Keçiboynuzu (Harnup)

hüzün

Çalışkan Kardeşimiz
Üyemiz
Katılım
27 Şubat 2011
Mesajlar
413
Tepkime puanı
6
Keçiboynuzu (Harnup)

Keçiboynuzu, insanlığın korkulu rüyası akciğer kanserini %90 oranında önleme gücüne sahiptir.
Özellikle sigara içen insanlarda akciğer kanserine yakalanma riskinin ne kadar yüksek olduğu, bu konuyla ilgili hemen her klinik deneyde ortaya konmaktadır.
Değerli okuyucu, bir insanın kendi kendine (sağlığı açısından) verebileceği en büyük zarar; sigara içmesidir.
Unutmayınız ki, sigara içmek sadece akciğer kanserine yakalanma riskini artırmıyor, genel olarak insan sağlığını olumsuz etkileyen zararlı bir alışkanlıktır.
Keçiboynuzu akciğer kanserini önleyen mükemmel bir meyvedir.
Ancak, akciğer kanserine yakalanmış olanlar için tedavi etme gücü çok zayıftır.
Ancak bir bitkinin hastalığı önleyici özelliği ile hastalığı tedavi etme özellikleri birbirlerinden farklı şeylerdir.
İşte keçiboynuzunun akciğer kanserini tedavi etmekteki gücünü artırıcı farklı etkin maddeler içeren ikinci bir bitkiye ihtiyaç vardır.
Bu ikinci takviye bitki kırmızı turptur.
Keçiboynuzunda kolestrol bulunmaması ayrı bir avantajdır.
Kaffein ve theobromine içermediği içinde tansiyon problemi olanların rahatlıkla kullanabilecekleri bir bitkidir.
Fosfor ve kalsiyum bakımından zengindir.
Bu nedenle osteoporoz rahatsızlığı olanlara kalsiyum ihtiyaçlarının karşılanmasında çok iyi bir destekleyicidir.

Keçiboynuzun faydaları nelerdir

Keçiboynuzu yani Harnup (Ceratonia Silikua) baklagiller’dendir.

Keçiboynuzu; A, B ve E vitaminleri içerir.

Keçiboynuzu; içerdiği yağ oranı çok düşüktür.

Keçiboynuzu; çok besleyicidir.

Keçiboynuzu; gallik asit içeriği ile çok önemlidir.

Keçiboynuzu; karaciğeri yükten arındırır.

Keçiboynuzu; kansere karşı yarar sağlar.

Keçiboynuzu; antioksidan özelliği önemlidir.

Keçiboynuzu; alerjik kişilerde kakaonun yerine kullanılması çok yararlı olur.

Keçiboynuzu; Çinko, Fosfor ve Kalsiyumdan zengindir.

Keçiboynuzu; sütün 3 katı kalsiyum içerir.

Keçiboynuzu; ağır metale, radyasyona, radyoaktif maddeye maruz olanlara yararlıdır.

Keçiboynuzu; bedenden ağır metallerin ve radyasyonun atılmasını hızlandırır.

Keçiboynuzu; alerjilerde, alerjik bronşitlerde, nefes darlığında ve alerjik üst solunum yolları hastalıklarında yararlıdır.

Keçiboynuzu; akciğer kanserinde faydalıdır.

Keçiboynuzu; ishallerde yararlıdır.

Keçiboynuzu; iktidarsızlığa iyi gelir.

Keçiboynuzu; sperm canlılığını ve hareketli sperm sayısını artırır.

Keçiboynuzu; yenir, çayı yapılır, tozu kullanılır, pekmezi kullanılır.

Keçiboynuzu çayı; 7 tanesi 2 su bardağı kaynar suya kırarak atılır, 15 dakika kısık ateşte demlenir, 10 dakika dinlendirilir, süzülerek içilir.

Lokman Hekim, günlerden birinde Anadolu'nun güneyindeki insanların dertleriyle ilgilenmek üzere yola çıkar. Toros Dağları'ndan aşağıya inip Akdeniz'e doğru ilerlerken limon ağaçlarını görür. Orada yaşayan insanların daha sağlıklı olabileceğini düşünerek ilerlerken yolunun sağının solunun keçiboynuzu ağaçlarıyla örtülü olduğunu görür. Orada durup yanındakilere "Buranın insanlarının bana ihtiyacı olmaz." deyip geri döner.

Prof.Dr. Aydın Akkaya konuyu şöyle açıklıyor:

"Keçiboynuzu çekirdeği, doğada ağırlığı değişmeyen bir tohumdur. Bütün tohumlu bitkilerden yalnız keçiboynuzu uzun süre suda bekletildikten sonra filiz verebilir. Bu hem çok kuruduğu ve meyvesinden çıktıktan sonra son ve sabit ağırlığını aldığı için, hem de içine su alma olasılığı çok az ve çok uzun zamana bağlı olduğu içindir. Bu nedenle Araplar, Selçuklular ve Osmanlılar döneminde ağırlık ölçüsü olarak kullanılmıştır. Dört tanesi bir dirhem eder. Dirhem, değişmekle birlikte 3 gr. ağırlığı temsil etmektedir. Satıcı iki dirhemlik (8 çekirdek) bir şey satarken lütfedip 1 çekirdek fazla tartarsa bu, malı alanın itibarını gösterir. Olağandan fazla giyinen, süslenen vb. kişilere iki dirhem bir çekirdek denmesi bundan kaynaklanmaktadır."
 
Üst Alt