Kur'an,ın amacı

aorskaya

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
13 Mart 2013
Mesajlar
33
Tepkime puanı
0
ALLAH'IN SELAMI ÜZERİNİZE OLSUN.

Sevgili kardeşlerim,

Her şeyden önce, neye inanırsa inansın, ne kadar yanlış kimse olursa olsun, herkesin doğru kabul edeceği bir gerçek vardır. Bu gerçek, "insanın sahip olduğu en önemli melekesinin, akıl kullanabilmesi" olmaktadır.

Akılı iyi kullananabilenler, diğerlerine göre her şeyden önce doğru-yanlış, gerçek-yalan ayrımını çok daha iyi yapabilirler, bulabilirler. İşte bu nedenle, doğru ve gerçek olan kişi ve sözler akıldan ve akıllı kişilerden korkmazlar, çekinmezler. Ancak, yalan, hile ve tuzakların çok olduğu bir kişi yada kaynak ise bunlar kendinde ne kadar çoksa akıldan ve aklını kullanabilenden o derece büyüklükte korkarlar.

Çünkü, şimdi olmasa bile sonra, birisi olmasa bile başka birisi akıl ederek yalanı ortaya çıkaracaktır. Bu yüzden, ancak yalan söylemeyen, yanlış olmayanlar akıldan korkmaz, aksine akıllıyı muhatap alır.

Rabbimiz, yarattığı insanları kulluk etmeleri için yaratmış olup, insanların kulluk etmelerini bekler. Kulluğu nasıl edeceklerini de insanlara indirdiği kitaplarda açıklar, resullerle bunu insanlara ulaştırır.

İşte, rabbimizin sözlerinden oluşan son kitap kuranda bu şekilde hep akıl etmeyi, düşünmeyi ister. Akıl etmeyenleri, yeterince düşünmeyenleri ikaz eder, öğüt almalarını öğütler. Öyleki, akıl özürlüler dinden muaf tutularak, sadece akıllılar dinle, kuranla muhatap tutulur.


AKILLI İNSANLARI MUHATAP ALAN KURANIN AMACI NEDİR, GÖRELİM:

KURANIN AMACI;

1- Din adına tekelin bir tek Kuran’da olduğunu, Kuran dışında hiç bir şeyin; YANİ PEYGAMBERLER DAHİL, hiçbir mezhebin, hiçbir şeyhin ve hiçbir uygulamanın ne dine tek bir ilave, ne de dinden tek bir eksiltme yapamayacağını göstermektir.

Dinin temel hedefi insandır. İnsanı hayatla, kendisiyle çelişkiye götürmenin sonu hüsrandır. İslam’ın gerçek yapısında bu çelişkinin yeri yoktur. Oysa kuran dışında kaynaklarla uydurulmuş dinler; çelişkiler, mutsuzluklar ve mantıksızlıklar yuvasıdır. Allah’ın insan yaratılışının özüne uygun bir sistem olarak tanıttığı dinin, insan yaratılışının özüyle ve yaratılışın en büyük nimeti olan akılla çelişmesi asla düşünülemez.

O halde sen yüzünü bir Tek Tanrı’cı olarak dine: Allah’ın insanları yaratışındaki fıtrata (yaratılış-özüne) çevir. Allah’ın yaratışında bir değişiklik yoktur. İşte dosdoğru din budur. Ancak insanların çoğu bilmiyorlar. (30-Rum Suresi 30)

2- Din adına tek hüküm koyucunun Allah olduğunu göstermektir.

Allah tek yetkili olarak mesajlarını Kuran vasıtasıyla insanlığa eksiksiz, çelişkisiz, ayrıntılı, tam ve açık bir şekilde göndermiştir. Bu gerçekleri belirleyip Kuran’ın İslam’ını kabul etmek, Allah dışında hiçbir kimsenin hüküm koyucu olarak kabul edilmemesi demektir. Bu yüzden bu hareket, Allah dışında dinin sahibi ilan edilenlerin tümünün bu geçersiz yetkilerinin ellerinden alınıp, dinin tek sahibi Allah’a, hiç kimseyi O’nun hükmüne ortak etmeden yönelmek demektir.

3- Peygamberin söz ve uygulamalarının kurandan olduğunu, kendi heva yada nefislerine uymadıklarını, dolayısıyla onların söz ve davranışlarının kurana ters olamayacağını göstermektir.

Kuran’ı insanlara ileten, ilk Müslümanları örgütleyip, kendisi de Kuran’a uyan Peygamber’imiz, Kuran’ın dışında bir kaynağı insanlara sunmamış, yazdırmamış, din adına göstermemiştir. Peygamber’in söylemiş olduğu varsayılan bir söz veya bir yorum Kuran’la çelişir, Kuran’a ilave veya eksiltme yaparsa, bu söz hem dine, hem de Peygamber’e iftiradır.

Arap, Emevi, Abbasi gelenek ve göreneklerini, uydurma izahları, şahsi görüşleri dine sokan, dinin özellikle uygulama alanını bir yığın uydurmayla dolduran zihniyeti iyi tanımalı, bu bağlamda din denince neden yalnızca Kuran’ı anlamamız gerektiğini, Kuran’da geçmeyen hususların neden dinle alakası olmadığını iyi kavramak gerekir.

4- Ayrıca dine fatura edilen ve yaygın olarak Kuran’da da var sanılan birçok hususun, Kuran’da yer almadığını ve bu yüzden dinen bir şey ifade etmediğini gösterir.

Dini sonuçları bildirirken bir tek Kuran’ı baz alıp,diğer görüşleri kurana ters olmamak kaydıyla incelemeye değer bulmak gerekir. Kurana ters olanları ise hemen atmak gerekir.

Buna rağmen geleneksel din anlayışını savunanlar, Allah'ın sözleri olan kuran ayetlerinin, peygamber sözleri olan hadislerle değiştirileceğini, aksine hükümler konabileceğini kabul ederler. Bunu, bilinçli olmayan cahil kitle, kendilerini kitabı anlayamayacağı yalanıyla kitaptahn uzaklaştıranlara inanmak zorunda olduğıundan kabul ederken, imansızlar ve dünya menfaatine dini değişen kendine islam alimi diyen yobazlar ise şeytana inanmalarından dolayı kabul ederler.

Sadece kuran dinin tek kaynağı olabilir diyenler; rivayetçi (geleneksel/atalar dini) savunucuları tarafından çok çeşitli ithamlara ve saldırılara uğrarlar.

Daha evvel de birçok araştırmacı-yazarların itham edildiği gibi tek kaynak kuran diyenler de ajan, Yahudi veya mason şeklinde nitelemelerle kafir ilan edilirler.


KENDİ GERİ KALMIŞLIKLARININ SEBEBİNİ SÜREKLİ BİR TAKIM DIŞ GÜÇLERE YÜKLEYİP, KENDİLERİNİ TEMİZE ÇIKARTMA, GELENEKSEL İSLAMCILARIN KLASİKLEŞMİŞ KENDİLERİNİ KANDIRMA METODUDUR.


Halbuki, islamın tek kaynağı kuran diyenler; Yahudi, provakatör, ajan, ya da mason değildir ama "Gelenekçi dinin insanları dinden soğutması üzerine, insanları doğru kaynaktan beslenmeye yönlendiren, birikimlerini paylaşan aklını kullanan ve gerçekçi, ahireti anlayan ve sonuçlarını akıl ederek kavrayabilen kimselerdir.

DOĞRU OLAN VE DİNİN TEK KAYNAĞI OLAN ALLAH’IN KİTABI KURAN’DIR. HERKESİN FİKİRLERİ DE ANCAK KURAN’A UYDUĞU ÖLÇÜDE DOĞRUDUR. BUNUN DIŞINDA; GELENEĞİN, TAKLİDİN, KELLE SAYISININ VE HURAFELERİN ÖNEMİ YOKTUR. ONLARIN AKILLARA VURDUĞU ZİNCİRLERİ KIRILMALIDIR.

saygılarımla...
aorskaya
 

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
Selamu aleyküm aorskaya kardeş,
benim kafama takıldı, bu ve diğer yazılarınız kendinizemi ait yani kendi düşüncelerinizmi?
Neden sordum; eğer kendi yazılarınız değilse altına isminizi değil alıntı diye not eklemenizi öneririm,
çünkü,böyle konuları başka sitelerden alıp birbaşka sitede kendi yazısı gibi gösteren birçok sahtekarlar gördüm sizinde yazılarınızı araştırdım birçok yerde farklı isim
(nick)lerle açılmış konular gördüm onedenle sordum...

 

aorskaya

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
13 Mart 2013
Mesajlar
33
Tepkime puanı
0
Selamu aleyküm aorskaya kardeş,
benim kafama takıldı, bu ve diğer yazılarınız kendinizemi ait yani kendi düşüncelerinizmi?
Neden sordum; eğer kendi yazılarınız değilse altına isminizi değil alıntı diye not eklemenizi öneririm,
çünkü,böyle konuları başka sitelerden alıp birbaşka sitede kendi yazısı gibi gösteren birçok sahtekarlar gördüm sizinde yazılarınızı araştırdım birçok yerde farklı isim
(nick)lerle açılmış konular gördüm onedenle sordum...


Aleykümselam sevgili kardeşim,

Yazılar bütünüyle bana aittir. Aynı konuları, imansızların siteleri de dahil (o sitelere neden yazdığımı gerekirse başka zaman anlatabilirim) başka forumlarda da yine aynı ismimle yazmışımdır.

Dini konularda genellikle alıntı yapmak adetim değilse de özelde alıntı yaparsam mutlaka kaynak olarak belirtirim.

saygılarımla...
aorskaya
 

Ekrem

Yönetici-Admin
Yönetici
Süper Mod
Üyemiz
Katılım
22 Şubat 2011
Mesajlar
9,111
Tepkime puanı
81
Aleykümselam sevgili kardeşim,

Yazılar bütünüyle bana aittir. Aynı konuları, imansızların siteleri de dahil (o sitelere neden yazdığımı gerekirse başka zaman anlatabilirim) başka forumlarda da yine aynı ismimle yazmışımdır.

Dini konularda genellikle alıntı yapmak adetim değilse de özelde alıntı yaparsam mutlaka kaynak olarak belirtirim.

saygılarımla...
aorskaya
Eyvallah üstad, farklı nicklerle gördüğüm konular demekki sizden (ç)alıntı yapan kişilermişilginç::.
Açıklamanız için teşekkür etmeden önce bir hatırlatma yapmamda fayda var,
şöyleki, Kuran derken sade değilde, Kur'an & Kur'an-ı kerim şeklinde usulüne uygun yazarsanız daha iyi olur kanısındayım.
 

aldemira

Katılımcı Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
3 Mayıs 2012
Mesajlar
41
Tepkime puanı
0
Her bir varlık gibi insan da bir amaçla yaratılmıştır. İnsanı bu yolculukta koruyan en önemli kılavuz da tarıktır, Kurandır.
• 51/56 Ben ins ve cinn herşeyi, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.
• 36/22 "Ben niçin beni yaratana kulluk etmeyeyim? Siz de hep O'na döndürüleceksiniz."
• 39/2 Biz bu Kitabı sana hak ile indirdik; sen dini yalnız Allâh'a halis kılarak O'na kulluk et.
• 21/25 Senden önce hiçbir peygamber göndermedik ki ona: "Benden başka tanrı yoktur, bana kulluk edin!" diye vahyetmiş olmayalım.
• 39/64 De ki: "Allah'tan başkasına kulluk etmemi mi bana emrediyorsunuz ey câhiller?"
• 39/66 Hayır, yalnız Allah'a kulluk et ve şükredenlerden ol.
• 39/17 Tâğût'a kulluk etmekten kaçınan ve Allah'a yönelenlere müjde var. Müjdele kullarımı:
Bu hakikatler Tarık gibi, yıldız gibi insanın önünde durmaktadır. Zira, Rabbi insana,
• 2/38 "Hepiniz oradan inin," dedik, "Yalnız size benden bir hidâyet geldiği zaman, kimler benim hidâyetime uyarsa artık onlara bir korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir,
• 20/123 Dedi ki: "Hepiniz oradan inin, birbirinize düşmansınız. İmdi benden size bir hidâyet geldiği zaman kim benim hidâyetime uyarsa o, sapmaz ve şaği olup/sıkıntıya düşmez."
vaadi uyarınca rehber/Kuran göndermektedir. Bu nedenle sorulacak ve yaptıklarından hayatından hesaba çekilecektir. Öyle ki, görünür, görünmez tüm hali kaydedilmektedir.

Kuran hayatın kullanma klavuzudur.
Yaşam kitabıdır.
İki dünyayı da cennetleştirmenin rehberidir.
Cennetin yol haritasıdır.
Uzaklaştığı cennete kavuşmanın anahtarıdır.
 
Üst Alt