Mutlu Son Sabır Yokuşunun Zirvesindedir...

Kardelen

Başarılı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
101
Tepkime puanı
6
8e3f7c716e3c7e45e9d53f7b.jpg


Mutlu Son Sabır Yokuşunun Zirvesindedir...

Gerçeği Görüp Bildikten Sonra Her Faniye Sırt Çevirmek...Ebediyyen Ebedi Nağmeyi Terennüm Etme Azmi İçinde Olmak ve Yakin Gelip Çatıncaya Kadar Her İşkenceye Katlanmak…

İşte Sabır Yokuşu..

En Sarp Sabır Yokuşu İçimizdedir.

Nefsimizin Terennüm Ettiği Nağmelere Kulak Tıkamak...Ondan Gelen İsteklere Kıymet Vermemektir.

Nefis Günde Bin Defa Önümüze Zehirli Ballardan Sofralar Sürerken...Cemiyet İçimize İsyan Tohumları Saçarken ve Şeytan Her Köşebaşında Yolumuzda Pusu Kurmuş Beklerken...Yol ve Yön Değiştirmemek ve Mutlu Sona Doğru Emin ve Kararlı Adımlarla Yürümektir.

Gözün Görüşüne...Dilin Söyleyişine...Kulağın Duyuşuna Bir Ölçü Tayin Etmek...Daha Doğrusu Tayin Edilen Ölçü Çerçevesinde Bir Sınır Çizmektir.

Binbir Çirkefin İçinde Sabredebilmek ve Kurtuluşa Doğru Azimle Didinmek En Büyük Yokuştur. Ve İman Aştığı Bu Yokuşlara Göre Kıymet Kazanır.

En Büyük İnsan En Sarp Yokuşları Aşmıştır...Aşılmazları Aşmış ve Akılların Anlamaktan Aciz Kaldığı Mmakamlara Ulaşmışken...

En Sarp Yokuşu Aşarak Yoluna Diken Serpenlerin...Kendisini Yurt ve Yuvasından Kovanların...Kadir Bilmezlerin Arasına Dönmüş ve Böylece Bize Yokuşların Nasıl Aşılması Gerektiğini Öğretmiştir.

Her Sabır Yokuşu Çileli ve Izdıraplı Olduğu Kadar Zevkli ve Tatlıdır. Çünkü Mutlu Son Sabır Yokuşunun Zirvesindedir.

Fedakârlık Bekleyen Her İş Bir Sabır Yokuşudur...Ve Ona El Uzatan Her Fedakar Da İç Alemindeki Binbir Yokuşu Tırmanan İnsandır.

Her Muhasebe Bir Yokuştur.

Her Sabır yokuşu Ümitle Aşılır...Ümitsiz İnsan Sabır Yokuşunu Aşmak İçin Gereken Enerjisini Kaybetmiş Bir İradesizdir.

Sabır Yokuşunda En Sarp Geçit Sürçmemektir...Fakat Bir Kere Sürçüp Düştükten Sonra Yeniden Doğrulup Sabır Yokuşunu Tırmanmak...Hatta Yeni Bir Güç ve Enerji Kazanmış Olarak Tırmanmak da Mümkündür.

Sabır Yokuşunu Tırmanmak İçin Bilal’i Tanımak Gerek...Bilal Sabır Yokuşunun Muzaffer Bir Kahramanı...Kızgın Çölün Bağrına Döktüğü Her Damla Ter ve Kan İse Zafer Narasıdır...Aslında Saadet Asrının Her Ferdi Bir Bilal Olmuş ve Yokuşlar Hep Böyle Aşılmıştır.

Hicret Sarplardan Sarp Bir Yokuştur....Dünya Her Şeyiyle Tebessüm Ederken...Elveda Diyerek Sonsuzluk Kervanına...Ebed Yolculuğuna Katılmak ve İşaret edilen Beldeye Doğru Yol Almak… İşte Bir Başka Sabır Yokuşu..

Bedir Sarp Bir Yokuştur...Fakat Sabır Yokuşunu Aşmış Erlerin Cengidir...Uhud Sabır Yokuşunu Aşanlarla Aşamayanları Ayıran Bir İbret Tablosudur.

Her Gönül Eri Nefsiyle Yaptığı Çetin Mücadeleler Neticesinde...Ebed Yolcusu Olmaya Karar Vermişse...Kendisi İçin Gayri Yolların Yokuş Olduğunu da Bilmelidir...Fakat Unutulmamalıdır ki Mutlu Son Sabır Yokuşunun Zirvesindedir. Akabe Böyle Bir Yokuştur.

Gerçeği Bütün Çıplaklığıyla Gören İnsanların...Bunu Dünyanın Dört Bir Bucağına Ulaştırmak İçin Bir Araya Gelerek And İçmesi Sabır Yokuşunu Aşmaya Azmetmeleridir.

Bugün Dostlar Şaşkın...Düşmanlar Çetindir...Dert Büyük...Yol Yokuştur...Ve Çeşitli Tahriklere Kapılmadan...Sağa Sola Yılımadan Hak İstikametinde Yol Almak En Sarp Yokuş Halini Almıştır…

Herşeye Rağmen Bilmeliyiz ki En Sarp Yokuş İçimizdedir...Ve Mutlu Son Bu Yokuşun Zirvesindedir.

Gözlerin Hayata Kapandığı Son Demde...Sabır Yokuşunu Aşmış Olan İnsan...Mutlu Sona Ulaşmış İnsandır…

Rabb'im Cümlemizi Sabır Yokuşunu Aşıp...Mutlu Sona Ulaşan Müminlerden Eylesin....Amin.


...La Edri...
 

hüzün

Çalışkan Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
27 Şubat 2011
Mesajlar
413
Tepkime puanı
6
Sen ki kıyamazsın isteyerek bana hiçbir zaman bilirim...
Ben ki üzülen yüreğinde zindan hayatını yaşarım gecelerce.

Her ne sebep olursa olsun üzme yüreğini vede üşütme beni.

Sen kıyamazsın bana bilerek, ben ne yapsam bilirim.
Üşüdüğümü duysan kendini ateşlere atarsın benim için,
Kuru dal misali yanıp beni ısıtmak için, üzme yüreğini.

Eririm sensiz, sokaklarını arşınladığım bu diyarlarda...

Emniyeti sonsuz olana emanet edip sağlığına dua ederim..
Gözüme son bakışını nakışladığın bu diyarda eririm üzülürsen.

Üzme yüreğini üşürüm, üşüdükçe duaların ile ısınsam da,
Duama duanı katmadan sevindiremeyiz melekleri biricik sevdam.
Çünkü onlar aşığın duasını maşuğun kine harmanlamadan
Mutlu olamazlar ki aşıkların mutluluğudur onların mutluluğu..

Sen bana Üzülme bir tanem, ben dertlenirim senin yerine
Efendim(s.a.v) gelir aklıma birden içim ürperir irkilirim
Sen ki ondan hal almaya, örnek olmaya talip güzel insan,

Eşinin derdiyle dertlenen,yarınını sana adıyan Hasibe’n olmak
Benim biricik gayemdir, biricik hayalimdir bilmez misin?

Biz tek yürek değilmiyiz ki sen yanarken ben yanmayayım,
Senin yüreğin savrulurken uzak diyarlarda ben üşümeyeyim? !

Üzme sakın yüreğini üşürüm, sen üzülürsen canımın canı,
Sen bana kıyamazsın hiçbir zaman, kıyma ki üzülmeyeyim.

Sen ki kıymetlimsin, cennetim,
Hayat bağım,yaşam kaynağımsın..

Ahiret yoldaşım, dünya da yaşarken şifa tiryakimsin benim.

Ya üzme, yada beraber senle birlikte üzülme fırsatı ver bana,
Daha doğrusu ağlayıp ağlayıp sönelim beraber bu aşk yolunda

Allah diye zikredilmez dua etmek için sadece canım bilirsin,
“Allah “ diye ağlanır, bir de yâr dediğin cananın için;
Üşümemi istemiyorsan “Allah” deyip beraber ağlayalım seninle,
O ki yalnız bırakmaz bizi görür gözyaşlarımızı kavuşturur bizi
O ki üşütmez O’na sığınmış, bir olmuş sevdalanmış yüreklerimizi,

Üzülme emi..
gelecekteki hayalim
tek özlemim
kendime eş seçtiğim..

Üzülmek Allah ‘ın var ettiği bir “duygudur” bunu bilirim ama..
Benim derdim, benden çok uzaklarda, tek başına üzülmen gülüm.

Üzme “kendini”, üzüleceksek gel beraber üzülüp beraber yanalım
Beraber üşüyüp, beraber duayla ısınalım,beraberce yok olalım..

Teslim olalım,”aşkı bize teslim edene” sığınalım onun şefkatine,
Üşütmeyeyim ben, çift kanalı tek yüreğimizle seni ta oralarda..

Takdiri sabır ile buyur edelim hanemize sevda meleklerini senle,
Cennete merdiven inşa etmeye çabaladığımız aşk yuvamızda ikimizde
Yürek hanelerimize aşk ile sabır büyütelim gel senle birlikte.

Üzme yüreğini sakın sevdam sen üzülürsen ben ÜŞÜRÜM bilesin...
 
Üst Alt