Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Dini Sözlük
M...
Mün'akid. Münâzara. Münâzea. Münciyyât.
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ekrem" data-source="post: 13255" data-attributes="member: 3"><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><strong>MÜN'AKİD:</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">İki taraf arasında karara bağlanıp, kabul olunan, meydana gelen. (Bkz. Akd) </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Alış-verişin ve nikâhın mün'akid olması için uyulması gereken şartları vardır. (İbn-i Nüceym) </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Bey' yâni satış ve nikâh akdi, sözleşmesi îcâb ve kabûl ile mün'akid olur. (İbn-i Âbidîn) </span></span></p><p> <span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Mün'akide Yemîni:</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">İleride yapacağım veya yapmıyacağım diyerek yalan yere yemîn. (Bkz. Yemîn) </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Mün'akide yemîni üç türlü olur: Birincisinde zaman bildirilmez. İkincisinde zaman bildirilir. Üçüncüsü ise şarta bağlanan yemindir. Üçünde de yemini bozunca keffâret vermek lâzımdır. Yemîn bozulmadan önce, keffâret verilmez. (İbn-i Âbidîn) </span></span></p><p> <span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><strong>MÜNÂZARA:</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Doğruyu ortaya çıkarmak maksâdı ile karşılıklı olarak yapılan ilmî konuşma. Bir mes'eleyi belli kâideler dâhilinde karşılıklı inceleme, bir mes'ele hakkında yapılan karşılıklı konuşma. </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Münâzara edecek kişi, gerçeği aramakta kaybını arayan kimse gibi olmalıdır. (Taşköprüzâde) </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Münâzarayı kendisinden istifâde edilmesi umulan âlimlerle yapmalıdır. (İmâm-ı Gazâlî) </span></span></p><p> <span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><strong>MÜNÂZEA:</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Çekişme, anlaşmazlık. </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Mü'min beş güçlük arasındadır. Karşısındaki mü'min olur, kendisine hased eder (çekemez) ; münâfık (inanmadığı hâlde müslüman görünen) olur, buğz eder; kâfir olursa kendisi ile savaşır; şeytan ise onu saptırmaya uğraşır; nefs de kendisi ile münâzea eder durur. (Hadîs-i şerîf-İhyâ) </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Münâzeaya götüren her cehâlet (bilgisizlik), bey'i (alış-veriş) ve icâreyi (kirâlamayı) fâsid kılar (bozar). (İbn-i Âbidîn) </span></span></p><p> <span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><strong>MÜNCİYYÂT:</strong></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Felâketlerden kurtarıcı bilgiler; ibâdetler, iyi ameller. </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Fıkıh âlimleri yâni İslâmî hükümleri bilen âlimler, ibâdetlerin nasıl yapılacaklarını bildirdiler. İnceliklerini anlatmadılar. Çünkü, onların maksadı, ibâdetlerin doğru yapılmasının şartlarını ve şekillerini bildirmekti. İnsanların işlerine, kalbleri ne bakmadılar. Bunları bildirmek, tasavvufu yâni kalb ile yapılması ve sakınılması lâzım olan şeyleri ve kalbin, rûhun temizlenmesi yollarını öğreten âlimlerin vazîfesi idi. İmâm-ı Gazâlî, bedenlerin ve görünen işlerin iyileşmesini sağlayan fıkıh bilgileri ile, kalbin, iç âlemin temizliğine kavuşturan tasavvuf bilgilerini birleştirdi. Kitâbında bu ikisine de yer verdi. İhyâ-ul-ulûm kitâbını dörde ayırdı. İkincisine "Münciyyât" ismini verdi ise de, ibâdetlerin de müncî (kurtarıcı) olduklarını bildirdi. İbâdetlerin kurtarıcı olmalarını sağlamak, İslâmî hükümleri bildiren fıkıh kitablarından öğrenilir. Kurtarıcı olan kalb bilgileri, tasavvuf âlimlerinin kitablarından öğrenilir. (Ahmed Fârûkî) </span></span></p><p> <span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ekrem, post: 13255, member: 3"] [FONT=Verdana][SIZE=2][B]MÜN'AKİD:[/B] İki taraf arasında karara bağlanıp, kabul olunan, meydana gelen. (Bkz. Akd) Alış-verişin ve nikâhın mün'akid olması için uyulması gereken şartları vardır. (İbn-i Nüceym) Bey' yâni satış ve nikâh akdi, sözleşmesi îcâb ve kabûl ile mün'akid olur. (İbn-i Âbidîn) Mün'akide Yemîni: İleride yapacağım veya yapmıyacağım diyerek yalan yere yemîn. (Bkz. Yemîn) Mün'akide yemîni üç türlü olur: Birincisinde zaman bildirilmez. İkincisinde zaman bildirilir. Üçüncüsü ise şarta bağlanan yemindir. Üçünde de yemini bozunca keffâret vermek lâzımdır. Yemîn bozulmadan önce, keffâret verilmez. (İbn-i Âbidîn) [B]MÜNÂZARA:[/B] Doğruyu ortaya çıkarmak maksâdı ile karşılıklı olarak yapılan ilmî konuşma. Bir mes'eleyi belli kâideler dâhilinde karşılıklı inceleme, bir mes'ele hakkında yapılan karşılıklı konuşma. Münâzara edecek kişi, gerçeği aramakta kaybını arayan kimse gibi olmalıdır. (Taşköprüzâde) Münâzarayı kendisinden istifâde edilmesi umulan âlimlerle yapmalıdır. (İmâm-ı Gazâlî) [B]MÜNÂZEA:[/B] Çekişme, anlaşmazlık. Mü'min beş güçlük arasındadır. Karşısındaki mü'min olur, kendisine hased eder (çekemez) ; münâfık (inanmadığı hâlde müslüman görünen) olur, buğz eder; kâfir olursa kendisi ile savaşır; şeytan ise onu saptırmaya uğraşır; nefs de kendisi ile münâzea eder durur. (Hadîs-i şerîf-İhyâ) Münâzeaya götüren her cehâlet (bilgisizlik), bey'i (alış-veriş) ve icâreyi (kirâlamayı) fâsid kılar (bozar). (İbn-i Âbidîn) [B]MÜNCİYYÂT:[/B] Felâketlerden kurtarıcı bilgiler; ibâdetler, iyi ameller. Fıkıh âlimleri yâni İslâmî hükümleri bilen âlimler, ibâdetlerin nasıl yapılacaklarını bildirdiler. İnceliklerini anlatmadılar. Çünkü, onların maksadı, ibâdetlerin doğru yapılmasının şartlarını ve şekillerini bildirmekti. İnsanların işlerine, kalbleri ne bakmadılar. Bunları bildirmek, tasavvufu yâni kalb ile yapılması ve sakınılması lâzım olan şeyleri ve kalbin, rûhun temizlenmesi yollarını öğreten âlimlerin vazîfesi idi. İmâm-ı Gazâlî, bedenlerin ve görünen işlerin iyileşmesini sağlayan fıkıh bilgileri ile, kalbin, iç âlemin temizliğine kavuşturan tasavvuf bilgilerini birleştirdi. Kitâbında bu ikisine de yer verdi. İhyâ-ul-ulûm kitâbını dörde ayırdı. İkincisine "Münciyyât" ismini verdi ise de, ibâdetlerin de müncî (kurtarıcı) olduklarını bildirdi. İbâdetlerin kurtarıcı olmalarını sağlamak, İslâmî hükümleri bildiren fıkıh kitablarından öğrenilir. Kurtarıcı olan kalb bilgileri, tasavvuf âlimlerinin kitablarından öğrenilir. (Ahmed Fârûkî) [/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
İSLAMİ PAYLAŞIMLAR
Dini Sözlük
M...
Mün'akid. Münâzara. Münâzea. Münciyyât.
Üst
Alt