklayan âyet-i kerimede ise Cenâb-ı Hak şöyle buyurur:
Hep yalana kulak verir, durmadan haram yerler. Sana gelirlerse, ister aralarında hüküm ver, ister onlardan yüz çevir. Eğer onlardan yüz çevirirsen sana hiçbir zarar veremezler. Ve eğer hüküm verirsen, aralarında adaletle hükmet. Allah âdil olanları sever. (Maide, 5/42)
HARAM MALA "SUHT" DENİLİYOR
İmam Kurtubî, bu âyet-i kerîme ile ilgili olarak şu yorumları yapmaktadır: "Suht" kelimesi, sözlükte "helak" ve "bela" anlamındadır. Haram mala "suht" denilmesi ise, dini silip süpürmesi, taatleri giderip kökten imha etmesinden dolayıdır.
Rüşvet alıp veren toplumun sadece ahiret hayatı değil, dünya hayatı da cehenneme döner. Memuru, amiri rüşvet almadan iş görmemeye başlar. Vatandaş işini kolay görmek veya gördüre-memekten kurtulmak için rüşvet vermeye kalkar. Menfaat çarkı kurulur. Bir taraf ezilirken, diğer taraf zorba kesilir. Huzur kaçar. Toplum ilahi cezayı hak eder: "Bir toplulukta faiz yaygınlaşırsa o topluluk mutlaka kıtlıkla cezalandırılır. Rüşvet yaygınlaşırsa o topluluk korkuyla cezalandırılır." (Ahmed, a.g.e., 4/205; Münavi, a.g.e., 5/494)
Rüşvetin dünya hayatını da mahvettiği, sosyal çalkantılara sebep olduğu, milleti geri bıraktığı, fakr ve zaruretin kapılarını zorladığı, işleri aksattığı herkes tarafından kabul edilir.
Rüşvet yalnızca "para" ve benzeri bir maddi menfaat karşılığında işlenen bir suç değildir. Ne yazık ki bazen şeref, namus, dürüstlük, insanlık, haklar ve din, maddi bir çıkar karşılığında verilebilir.
"Allah, rüşvet verene ve verdiği hükümde rüşvet alana lanet etsin." (Ebu Davud, Akdiye, 4; Tirmizi, Ahkam, 9)
Hediye rüşvet sayılır mı?
Hediye ile rüşveti birbirinden ayırmak lâzım. Hediye sünnet olmakla beraber; rüşvet haramdır. Allah için verilene hediye; dünya menfaati için verilene rüşvet deniyor.
Adaletli ve dürüst davranmayı engelleyecek şekilde hediye vermek haramdır. Emreden konumda bulunan kimsenin, yöneticinin, memurun, devlet kadrosunda bulunup elinde devlet imkânları bulunan kimsenin görevdeyken hediye alması rüşvet sayılır ve haramdır.
Rüşvet nedir? Kelime anlamı ve açıklaması:
"Rüşvet", hakkı yok etmek veya batılı revaçta göstermek için yahut mutlaka maksadı temin için hakkı olmayan kimseye verilen para ve kıymetlere denir. [Ahlâk Lügatçesi, Ö. N. Bilmen. ]
Bir yetkilinin konumunu kötüye kullanarak yapması gereken bir işi yapmaması veya yapmaması gereken bir işi yapması karşılığında kendisine veya başkalarına para, hediye veya başka herhangi bir ad altında haksız bir çıkar sağlaması olarak da tanımlayabileceğimiz rüşvet; haksız kazanç yollarından biridir ve din, ahlâk ve hukuk kurallarına tamamen aykırıdır.
"Râşi", rüşvet veren, "mürteş" de rüşvet alan demektir. Bazı rivayetlerde "râiş" de zikredilmiştir ki, bu işte aracılık yapan demektir.
Bu yazı çeşitli kaynaklardan derlenmiştir..Serdar