Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Ana sayfa
Forumlar
BÖLGELERİMİZ VE ŞEHİRLERİMİZ
Bölgeler ve Şehirler
Doğu Anadolu Bölgesi
Kars
Kars kültürü.
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Elifgül" data-source="post: 23696" data-attributes="member: 1043"><p style="text-align: center"><u><strong><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 18px">KÜLTÜR</span></span></strong></u></p><p><strong><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 15px">Geleneksel Halk Müziği & Ağıtlar </span></span></strong></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Kars ve yöresi, buraya yerleşen değişik etnik topluluklar nedeniyle halk müziği ve oyunları yönünden zengindir. Bar yöresidir ki, yerli halk yanında Azeriler ve Türkmenler de bar oynar. Köylerde ise seyirlik oyunlar yaygındır.</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Halk müziği</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image121.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />Kars, türküleri ve oyun havalarının ezgi yapısı ve ritim özellikleriyle çok renkli yörelerdendir. En önemli özelliği de aşıklık geleneğini yaşatan tek il olmasıdır.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Kars'ta iki resmi derleme yapılmıştır. İlki 1950'de Ankara Devlet Konservatuarca gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmaya Muzaffer Sarısözen, Halil Bedii Yönetken ve Rıza Yetişen katılmıştır. 1973'te TRT'nin yaptığı ikinci derlemeyi Nida Tüfekçi , Muzaffer Yönden, Zihni Devcin gerçekleştirmiştir. Derleme aşıklık geleneği, atışma örnekleri ve davul, zurna havalarını içermektedir. Ayrıca Latifşah, Ani, Alparslan, Emrah, Köroğlu gibi müzikli halk hikayeleri, açık makamları da kayda alınmıştır.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Yurdun çeşitli kesimlerinde genellikle hava, gayda, ağız, ayak gibi sözcükler makam yerine kullanılmaktadır. Kars'ta ise ezgisel yapıya makam denilmektedir. Araştırmalarda ayrı ayrı adlandırılan makamların, çoğunun ayrı dizede olduğu, ancak ritim, tavır ve ağız değişikliklerine göre adlar aldıkları, görülmüştür. Bu makamlardan bir bölümü şöyledir: Yerli divanisi, Osmanlı divanisi, Merke divanisi, Çıldır divanisi, Yürük divanisi, Çiğali, Tecnis, Çıldır güzellemesi, Şüregel güzelemesi, Yürük güzelemesi, Haşdımah, Yanık Kerem, Keremi, Kesik Kerem, Guba Kerem, Bala Mehmet, Çoban Kare, Gevheri, Zübeyde, Züverek, Dademi, Şikeste, Garibi, Karam, Güriçistan, Gazeli, Sultani, Sahal, Kollu, Seyyad, Hicram, Kars barı, Mansuri, Emrahi, Sümmani, Yürük Türkmeni, Derbeder, Osmanlı bozuğu, Keşir Oğlu, Yıldızeli, Gereyli, Civan Öldüren, Çukurova, Köroğlu, Gülbeyi, Meşdi Rüstem, Şarabani, Bizim Elli, Muhanimce.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Yörede aşık makamlarıyla söylenenler dışında, bilinip söylenenler şunlardır: Yallı havaları (nanay), gelin-güvey türküleri, kına havalan, harman-hasat türküleri, ağıtlar, öğütler, Köroğlu, Sümmani, Şenlik, Hasta Hasan, Emrah gibi ozanların deyişleri, cirit, güreş havaları, kahramanlık türküleri, göç türküleri, semahlar, dağ havaları, Azeri ezgilerinin tümü de (oyun havası, bayatı, mahnı) ilgiyle çalınıp, söylenir.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Yörenin ünlü türküleri Saraydan İndi Yeridi, Mert Dayanır Namert Kaçar, Gönül İster Gülün Konmasını, Başına Döndüğüm Kurban Olduğum, Beyim Gözün Aydın Olsun, Bu Gelen Nahir mıdır, Bayırda Gezen Bacılar, Yaylasından inmişler. Tanyeri Atanda Şafak Şokende , Derdi Danıştınsa Hangi Lokmana, Kiziroğlu (Bir Hışımla Geldi Geçti), Uca Dağların Başında, Bulguru Kaynatırlar, Ardahan'ın Yollarında, Can Maral Can, Kemanımın Telleri, Ay Gara Gaş, Amman Avcı, Kars'a Giderim Kars'a, Al Lala, Dağdan Kestim Dirgenlik, Ayrı Düşeli Senden, Yavrum Evlatlarım, Bağa Girdim Üzüme, Yaylalarda Üç Atım Var, Olam Boyun Kurbanı yörede derlenen ünlü türkülerdir.</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Ağıtlar</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Sınır kenti olarak pek çok savaşa sahne olmuş ve bir çok acı yaşamış olan Kars'ta ağıt yakma geleneği yaygındır. </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Birinci Dünya Savaşı'nda Sarıkamış'ta şehit olanlar için yakılan ağıtlardan biri şöyledir</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image122.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Zalim felek sana nettim neyledim </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Bardız-Dere halin yanıp söyledim </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Düşman kılıçları çalha çaldadır </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Kimse yol öğretmez, eyce yaldadır</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Bu Otuz Harbi'ne can mı dayana </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Dağıldı herbiri gitti bir yana </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Nice nevcivanlar bölendi kana </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Yitirdiler bilmem hangi çöldedir.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Soğanır'da nice alaylar dondu </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Nice bin hanenin ocağı söndü </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Pervane olup Kars uğruna yandı </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Gine derler zulmün çoğu daldadır.</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Halk Müziği Araçları</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Yöre halk sazları yönünden de çeşitlilik gösterir. Aşıklar genellikle meydan sazı (divan sazı) çalarlar. Bu sazlarda tel sayısı altı ile dokuz arasında değişir. Derleme gezilerinde başka yörede rastlanmayan tel dizimi saptanmıştır. Altta iki tel, ortada dört tel, üstte iki telden oluşan bu dizimin akordu da değişiktir. Birinci tel 'la', orta telin biri 'la', ikisi 're', dördüncüsü 'sol', üst teli 'sol' sesi verecek şekilde düzenlenmiştir. Bağlama ailesinin tüm sazları tezeneli ve tezenesiz çalınır.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Tar, Azeri türkülerinde çalınır ve tel anlamındadır. İkili üç dizi telden oluşur. Teller, 'la-mi-la' ya da 'do-sol-do' aralıklarıyla düzenlenir. Turların kimilerinde bum teli ve uyum teli vardır. Bağa ve boynuzdan yapılan mızrapla çalınır. Üflemeli sazlardan zurna, dilli ve dilsiz kaval, zil zurna (cura zurna) denilen küçük boy zurna¬lar, mey ve balaban da yaygındır. Yaylı sazlardan Azeri kemane dört tellidir. Ana¬dolu'nun öbür yörelerindeki kemanelerden çok büyüktür ve dizde çalınır. Vurmalı sazlardan davul, zilli salkıma, tef, koltuk, davul, kasnak içine küçük demir halkalar çakılmış değişik tefler, kaşık, zil, tongurdak başlıca sazlardır.</span></span></p><p><strong><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 15px">El Sanatları </span></span></strong></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Halı, Kilim ve Benzeri Dokumalar</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image123.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Her sanat eseri onun hammaddesinin en bol bulunduğu yerde üretilir. Halı, kilim ve benzeri dokumalar da bu kaidenin dışında değildir. Bir hayvancılık bölgesi olan, koyun yetiştirilen Kars ve çevresinde de, bu kaideye uygun olarak, yıllar boyu halı, kilim, çerim, zili, sumak ve çiği kilimi gibi çeşitli kirkitli (dokuma tarağı ile sıkıştırılan) dokumalar yapılmıştır.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Arkeolojik ve tarihî vesikalara göre dünyanın en eski <img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image124.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">kavimlerinden olan Türkler, halı, kilim ve benzeri dokumalarında mucitlerdir. Düğümlü halının vatanı Halı Türkistan'dır. Araştırmalar burada yaşayan kavimlerin, hayvanlarından elde ettikleri yünlerle, hayvan postunu taklit ederek, sunî post elde ettiklerini ortaya koymuştur. İşte bu sunî post görünüşündeki dokuma ile, halının en iptidaî şekli orlaya çıkmış ve bu dokuma halının öncüsü olmuştur.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image125.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />Bu sunî post ilk defa çul dokuma üzerine saçak yönleri düğümlemek suretiyle elde edilmiş; bu dokuma giderek çeşitli aşamalar geçirmiş, saçak yün yerine eğrilip bükülmüş iplik kullanılarak, hah meydana gelmiştir. Halının ilkel örneği olan suni post görünüşündeki dokumanın ortaya konuluşundan bu yana yüzyıllar geçmesine rağmen, bu dokumanın benzerini ve gelişme safhalarını gösteren örneklerini günümüzde de görmek mümkündür. Bu dokumaya Kars'ta genellikle "geve" denilmekte iken Azerbaycan ve Kağızman'da "hırsek" denilmekledir. Hu dokuma da aynen halı gibi dokunur. Aradaki fark "geve" de tüylü yüzey için boyanmış ve boyanmamış saçak yün, "hah"da ise eğrilip bükülmüş yün iplik kullanılır. Bu dokuma, düğümlü halının yani Türk halıcılığının öncülüğünü temsil eden bir örnek olarak çok önemlidir.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Vaktiyle Kars'ın özellikle kırsal kesiminde, yaylakçı ve yerleşik hayatla devamlı dokunmuş olan bu dokumaya "geve" denilmesinin yanında Kars'la ayrıca bütük halılara da "geve" denilmektedir.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Önceleri pek çok dokunmuş olmasına rağmen ne yazık ki bugün ancak eskiden dokunmuş olanlara ender olarak evlerde veya hah dükkanlarında rastlanmaktadır. Bu tür dokumalar artık yapılmamaktadır.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image126.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />Kars'la gevenin yanısıra, dokuma teknikleri ve görüşleri birbirinden çok farklı olan; zili, sumak, kilim, cecim, ve çeşitlen ile çiği kilimi gibi kirkitli dokumaların hemen hepsi dokunmuştur.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Kars'la çok değişik ve geometrik desenli (Resim 3), çeşitli kilimler dokunmuş, kilimler üzerine ayetler yazılmış, ayrıca kilimler ve halılar üzerinde Göktürk harfleri ve eski Türk damgaları işlenmiştir (Resim 4). Vaktiyle Sarıkamış'a bağlı olan Bardız Nahiyesinde kufi yazılı tarihi belge niteliğinde kilimler dokunmuştur. Bunlardan biride Enver Paşa'ya hediye edilmek üzere dokunmuş ve bugün Ankara Etnografya Müzesinde bulunan kûfi yazılı Bardız kilimidir. Kilimde 1914- 1918 yılları arasındaki tarihi olaylar, kûfi yazılarla yazılmıştır. Çok ince bir sanat eseri olan bu kilimin ortasında 12 mısralık bir kahramanlık şiiri yazılıdır (Resim 5).</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image127.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Kilimin ortasındaki dikdörtgen içindeki şiir şu şekildedir:</span></span></p><p> </p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Yine çıktı asumana nâm (ü) şanı Türklerin;</span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Titredi düştü lerze can evine düşmenin,</span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Kılıcımız Oğuzidir, yetiştir murada,</span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Binler yaşasun sevgülü Hakan'ı Türklerin.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Vatanın mübarek uzvu Kars, (Ardahan), </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Battım El uzadup mâderi'ne kılmakta hücum, </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Kahramanlar yolu açtı, Türkistan'a gidelim, </span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Yaşasun şeci ordu, merdâneleri Türklerin.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Bugün güzel Bayram içre, Âlem-i İslâmiyan</span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Terennümde ruhlarımız, Millet oldu kâmbiyâh</span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Düşmenimiz melûl (mahzun) cümle dostlar şâdüman</span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Yaşasun muhterem vüzerası, vükelâsı Türklerin</span></span></p><p> </p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Çiği kilimi</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image128.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />Bu dokumaya her ne kadar "Çiği kilimi" denilirse de dokuma tekniği kilimden çok farklı, üstten almalı bir dokumadır. Zili gibi dokunur. Ancak, kilim tekniği ve çiği tekniği aynı yaygı üzerinde alternatif olarak yer alır. Bugün artık dokunmayan, örneklerini bile görmek mümkün olmayan ender bir dokumadır. Bu dokumanın bir örneği Kars Merkez Camiinde bulunmaktadır. Eşine ender rastlanan bu dokumanın saçakları 30 - 35 cm uzunluğundadır.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Bu dokumanın önemi, artık dokunmayan, örnekleri bulunmayan bir <img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image129.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />dokuma olmasının yanı sıra, adını, bazı oymakları Anadolu'ya gelip yerleşmiş bulunan en eski Türk Uruğundan (boyundan) almış olmasıdır. Bu da dokumanın, ezelden beri bir Türk dokuması olduğunun delilidir. Çünkü Çik / Çigil / Çiğil milattan önceler yüzyıllara uzanan Saka yada (İskitlerin) (Skyth / Çikit) öncüleri sayılan ve sonraları, Göktürk ve Karahanlılar da devlet idaresinde önemli yeri olan, en eski ve en kalabalık bir Türk kavminin adıdır.</span></span></p><p> </p><p> </p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Çözgüyüzlü Cecim</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">literatürde tanıtılmadan kaybolan dokümanınızdan birisidir. Yakın zamana kadar Kars'ta ve çevresinde dokunmuş olan bu dokuma da bugün artık dokunmaz olmuştur. Dokunuşu oldukça zor olan bu dokumanın örneklerinden at çulu, heybe ve kolanlar ile yaygılar görülmüştür (Çözgüyüzlü dokumanın da teknikleri farklı bir kaç çeşidi vardır.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Sumak denilen türün dokunuşu oldukça oyalayıcı olup ve o nispette zarif, güzel ve gösterişlidir. Bu dokuma oldukça zor ve oyalayıcı olduğundan, genelde kız çeyizi için dokunurdu ve her kızın çeyizinde bu dokumadan yapılmış yaygnını yanı sıra, bir kaç farmaş ve sedir yastıkları bulunurdu. Biçilerek</span></span></p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image130.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">sandık biçimini alan farmaş, kız gelin giderken içine çeyizin konulması, sonra içinde misafir yorgan ve yaşlıklarının korunmasında kullanılır, aynı zaman da beşik olarak da kullanılırdı. Ayrıca sıra sıra ve üst üste dizilen, çeşitli örneklerde dokunmuş farmaşlar ve nakışlı çuvallar evi süslerdi. Maalesef bu sanal eserleri de artık dokunmaz olmuş,eskiden dokunanlar da hep yurt dışına gitmiştir.</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image131.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Bu sebeple bugün örneklerini bile bulmak hemen hemen imkansız görünmektedir.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Sumakların da farklı tekniklerle dokunan, görünüşleri de ayrı olan çeşitleri vardır (Resim 12 ve 13). Kars Müzesinden farklı bir teknikle dokunmuş al çulları görülmüştür (Resim 11). Örneğin, literatürde "balıksırtı" denilen teknik Kars Çevresinde kayık veya zencir olarak adlandırılır.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Kars halıları ve Kars halıcığı</span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image132.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Kars halıları çok eski tarihlerden itibaren ün salmıştır. </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image133.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Daha önceki yıllarda Kars halıları, orijinal desenleri ile yurt dışına ve özellikle Almanya'ya ihraç ediliyor ve bu desenler nerede görülürse görülsün "Kars Halısı" olarak tanınıyordu. Kars halısı olarak bilinen halılardan bîr grubu, köylere ve halk arasında "ejderha" desenli olarak adlandırılıyordu Bunlar genelde, sekizgen göllü / madalyonlu halılarda. Sekizgen içindeki örneği ejderha kafasına benzettikleri için "ejderha gollü halı" demişlerdir (Resim 14 - 15). Bu halılara sekizgenlerin çevresindeki kıvrımlı desenlerden dolayı "kuyrum-lu" diyenler de vardır.</span></span></p><p> </p><p> </p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Bu halıların benzerleri yabancı literatürde de yer almıştır. Örneğin Gans RUEDIN'in <img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image134.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></span></span> </p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px">Cavcasian Caurpets, (Ne.w York 1968) adlı eserinde, Kars halıları ile çok yakın benzerlik gösteren ve Lorı Pambak halısı olarak belirttiği bir halı bulunmaktadır. Üzerinde "1944, Kerimoğlu Rahim" yazılıdır RUEDIN'ın Lorı- Pampak Halısı olarak belirttiği bu halıların Kars halısı ile benzerliği veya aynı oluşu doğaldır. Çünkü her iki bölgede de (Yukarı Kür - Çoruh Koylarında ve Kars'ta) aynı kökten gelen Borçalı Karapapaklar (Terekemeler) yaşamaktadır. Kerimoj "Azerbaycan halıları, Bakü, 1983, I.evha 77" eserinde benzer halıyı Kazak grubundan Borçalı halı olarak belirtmişi ir (Resim 17). Resim 14-17'ye bakınız).</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Diğer bir tür Kars halısı da, (Resim 18 ve 19'da) göülen halı örnekleridir. Yıllardır köy ve kasabalarımızda yapılmış olan ve Kars halısı olarak bilinen bu halı grubu 1978 - 1984 yıllarında İstanbul'dan gelen bir ihracat firmasının etkisiyle Kilise halı olarak empoze edilmiş ve adı değiştirilmiştir. Maalesef milli kültürümüzü unutturmak ve daha başka emeller peşinde olanların bu saptırması, halı dokuyanlarca da benimsenmiş ve eski Kars halıları bu adla anılmaya başlanmıştır. Jon THOMPSON "Magic Carpels, Cambridgeshire, 1983, s.115" adlı eserinde bulunan halının "Sevan" deseni olarak bilindiğini ayrıca bu desenin, Kazakistan ve Eski Türk halılarında da buluduğunu, belirtmektedir . RUEDİN (Caucasian Carpets, New York, 1986) eserinde bu grup halıları Sevan Kazak halısı olarak tanıtmıştır. BugünErmenistan sınırları içerisinde yer alan Sevan, aslında Gökçegöl'ün Ermenice adıdır. </span></span></p><p><span style="font-family: 'Verdana'"><span style="font-size: 10px"><img src="https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image135.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />Vaktiyle,Borçalı-Kazak boylarından Karapapaklar'ın yaşadığı bu bölgede ve Kars'ta, aynı kavim yaşadığına göre, her iki tarafta da eş değerde modellerin işlenmesi de, tok tabidir (Resim 18-19-21-22). Latif Kerimov "Azerbaycan Halıları, Bakü, 1983, cilt III. R.76" eserinde bu grup halıları objektif görünüşü ile Bortalı Kazak grubu halısı olarak tanıtmıştır.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Kars'ta tipik Kars Halıları olarak bilinen örneklerin yanı sıra, geometrik desenli halılar da dokunmuştur.</span></span></p><p> </p><p><span style="font-size: 10px"><span style="font-family: 'Verdana'">Buraya kadar yaptığımız açıklamalardan da anlaşıldığı üzere Kars'ta Türk halıcılığının öncüsü dediğimiz "Geve"den, ince ve zor bir dokuma olan "Sumak" dokumaya kadar, kirkitli dokumaların her çeşidi yapılmıştır. Özel Kars halısı olarak bilinen örnekler yakın zamana kadar köylerimizde çok sayıda dokunuyor ve evlerde sık sık rastlanıyordu. Bu halılar iplik hazırlanışından, dokumaya kadar her yönü ile bu bölgenin ürünü ve kadınlarımızın el becerileri ile yapılıyordu. Fakat, ne yazık ki, köylerimizde artık bu dokumalar dokunmaz olmuş; dokunsa bile adı değiştirilmiştir. Yukarıda belirtildiği gibi bir grup Kars halısı, "kilise halı olarak tanıtılmış, ayrıca bir grup halıya da "Adler halısı" adı takılmıştır. Bu çok hatalı ve yabancılar eliyle milli kültürümüzü ve dokuma sanatımızı yozlaştırırı bir tutumdur.bu grup halıları objektif görünüşü ile Bortalı Kazak grubu halısı olarak tanıtmıştır. </span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Elifgül, post: 23696, member: 1043"] [CENTER][U][B][FONT=Verdana][SIZE=5]KÜLTÜR[/SIZE][/FONT][/B][/U][/CENTER] [B][FONT=Verdana][SIZE=4]Geleneksel Halk Müziği & Ağıtlar [/SIZE][/FONT][/B] [FONT=Verdana][SIZE=2]Kars ve yöresi, buraya yerleşen değişik etnik topluluklar nedeniyle halk müziği ve oyunları yönünden zengindir. Bar yöresidir ki, yerli halk yanında Azeriler ve Türkmenler de bar oynar. Köylerde ise seyirlik oyunlar yaygındır.[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Halk müziği[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image121.gif[/IMG]Kars, türküleri ve oyun havalarının ezgi yapısı ve ritim özellikleriyle çok renkli yörelerdendir. En önemli özelliği de aşıklık geleneğini yaşatan tek il olmasıdır.[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Kars'ta iki resmi derleme yapılmıştır. İlki 1950'de Ankara Devlet Konservatuarca gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmaya Muzaffer Sarısözen, Halil Bedii Yönetken ve Rıza Yetişen katılmıştır. 1973'te TRT'nin yaptığı ikinci derlemeyi Nida Tüfekçi , Muzaffer Yönden, Zihni Devcin gerçekleştirmiştir. Derleme aşıklık geleneği, atışma örnekleri ve davul, zurna havalarını içermektedir. Ayrıca Latifşah, Ani, Alparslan, Emrah, Köroğlu gibi müzikli halk hikayeleri, açık makamları da kayda alınmıştır.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Yurdun çeşitli kesimlerinde genellikle hava, gayda, ağız, ayak gibi sözcükler makam yerine kullanılmaktadır. Kars'ta ise ezgisel yapıya makam denilmektedir. Araştırmalarda ayrı ayrı adlandırılan makamların, çoğunun ayrı dizede olduğu, ancak ritim, tavır ve ağız değişikliklerine göre adlar aldıkları, görülmüştür. Bu makamlardan bir bölümü şöyledir: Yerli divanisi, Osmanlı divanisi, Merke divanisi, Çıldır divanisi, Yürük divanisi, Çiğali, Tecnis, Çıldır güzellemesi, Şüregel güzelemesi, Yürük güzelemesi, Haşdımah, Yanık Kerem, Keremi, Kesik Kerem, Guba Kerem, Bala Mehmet, Çoban Kare, Gevheri, Zübeyde, Züverek, Dademi, Şikeste, Garibi, Karam, Güriçistan, Gazeli, Sultani, Sahal, Kollu, Seyyad, Hicram, Kars barı, Mansuri, Emrahi, Sümmani, Yürük Türkmeni, Derbeder, Osmanlı bozuğu, Keşir Oğlu, Yıldızeli, Gereyli, Civan Öldüren, Çukurova, Köroğlu, Gülbeyi, Meşdi Rüstem, Şarabani, Bizim Elli, Muhanimce.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Yörede aşık makamlarıyla söylenenler dışında, bilinip söylenenler şunlardır: Yallı havaları (nanay), gelin-güvey türküleri, kına havalan, harman-hasat türküleri, ağıtlar, öğütler, Köroğlu, Sümmani, Şenlik, Hasta Hasan, Emrah gibi ozanların deyişleri, cirit, güreş havaları, kahramanlık türküleri, göç türküleri, semahlar, dağ havaları, Azeri ezgilerinin tümü de (oyun havası, bayatı, mahnı) ilgiyle çalınıp, söylenir.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Yörenin ünlü türküleri Saraydan İndi Yeridi, Mert Dayanır Namert Kaçar, Gönül İster Gülün Konmasını, Başına Döndüğüm Kurban Olduğum, Beyim Gözün Aydın Olsun, Bu Gelen Nahir mıdır, Bayırda Gezen Bacılar, Yaylasından inmişler. Tanyeri Atanda Şafak Şokende , Derdi Danıştınsa Hangi Lokmana, Kiziroğlu (Bir Hışımla Geldi Geçti), Uca Dağların Başında, Bulguru Kaynatırlar, Ardahan'ın Yollarında, Can Maral Can, Kemanımın Telleri, Ay Gara Gaş, Amman Avcı, Kars'a Giderim Kars'a, Al Lala, Dağdan Kestim Dirgenlik, Ayrı Düşeli Senden, Yavrum Evlatlarım, Bağa Girdim Üzüme, Yaylalarda Üç Atım Var, Olam Boyun Kurbanı yörede derlenen ünlü türkülerdir.[/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2]Ağıtlar[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Sınır kenti olarak pek çok savaşa sahne olmuş ve bir çok acı yaşamış olan Kars'ta ağıt yakma geleneği yaygındır. [/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Birinci Dünya Savaşı'nda Sarıkamış'ta şehit olanlar için yakılan ağıtlardan biri şöyledir[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image122.gif[/IMG][/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Zalim felek sana nettim neyledim [/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Bardız-Dere halin yanıp söyledim [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Düşman kılıçları çalha çaldadır [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Kimse yol öğretmez, eyce yaldadır[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Bu Otuz Harbi'ne can mı dayana [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Dağıldı herbiri gitti bir yana [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Nice nevcivanlar bölendi kana [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Yitirdiler bilmem hangi çöldedir.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Soğanır'da nice alaylar dondu [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Nice bin hanenin ocağı söndü [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Pervane olup Kars uğruna yandı [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Gine derler zulmün çoğu daldadır.[/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2]Halk Müziği Araçları[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Yöre halk sazları yönünden de çeşitlilik gösterir. Aşıklar genellikle meydan sazı (divan sazı) çalarlar. Bu sazlarda tel sayısı altı ile dokuz arasında değişir. Derleme gezilerinde başka yörede rastlanmayan tel dizimi saptanmıştır. Altta iki tel, ortada dört tel, üstte iki telden oluşan bu dizimin akordu da değişiktir. Birinci tel 'la', orta telin biri 'la', ikisi 're', dördüncüsü 'sol', üst teli 'sol' sesi verecek şekilde düzenlenmiştir. Bağlama ailesinin tüm sazları tezeneli ve tezenesiz çalınır.[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Tar, Azeri türkülerinde çalınır ve tel anlamındadır. İkili üç dizi telden oluşur. Teller, 'la-mi-la' ya da 'do-sol-do' aralıklarıyla düzenlenir. Turların kimilerinde bum teli ve uyum teli vardır. Bağa ve boynuzdan yapılan mızrapla çalınır. Üflemeli sazlardan zurna, dilli ve dilsiz kaval, zil zurna (cura zurna) denilen küçük boy zurna¬lar, mey ve balaban da yaygındır. Yaylı sazlardan Azeri kemane dört tellidir. Ana¬dolu'nun öbür yörelerindeki kemanelerden çok büyüktür ve dizde çalınır. Vurmalı sazlardan davul, zilli salkıma, tef, koltuk, davul, kasnak içine küçük demir halkalar çakılmış değişik tefler, kaşık, zil, tongurdak başlıca sazlardır.[/FONT][/SIZE] [B][FONT=Verdana][SIZE=4]El Sanatları [/SIZE][/FONT][/B] [FONT=Verdana][SIZE=2]Halı, Kilim ve Benzeri Dokumalar[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image123.gif[/IMG][/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Her sanat eseri onun hammaddesinin en bol bulunduğu yerde üretilir. Halı, kilim ve benzeri dokumalar da bu kaidenin dışında değildir. Bir hayvancılık bölgesi olan, koyun yetiştirilen Kars ve çevresinde de, bu kaideye uygun olarak, yıllar boyu halı, kilim, çerim, zili, sumak ve çiği kilimi gibi çeşitli kirkitli (dokuma tarağı ile sıkıştırılan) dokumalar yapılmıştır.[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Arkeolojik ve tarihî vesikalara göre dünyanın en eski [IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image124.gif[/IMG][/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2]kavimlerinden olan Türkler, halı, kilim ve benzeri dokumalarında mucitlerdir. Düğümlü halının vatanı Halı Türkistan'dır. Araştırmalar burada yaşayan kavimlerin, hayvanlarından elde ettikleri yünlerle, hayvan postunu taklit ederek, sunî post elde ettiklerini ortaya koymuştur. İşte bu sunî post görünüşündeki dokuma ile, halının en iptidaî şekli orlaya çıkmış ve bu dokuma halının öncüsü olmuştur.[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image125.gif[/IMG]Bu sunî post ilk defa çul dokuma üzerine saçak yönleri düğümlemek suretiyle elde edilmiş; bu dokuma giderek çeşitli aşamalar geçirmiş, saçak yün yerine eğrilip bükülmüş iplik kullanılarak, hah meydana gelmiştir. Halının ilkel örneği olan suni post görünüşündeki dokumanın ortaya konuluşundan bu yana yüzyıllar geçmesine rağmen, bu dokumanın benzerini ve gelişme safhalarını gösteren örneklerini günümüzde de görmek mümkündür. Bu dokumaya Kars'ta genellikle "geve" denilmekte iken Azerbaycan ve Kağızman'da "hırsek" denilmekledir. Hu dokuma da aynen halı gibi dokunur. Aradaki fark "geve" de tüylü yüzey için boyanmış ve boyanmamış saçak yün, "hah"da ise eğrilip bükülmüş yün iplik kullanılır. Bu dokuma, düğümlü halının yani Türk halıcılığının öncülüğünü temsil eden bir örnek olarak çok önemlidir.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Vaktiyle Kars'ın özellikle kırsal kesiminde, yaylakçı ve yerleşik hayatla devamlı dokunmuş olan bu dokumaya "geve" denilmesinin yanında Kars'la ayrıca bütük halılara da "geve" denilmektedir.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Önceleri pek çok dokunmuş olmasına rağmen ne yazık ki bugün ancak eskiden dokunmuş olanlara ender olarak evlerde veya hah dükkanlarında rastlanmaktadır. Bu tür dokumalar artık yapılmamaktadır.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image126.gif[/IMG]Kars'la gevenin yanısıra, dokuma teknikleri ve görüşleri birbirinden çok farklı olan; zili, sumak, kilim, cecim, ve çeşitlen ile çiği kilimi gibi kirkitli dokumaların hemen hepsi dokunmuştur.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Kars'la çok değişik ve geometrik desenli (Resim 3), çeşitli kilimler dokunmuş, kilimler üzerine ayetler yazılmış, ayrıca kilimler ve halılar üzerinde Göktürk harfleri ve eski Türk damgaları işlenmiştir (Resim 4). Vaktiyle Sarıkamış'a bağlı olan Bardız Nahiyesinde kufi yazılı tarihi belge niteliğinde kilimler dokunmuştur. Bunlardan biride Enver Paşa'ya hediye edilmek üzere dokunmuş ve bugün Ankara Etnografya Müzesinde bulunan kûfi yazılı Bardız kilimidir. Kilimde 1914- 1918 yılları arasındaki tarihi olaylar, kûfi yazılarla yazılmıştır. Çok ince bir sanat eseri olan bu kilimin ortasında 12 mısralık bir kahramanlık şiiri yazılıdır (Resim 5).[/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image127.gif[/IMG][/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Kilimin ortasındaki dikdörtgen içindeki şiir şu şekildedir:[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Yine çıktı asumana nâm (ü) şanı Türklerin;[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Titredi düştü lerze can evine düşmenin,[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Kılıcımız Oğuzidir, yetiştir murada,[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Binler yaşasun sevgülü Hakan'ı Türklerin.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Vatanın mübarek uzvu Kars, (Ardahan), [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Battım El uzadup mâderi'ne kılmakta hücum, [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Kahramanlar yolu açtı, Türkistan'a gidelim, [/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Yaşasun şeci ordu, merdâneleri Türklerin.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Bugün güzel Bayram içre, Âlem-i İslâmiyan[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Terennümde ruhlarımız, Millet oldu kâmbiyâh[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Düşmenimiz melûl (mahzun) cümle dostlar şâdüman[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Yaşasun muhterem vüzerası, vükelâsı Türklerin[/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2]Çiği kilimi[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image128.gif[/IMG]Bu dokumaya her ne kadar "Çiği kilimi" denilirse de dokuma tekniği kilimden çok farklı, üstten almalı bir dokumadır. Zili gibi dokunur. Ancak, kilim tekniği ve çiği tekniği aynı yaygı üzerinde alternatif olarak yer alır. Bugün artık dokunmayan, örneklerini bile görmek mümkün olmayan ender bir dokumadır. Bu dokumanın bir örneği Kars Merkez Camiinde bulunmaktadır. Eşine ender rastlanan bu dokumanın saçakları 30 - 35 cm uzunluğundadır.[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Bu dokumanın önemi, artık dokunmayan, örnekleri bulunmayan bir [IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image129.gif[/IMG]dokuma olmasının yanı sıra, adını, bazı oymakları Anadolu'ya gelip yerleşmiş bulunan en eski Türk Uruğundan (boyundan) almış olmasıdır. Bu da dokumanın, ezelden beri bir Türk dokuması olduğunun delilidir. Çünkü Çik / Çigil / Çiğil milattan önceler yüzyıllara uzanan Saka yada (İskitlerin) (Skyth / Çikit) öncüleri sayılan ve sonraları, Göktürk ve Karahanlılar da devlet idaresinde önemli yeri olan, en eski ve en kalabalık bir Türk kavminin adıdır.[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Çözgüyüzlü Cecim[/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2]literatürde tanıtılmadan kaybolan dokümanınızdan birisidir. Yakın zamana kadar Kars'ta ve çevresinde dokunmuş olan bu dokuma da bugün artık dokunmaz olmuştur. Dokunuşu oldukça zor olan bu dokumanın örneklerinden at çulu, heybe ve kolanlar ile yaygılar görülmüştür (Çözgüyüzlü dokumanın da teknikleri farklı bir kaç çeşidi vardır.[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Sumak denilen türün dokunuşu oldukça oyalayıcı olup ve o nispette zarif, güzel ve gösterişlidir. Bu dokuma oldukça zor ve oyalayıcı olduğundan, genelde kız çeyizi için dokunurdu ve her kızın çeyizinde bu dokumadan yapılmış yaygnını yanı sıra, bir kaç farmaş ve sedir yastıkları bulunurdu. Biçilerek[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image130.gif[/IMG][/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2]sandık biçimini alan farmaş, kız gelin giderken içine çeyizin konulması, sonra içinde misafir yorgan ve yaşlıklarının korunmasında kullanılır, aynı zaman da beşik olarak da kullanılırdı. Ayrıca sıra sıra ve üst üste dizilen, çeşitli örneklerde dokunmuş farmaşlar ve nakışlı çuvallar evi süslerdi. Maalesef bu sanal eserleri de artık dokunmaz olmuş,eskiden dokunanlar da hep yurt dışına gitmiştir.[/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image131.gif[/IMG][/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Bu sebeple bugün örneklerini bile bulmak hemen hemen imkansız görünmektedir.[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Sumakların da farklı tekniklerle dokunan, görünüşleri de ayrı olan çeşitleri vardır (Resim 12 ve 13). Kars Müzesinden farklı bir teknikle dokunmuş al çulları görülmüştür (Resim 11). Örneğin, literatürde "balıksırtı" denilen teknik Kars Çevresinde kayık veya zencir olarak adlandırılır.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Kars halıları ve Kars halıcığı[/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image132.gif[/IMG][/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Kars halıları çok eski tarihlerden itibaren ün salmıştır. [/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image133.gif[/IMG][/SIZE][/FONT] [FONT=Verdana][SIZE=2]Daha önceki yıllarda Kars halıları, orijinal desenleri ile yurt dışına ve özellikle Almanya'ya ihraç ediliyor ve bu desenler nerede görülürse görülsün "Kars Halısı" olarak tanınıyordu. Kars halısı olarak bilinen halılardan bîr grubu, köylere ve halk arasında "ejderha" desenli olarak adlandırılıyordu Bunlar genelde, sekizgen göllü / madalyonlu halılarda. Sekizgen içindeki örneği ejderha kafasına benzettikleri için "ejderha gollü halı" demişlerdir (Resim 14 - 15). Bu halılara sekizgenlerin çevresindeki kıvrımlı desenlerden dolayı "kuyrum-lu" diyenler de vardır.[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Bu halıların benzerleri yabancı literatürde de yer almıştır. Örneğin Gans RUEDIN'in [IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image134.gif[/IMG][/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2]Cavcasian Caurpets, (Ne.w York 1968) adlı eserinde, Kars halıları ile çok yakın benzerlik gösteren ve Lorı Pambak halısı olarak belirttiği bir halı bulunmaktadır. Üzerinde "1944, Kerimoğlu Rahim" yazılıdır RUEDIN'ın Lorı- Pampak Halısı olarak belirttiği bu halıların Kars halısı ile benzerliği veya aynı oluşu doğaldır. Çünkü her iki bölgede de (Yukarı Kür - Çoruh Koylarında ve Kars'ta) aynı kökten gelen Borçalı Karapapaklar (Terekemeler) yaşamaktadır. Kerimoj "Azerbaycan halıları, Bakü, 1983, I.evha 77" eserinde benzer halıyı Kazak grubundan Borçalı halı olarak belirtmişi ir (Resim 17). Resim 14-17'ye bakınız).[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Diğer bir tür Kars halısı da, (Resim 18 ve 19'da) göülen halı örnekleridir. Yıllardır köy ve kasabalarımızda yapılmış olan ve Kars halısı olarak bilinen bu halı grubu 1978 - 1984 yıllarında İstanbul'dan gelen bir ihracat firmasının etkisiyle Kilise halı olarak empoze edilmiş ve adı değiştirilmiştir. Maalesef milli kültürümüzü unutturmak ve daha başka emeller peşinde olanların bu saptırması, halı dokuyanlarca da benimsenmiş ve eski Kars halıları bu adla anılmaya başlanmıştır. Jon THOMPSON "Magic Carpels, Cambridgeshire, 1983, s.115" adlı eserinde bulunan halının "Sevan" deseni olarak bilindiğini ayrıca bu desenin, Kazakistan ve Eski Türk halılarında da buluduğunu, belirtmektedir . RUEDİN (Caucasian Carpets, New York, 1986) eserinde bu grup halıları Sevan Kazak halısı olarak tanıtmıştır. BugünErmenistan sınırları içerisinde yer alan Sevan, aslında Gökçegöl'ün Ermenice adıdır. [/FONT][/SIZE] [FONT=Verdana][SIZE=2][IMG]https://www.karsrehberi.com/modules/Kultur/Image135.gif[/IMG]Vaktiyle,Borçalı-Kazak boylarından Karapapaklar'ın yaşadığı bu bölgede ve Kars'ta, aynı kavim yaşadığına göre, her iki tarafta da eş değerde modellerin işlenmesi de, tok tabidir (Resim 18-19-21-22). Latif Kerimov "Azerbaycan Halıları, Bakü, 1983, cilt III. R.76" eserinde bu grup halıları objektif görünüşü ile Bortalı Kazak grubu halısı olarak tanıtmıştır.[/SIZE][/FONT] [SIZE=2][FONT=Verdana]Kars'ta tipik Kars Halıları olarak bilinen örneklerin yanı sıra, geometrik desenli halılar da dokunmuştur.[/FONT][/SIZE] [SIZE=2][FONT=Verdana]Buraya kadar yaptığımız açıklamalardan da anlaşıldığı üzere Kars'ta Türk halıcılığının öncüsü dediğimiz "Geve"den, ince ve zor bir dokuma olan "Sumak" dokumaya kadar, kirkitli dokumaların her çeşidi yapılmıştır. Özel Kars halısı olarak bilinen örnekler yakın zamana kadar köylerimizde çok sayıda dokunuyor ve evlerde sık sık rastlanıyordu. Bu halılar iplik hazırlanışından, dokumaya kadar her yönü ile bu bölgenin ürünü ve kadınlarımızın el becerileri ile yapılıyordu. Fakat, ne yazık ki, köylerimizde artık bu dokumalar dokunmaz olmuş; dokunsa bile adı değiştirilmiştir. Yukarıda belirtildiği gibi bir grup Kars halısı, "kilise halı olarak tanıtılmış, ayrıca bir grup halıya da "Adler halısı" adı takılmıştır. Bu çok hatalı ve yabancılar eliyle milli kültürümüzü ve dokuma sanatımızı yozlaştırırı bir tutumdur.bu grup halıları objektif görünüşü ile Bortalı Kazak grubu halısı olarak tanıtmıştır. [/FONT][/SIZE][SIZE=2][FONT=Verdana][/FONT][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Günün ilk namazı hangi namazdır
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
BÖLGELERİMİZ VE ŞEHİRLERİMİZ
Bölgeler ve Şehirler
Doğu Anadolu Bölgesi
Kars
Kars kültürü.
Üst
Alt