Kitabı okumadan önce?

karagonis9

Yeni Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
12 Nisan 2016
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
Merhaba arkadaşlar. Bugün burada bir düşüncemi dile getirmek ve devamında da yorumlarınızdan aslının nasıl olması gerektiği konusunda çıkarımlar yapmak istiyorum. Kısacası bilgi paylaşımı demek daha doğru olsa gerek.

Kuran'ı Kerim'i daha önce tam olarak okumadım, sadece ilk yirmi sayfasını okudum. Bunu neden böyle yaptığımı anlatacağım ve nasıl olması gerektiği konusunda size danışmak istedim. Kuran'ı Kerim'i okumadan önce insanların neden böyle bir kitabı okumaları gerektiğini bilmeleri gerektiğini düşünüyorum. Öncelikle ben sorularıma en dipten başladım. Yaratılışın anlamını ilmen ve mantıken çözmeye ve belirli sonuçlara ulaşmaya çalıştım. Bu süreçte insanın her şeye gücü yetmediğini ve bildiği her şeyde noksanlıkların hakim olduğunu anladım. Bu nedenle insan bildiğine kesin gözüyle bakmamalı ve sorgulamanın peşini bırakmamalıydı. Yaratılışta her şeyin neden-sonuç ilişkisi içerisinde gerçekleştiğini ve insanların da yeryüzünde bulunmasının bir nedeni olması gerektiği kanısına vardım. Sonuçta büyük bir yaratıcının varlığına ve yaratılışın test esasına ulaştım. Nitekim dediğim gibi, insanların her bildiğinde noksanlıkların olduğunu ve onların teste tabî tutulması için mutlak doğruların bildirilmesi gerektiğini anladım. Ve bunu anladığımda da aklıma Kuran'ı Kerim geldi. Daha önceden de Kuran'ı Kerim'in ne kadar özlü bilgiler içerdiğini ve ilime ters düşmediğine de şahit olmuştum. Nitekim bu mutlak bilgiler, evrenin esası olan ilimle ters düşmemeli, ilmin kendisi, yani bizzat hakikat olmalı idiler. Bu nedenle Kuran'ı Kerim'i okumaya karar verdim. Ama ne yazık ki üniversite sınavlarına hazırlandığım için pek vakit bulamadım. Nasip olursa sınavdan sonraya kaldı. Ama sonuç olarak belli bir felsefi analiz sonucunda yaratılışın ve evrenin mantıkî çözümlemesini yapıp bu aşamaya geldim. Eğer insanlar neyin nasıl olması gerektiğini başlangıcında ön yargılarından kurtulmuş bir şekilde, objektifel olarak düşünselerdi hakikate anlamayacakları kısım haricinde ulaşabileceklerini düşünüyorum. Sadece kitabın varlığının gerekliliğini değil, bir çok hususta belli kanılara ulaştım. Nitekim bunlar yanlış olabilir ve farklı bir tez gördüğüm anda ön yargısallık yapmaksızın sorguluyor ve doğruyu anlamaya koyuluyorum.

Şimdi sorum şudur, bu yaptıklarımın doğruya ulaşmak için yapılması gerekenlerden biri olması gerekmez midir? Karşıtını düşündüğümüz taktirde, evrenin ve yaratılışın ilkelerini sorgulamayan kişi batıla da gönülden inanabilirdi. İlim nedir diye sorar iseniz, ilim sadece Hak'kı bulmayı kolaylaştırandır. İlmin aslı kitabın kendisidir. İlim din, din de ilimdir. Ama insanların ilme tam anlamıyla muktedir değildir haşâ. Bu nedenle yanlışlıklar, bilhassa noksanlıkları kaçınılmazdır. Yaptığımda bir yanlışlık var mıdır? Bu konu üzerindeki önerileriniz nelerdir bilmek isterim. Dinleyenlere kalben bir teşekkür borcum vardır. Bu konu üzerindeki her yorumunuz beni kaygıdan uzaklaştırıp, sonuca ulaştırır gibi hissederim. Oysa ki gerçek, hiçbir insanın mutlak olanı bilemeyeceği ve anlayamayacağıdır. Mutlak olana ulaşmaktaki bi çarem beni kaygı ile doldursa da doğru olanın sormayı elden bırakmamak olduğunu her zaman düşünmüşümdür.
 
Üst Alt