Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
KÜLTÜR,EDEBİYAT MİZAH
Tarihi Mekanlarımız
Türbeler
Merkez Efendi Türbesi
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="ceylannur" data-source="post: 34076" data-attributes="member: 1208"><p style="text-align: center"><span style="color: teal"><strong>Merkez Efendi Türbesi </strong></span></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><img src="https://www.kenthaber.com/Resimler/2006/10/19/00102716.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Merkez Efendi Türbesi </span></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>İstanbul ili Zeytinburnu ilçesi, Merkez Efendi Mahallesi’nde Merkez Efendi Camisi içerisinde bulunan bu türbe, Merkez Efendi’nin 1551 yılında ölümünden sonra yaptırılmıştır. </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Merkez Efendi’nin asıl ismi Musluhiddin olup, unvanı da Merkez’dir. Denizli’nin Sarhanlı Köyü’nde 1463’te dünyaya gelmiştir. İlköğretimini orada tamamladıktan sonra Bursa ve İstanbul medreselerinde ders görmüş, Uzır Bağdadi Velüyiddin Efendi ve Mevlâna Ahmed Paşa’dan ders almıştır. Tıp, Tefsir, Hadis ve Fıkıh öğrenimi gördükten sonra bir süre müderrislik yapmıştır. Bursa, Karaman ve Amasya’daki dergâhlardan tarikat icazeti almış ve sonra İstanbul’da Etyemez Dergâhı’nın şeyhi Mirza Baba’nın halifesi olmuştur. Daha sonra Kocamustafapaşa Dergâhı şeyhi Sümbül Efendi’ye intisap etmiştir. Aksaray’daki Kovacı Dede Zaviyesi şeyhi olmuştur. </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Kanuni Sultan Süleyman’ın (1520–1566) annesi Hafsa Hatun’un Manisa’da 1494–1495 yılında yaptırdığı külliyenin yanındaki bu zaviyeye Sümbül Efendi tarafından şeyh olarak gönderilmiştir. Burada birçok öğrenci yetiştirmiş, hekimlik yapmıştır. Hafsa Sultan’ın hastalanması üzerine 41 baharattan oluşan mesir macununu yapmış ve sultana göndermiştir. Bu macunu yiyen sultan iyileşmiş ve macunun herkese dağıtılmasını istemiştir. Bunun üzerine 22 Mart günü zaviyenin yanındaki Sultan Camisi’nin minare ve kubbesinden halkın üzerine mesir macunu atmıştır. Bu gelenek günümüzde de sürmektedir. </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Sümbül Efendi’nin 1529’da ölümü üzerine İstanbul’a gelerek Onun yerine şeyh olmuştur. Günümüzde türbe ve dergâhının olduğu yerdeki arsada bir kuyu açtırmış, ardından buraya bir tekke ve hamam yaptırmıştır. Dergâhın yanındaki cami Yavuz Sultan Selim’in kızı Şah Sultan tarafından 1572 yılında yaptırılmıştır. </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Merkez Efendi’nin halk arasında yaygın olan Sümbül Efendi’ye bağlanması, Sümbül Efendi’nin talebelerinden çiçek istenmesi, Merkez Efendi’nin Sümbül Efendi’nin kızını istemesi, Sümbül Efendi’nin dergâhına şeyh olması, Ayasofya’da verdiği ilk vaaz, Hızır Aleyhisselâm ile bağlantısı, Şah Sultan’ın Merkez Efendi’ye bağlanması, Yerin altından gelen ses gibi menkıbeleri bulunmaktadır. </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Merkez Efendi Türbesi, kendisinin yaptırmış olduğu cami-tevhidhane, çilehane, kuyu, şadırvan, mutfak, taamhane, derviş hücreleri, hünkâr köşkü ve hamamdan meydana gelen külliyenin bir bölümünü oluşturmaktadır. Türbenin ilk yapıldığı durumu hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır. Bugünkü türbe Sultan II. Mahmud (1808–1839) döneminde yeniden yapılmıştır. Sultan II. Mahmud’un yaptırdığı türbe iki dikdörtgen bölüm halindedir. Bunlardan birinde Sultan II. Mahmud’un sandukası, diğerinde de dergâh şeyhlerinin ve ailelerinin sandukaları bulunmaktadır. Sonraki yıllarda asıl türbe kısmının kuzeydeki duvarı yıkılmış ve her iki bölüm birleştirilmiştir. Türbeleri birleştiren duvar yıkıldıktan sonra buraya iki sütunun taşıdığı üç kemerli bir ara bölüm eklenmiştir. </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Türbe moloz taş ve tuğladan yapılmış olup, ampir özellikler göstermektedir. Kare planlı 7.50x7.50 m. ölçüsündedir. Türbenin batı cephesi mermer kaplıdır. Asıl türbenin üzeri ise içten bağdadi sıvalı, dıştan da kurşunlu bir kubbe ile örtülüdür. Sultan II. Mahmud döneminde, 1836 yılında ilave edilen ek bölüm ise kırma çatılıdır. Türbenin batı cephesinde çıkıntılı kilit taşları olan yuvarlak üç pencere bulunmaktadır. Merkez Efendi’ye ait olan türbenin duvarları kubbe eteğine kadar XIX. yüzyıl Avrupa çinileri ile kaplanmıştır. Kubbe içerisinde ise yıldızlı bir bezeme görülmektedir. Kubbe içerisindeki yazı Hattat M.Şevket Vahteti’nin eseridir. Merkez Efendi’nin sandukası ahşap parmaklıklar içerisine alınmış olup XVIII. yüzyıl üslubunda sedef ve bağa kakmalıdır. Sandukanın önünde de Hattat Aziz Efendi’nin yazdığı Osmanlıca bir levha bulunmaktadır: </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong><span style="color: green">Merhaba Ey Merkez-i Devran-ı Can </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Merhaba Ey Kutb-u Kevneyn-i mekân </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Zahir-ü batında nurun olmada </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Aftab ve sen cümleye su’le feşan </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Kıymetin bilinmekte acizdir ukûl </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Ayni nûr-u Mustafasın bi güman </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Doğsa şems garbden dedi Molla-yi Rum </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Aynı hurşittir ki meşrikten doğan </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Zarf değişse hak hakikat payidar </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Gafil olma aç gözün bir gör ayan </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Daire meydanda biz içindeyiz </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Nur-u zahir körlere Merkez nihan </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Lütfü ulviyetini tarif mahal </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Çünkü bu tariften acizdir lisan </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Aşık-ı hayranının şahım senin </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Melceim sensin Habib-i müs’tean </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Bendelikten etme azad bizleri </span></strong></p><p><strong><span style="color: green">Daima kurban sana ken’an cenan </span></strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Türbe içerisinde Merkez Efendi, eşi Hatice Hanım, Şeyh Seyyid Muslihiddin Efendi, torunu Fatma Hatun, Şeyh Nureddin Efendi, Mustafa Efendi, Şeyh Ahmed Mesud Efendi, Şeyh Hüseyin Efendi, Sıdıka Hanım, Şeyh Ahmed Efendi ve Şeyh Nureddin Efendi gömülü bulunmaktadır. </strong></p><p><strong></strong></p><p><strong>Türbe günümüzde İstanbul Türbeler Müdürlüğü’nün yönetiminde olup, ziyarete açıktır.</strong></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="ceylannur, post: 34076, member: 1208"] [CENTER][COLOR=teal][B]Merkez Efendi Türbesi [/B][/COLOR] [IMG]https://www.kenthaber.com/Resimler/2006/10/19/00102716.jpg[/IMG][/CENTER] [B][COLOR=red]Merkez Efendi Türbesi [/COLOR] İstanbul ili Zeytinburnu ilçesi, Merkez Efendi Mahallesi’nde Merkez Efendi Camisi içerisinde bulunan bu türbe, Merkez Efendi’nin 1551 yılında ölümünden sonra yaptırılmıştır. Merkez Efendi’nin asıl ismi Musluhiddin olup, unvanı da Merkez’dir. Denizli’nin Sarhanlı Köyü’nde 1463’te dünyaya gelmiştir. İlköğretimini orada tamamladıktan sonra Bursa ve İstanbul medreselerinde ders görmüş, Uzır Bağdadi Velüyiddin Efendi ve Mevlâna Ahmed Paşa’dan ders almıştır. Tıp, Tefsir, Hadis ve Fıkıh öğrenimi gördükten sonra bir süre müderrislik yapmıştır. Bursa, Karaman ve Amasya’daki dergâhlardan tarikat icazeti almış ve sonra İstanbul’da Etyemez Dergâhı’nın şeyhi Mirza Baba’nın halifesi olmuştur. Daha sonra Kocamustafapaşa Dergâhı şeyhi Sümbül Efendi’ye intisap etmiştir. Aksaray’daki Kovacı Dede Zaviyesi şeyhi olmuştur. Kanuni Sultan Süleyman’ın (1520–1566) annesi Hafsa Hatun’un Manisa’da 1494–1495 yılında yaptırdığı külliyenin yanındaki bu zaviyeye Sümbül Efendi tarafından şeyh olarak gönderilmiştir. Burada birçok öğrenci yetiştirmiş, hekimlik yapmıştır. Hafsa Sultan’ın hastalanması üzerine 41 baharattan oluşan mesir macununu yapmış ve sultana göndermiştir. Bu macunu yiyen sultan iyileşmiş ve macunun herkese dağıtılmasını istemiştir. Bunun üzerine 22 Mart günü zaviyenin yanındaki Sultan Camisi’nin minare ve kubbesinden halkın üzerine mesir macunu atmıştır. Bu gelenek günümüzde de sürmektedir. Sümbül Efendi’nin 1529’da ölümü üzerine İstanbul’a gelerek Onun yerine şeyh olmuştur. Günümüzde türbe ve dergâhının olduğu yerdeki arsada bir kuyu açtırmış, ardından buraya bir tekke ve hamam yaptırmıştır. Dergâhın yanındaki cami Yavuz Sultan Selim’in kızı Şah Sultan tarafından 1572 yılında yaptırılmıştır. Merkez Efendi’nin halk arasında yaygın olan Sümbül Efendi’ye bağlanması, Sümbül Efendi’nin talebelerinden çiçek istenmesi, Merkez Efendi’nin Sümbül Efendi’nin kızını istemesi, Sümbül Efendi’nin dergâhına şeyh olması, Ayasofya’da verdiği ilk vaaz, Hızır Aleyhisselâm ile bağlantısı, Şah Sultan’ın Merkez Efendi’ye bağlanması, Yerin altından gelen ses gibi menkıbeleri bulunmaktadır. Merkez Efendi Türbesi, kendisinin yaptırmış olduğu cami-tevhidhane, çilehane, kuyu, şadırvan, mutfak, taamhane, derviş hücreleri, hünkâr köşkü ve hamamdan meydana gelen külliyenin bir bölümünü oluşturmaktadır. Türbenin ilk yapıldığı durumu hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır. Bugünkü türbe Sultan II. Mahmud (1808–1839) döneminde yeniden yapılmıştır. Sultan II. Mahmud’un yaptırdığı türbe iki dikdörtgen bölüm halindedir. Bunlardan birinde Sultan II. Mahmud’un sandukası, diğerinde de dergâh şeyhlerinin ve ailelerinin sandukaları bulunmaktadır. Sonraki yıllarda asıl türbe kısmının kuzeydeki duvarı yıkılmış ve her iki bölüm birleştirilmiştir. Türbeleri birleştiren duvar yıkıldıktan sonra buraya iki sütunun taşıdığı üç kemerli bir ara bölüm eklenmiştir. Türbe moloz taş ve tuğladan yapılmış olup, ampir özellikler göstermektedir. Kare planlı 7.50x7.50 m. ölçüsündedir. Türbenin batı cephesi mermer kaplıdır. Asıl türbenin üzeri ise içten bağdadi sıvalı, dıştan da kurşunlu bir kubbe ile örtülüdür. Sultan II. Mahmud döneminde, 1836 yılında ilave edilen ek bölüm ise kırma çatılıdır. Türbenin batı cephesinde çıkıntılı kilit taşları olan yuvarlak üç pencere bulunmaktadır. Merkez Efendi’ye ait olan türbenin duvarları kubbe eteğine kadar XIX. yüzyıl Avrupa çinileri ile kaplanmıştır. Kubbe içerisinde ise yıldızlı bir bezeme görülmektedir. Kubbe içerisindeki yazı Hattat M.Şevket Vahteti’nin eseridir. Merkez Efendi’nin sandukası ahşap parmaklıklar içerisine alınmış olup XVIII. yüzyıl üslubunda sedef ve bağa kakmalıdır. Sandukanın önünde de Hattat Aziz Efendi’nin yazdığı Osmanlıca bir levha bulunmaktadır: [COLOR=green]Merhaba Ey Merkez-i Devran-ı Can Merhaba Ey Kutb-u Kevneyn-i mekân Zahir-ü batında nurun olmada Aftab ve sen cümleye su’le feşan Kıymetin bilinmekte acizdir ukûl Ayni nûr-u Mustafasın bi güman Doğsa şems garbden dedi Molla-yi Rum Aynı hurşittir ki meşrikten doğan Zarf değişse hak hakikat payidar Gafil olma aç gözün bir gör ayan Daire meydanda biz içindeyiz Nur-u zahir körlere Merkez nihan Lütfü ulviyetini tarif mahal Çünkü bu tariften acizdir lisan Aşık-ı hayranının şahım senin Melceim sensin Habib-i müs’tean Bendelikten etme azad bizleri Daima kurban sana ken’an cenan [/COLOR] Türbe içerisinde Merkez Efendi, eşi Hatice Hanım, Şeyh Seyyid Muslihiddin Efendi, torunu Fatma Hatun, Şeyh Nureddin Efendi, Mustafa Efendi, Şeyh Ahmed Mesud Efendi, Şeyh Hüseyin Efendi, Sıdıka Hanım, Şeyh Ahmed Efendi ve Şeyh Nureddin Efendi gömülü bulunmaktadır. Türbe günümüzde İstanbul Türbeler Müdürlüğü’nün yönetiminde olup, ziyarete açıktır.[/B] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
KÜLTÜR,EDEBİYAT MİZAH
Tarihi Mekanlarımız
Türbeler
Merkez Efendi Türbesi
Üst
Alt