Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAM VE AİLE
Erkeklerin ve hanımların hakları
Ne demişler, eden kendine eder.
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="İLiM DiLeNcİsİ" data-source="post: 64304" data-attributes="member: 816"><p><strong>Eden kendine eder</strong></p><p></p><p><strong>Eden kendine eder</strong></p><p></p><p>Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:</p><p>İyilik eden de, kötülük eden de kendine eder. O hâlde hep iyilik etmeli. Yaratılış itibarıyla, insan kendine düşkündür. Fakat nefsine, şeytana uyduğu için, maalesef kendine kötülük eder. Bari kalan şu ömrü, kendimize iyilik etmekle geçirmeye çalışalım. Peki, kendimize nasıl iyilik edilir? Başkasına iyilik etmekle. Yani başkasına ne kadar çok iyilik edersek, o kadar kendimize iyilik etmiş oluruz. Bir zat anlatır:</p><p>Bugün bu noktaya gelmemiz, hep başkasına iyilik etmekle olmuştur. Anneme çok iyilik ettim. Annem vefat edene kadar, bir gün olsun elini öpmeden dışarı çıkmadım, hattâ (Annesinin ayağının altını öpen, Cennetin eşiğini öper) hadis-i şerifine uymak için, ayağını da öptüm. Annem, (Ne yapıyorsun?) dedi. (İçimden geldi. Cennetin kapısının dibini öpmek için senin ayağının altını öptüm) dedim. (İnşallah sen de evladından öyle görürsün) dedi. Seneler sonra, bir gün eve geldim, uzanıp biraz dinleniyordum. Oğlum çok küçüktü o zaman, çocuk yürüyüp geldi, şap diye ayağımın altını öptü. (Ne yapıyorsun?) dedim. (İçimden öyle geldi) dedi. Hemen (Annem bunu bana haber vermişti) diye düşündüm.</p><p></p><p>İşte böyle, eden kendine eder. Bir musibete maruz kalınca, hemen karşımızdakine kızarız. (Filan niye böyle yaptı?) deriz. Hâlbuki kabahatli biziz, hata bizdedir. (Hata bende) diyen dünyanın en mutlu insanı olur. Ama (Kabahat onda, ben haklıyım, o haksız) diyen, hep üzüntü ve sıkıntı içinde yaşar. O hâlde ferahlamak, huzurlu olmak, başkalarının huzurunu temin etmekten geçer. Daha çok neşeli olmak isteyen, herkese iyilik etmeli. Kendimize iyilik etmek de zaten budur.</p><p></p><p>Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretleri, (Bir lokantacı, para kazanmak niyetiyle de olsa, Allah’ın kullarına yemek yedirse, yine sevab kazanır) buyurmuştur. Çünkü Rabbimizin en çok sevdiği amellerden biri de, Onun kullarına hizmettir. Allahü teâlânın mahlûklarına karşı merhametli ve şefkatli olan, daima merhamet ve şefkatle karşılanır. Bu yüzden, Cenab-ı Hakk'ın rızasını, sevgisini kazanmanın en kestirme yolu, Onun kullarına iyilik etmek ve onların dualarını almaktır.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="İLiM DiLeNcİsİ, post: 64304, member: 816"] [b]Eden kendine eder[/b] [B]Eden kendine eder[/B] Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İyilik eden de, kötülük eden de kendine eder. O hâlde hep iyilik etmeli. Yaratılış itibarıyla, insan kendine düşkündür. Fakat nefsine, şeytana uyduğu için, maalesef kendine kötülük eder. Bari kalan şu ömrü, kendimize iyilik etmekle geçirmeye çalışalım. Peki, kendimize nasıl iyilik edilir? Başkasına iyilik etmekle. Yani başkasına ne kadar çok iyilik edersek, o kadar kendimize iyilik etmiş oluruz. Bir zat anlatır: Bugün bu noktaya gelmemiz, hep başkasına iyilik etmekle olmuştur. Anneme çok iyilik ettim. Annem vefat edene kadar, bir gün olsun elini öpmeden dışarı çıkmadım, hattâ (Annesinin ayağının altını öpen, Cennetin eşiğini öper) hadis-i şerifine uymak için, ayağını da öptüm. Annem, (Ne yapıyorsun?) dedi. (İçimden geldi. Cennetin kapısının dibini öpmek için senin ayağının altını öptüm) dedim. (İnşallah sen de evladından öyle görürsün) dedi. Seneler sonra, bir gün eve geldim, uzanıp biraz dinleniyordum. Oğlum çok küçüktü o zaman, çocuk yürüyüp geldi, şap diye ayağımın altını öptü. (Ne yapıyorsun?) dedim. (İçimden öyle geldi) dedi. Hemen (Annem bunu bana haber vermişti) diye düşündüm. İşte böyle, eden kendine eder. Bir musibete maruz kalınca, hemen karşımızdakine kızarız. (Filan niye böyle yaptı?) deriz. Hâlbuki kabahatli biziz, hata bizdedir. (Hata bende) diyen dünyanın en mutlu insanı olur. Ama (Kabahat onda, ben haklıyım, o haksız) diyen, hep üzüntü ve sıkıntı içinde yaşar. O hâlde ferahlamak, huzurlu olmak, başkalarının huzurunu temin etmekten geçer. Daha çok neşeli olmak isteyen, herkese iyilik etmeli. Kendimize iyilik etmek de zaten budur. Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretleri, (Bir lokantacı, para kazanmak niyetiyle de olsa, Allah’ın kullarına yemek yedirse, yine sevab kazanır) buyurmuştur. Çünkü Rabbimizin en çok sevdiği amellerden biri de, Onun kullarına hizmettir. Allahü teâlânın mahlûklarına karşı merhametli ve şefkatli olan, daima merhamet ve şefkatle karşılanır. Bu yüzden, Cenab-ı Hakk'ın rızasını, sevgisini kazanmanın en kestirme yolu, Onun kullarına iyilik etmek ve onların dualarını almaktır. [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAM VE AİLE
Erkeklerin ve hanımların hakları
Ne demişler, eden kendine eder.
Üst
Alt