Mahalli yemeklerimizden çorbalar

ceylannur

Uzman Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
2 Eylül 2011
Mesajlar
3,872
Tepkime puanı
37
MAHALLİ YEMEKLERİMİZDEN ÇORBALAR

Taş çorbası hikayesini çoğunuz duymuşsunuzdur. Akıllının biri ortalık yerde bir tencere su; içine bir kaç taş koyup kaynatmaya başlamış. Gelen giden merak etmiş; durmuş seyretmiş. Ne pişirdiğini soranlara "Taş çorbası; nefis olur!" demiş. İkide bir tadına bakıp, ağzını şapırdatan adam "Hımmm!" dedikçe etrafta birikenler merakla soruyormuş; "Nasıl?" diye. Akıllı adam "Çok leziz ama… galiba biraz soğan istiyor" diyerek başlamiş…. sonra "biraz tuz" sonra "biraz patates" ve her dediğinde de etraftan "Bende tuz var, getireyim!" "Bende patates…" cinsinden katılımlar sonucu taş çorbası son derece zengin bir çorba olmuş.


Kış günlerinde, lapa lapa yağan karın ya da dondurucu yağmurun altında dolaşırken kurulan hayallerin başında gelir bol limonlu sıcacık bir çorba... Soğuk algınlığına teslim olmuş yatağımızda yatarken, iştahımızı açan, güç kazanmamızı sağlayan da yine bir kase nefis çorbadır. Baştan çıkarıcı şık bir sofrada tüm yemeklerden önce keyifle buluşulur çorbayla, elbette ki gözalıcı porselen kaselerin içinde...
Bazen bir çırpıda kaşık kaşık içilir, bazen de mis gibi tazecik ekmekten koparılan küçücük lokmalar içine batırılıp afiyetle yenilir. Kesin olan bir şey var ki çorba, bizim için vazgeçilmez besinlerin başında gelir.

Çorba sadece tadıyla değil, besleyici özelliği ile de sofralarımız için vazgeçilmezler arasında gelir. Örneğin et suyuna yapılan erişteli mercimek çorbası veya yoğurtla yapılan tarhana hem vitamin, hem protein, hem lif, hem de karbonhidrat yönünden zengindir. Çorbada sıkça kullanılan buğday ise fosfat, magnezyum, kalsiyum, fosfor, B ve E vitamini içerir. Görüldüğü gibi çorba, günümüzün sağlıklı beslenme kurallarına uyan başlı başına bir gıdadır. Besleyici olmasının yanı sıra çiğneme gerektirmediği için, bebeklere de rahatlıkla verilir.

Çorbanın hazmı kolaydır ve rahatlatıcı bir özelliği vardır. Bu nedenle ramazanda oruçtan sonra, mideye aniden yük bindirmemek için iftara çorbayla başlamak gelenekselleşmiştir. Güne çorbayla başlamak ise Anadolu'da hala sıkça görülür. Ayrıca hastayken bol limonlu şehriye çorbası içmek hangimize iyi gelmemiştir ki!..

Çorba Türk yemek kültüründe o kadar önemli bir yere sahiptir ki, yöresel mutfakların çoğunda birçok çorba tarifine rastlanır. Klasik Türk yemeklerinden oluşan bir sofrada yemeğe çorba ile başlamak adettendir.

Çorbanın ana yemekten önce mideyi ana yemeğe hazırlamak için içilmesi alışkanlığı oldukça yaygındır. Oysa ki içine doğranan ya da yanında ikram edilen ekmekle daha doyurucu bir özellik kazanan çorba, sağlıklı bir beden için gerekli olan tüm besinleri içermektedir.


YÖRESEL ET ve SEBZE YEMEKLERİ

Et yemekleri arasında; Arapgir ilçemizin tandır kebabı ayrıca tava ve kağıt kebabı çok ünlüdür. Bu yemekler evde hazırlanmaz. Özel fırınlarda pişirilir. Evde tava yapmak mümkündür. Ancak fırında yapılanlar aynı lezzeti vermez

Tava: Patlıcan, biber, domates, bol kuşbaşı etle karıştırılır, büyük bakır leğenlere konur, üzeri kağıtla kapatılarak fırında pişirilir.

Kağıt kebabı: Koyun veya dana etinden yapılır. Yağlı veya yağsız istek durumuna göre sıkı etin olduğu tüm bölümleri kullanılabilir. Hazırlanan parçalar halindeki bölümler kağıt içerisine kuyruk yağıyla yerleştirilerek sarılır. Yağlı kağıttaki etler bakır leğenlere yerleştirilir, fırında pişirilir. Sebzeli olarak hazırlanabilir. O zaman sebzeli kağıt adını alır. Mevsimine göre patates bezelyesi veya patlıcan, biber, domates doğranarak bakır leğene yerleştirilir üzerine yağlı kağıda sarılmış et konur. Leğen kağıtla kapatılarak fırında pişirilir


YAVANDAN ETLİ PATATESLİ KÖFTE (Yeşilyurt yöresinden)

Ölçüler:
2 su bardağı yarma
1/2 kg. patates 250 gr. parça et
1-2 baş kuru soğan
3 yumurta kadar yağ
2 yemek kaşığı salça

Yapılış: Et yıkanır, bir tencerede ateşe konur, bıraktığı suyu çekince yağı ilâve edilerek kızartılır.

Küp şeklinde doğranmış soğan konarak sarartılır. Salça ile de birkaç kez karıştırıldıktan sonra suyu ilâve edilir, pişmeye bırakılır.

Diğer tarafta; yarma, tuz, su ilavesi ile yoğrulur. Nohut büyüklüğünde parçalara ayrılarak yuvarlanır. Patates yıkanır, soyulur, tekrar yıkanarak büyük küpler şeklinde doğranır. Pişen ete patates ve köfteler konur. Tuz atılır, pişirilir, servis tabağına alınır. Sıcak olarak servis yapılır.

Not: 1. Arzu edilirse 1/2 çay bardağı akşamdan ıslatılmış nohutta kullanılabilir.

2. Nohut kullanıldığı zaman, et kullanılmayabilir. Nohut salçalı suda pişirilip köfte ve patatesi ilave edilir.


FASULYE YAPRAĞINDAN DOMATESLİ KÖFTE

Ölçüler:
3 su bardağı yarma
1/2 kg. kadar fasulye yaprağı
2-3 tane orta büyüklükte kuru soğan
4-5 tane yeşil biber
4-5 tane domates
1 kaşık domates salçası
tuz
3-4 kaşık tereyağı
Yapılış: Yarma-tuz-su ilâvesiyle yoğrularak fazla sert olmayan bir hamur hazırlanır. Fasulye yapraklarının parlak

tarafı dışa gelecek şekilde içlerine hamur konarak kalem gibi sarılır. Bir tencereye muntazam olarak dizilir, üzerine bir tabak konarak sıcak su ilâve edilir, tuz atılarak iyice haşlanır. Haşlandıktan sonra bir süzgece boşaltılır, üzerine soğuk su gezdirilerek süzülür.

Diğer tarafta soğanlar halka şeklinde, biberler biraz irice domatesler kabukları soyularak küp şeklinde doğranır. Halka şeklinde doğranan soğan ve yeşil biber yağla birlikte geniş bir tencerede kızartılır, salça ve doğranmış domates ilâve edilerek karıştırılır, domatesler sulanınca haşlanmış, süzülmüş köfteler konarak karıştırılır. Harçla iyice karışan köfteler servis tabağına alınır, sıcak olarak servis yapılır.


YAVANDAN İÇLİ KÖFTE
Ölçüler:
3 su bardağı yarma
2 baş kuru soğan
1/2 kg. ıspanak
200 gr. kıyma
3 kaşık tereyağı
Tuz - karabiber

Yapılış: Ispanaklar ayıklanır, yıkanır doğranır kendi suyuyla pişirilir. Soğanlar küp şeklinde doğranır, yağla birlikte ateş üzerine alınarak kıyması ilâve edilip kavrulur Ispanak tuz, kara*biber konarak karıştırılır, bir kenarda soğumaya bırakılır.


Diğer tarafta yarma tuz-su ilavesiyle yoğrulur. Yumurta büyüklüğünde parçalara ayrılır. İçleri oyulur, oyulan yerlere hazırlanan içten doldurularak ka*patılır. Tuzlu suda haşlanır, sıcak olarak servis yapılır.

Not: İçi hangi sebze ile hazırlanıyorsa o ismi alır. (yavandan patatesli içli köfte, yavandan pazı yapraklı içli köfte, ya*vandan mercimekli içli köfte gibi)


DÖVME PILAVI (Usul I)
Ölçüler:
1 boyun (koyun) eti
350 gr. dövme (aksamdan islatilir)
4 kasik tereyagi
3 yemek kasigi salça
Tuz
Karabiber

Yapilis: Boyun parçalara ayrilir, yikanir bir tencerede ates üzerine konur, biraktigi suyu çekince iki kasik yag ilave edilir, kizartilir. Salça konur, su ilave edilerek pisirilir. Süzgeçten geçirilerek et suyu bir baska tencereye alinir. Et suyuna tuz atilarak dövme ilâve edilir, pisirilir. Suyu tamamen çektirilir. Kalan yag yakilarak, üzerine gezdirilir. Servis tabagina alinir, üzerine parçalanmis boyun etleri eklenir ve sicak olarak servis yapilir.

Usul II
Ölçüler :
500 gr. dövme
1 çay bardagi nohut
1 çay bardagi fasulye
4 kasik tereyagi
3 kasik salça veya
4-5 tane domates
2 bas kuru sogan
4-5 tane yesil biber

Yapilis: Aksamdan islatilmis dövme, fasulye ve nohut bir tencerede atese konur, üzerine 2-3 parmak geçecek kadar su ilave edilerek; tuz atilir ve pisirilir. (Suyu tamamen çektirilir.)

Diger tarafta genis bir tavaya yag konur küp seklinde dogranmis sogan sarartilir, dogranmis biberle de birkaç kez karistirildiktan sonra kabuklan soyulmus küp seklinde dogranmis domates veya salça ilâve edilerek karistirilir. Domatesli harç hazirlandiktan sonra pisirilmis olan dövme karisimi ilâve edilerek karistirilir. Gerekirse tuz, karabiber atilir, servis tabagina alinir. Sicak olarak servis yapilir.

Not: Dövmenin halk arasindaki adi gendimedir.


GERDAN TATLISI

Ölçüler:
l Kg. kuzu boyun eti
1 su bardağı haşlanmış nohut
l su bardağı aşı kabuk (gün kurusu)
1 adet ayva
2 çorba kaşığı şeker
l çay bardağı ince dövülmüş ceviz
Yapılış: Et kasapta iyice temizlettirilir, yıkanır bir tencerede üzerini kapatacak kadar suyla ateşe konur. Kaynamaya başlayınca üzerindeki köpükler bir kevgirle alınır. Et pişinceye kadar haşlanır. Diğer tarafta akşamdan ıslatılmış olan nohutlar ayrı bir kapta haşlanır. Kabukları soyulur. Kabuklar ılık suda iyice yıkanarak temizlenir, ayva yıkanır kabuklan soyulur bir santimetre küplük parçalara ayrılır bir su bardağı suyla haşlanır. Pişen ayvaya sırasıyla önce kuru kayısı eklenerek birkaç taşım kaynatılır, nohutlar ilave edilir.

Pişen et kemiklerinden ayıklanır, yukardaki kayısılı karışıma boşaltılır, şeker ilave edilir. Bütün malzemeler bir arada iki üç taşım kaynatılır ateşten alınır. Ilıkken servis tabağına konur. Cevizle süslenerek servisi yapılır.

Not: Ayva, nohut, kaysılar pişince ayıklanmış et ilâve edilir, ancak et ilâve edildikten sonra karıştırılmamalıdır.
 
Üst Alt