Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İslami Forumlar Genel
Gönülden Gönüle Dertleşelim
Nasip Kısmet
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Gönül sızım" data-source="post: 68298" data-attributes="member: 1049"><p><img src="https://www.islamiforumlar.net/rsmlrx/resim1/denizgunbatimi.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></p><p></p><p><span style="color: Black">Eski zamanlarda, Semerkand’da bir semerci ustası, oğluyla beraber hem semer yapar, hem de eskiyen semerleri tamir eder, baba-oğul </span></p><p><span style="color: Black">hayatlarını böylece devam ettirir giderlermiş.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Semerci ustası, mesleğinin alâmetlerinden olacak ki; çalışırken üzerinde oturduğu koltuğunu da semerden yapmış. </span></p><p><span style="color: Black">Bu semerin gizli bir bölmesini de para kasası olarak kullanmaktaymış. </span></p><p><span style="color: Black">Fakat semerde kasa olduğunu oğlu bile bilmezmiş.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Gel zaman git zaman, çalışılır kazanılır, paralar bu kasada biriktirilirmiş. Olacak bu ya, baba tüccarın bir aylığına Semerkand’dan ayrılması icap etmiş. </span></p><p><span style="color: Black">Depodaki semerleri ve dükkânı oğluna emanet etmiş baba tüccar. Seyahate çıkmadan önce de oğluna, kendi kullandığı semerin asla satılmamasını sıkı sıkı tembihlemiş. </span></p><p><span style="color: Black">Babası yokken oğul, babasının tembihlediği semerin haricindeki bütün semerleri satmış.</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Fakat bir akşam, yolcunun biri gelmiş ve semer almak istemiş. Adamın ısrarlarına dayanamayan oğul, biraz da kâr ederim düşüncesiyle 10 akçe olan semeri 30 akçeye satıvermiş.</span></p><p><span style="color: Black">Baba tüccar seyahatten döndüğünde semerden yapma koltuğunun olmadığını görünce koltuğunun nerede olduğunu sormuş. </span></p><p><span style="color: Black">Oğul, satmak zorunda kaldığını, ama üç katı kâr ettiğini heyecanla söyleyince babası şaşkına dönmüş.</span></p><p> <span style="color: Black">Kimseye bir şey söylemese de için için yanmaya başlayan baba, işi gücü bırakmış…</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Semerkand, Buhara, gezmedik yer, uğramadık han bırakmamış; ama ne çare ki semerini bulamamış. Tüccarın kaç ay, kaç yıl gezdiği bilinmez. </span></p><p><span style="color: Black">Ama yorulduğu belli ki şu beyit dökülmüş dilinden:</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">“Dizimde kalmadı takat nasip arayı arayı</span></p><p><span style="color: Black">Dolandırdı bizi kısmet, Semerkand’ı Buhara’yı”</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Semeri bulamayacağına kanaat getiren baba eve dönerek işe koyulmuş. Semer satmaya ve tamir etmeye devam etmiş. </span></p><p><span style="color: Black">Gel zaman git zaman, bir semer eskitecek kadar vakit geçmiş… Bir gün, bir adam semer tamir ettirmek için dükkâna gelmiş. </span></p><p><span style="color: Black">Tüccar, yıllar önce kaybettiği semerini tanımış; ama hiç belli etmemiş. Semer sahibine “Bu semer çok eskimiş, ben size yeni bir semer vereyim; </span></p><p><span style="color: Black">bu bende kalsın” deyip semeri geri almak istemiş. Bu duruma çok sevinen semer sahibi, yeni semeri alıp gitmiş. </span></p><p><span style="color: Black">Hemen semerini kontrol eden tüccar, parasını yerinde görünce sevinmiş ve şu beyti mırıldanmış:</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">“Ne lâzımdır sana gezmek Semerkand’ı Buhara’yı</span></p><p><span style="color: Black">Sana taksim olan kısmet gelir arayı arayı”</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Her şey tamamen nasip, kader, kısmet işidir. Fakat bu, cüz’î irademizi inkâr etmemiz ve yok saymamız mânâsına da gelmiyor. </span></p><p><span style="color: Black">Bir şeyde her ikisini birden algılayabilmeliyiz. Nasip ve kısmet işi olan bir şey, genelde bizim cüz’î irademiz tarafından da tercih edilmiş olabiliyor. </span></p><p><span style="color: Black">Ya da bizim cüz’î irademizle tercih ettiğimiz bir şey, genelde ve aynı zamanda nasip ve kısmetimiz de olabiliyor!</span></p><p><span style="color: Black"></span></p><p><span style="color: Black">Bununla beraber, cüz’î irademizle seçmediğimiz bir şey bazen kısmetimizde çıkmıyor değil. </span></p><p><span style="color: Black">Ya da kimi zaman cüz’î irademiz başka bir hususta tercih bildirirken, bazen ummadığımız ve beklemediğimiz bir kapı başka bir cihetten açılmıyor değil!</span></p><p><span style="color: Black"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Gönül sızım, post: 68298, member: 1049"] [IMG]https://www.islamiforumlar.net/rsmlrx/resim1/denizgunbatimi.jpg[/IMG] [COLOR=Black]Eski zamanlarda, Semerkand’da bir semerci ustası, oğluyla beraber hem semer yapar, hem de eskiyen semerleri tamir eder, baba-oğul hayatlarını böylece devam ettirir giderlermiş. Semerci ustası, mesleğinin alâmetlerinden olacak ki; çalışırken üzerinde oturduğu koltuğunu da semerden yapmış. Bu semerin gizli bir bölmesini de para kasası olarak kullanmaktaymış. Fakat semerde kasa olduğunu oğlu bile bilmezmiş. Gel zaman git zaman, çalışılır kazanılır, paralar bu kasada biriktirilirmiş. Olacak bu ya, baba tüccarın bir aylığına Semerkand’dan ayrılması icap etmiş. Depodaki semerleri ve dükkânı oğluna emanet etmiş baba tüccar. Seyahate çıkmadan önce de oğluna, kendi kullandığı semerin asla satılmamasını sıkı sıkı tembihlemiş. Babası yokken oğul, babasının tembihlediği semerin haricindeki bütün semerleri satmış. Fakat bir akşam, yolcunun biri gelmiş ve semer almak istemiş. Adamın ısrarlarına dayanamayan oğul, biraz da kâr ederim düşüncesiyle 10 akçe olan semeri 30 akçeye satıvermiş. Baba tüccar seyahatten döndüğünde semerden yapma koltuğunun olmadığını görünce koltuğunun nerede olduğunu sormuş. Oğul, satmak zorunda kaldığını, ama üç katı kâr ettiğini heyecanla söyleyince babası şaşkına dönmüş. Kimseye bir şey söylemese de için için yanmaya başlayan baba, işi gücü bırakmış… Semerkand, Buhara, gezmedik yer, uğramadık han bırakmamış; ama ne çare ki semerini bulamamış. Tüccarın kaç ay, kaç yıl gezdiği bilinmez. Ama yorulduğu belli ki şu beyit dökülmüş dilinden: “Dizimde kalmadı takat nasip arayı arayı Dolandırdı bizi kısmet, Semerkand’ı Buhara’yı” Semeri bulamayacağına kanaat getiren baba eve dönerek işe koyulmuş. Semer satmaya ve tamir etmeye devam etmiş. Gel zaman git zaman, bir semer eskitecek kadar vakit geçmiş… Bir gün, bir adam semer tamir ettirmek için dükkâna gelmiş. Tüccar, yıllar önce kaybettiği semerini tanımış; ama hiç belli etmemiş. Semer sahibine “Bu semer çok eskimiş, ben size yeni bir semer vereyim; bu bende kalsın” deyip semeri geri almak istemiş. Bu duruma çok sevinen semer sahibi, yeni semeri alıp gitmiş. Hemen semerini kontrol eden tüccar, parasını yerinde görünce sevinmiş ve şu beyti mırıldanmış: “Ne lâzımdır sana gezmek Semerkand’ı Buhara’yı Sana taksim olan kısmet gelir arayı arayı” Her şey tamamen nasip, kader, kısmet işidir. Fakat bu, cüz’î irademizi inkâr etmemiz ve yok saymamız mânâsına da gelmiyor. Bir şeyde her ikisini birden algılayabilmeliyiz. Nasip ve kısmet işi olan bir şey, genelde bizim cüz’î irademiz tarafından da tercih edilmiş olabiliyor. Ya da bizim cüz’î irademizle tercih ettiğimiz bir şey, genelde ve aynı zamanda nasip ve kısmetimiz de olabiliyor! Bununla beraber, cüz’î irademizle seçmediğimiz bir şey bazen kısmetimizde çıkmıyor değil. Ya da kimi zaman cüz’î irademiz başka bir hususta tercih bildirirken, bazen ummadığımız ve beklemediğimiz bir kapı başka bir cihetten açılmıyor değil! [/COLOR] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İslami Forumlar Genel
Gönülden Gönüle Dertleşelim
Nasip Kısmet
Üst
Alt